119 16 11MB
Turkish Pages 96 [97] Year 2015
SIMON MIL LAR
ı957'de Malezya' da doğdu.
ı 977' de Birleşik Krallık ordusuna yazıldı ve ı994'te emekli olana kadar görevini sürdürdü. �ooı yılında, eski alayı olan İrlandalı Muhafızlar'a tekrar katılarak Almanya'da hizmet verdikten sonra Britanya'ya kesin dönüş yaptı. Halen eşiyle birlikte Wiltshire'da yaşamaktadır. Alman askeri tarihi üstüne uzmanlaşan Millar, Osprey için Prusya kralı Büyük Frederik'in muharebelerini inceleyen üç kitap yazmıştır.
PETER DENNİS ı95o'de doğdu. Çocukluk
yıllarının ünlü Look and Leam
dergisi gibi yayınlardan aldığı ilhamla Liverpool Güzel Sanatlar Fakültesi'nde eğitim gördükten sonra, ağırlıkla tarihi konularda olmak üzere yüzlerce kitabı resimledi. Tarzı ve çizgileriyle pek çok kişi tarafından efsanevi Angus McBride'ın varisi gibi görülen Dennis ayrıca masa üstü savaş oyunları ve modelcilik tutkunudur.
Simon Millar illüstrasyonlar: Peter Dennis
VİYANA 1683
OSMANLI FETİHLERİNİN SONU
Çeviren: Eşref B. Özbilen
TÜRKİYE$ •
BANKASI
Kültür Yayınları
OSPREY ASKERİ TARİH DİZİSİ
SIMON MILLAR PETER DENNIS VİYANA 1683
ÖZGÜN ADI VIENNA 1683
OSPREY PUBL ISHING, 2008 COPYRIGHT © OSPREY PUBLISHING LTD
2008
ÇEVİREN
EŞREFB. ÖZBİLEN ©TÜRKİYE İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARI,
Sertifika No: 29619
2010
EDİTÖR
EMİR YENER GÖRSEL YÖNETMEN
BİROL BAYRAM DÜZELTİ VE DİZİN
NECATİBALBAY SON OKUMA
ÖZGÜR KOLÇAK GRAFİK TASARIM UYGULAMA
TüRKİYE İŞBANKASI KÜL TüR YAYINLARI I. BASIM: AGUSTOS
2015
ISBN: 978-605-332-532-1 BASKI
GOLDEN MEDYA MATBAACILIK VE TİCARET A.Ş. 100. YIL MH. MAS-SİT I. CAD. NO: 88 BAGC!LAR İSTANBUL
(02 1 2 ) 629 00 24 Sertifika No: 1 2 3 5 8 B u kitabın t ü m yayın hakları saklıdır. Tanıtım amacıyla, kaynak göstermek şartıyla yapılacak kısa alıntılar dışında gerek metin, gerek görsel malzeme hiçbir yolla yayınevinden izin alınmadan çoğaltılamaz, yayımlanamaz ve dağıtılamaz.
TÜRKİYE İŞ BANKASI KÜLTüR YAYINLARI İSTİKLAL CADDESİ, MEŞELİK SOKAK, Nü: 2/4 BEYOGLU 34433 İSTANBUL Tel: ( 0212) 252 39 91 Fax: (0212) 252 39 95 www.iskultur .cam. tr
İÇİNDEKİLER GİRİŞ
7
Yükselen Hilal Batıdan Gelen Tehdit Cihat Zamanı KRONOLOJİ HASIM KOMUTANLAR Katolik Komutanlar Osmanlı Komutanları MUHAREBE CETVELLERİ İmparatorluk ve Leh Kuvvetleri Osmanlı Kuvvetleri
�o
HASIM ORDULAR İmparatorluk Kuvvetleri Leh Ordusu Osmanlı Ordusu Osmanlılarda Kuşatma Harbi
�ı
SEFER BAŞLIYOR Osmanlıların Kuzeye Yürüyüşü Sefer Divanı Habsburgların Harp Hazırlıkları İmparatorluk Kuvvetlerinin Açılış Hamleleri Petronell Yakası Kara Mustafa Paşa Viyana'ya Ulaşıyor VİYANA KUŞATMASI Açılış Hamleleri İlk Lağım Saldırısı Karşı Lağımlar Tatar Akınları, Tökeli Tehdidi ve İmparatorluk Hamleleri Kuşatmanın İkinci Ayı ALMANDAGI (KAHLENBERG) MUHAREBESİ Wienerwald'dan Geçiş Merzifonlu'nun Muharebe Hazırlıkları Muharebe
6ı
KUŞATMANIN ARDINDAN Ciğerdelen (Parkany) Muharebesi MUHAREBE MEYDANININ BUGÜNÜ
90
KAYNAKÇA
94
DİZİN
95
�� � � � OAOUIAA
OAOU
GRUBU
KOLORDU
T\JMEN
� � � />UY
TABUR
BÖLÜK
C8J
0
[Q]
�
�
TOPÇU
ZlRHU
MOTORiZE BIRUK
PIYAO€
PAAAŞUT
lUGAY
ı:;jjjjjjl SÜVARi
�
ôZEL KUVVETlEA
..
'
"
'!x"v! rı
I�
��\{·�.
D
Elbe
HANNOVER
'
�
t'{
1\ r
,,
Oder
-;
l
Prag �
:·._,. \' ,
·/ ...
\
'
"'
-;._, .
1'
.:..�
,"
1 J
• Horn
\
.. . M u n ı he
,
\ !
,
' p- �t L /
i'7
saıztı urg • .
1
:
E
1
R
/ .1
AVUSTURYA
·->
/
/·-·ı.
�
s.
�
'
f
� �.,_,
..
_}C
Po�
-..'J'
. -�
4 ,o ç:" A.
"'"
.
.;;:J �
)r:_J U"\
)r
TİREN DENİZİ
EFLAK
KARADENİZ
i��RAJlJRLU G,U .� ,,--.
BALKAN Sof y a•
\.'..._ ' ', '"' �
�
y
DAGLARI
..�
..
,._,,... ,
(
6
� 6�1rne 'y'
�
\
,.,
S..� �
\:..-,
Q
•
o'? �// o -'
ıG
..,JJ� istan buı9
i
��.r dRM.ARA DENiZ� 0
' Y�/r�"'
�"--/ mO "(
Selan ilt
'
Fili be
"(
,
1� �. J\
'll'a
L PL E NfA A A \J L S.I
•Niş 1
......
-t; � '-?� :..>-o
N 111-A () ()
�
,� ,� .
.,�.'
S'1.
