Böyle Buyurdu Zerdüşt

  • 0 0 0
  • Like this paper and download? You can publish your own PDF file online for free in a few minutes! Sign Up
File loading please wait...
Citation preview

-

1 • ..

r

• -

"c!..t-� •.,.



·

-

1 e::•

1

'

li

"

-

-



'

n



-

1

-;

'

1

-

-

1



1



1





-



1

1



1 -



j '

;p: •

..

1

•'

,/ •



1



'



'

-



.. •

"":"....-

-



-

f •

1





-

1

1

FRIEDRICH NIETZSC

••

••

BIR KITAP KI HERKESE GÕRE VE KIMSEYE GÕRE DEGIL

Türkçesi : A.

ran

Oflazo lu

Dizgit baslu

:

Ba.,a.ran Matbaas1

Ístanbul

-

1984

ÕNSÕZ

I Kendine •tehlikeli belki'nin filozofu• diyen Nietzsche'nin ya•

zilan ara.s1nda masals1 bir parça vardlr. DELI: O deliyi duy111ad.ln1z m1: Tanla kalkan, fener yiak1p pa.zar ye­ r·ine ko�an, du1· r11 ada,n baktran:

•Tan1·1y1 anyoruml Tan1·1y1 an­

yo1·t11nl• Tanr1ya. inanmaya.n bir nice kir11se

vardlr o s1ra, bir

Bi1·i: •Ne, yiti1·11ti� mi?» der. •Çocuk gibi yo­ kas1. ·Yoksa sak1a · myor mu biz­ lunu mu yitii·r11i$?• der bir -

ü�medi r k opar

.

den? Yolculuga 1111 çlkm1�? Gõçmü� mü yoksa?• Bu düzen üzre bagn$irlar. gülfu1ürler. Deli orta1a1·1na dalar, onlan bak1$lar·1yla deler.

cNerde mi Ta.nr·1?•

diye bag11·1r.

·Sõyleyeyim:





••

• •

OLDURDUK

ONU, sen, ben. Hepir·r1iz onun katilleriyiz. Peki bunu nasll yaptlk.?

Nas1l yutabildik d enizi? Bütün çevreni silmek için süngeri kim verdi bize? Ye1·yuvarlag1n1 giine�den bo$lamakla ne yap1111!1 ol­ duk? $imdi nereye gidiyor? Biz nereye gidiyoruz §imdi? Bütiin gjine$lerden uzaklrusm1yor muyuz? Dalm1yor muyuz boyuna: Ge­ riye dogru, yana, ileriye do

,

büt11n yõnlere? A�agi diye, yu·

ka1·1 diye bir §ey kalch m1? Sons11z bir yokluk içindey111ir; gibi yol dan

sapm1yor muyuz? Soltigunu duymuyor muyuz bo� 11zay1n? Daha da sogumu$ degil i11j? Gece üst1ine gece degil mi yakl�an? Sabahla1·1 fener yak111·a1111z ge rekme z mi? Tan1·1yi gõ­ men mezarc1lann g111·ültüsünü hiç mi duy1nuyoruz? Tannn1n çü1·ü rnesinde n yayilan kokuyu b111·11111n11z al m1yor mu hiç? Tannlar dahi çürürler. Tann õldü. Ta.n1·1 õlü duruyor. Hem onu biz õl­ djirdük. Simdi biz. katiller katili, nas1l avutal1m kendimizi? Acu­

nun �imcliye dek edindikleri arasmda en kutlu, en güçlü ola.n1

5

can verdi b1çakJa111111z alt1nda Su var

1111

a

.

Ki 111 silecek bu kan1 üstümiizden ?

1·1taca k bizi? Nice yaz1k-silme yortul a 1·1 . nice kutsal

oytinlar bulmar111z gerek bt1nun için? Bu isin büyüklügü. bize

gõre pek büyük degil mi? B11na yaln•z degerli gõ1 iin111ek için bile Tann olman11z gerek rn ez roi bizin1? Bundan büyük Í$

n l m arr••$tl r;

her kim bizden sonra dogarsa

eimdiye kadarki büt•in ta1·thten daha.