T T T T
T T T T T T T
Osmanlı kuşatma faaliyetleri ile Avusturya savunmasının genel bir tasvirini yapan bu resimde, tam ortada patlayan bir lağım görülüyor.
kemerinin yeniden inşa edilmesini emretti. Karşı ya -
alevlere boğacakları Leopoldstadt' a çevirmişlerdi.
kada bu işe girişildiği esnada, General Schultz 'un emri
Şam beylerbeyinin emrindeki kıtayı otuz küçük topla
altında bulunan üç dragon alayı büyük abluka kuvve
birlikte Brigittenau'ya getirmesiyle ablukanın ilmeği
tinden ayrılan Osmanlı süvarilerinin saldırısına uğra -
sıkılaştı. Eflak ve Boğdan kıtaları, irtibat hatlarını kur
dı. Sayıca azınlıktaki Avusturyalılar ile Lubomirski 'nin
mak ve kayıkların geçmesini engellemek için Tuna'nın
askerleri adadaki ilk kemere kadar sürüldülerse de,
Viyana'ya dönen kolu üstüne köprüler kurdular. Viya -
(uzak görüşlülükle) o noktaya yerleştirilmiş olan
na garnizonu, kanal üstündeki seyyar köprüleri çoktan
Avusturya topları takip eden Osmanlılara çok yakın
sökmüş ve Rothenturm Kapısı'nı örmüştü: Avusturya
mesafeden bir yaylım peşrev attılar. Türkler kemere tekrar saldırdılar, fakat çok sayıda yüksek rütbeli zabit
başşehrinin dış dünya ile irtibatı tamamen kesilmişti. Viyana'nın ablukası tamamlandıktan sonra ve mü
kaybettikten sonra teşebbüsten vazgeçerek Avustur
sellemler süratle ilerleme kaydederken Osmanlılar
yalıların yeniden inşa edilmiş kemeri yakmasını sey
kısa süre içinde "nihai zaferden" bahsetmeye başla
rettiler. Osmanlılar şimdi gözlerini, kısa süre içinde
dılar. Kara Mustafa Paşa esas kuvvetlerini Burg ve Lö -
46
-------
VİYANA KU ŞATMAS I
------
Viyanalılar, bir lağım infilakı ardından gerçekleşen Osmanlı taarruzunu püskürtüyorlar.
wel tabyalarına saldırtmakla, atak ama hayal gücünden
sağlayacak şekilde savunmacıları şevin iki dış ucun -
yoksun bir komutan olduğunu göstermişti. Starhem -
dan geri çekilmeye zorladı. Hendeği aşıp dış tabya, ana
berg, potansiyel hainlere bir uyarı olarak Viyana'da
tabya ve perde surlara saldırmak için şev duvarının
darağaçları kurdurdu ve ölü sayısının artması beklen -
alınması gerekiyordu. Boş durmayan savunmacılar,
diğinden mağara gibi bir çukur kazıldı. Osmanlı siper
tehlikeye en açık yerlere kazık çit ve engeller dikerek
leri şev duvarına yaklaştıkça sıçan yollarındaki zemin,
bu faaliyete karşılık verdiler. Ayrıyeten her nokta kes
Avusturyalılara yukarıdan ateş edilmesine imkan ve
kin oraklar, domuzayakları, · çivili kazıklar ve kalaslar
recek surette yükseltildi. Bu aynı zamanda şehirden
la takviye edildi. Eninde sonunda şev duvarından geri
huruç hareketlerinin etkisini azalttı ve Osmanlıların
çekilmek zorunda kalacağını bilen Starhemberg, hen
şev duvarının altında lağım kazmaya başlamalarını
dekte ikinci bir savunma hattı kurulması için emirler
Domuzayağı: Dört sivri uçlu demir engel, günümüzde kara mayınlarının gördüğü işleve sahipti - ç.n. 47
verdiği gibi dış tabyada yeni siperler açmaya başladı. Müstahkem siperlerin savunmasına büyük bir karar lılıkla devam eden Avusturyalılar, beklenenden daha çok dayandılar. Şehir komutanının kuzeni Guido von
İ LK LAGIM SALDIRISI Osmanlı bombardımanı �� Temmuz'da daha da şid
Starhemberg, ı9 Temmuz'da Osmanlı siperlerine kar
detlendi. Bunu zaten öngörmüş olan Starhemberg,
şı bir başka huruç hareket düzenledi; fakat tekrar si -
şehir halkına bodrum katlarına kulak kabartmalarını
pederden çıkmak gevşek toprak yığınlarından dolayı
ve yeraltından duydukları her kazma sesini bildirme
zorlaşmış olduğu için ıoo kişilik müfrezesinin çoğu
lerini emretmişti. �3 Temmuz Cuma günü, akşam saat
öldürüldü ve bu tarz savunmaya bir süreliğine ara ve
altı ile yedi arasında ilk lağımlar patlayana kadar sakin
rilmesi kararı alındı. Osmanlı ilerleyişini durdurmak
havan toplarının ateşlediği şarapneller yüzünden git
için yağlı paçavra ve özellikle de, kuşatma uzadıkça
geçmişti. Türkler siperlerini ilerlettikçe Viyana'daki
aranan bir silah haline gelen el humbaraları kullanı -
gide daha çok kayıp vermişler ve bunun sonucunda, en
lıyordu. Avusturyalıların, kuşatma boyunca ellerinde
uç noktasına patlayıcı yerleştirdikleri bir yeraltı tüne
bulunan 80. 000 el humbarasının neredeyse hepsini
li açmaya girişmişlerdi. Galerinin genişliği yüzünden
kullandıkları düşünülmektedir.
pek etkili olmayan lağım arzu edilen sayıda savunma -
s. 48-49:
OSMANLILARIN SURLARA HÜCUMU PÜSKÜRTÜLÜYOR Viyana savunmacıları, başlarına gelen en büyük felaketle 12 Ağustos Perşembe günü yüzleştiler. Osmanlılar o gün aynı anda iki lağım patlatmışlardı ve infilak öyle muazzamdı ki dış tabya yerle bir olmuş, bütün şehir de sarsılmıştı. Patlamayla altüst olan zemin toprağı hendeği doldurarak elli kişinin hep birlikte geçmesine müsaade edecek kadar büyük bir rampa oluşturdu. Osmanlıların hücum hazırlıklarına başlaması üzerine savunmacılar derhal çarkıfelekler dizip yün çuvalları ve kum torbalarıyla bir şarampol teşkil ettiler. Kuşatmacılar tahkimatta gedik açmayı başarabilseler de savunmacıların hayatı onlara zindan etmesini sağlayan birçok yöntem mevcuttu. Bunlardan biri olan chevaux de frise, yani çarkıfelek, büyükçe bir ağaç gövdesine çaprazlama mızraklar yahut sivri kazıklar geçirilerek imal ediliyordu. 17. yüzyıldaki Avusturya piyadeleri Osmanlı cephesine gidecekleri vakit, bu iş için kısa yabandomuzu mızraklarıyla teçhiz edilirlerdi. Bir defa çarkıfelek yerine konduktan sonra, arkasında yün çuvalları ve kum torbalarıyla derme çatma da olsa bir şarampol yükseltilir ve böylece bir nebze sütre sağlanmış olurdu. Elinde piştovuyla adamlarına önderlik eden Kont Ernst Rüdiger von Starhemberg, şehir savunmasının ilham kaynağı komutanıydı. 12 Ağustos günü sağlığı iyi değildi ama yine de çatışma bölgesine taşınmakta ısrar etmişti. Resimde, sivil kıyafetten henüz pek de fark göstermeyen dönemin subay üniformasını giydiği ve ayağında da hem atlı hem de yaya savaşırken tercih edilen uzun süvari çizmeleri olduğu görülüyor. Üst rütbeli subayların muharebede göğüs zırhı takması da yaygın bir uygulamaydı. Komutanın sağında ve geride milisler görülüyor; eli silah tutan bütün Viyanalı erkeklerin garnizonu takviye etmeleri ve savunmaya katkıda bulunmaları bekleniyordu. Bunlara eski fitilli tüfekler ve kargılar gibi elde silah namına ne kaldıysa o verilmişti. Viyana'da cereyan etmekte olan türden bir dövüşte, yavaş doldurulan fitilli tüfeğin dezavantajları iyice göze batmaktaydı. Tüfeğini boşaltan bir piyade askeri, tekrar dolduracak zamanı yoksa namluya bir şiş süngü sokarak silahını hem lobut hem de kısa mızrak gibi kullanabilirdi. Kargı ise savunmacıların Osmanlı askerlerini belli bir mesafede tutmalarını sağlıyor ve tüfeklileri emniyete alıyordu. Fitilli tüfeğin kısıtlamalarının gayet farkında olan Osmanlılar, geniş çapta ok ve yay kullanımına devam etmişlerdi; zira bu silahtan anlayanlar çok seri ve isabetli atışlar yapabiliyorlardı. 17. yüzyılda Osmanlı ordu terkibine girmeye başlayan yeni tüfekçiler ise son derece disiplinli keskin nişancılardı ve en son tasarım uzun namlulu silahları fazlasıyla isabetliydi.
50
------- VİYANA KU ŞATMAS I
-------
cıyı saf dışı edemese de, Osmanlılar şev duvarı hattının
türdükten sonra dönüş yolunda yakalanan Heider,
bütünlüğünü bozan çukurlara yerleşmeyi başardılar.
Starhemberg'in cevabını yok ederek hayatını kurtardı
sındaki kesimde daha güçlü bir lağım daha patlatıldı
hapsedildi.
45 Temmuz Pazar günü, Löwel Tabyası'nın karşı
ama kendisinden şüphelenen Osmanlılar tarafından
ama etkisi yine Türklerin istediği kadar büyük olmadı.
Sonraki birkaç gün içinde dur durak vermeyen
Ahşap şarampolün sadece küçük bir kısmı havaya uç
havan topu, tüfek ve el humbarası ateşine rağmen
muş ve nispeten az sayıda savunmacı saf dışı kalmıştı.
Osmanlılar canla başla çalışmaya devam ettiler ve 49
Patlamadan hemen sonra siperlerinden çıkıp hücum
Temmuz Perşembe günü aynı anda iki lağım birden
eden serdengeçtiler, çapraz ateşe tutulup çok büyük
patlattılar. Sonuç sadrazamı epey memnun edecek
kayıplara uğrayarak geri sürüldüler. Gediği ancak hava
mahiyetteydi: Şarampolün büyük bir kısmı devrildi,
karardıktan sonra kapatabilen Avusturyalıların zayia -
arkasındaki istihkam siperi tahrip oldu ve hendeğin
tı azdı ama Guido von Starhemberg ağır yaralanmıştı.
içine kadar uzanan muazzam bir çukur açıldı. Birçok
Bu taarruz ve karşı taarruzlar sonraki hafta da devam
savunmacı toprak altında kalmış veya paramparça ol -
etti. Bu zaman zarfında Kara Mustafa Paşa'nın rehin
muştu. Olay yerine koşuşan kıdemli Avusturya subay
tuttuğu imparatorluk elçisi Kuniz, uşağı Jacob Heider'i
ulak olarak kullanarak 44 ve 45 Temmuz'da şehre iki
ları ile askerleri, Osmanlılar hendekte bir tutunma
mesaj göndermeye muvaffak olmuştu. Bu mektuplar
edip çalı demetleri ve yün çuvalları ile berkitmeye ka -
Starhemberg'in düşman ordugahındaki durumdan
rarverdiler. Göğüs siperinin üzerinden çukura atlayan
noktası edinemesinler diye lağımla açılan çukuru işgal
etraflıca haberdar olmasını sagladığı gibi savunma -
iki yüz kişilik Avusturya müfrezesi, kararlı bir karşı
cıların moralini de güçlendirdiler. İkinci mesajı gö-
hücum ile değil de tüfek ateşi ve el humbaralarıyla kar-
Burg Tabyası altında kazılan lağım ve karşı lağım galerilerinde Osmanlılar ile Avusturyalılar burun buruna geliyorlar.
51
şılanınca Osmanlı siperlerinin sadece altı kadem uza
ra ve akşamın ilk saatlerinde lağımlar patlıyor; hemen
ğına yerleşmek imkanı buldu. Osmanlıların uyuşuklu -
ardından da ya bir hücum ya da bir huruç hareketi ya -
ğu, savunmacılara iki saat içinde derme çatma da olsa
pılıyordu. Karanlığın hüküm sürdüğü saatlerde ise ta -
bir tahkimat yapma fırsatı bahşetmişti. 3o Temmuz
miratla meşgul olunuyordu.