-



bu is yorda1r11 yJa, - -

sek bir ta.r·ihin parças1

olarakb.r. Deli

b11rada

kendisini dinleyenlere baka1·;

susar,

onlar da

susarlar, $8.Sk1nl1k içinde ona bakarlar. Derken fenerini yere ça­

lar, fener Jo1·1l1r, sõner

.

cÇok erken geldi11·1· der sonr·a. ·Benim

vaktim daha gelmedi: Yolda. $imdilik bu devce olay, yürüyor ha. daha. erismedi kulakJa.1·1na ki$iO

da­

la1·1n1n. $imsek, ytld11·1111

zarnan ister, zaman ister i $ler yap1ld1ktan sonra bile, gõ1"1jJ1ne­

den i�itilmeden õnce. En uzak yildlzlardan daha uzak onlara bu i$ lli1r1d1lik. OYSA BUNU

KENDil .f'.RÍ YA Pl'II

.

A R .•

Yine d erler ki, o g1in deli, birçok kiliseye girar, T

SON

IZ

AGIT'1m

okur. D1�an

a.r·1J1p so rguya çekildikte hep

!1õyle ka.r�1hk verd.igi sõylenir: ·Tanr·1nm meza.rla1·1 nd an

,

türbele­

rinden baska nedir ki bu kiliseler?•

Nietzsche'ye gõre durum budtir; Tan1·1 insan1 n içinde õlm�­

tür, insan kendi eliyle õld1i1·1nü$t1ir onu; Tan1·1n1n õl1i1nüyle aç1-

lan bo�luga yuvarlanmakta; en btiyük tehlikeyle, yok olmakla.

kar�1 ka• �iya.; fakat bu en büyük tehlike, onun en büyük ola-na­ gicbr, insa.n ne ya.p1p yap1p bu bo�lugu kendi varl18'Iyle kendini .

altederek, doldu1·n1al1chr, ancak bõ yle deger kazanacakt.u= Tan r·1yi õldü1·11)esi.

insan eksik, ta•na111Jan111a1111� bir varhktir, açlkt1r her �ye:

Gerisin geri de gidebilir. saga sola da sapabilir, yukar·1Jar a da

yüksel e bilir Õyleyse insan1n yõni1 nü. eregini belirlemeli. ·Hayat, .

hep k�ndini altedendir.• Hafata ayak uydu1·111aktan, hayatla yõn­ de$ olmaktan ba�ka saglam yol yoktur.

an eksi.ktir, arr1a. bu

eksigi ken di si giderecektir; ku1 tulu� ke nd isinden gelecektir ona;

�imdiye dek kendi d1�mda sanarak yücelttigi varJ1kla1·1n bütün gõrke111i, glizelligi ont1 n olacaktir. Bir var ki insan kendi içinde ,

kalarak gerçekle�tiremez bunu; insan varl1girun yõ neld.igi, erek bildigi. bir õmek koymak gerek onun üstf1ne: Üstinsa••. fnsan ,

var güc1inü sefer ber ederek bu õ1 r1ege dogru ag111as1nda hep k endini a§maya çab�mal1d1r.

insan1n erek olarak h iç bir büyüklügü yoktur çlinkü; o an­

cak, kôprü olarak degerlidir: Üstinsa.na gõt1i1·en kõprü. Üstinsan.