günü Burg Tabyası yakınında patlayan bir başka lağım, müstahkem siperin damını uçurdu. Osmanlıların der hal başlattığı hücumla dehşetli bir çarpışma başladı ve orada tutunmanın çok pahalıya mal olacağını gören Avusturyalılar geri çekildiler. Osmanlı lağımları ile bombaları tahkimatı gittikçe harap ediyor ve dış istihkamları tamir etmek savun macılar açısından gitgide zorlaşıyordu. Belli bir aşa matla muhtemelen şehir surlarının içinde de çarpış malar yaşanabileceğini bilen Starheınberg, bu ihtimal için hazırlanmaya başladı. Belediye meclisi üyeleri ile talimsiz personelin toplanacağı yerlerin listelerini ilan etti ve saati bildirmek için hariç her nevi çan sesinin susturulmasını emretti. Viyana'nın muazzam Step hansdom Katedrali 'ndeki büyük çan, ancak en acil du rumda -yani Osmanlıların şehre girmeleri halinde vatandaşları çağırmak için çalacaktı. 3 ı Temmuz biraz garip bir gündü. Bir tarafta savunmacılar bandolarının davul ve borularla çaldığı heyecan verici müziği dinli yorlar; diğer tarafta ise sultanın özel elçisi Ali Ağa'nın Belgrad'a dönmesi vesilesiyle Osmanlı ordugahında çalgılar çalınıyordu. Musiki aletleri sanatlarını fasıla sız icra ederken BurgTabyası önündeki askerler cansi perane çarpışıyordu.
KARŞI LAGIM LAR
Osmanlılar 3 Ağustos 'ta kararlı bir taarruz yaparak dış tabyanın karşısındaki hendeğe yerleştiler. Avus turya istihkamlarının hücuma en açık olduğu zaman da bu günlerdi: Avusturyalı lağımcılar vahim bir hata
yaparak 5 Ağustos'ta kendi istihkamlarından bir bö
lümü havaya uçurunca, Osmanlılar ertesi gün metris lerini hendekten geçirip dış tabyaya kadar ilerletmek için cesaret buldular. Starheınberg'in savunmacıları
malarla Osmanlıları geçici olarak püskürttüler. 7 ile 9 Ağustos arasında iki lağım daha patlatan kuşatmacılar, ile onun şahsi alayından yüz asker, şiddetli çarpış
hendekte istinat noktaları ele geçirdiler ve savunma cılar cansiperane çarpışmalarına rağınen Osmanlıları oradan atamadılar. ıo Ağustos'ta bir Osmanlı lağımı patlatılmamış olmakla beraber çarpışma yine de şid dediydi ve subay zayiatı özellikle yüksekti. Tabyalarda ki toplar ileri taşınmış olan Osmanlı bataryalarına ateş ettikleri esnada Osmanlılar şev duvarından ileriye , hendeğe doğru sokulmayı sürdürdüler. Garnizon, ağır toplarını o mıntıkadan esas şehir surlarına geri çekti. Savunmacı kıtaları dış tabyada ve şev duvarında mü navebeyle nöbeti devralmalarına rağınen, Osmanlılar ilerledikçe onlar geri çekilmek zorunda kaldılar.
ı � Ağustos' a gelindiğinde, savunmacılara genel bir
huzursuzluk ve rahatsızlık havası hakimdi - bir süre dir ciddi bir şey meydana gelmemişti. Fakat öğleden sonranın sessizliği, iki tane muazzam lağım infilakıyla
Avusturyalılar, Temmuz sonuna doğru karşı lağım fa
bozuldu. Savunmacılar tehlikenin farkındaydılar zira
aliyetine başladılar fakat Starheınberg' e hizmetlerini
kendi lağımcıları, bir sonraki Osmanlı lağım saldı -
sunan gönüllüler, lağımcılığın meşakkatli tekniklerin-
rısının yerini tespit edemedikleri hususunda o sıra -
de yeterince becerikli görünmüyorlardı. Temmuz'un
da başlarında bulunan subayı önceden uyarmışlardı.
son ve Ağustos 'un ilk haftası boyunca Burg ve Löwel tabyalarının önündeki her karış toprak için dövüşüldü.
şehri salladığı söylenmiştir. Toz ve enkaz yatıştıktan
Yüzbaşı Hafner idaresindeki Viyanalı amatör lağımcı -
ların � Ağustos'ta Löwel Tabyası karşısında patlatma
yı başardıkları bir lağımla birçok Osmanlı askerinin ölmesi -bunların cesetleri enkaz ve toz ile kol, bacak,
Buna rağınen aynı anda meydana gelen patlamaların sonra, patlamanın dış tabyadaki sipere kadar uzanan ve elli kişinin yan yana saldırmasına müsait olacak ka dar geniş bir geçit açtığını gören Viyanalılar şok geçir-
gövde karışıp kalmıştı- Starheınberg'i çok memnun etti. Ağustos ayının tekdüze geçen ilk haftası boyunca sabah faaliyetine topçu ateşi hakim olup öğleden son 52
Karşıda: Pojon Muharebesi, 29 Temmuz 1683. Charles de Lorraine, müşterek Osmanlı-Macar ordusunu bu karşılaşmada kesin bir yenilgiye uğratmıştı.
Pojon (Almanca adıyla Pressburg, günümüzdeki Bratislava) şehrinin 1683'teki görünümü.
diler. Kısa süre sonra, ilerleyen Osmanlılar geçide tır
gibi hazırlanmış olmadığından kimse akınları önce
manırken at kuyruğundan alemleri dalgalanmaktaydı.
den haber alamıyor ve akıncıların kullandıkları yollar
Savunmacılar çarkıfelekler ve çitler dikip yün çuvalları
kaydedilmiyordu. Temmuz 'un ilk haftasında at sırtın -
ile kum torbaları yığdılar. İki saat boyunca şiddetle sü
da Wienerwald'dan geçen başıbozuk savaşçı grupları,
ren çarpışmada silah namına ele ne geçtiyse kullanıldı.
Osmanlı ordusu Viyana önlerine geldiği esnada 50
Başlangıçta Osmanlılar bazı yerlerde gerilediler fakat
mil kadar uzaktaki Melk yakınlarındaydılar ve Ybbs
savunmacıların onları tamamen geri atamayacakları
Nehri'ne doğru gidiyorlardı. Bu vakte gelindiğinde
kısa sürede görüldü ve Starhemberg, Osmanlıların ar
küçük bir kuvvet toplamış bulunan köylüler, nehir yu
tık hedeflerinin bir kısmını -yani dış tabyayı- ellerin-
karı çıkmış akıncıları ilk defa direnişle karşılayıp geri püskürttüler. Leitha Vadisi'nden güneye dönen başka
de tuttuklarını kabul etmek zorunda kaldı.
bazı akıncılar ise Breitenbrunn'u ateşe verdikleri gibi
TATAR AKIN LARI, TÖKELİ TEH DİDİ VE İ M PARATORL U K HAM LELERİ
yaptılar.
Viyana' da dramatik olaylar gelişirken -Tatarlar, Ma
arttığına şahit olmuştu. Osmanlı istilacıların en fena
carlar ve diğerlerinden müteşekkil- Osmanlı başı -
aşırılıklarına karşı kalkan olabildiği gibi müttefikle
Eisenstadt, Rust ve Sopron'a da uğramışlardı. Tarla larda çalışanlar haftalardan beri şayialar duydukla rından Temmuz başından itibaren hasadı bırakmış lardı. Savaşçı gruplar yaklaşınca, köylüler istilanın en kötü aşırılıklarından kurtulmak için onlarla pazarlık Orta Macar hakimi Tökeli İmre, taraftarlarının
bozukları, uzak-yakın yer yöne at sürerek özellikle
rinin çok fazla savaşmadan çabucak büyük arazileri
de kırsal kesimdeki halka vahşi ve yıkıcı bir savaş
hakimiyet altına alabilmelerini sağladı. Fakat yine
götürüyorlardı. Tepelerden tepelere ateşler yakılarak
de direniş vardı: Forchtenstein, Wiener Neustadt ve
uyarıların gönderildiği kadim ikaz sistemi gerektiği
Ebenfurth'daki küçük garnizonlar Osmanlıların kar-
54
-------
VİYANA KUŞATMAS I
------
Lilienfeld Manastırı. Buradaki keşişler, Tatar akıncıları başarıyla püskürtmüşlerdi.
dük, birtakım sınırlı ama yararlı faaliyette bulundu.
şısına dikildiler. Bir dizi acımasız akın ile karşı akın ve köylerin yakılıp yağmalanması Burgenland' a yı-
Az
kını getirdi. Osmanlı başıbozukları her yerden daha
kadar uzakta, Tuna'nın güney yakasında ve Wiener
çok Viyana'nın güneyi ile Wienerwald'da öldürüyor
wald kıyısındaki bir müstahkem Augustin manastırı
ve esir alıyorlardı: Mödling, Baden ve Perchtoldsdorf
olup keşişleri ile kasaba halkı Osmanlılara direnmeye
kasabaları ı� ile ı6 Temmuz arasında tahrip edildiler.
karar vermiş bulunan Klosterneuburg'a yardım amacıyla nehrin karşı tarafına geçirdi. Albay Johann He
Bunların ahalisinin çoğu kaçmayı başarsa da geride kalanlar büyük bir vahşete maruz kaldılar. Lilienfeld'deki keşişler bir saldırıyı başarıyla püskürtürken
bir miktar askeri, Viyana'dan nehir yukarı altı mil
inrich von Dünewald'ın emrindeki dragonlar nehir yukarı Krems'e gönderildikten kısa süre sonra, Tatar
Kontes Palffy daha kuzeyde, Viyana yolu üstündeki St.
akınlarını engellemekte nispeten muvaffak oldukla-
Pölten'deki şatosunda direndi. Kırsal alan akıncılarla
rına dair haberler gelmeye başladı. Temmuz ayı sona
doluyken bir imdat kuvvetinin dövüşerek Viyana'ya
ererken piyadeleri Yanıkkale'den geri çekmeye karar
gitmesinin çok zor olacağından korkuluyordu. Bu zaman zarfında Habsburg seyyar ordusu
veren Lorraine, böylece �4 Temmuz'a gelindiğinde iki
Tuna'nın kuzey yakasına sürülmüştü. İmparatorluk
mişti. Altı bölük Leh atlısı ile Olomouc'ta bulunan Lu bomirski de J edlesee ordugahına çağırıldı. Charles de
artçıları da ı6 Temmuz'da, Viyana civarında Osmanlı
piyade alayı -Baden ve Grana alayları- ile takviye edil-
süvarileriyle şiddetli bir çatışma yaptıktan sonra kuzey
Lorraine, Temmuz ayı son bulurken Lehistan Kralı III.
yakasına çekildiler. Charles de Lorraine, tutunduğu mevzilerden Osmanlı birliklerinin başarılı hamleleri
Jan Sobieski'ye, Dresden'deki Saksonya Elektörü III. Johann Georg'a ve Passau'daki (Bavyera'nın başken
neticesi atılarak mağlup edilmişti. Lorraine'in ıo.ooo
ti) Leopold'e Viyana'nın vakit geçirmeden kurtarıla
askeri (çoğunluğu süvariydi), Temmuz'un üçüncü
bilmesi için hemen asker gönderilmesi yakarışlarıyla
haftasında Jedlesee'de ordugah kurdu. Araziyi elde tutmak için hayati önemi haiz piyadelerin noksanlı ğı, seçenekleri en baştan kısıtlıyordu. Buna rağmen
elçiler gönderdi. Tökeli, Pojon'u tehdit etmek hedefiyle Temmuz' da Slovakya tepelerinde at sürüyor ve kendisinden önde 55
Klosterneuburg Manastırı. Buraya yapılan iki Osmanlı taarruzu da başarısız oldu.
giden temsilcileri, büyükçe kasabaları Orta Macar
vetin başındaki Tökeli'nin Pojon'a gelmekte olduğunu
Kralı'na sadakat sözü vermeye davet ediyorlardı. Pojon
öğrendi. Bütün sorumluluğu üstlenen ve şayet mağlup
belediye başkanı, imparatorluk garnizonunu iç kalede
edilirse doğabilecek korkunç neticeleri göze alan Lor raine, Morava'yı geçip Tökeli'ye saldırmaya karar ver
tecrit ederek ı9 Temmuz' da bu temsilcilerle pazarlığa oturdu. Şehre 47 Temmuz'da gelen Tökeli, Osmanlıla
di. Nehri 48 Temmuz günü öğleden sonra geç vakitte
rın burada inşa ettiği bir köprüyü kullanarak Tuna'yı
geçerek dragonların öncülüğünde ilerleyen Avustur
geçmeyi ve doğruca Charles de Lorraine'in Viyana
yalılar, Pojon' a hiikim tepelerin zirvesine giden vadide
karşısındaki ordugahını hedef almayı planlıyordu;
gece boyunca at sürdüler. Gün ağarırken Ludwig von
böylece Habsburg başkomutanım tekrar batıya çekil -
Baden'in (müstakbel "Türkenlouis")' idaresindeki dragonlar, Tökeli'nin varlıklarından haberdar olup
mek mecburiyetinde bırakacaktı. Fakat Lorraine geri adım atmayarak Macar rakibini bekledi. Binbaşı Og livie ile Baden Alayı'nı Poj on garnizonunu berkitmek üzere gönderdiyse de; perişan edilen Badenliler geri
olmadığını bilmeksizin varoşlara ve iç kaleye en yakın üzüm bağlarında savaş tertibi aldılar. Bu esnada ileri çıkan Lorraine, iki düşman ordugahının birbirlerin
dönmek zorunda kaldılar. Niyetinden yine de vazgeç
den bir miktar uzakta kurulduklarını tespit etmişti.
meyen dük, Morava kıyısındaki Marchegg'e yürüdü ve orada, 45.000 Macar ile Türk'ten müteşekkil bir kuv-
Şimdi iki yüz piyadeyle Pojon garnizonunu takviye etmek üzere yine gönderilen Oglivie, bu sefer başa -
Baden Margravı Ludwig Wilhelm ( 1 655-1 707), Osmanlılara karşı çok sayıda zafer kazandığı ama özellikle de Türk işi sanat eserlerine çok meraklı olduğu için Türkenlouis, yani "Türk Louis" lakabıyla anılıyordu - e.n. 56
------- VİYANA KU ŞATMAS l
-------
Tatar Akı nlan ........,_ Avusturya içlerine Tatar akınları �
Taaruzla alınan kasabalar 25 mil
Linz
SOkm
K
t
( )
\
Krems
) (
/
J Ober-Hollabrunn • Stockerau
(
'ı
Steyr -.
/
)
)
\ ErıfJs
\
J
\ J
Forchtenau • •
�
,
'
�
� r ,1
Raba Bataklıkl�rı
) /.
rılı oldu. İlk ışıklarla birlikte Ludwig von Baden, ateş
çekilmiş olması, durumu hepten ağırlaştırmıştı. Avus
açma tehdidinde bulunarak şehri teslim olmaya davet etti. Belediye başkanı alelacele boyun eğdi ama yine de
turya hafif süvarileri, özellikle de Lehler, geri çekilen
Tökeli'nin askerlerinden üç yüzü kaçabilmişlerdi.
valamacaya dönüştü. Lubomirski, Tetwin, Veterani ve
Macarlar ile Osmanlıları takip ederken muharebe ko
3o Temmuz günü yapılan Pojon Muharebesi, kar
Palffy alayları ovada at koşturur ve akşam çöktüğü es
man çorman bir olaydı. Ludwig von Baden ile diğer
nada ganimetle yüklü olarak geri dönerken Lorraine
komutanlar, Lorraine'i şehrin kapılarındaki esas Ma
emir-komuta hakimiyetini saatlerce elinden kaçırdı. Tuna üstündeki köprüyü yıktıran Habsburg başko
car- Osmanlı kuvvetine hücum etmesi için ikna etiler. Başlangıçta plastronlar savaş konumlarını alırken
mutanı, çeşitli malzeme ile hayvan sürülerini kaleye
Avusturyalı dragonlar tepeler ile Tuna arasındaki geniş
aldırdı. Pojon bir kere daha Leopold'e sadakat yemi
yamaca yayıldılar ve sonra da kanatlara doğru hareke te geçtiler; Lubomirski idaresindeki Lehler nehre en
ni ederken Tökeli tehdidi süratle ve başarıyla ortadan kaldırılmıştı. 3 ı Temmuz'da Marchegg'e geri dönen
yakın olan sağ kanatta, geriye kalan Lehler ile Tetwin,
Lorraine, 3 Ağustos'ta Türkleri Tuna'nın kuzey yaka
Veterani ve Pilffy alayları ise soldaydılar. Macarların
sındaki Enzersdorf' da tesis etmiş oldukları köprüba-
Avusturyalılara direnecek morale sahip olmadıkları ve
şından atmaya muvaffak oldu. 6 ile �o Ağustos tarihle
Osmanlıların da bir başlarına yeterince kudretlerinin
ri arasında ise Angern' de karargah kurarak Tökeli'nin
bulunmadığı hücum başlar başlamaz açıkça belli oldu.
köyleri acımasızca yakıp kırsal alanının altını üstüne getiren adamlarıyla başa çıkabildi. Bu gelişigüzel ve
Tökeli ile birçok başka Macarın sabah erkenden geri
57
acımasızca yürütülen harp, sivil halk arasında büyük
toprak dolu metris sepetlerini ve keresteleri yok etti.
can, mal ve mülk kaybına sebep oluyordu. Bütün bunlar olup biterken Viyana'nın durumu
Bu kesimi tutan yeniçeriler ı4 gün boyunca geri gel
hakkında bilgi toplamak birinci dereceden önemliydi.
dan kritik bir gecikmeydi. Fakat Osmanlılar hedeflerine daha da yaklaşmaya devam ettiler. ı 8 Ağustos'ta bir huruç daha yapıldıysa da semeresiz kalan bu teşebbüs, dragonları artık atla rından inmiş olan Albay Dupingy'nin ölümüyle kanlı bir şekilde püskürtülmüştü. Ne var ki bir kere daha Osmanlılar başarılarından yararlanmakta yavaş dav randılar ve ı 9 Ağustos'ta Karntner Kapısı'ndan çıkan bir müfreze, hayati önemdeki 34 öküz yükü erzakla geri döndü. Ertesi birkaç gün boyunca, Burg Tabyası ve dış tabya civarındaki hendek daha da fazla lağımla hal laç pamuğu gibi atıldı. Dövüşme yeraltında da devam ediyordu; hatta bir seferinde, iki taraf lağımcıları dış tabyanın altında karşılaşmışlardı. Bu sırada yukarı daki savunmacılar Osmanlı hücumlarını püskürtmek için her vasıtayı kullanıyorlar, özellikle de kazanlarla kaynar su ve zift hazır tutuluyordu. Ağustos sonuna gelinirken gerek Avusturyalılar ge rekse de Osmanlılar yorgunluktan bitap düşmek üze
Lorraine ve kurmayları, Marchegg ve Angern' de geçen iki haftanın ardından, Viyana kuşatmasının bir ayda ancak yavaş bir gelişme kaydettiğini ve takviyelerin her geçen gün toplandığını teşhis ettiler. 9. ooo Bavye
ralı ve 8. o o o Frankonyalı, Ağustos ortasında Viyana'ya bir taş atımlık mesafeye gelebilecek durumdaydılar; ı o . ooo
Sakson ise ay sonunda ulaşacaktı. 40.000 Leh
linin ise, (şayet geleceklerse) Eylül'ün ilk haftasından önce varabilmesi beklenmiyordu. Bu, dük için basit bir hesap meselesiydi: Ne kadar çok beklerse imdat kuvveti o kadar büyük olacaktı. Fakat o zaman zarfın da İmparatorluk başkentine karşı başarılı bir Osmanlı hücumu da o kadar ihtimal dahilindeydi.
KUŞATMANIN İ Kİ NCİ AYI Starhemberg, ı 4 Ağustos'taki büyük patlamanın ar '
dından garnizonu ve sivil işçileri istihkamları berkit me işinde çalıştırdı. Burg Tabyası'na ve onun gerisin de yerleşik olup önü bir hendekle kesilmiş bir kuleden ibaret bulunan " İspanyol" lakaplı bir Ortaçağ surunun kalıntılarına odaklanmışlardı. " İspanyol" hazırlanır ken tabyaya şarampol çakılı bir siper ile bir çukur en gel eklendi. Ayrıca, siperle "İspanyol" hendeği arasına kütük traversler dikilmişti. Öte yandan, tasarımındaki hatalardan dolayı Löwel Tabyası'nı takviye etmek adı na bir şey yapmak mümkün olmadı. Savunmacılar uğraşıp dururken, Osmanlılar harıl harıl çalışarak Burg Tabyası' nın karşısındaki şev duvarının altına bir lağım yerleştiriyorlardı. ı4 Ağustos 'ta patlatılan lağım, Avusturyalıları üstü örtülü yolun son kısmını da terk etmek zorunda bıraktı. ı5 Ağustos'ta Löwel Tabyası'nın önündeki hendekte sipere giren Osmanlılar, savunma amacıyla iki yüz kişiyi alabilecek kadar geniş hilal şeklinde bir barikat kurdular. Buna mukabil iki ayrı huruç hareketi yapan savunmacılar, Osmanlı barikatını yakıp tahrip etmeye muvaffak ol dular. Talih onlardan yanaydı : Rüzgarın büyüttüğü alevler şev duvarını tutuşturarak yün çuvallarını, içi 58
mediler ki bu, sonunda şehrin kurtarılması bakımın
reydiler ama bu vaziyet, Starhemberg'in 45 Ağustos'ta gerçekleştirilecek büyük bir huruç planlamasına en gel olmadı. Löwel Tabyası'ndaki planlama toplantısı ardından öğleden sonra saat dörtte yapılan teşebbüs neticesi, Osmanlılar siperlerine ve bataryalarından birine kadar geri çekilmek zorunda kaldılar. Fakat Avusturyalılar falya deliklerine çivi çakıp Osmanlı top larını etkisiz hale getirmeye kalmadan kısa sürede to parlanan kuşatmacılar, bir karşı hücumla saldırganları geri attılar. Avusturyalılar iki yüz kadar asker kaybet mişlerdi. Starhemberg'in başka bir huruç emretmesi üzerine kuvvetli hücum kıtaları, iki gün sonra, Burg Tabyası'nın önündeki hendekte bulunan Osmanlılara saldırdılar. Kuşatma hatlarına epey zarar verildi ama bu, ana tabyalara doğru tedrici Osmanlı ilerleyişini durdurmadı ve dış tabyanın daha çok kısmı yavaş yavaş Osmanlıların eline geçti. Dış tabyaya yaklaşılıp etrafı sarılırken hücumlar iki tabyaya odaklamaya başladı. 4 Eylül' deki büyük bir lağım, Burg Tabyası duvarının bir kısmını yıktı; Starhemberg'in kendi alayından Yüzbaşı Heistermann'ın idaresindeki müdafiler, etrafların daki keresteler tutuşunca ağır kayıplar verdilerse de ertesi güne kadar dayanabildiler. Durum böyle olunca
-------
VİYANA KU ŞATMAS I
------
Kont Starhemberg, 6 Eylül 1683'te yapılan Osmanlı taarruzunun püskürtülüşüne nezaret ediyor. Bu teşebbüs, son büyük Osmanlı taarruzlarından biriydi.
Starhemberg, dış tabyadan vazgeçmek zorunda oldu ğunu anladı. müdafileri gafil avladığı 4 Eylül günü öğleden sonra
Bir sonraki hücum, ansızın patlayan bir lağımın
ya çalışıyordu. İstihkil.mlarındaki çok sayıdaki tünel ve geçitten ön tarafa asker yetiştirmek için faydala nan Osmanlılar kısa süre içinde, aralıksız bir bomba ve ok yağmuru ile perdelenen takviyeler getirdiler. İki
cılar Burg Tabyası'na koştukları zaman, sol uçta mu
saatlik boğuşma neticesi savunmacılar ıso'den fazla, Türkler ise söylendiğine göre bundan da çok zayiat
azzam bir gediğin açılmış olduğunu gördüler. Osmanlı
verdiler. Tükenmiş ve yorgun düşmüş olan savunma -
yapıldı. Evleri sarsan patlamanın ardından savunma-
askerleri rüzgarda dalgalanan sancaklar ve alemleri
cılar, Kara Mustafa Paşa'nın bu defalık başarısızlığına
eşliğinde, "Allah! " nidalarıyla yaklaşıp otuz kadem ge nişliğindeki gedikten savunmacılara çullanıyorlardı.
rağmen kendi çabalarıyla daha fazla dayanamayacakla rını anladılar. Sonun geldiğini iki taraf da görüyordu.
Bu ümitsiz bir andı: Tek tek Avusturya erleri delice bir
Bir sonraki Türk hücumunun hedefi Löwel Tabya
aceleyle tüfek boşaltıyor; art arda yaylım ateşi açıyor ve sonra bir kısmı serbest ateş devam ederken diğerleri
sı olacakiı. Savunma hazırlıkları yapılmıştı: Barikatlar konmuş; muhafızların görevleri dikkatle izah edilmiş
kalaslar, çuvallar ve çarkıfelekler ile gediği kapatma-
ve ayrıntısıyla belirlenmişti. 8 Eylül'de patlatılan iki 59
lağımla tabyanın ucu ve sol taraftaki duvarın bir kıs
etti ve hatta Burg ile Löwel tabyalarının ardındaki bazı
mı hemen çöktü. Barikatların arkasındaki savunma -
evleri yekpare kalelere çevirip içlerine nerede ihtiyaç
cıların ölümcül ateşine rağmen derhal hücuma geçen
duyulursa hemen oraya müdahale etmeye hazır asker
Osmanlılarla çaresizce direnen Avusturyalılar bir
Türkler baskıyı sürdüremediler ve kader anı 7- 8 Eylül
saat boyunca dövüştükten sonra Türkler geri çekildi. İstihkamlara geçici tamirat yapıldıysa da Osmanlı tak
ler yerleştirerek hazırladı. Savunmacıların şansına gecesi, imdat kuvvetinin ilk işaretlerini teşkil eden fi -
tikleri kısa sürede açıklığa kavuştu. Hem Burg hem de
şeklerin Wienerwald taraflarında göğe yükselmesiyle
Löwel tabyalarını saldırılarıyla ciddi şekilde zayıf dü
geldi. Kararlı bir garnizon ile güçlü bir imdat ordusu -
şürdükten sonra artık siperlerini hendekten aşırtıp
nun arasında kısılmış bir kuvvete kumanda etmek tec
yıkılmış dış tabyanın iki yanından ileriye taşıyorlardı.
Amaçları, arkada ortaya çıkmış olan şehir surunu ele geçirmekti; ayrıca, iki tabyayı daha da zayıf düşürmeye durumda ancak 4 . 0 00 adam kalmış bulunmasına rağ
çalışıyorlardı. Yorgun garnizonda eli silah tutabilecek men Starhemberg istihkamları güçlendirmeye devam
60
rübesinden yoksun Merzifonlu Kara Mustafa Paşa'nın başı şimdi büyük bir beladaydı.
ALMANDAGI ( KAHLENB ERG ) MUHARE B ESİ WIEN ERWALD'DAN* GEÇİŞ
V
iyana'ya doğru yol alan yardım kuvveti, III. J an
şayet Leopold imdat kuvvetleri içinde yer almayacaksa
Sobieski'nin emrindeki Lehlerden, Saksonyalı
muharebe gününde birleşik kuvvetlere Sobieski'nin
III. Johann Georg'un idaresinde Bohemya dağ ları ile ovalarını aşarak gelmiş Saksonlardan ve Bavye
kumanda etmesi kararlaştırılmıştı. Buluşma yeri -
ralı Maximilian Emanuel'in, Ludwig von Baden'in ve
nin Tuna'nın güney yakasındaki Tulln olarak tespi ti ve nehirden en geç 6 - 7 Eylül'de geçilmiş olması
Waldeck Prensi 'nin kıtalarından müteşekkildi. Bavye ralılar ile Frankonyalılar Tuna boyunca ilerliyorlardı.
hususlarında da aynı toplantıda mutabık kalınmıştı.
3 Eylül'de Stadeldorf'da yapılan bir toplantı neticesi,
kerlerine, Stein'daki köprü ise Saksonlara tahsis edil-
Tulln'daki yeni köprüler Sobieski ile Lorraine'in as
Almandağı Muharebesi'nden önce Wienerwald civarında imdat ordusu ile Osmanlı kuşatmacılar arasında vuku bulan çarpışmalardan biri.
Wienerwald: Viyana etrafındaki ormanlık arazi - ç.n. 61
di. Üç gün boyunca sağdan soldan akan kuvvetler ni hayet 8 Eylül'de bir araya geldiler. Bavyera, Frankon ya, Saksonya ve Avusturya birlikleri St. Andra çevre sinde, Lehler ise Tulbing kurdu; bütün ordu ise 9
ve Königstetten' de ordugah Eylül'de Tulln Ovası'ndan
yola çıktı. Bu
arada
Almandağı'nın
7 Eylül'de,
zirvesinde
bir ateş yakıp Viyana gar nizonuna
yardımın
pek
yakında geleceği işaretini vermek için Albay Reisler idaresindeki altı yüz süva Üstte: Lorraine Dükü ile ili. Jan Sobieski'nin muharebe günü sabahındaki buluşmasını tasvir eden romantik üslupta bir resim. Leh kralının hemen ardında görülen keşiş, Marco d'Aviano'dur. Altta: Almandağı muharebesi ile muharebeye katılan her iki taraf komutanlarının portrelerini birleştiren bir resim.
ri yola çıkarılmıştı. ı683'te Osmanlıların
Almandağı,
Avusturyalıların ise
Kah
lenberg diye atıfta bulun dukları mevki Viyana'nın yukarısındaki
Wienerwald
sırtlarının tamamını kap sadığından, olarak
sinyalin tam
nereden
verildiği
bilinmemektedir. Muhare be tertibine karar vermek için Tulln ordugahında bir meclis daha toplandı. Bir miktar çekişmeden sonra imparatorluk kuvvetlerinin sol, merkez ve sağ kanatları teşkil etmesine, Lehlerin ise en sağda durmalarına karar verildi. Sol kanattaki impa ratorluk piyadeleri ve Sak sonlarla karışık süvarilere, Saksonya
elektörü
memleketlilerinin
kendi başın -
da durmak şartıyla Charles de Lorraine, Bavyeralı ve Frankonyalı piyadeler dahil 62
------- A LMAN DAG I ( KA H L E N B E RG ) M U H ARE B E S İ
-------
Almandağı Muharebesi'nin panoramik bir tasviri. Ne var ki imdat ordusunun muharebe tertibi burada gösterildiği kadar düzgün ve intizamlı değildi.
merkeze Waldeck Prensi, sağ kanattaki Bavyera, Fran konya ve imparatorluk süvarilerine ise Sachsen- Lauen burg Dükü kumanda edecekti.
nın Tuna'ya yakın olan kuzey kenarının etrafından gönderdi; diğerleri ise ormanın içinden yürüdüler. İki kol Klosterneuburg' da buluşacaktı. Sobieski, pi -
Wienerwald'dan geçiş ıo Eylül'de, araziyi tanıyan
yade ve süvarileriyle Kierling ve Kirchbach üzerinden
imparatorluk avcılarının rehberliğinde başladı. Kuv vetlerini bölen Lorraine, süvarilerin çoğunu orma -
Wienerwald'ı kat etmeye girişti; yamaçlar olağanüs tü dikti ve top arabalarıyla diğer araçları geçirmenin 63
Hasım Kuvvetler Viyana'da Yığ ınak Yapıyor '
?.A Berlin
v ·q
)
;( 6
1
\
\
Poznan e
{
\
r
) (
\
�
• Breslau
(
,r
\
1
v
f r '\.
)
(
�1
, '
( 1
\)
'
v
(
I \
1
B
J
-+
�\
���
)
\I
• Salz burg
.
7 l 30�ğ ul
. Y.. , . �� 1
Kr
�' � Olm ütte
Nikolsbuf�
•Waidhofen
�
• Hollabrun
Viyana
·;,.'.
.:::' ,;'/
\
,---"'"'----�---�, Viyana
,
·,1,... -· - -�-::·.,,r;:',...
1 � .,, - ---
J:
1
S I R B 1. S TAN
ı
Or ova '.r' runa �-
Bel�f��7 �
1rv
'
ER DEL
\
•
-
-.
• Klausenburg \
Temeşvar .
' ,,r'--1 �'-j..,..V'
• Tuzla
B OSN A
'\,
1594
ı
/
'
,_.
�.Gyula
Petrovaradin ı ,,). ı � .JSalanl