6

yaln1z fnsan1n degil, büt1in ye1·yuvarlatin1n anlarn1drr; ye1·yüz-On de var olan her �y. Üstinsa.nin yarat1lmas1na kat1IdJ.gi õlçüde hakl1 Çlkarabllir varhtin1. Üstinsandan yoksun insan, karg�a­ dan, ytldlz dog111·manu� bir karanI1ktan ba�ka bir Qey deglldir. Zarnan geln•i!itir: Ínsan. bir an õnc e kargEUias1n1, kendine anlarat veren bir diizen e çe virmez5e, y1lchz dog111 tmazsa kar anl1g1na, yok olacaktJr. ­

II Nietzsche, 15 ekim 1844'de Leipzig'e yak1n Rõcken kõyünde '

do�du. Baba.si papazd!, dogt1111 P.r·usya Krah Dõrd1incü Fried1·ich Wilhel.m'in dogu111 gün1;ne rastladI#Jndan, çocug11n ad1ru Fried­ rich Wilhelm k oyd ular Soyadlmn kaynagi kesin olarak belirle­ nemiyor; yalmz, Nietzsche kendisi, õzellikle Almanla1·a lazd.Igi zar11anlar, atala11n1n Polonyah old11g11nu sõyler, bun11nla õvünür. Nietzsche, ailenin ilk çocuA-udur. Hayat1nda pek õnemll bir yeri olan Elizabeth, kendisinden iki yq küçüktür, Joseph ad1nda bir erkek ka r de�i daha doguyor, fa.kat iki ya�1ndayken õlüyor. Karde!linin õlüxn ünden õnce, daha sa.r·s 1c1 bir õl1i111, b ab as1 n1 n õlü­ mü. aile �ar tla1·1m degi$tiriyor. esi, iki çocugunu ahp Na11111burg'a gidiyor, kaynanas1 ve evde kalnu � iki g õ rümcesiyle bir­ likte ot111·uyor. Nietzsche'nin çocuklugu, bu kad1nlar ara.ainda geçrni$tir. Dal1a altI yq1m doldu1·rnada.n, Naumb11rg'daki bir olnJla, Bür­ gerschule'ye veriyorla.r. Akirba$lil1g1 yüz1inden çoc11klar ona •k1l­ çük pa1.•az diyorlar. K1zkar·de�inin anlattlkJna gõre, barda.kta.n bo$arurcas1na. yagmur yagarken bile, hep yava11 yavaJj, sessizce dõner.rr•i$ eve. Bir gjin annesi, neden acele etmiyorsun diye çtlo!;­ t1kJ,nda. •okulun kuralla,1·1nda.n biri de, çocuklar·1n eve kO$& ko!j& degil, sessizce, uslu uslu gitmeleri diye ka.1·�1llk veriyor. I85B'de Landesschule Pforta'ya, Klopstock't1n, Schlegel'i.n Fichte'nin, Ran-ke'nin okul11na gõnderiliyor. B111"as1 çok sik1, askeri bir okul gibl disiplinli oldug11ndan, ·her akia.1·11 bir 11iir• ya­ za1111yor art1k. S essiz yumu§akba$h bir çocuktur. fakat ya111an, y1J111ak bilmez bir isten1i va 1·d1r. Bir g iin arkada$lanyla bahse girer, bir deste kibritl yakarak, gõz kirpmadan, õylece tutar .

.•

·



,

a vt11·:•.inda.

1·111a,nia• diye bir edeb i Bu s1rale.rda, birkaç arkad q1yla yat derneki kuruyor: kendi .yazdlkla.t·1 $iirleri, denemeleri oku­ yorlar burada. Nietzsche daha dinibütün bir deli.ka.n11chr, •küçük -

7

pe.paz•dlr. Fakat ÍB62'de bir giin Ge1·1nania üyele1·ine diyor ki� ·ll11·istiyanl1ga ve kllisenin

ta1·ihJne õzgürce ve

nesnel olara.k

bakabilseyd.ik, herkesçe benimsenen dü�iincelere ayk111 nice fJSY­ ler sõylememiz gerekirdi. Fakat, ta ilk g1inle1"ir11izden beri, a.li$­ kanl1gin ve õnyargila.1"ln boy1Jndurug11na õyle bir ko�uJ111u�uz ki, bundan kt11·tulmak için birkaç hafta degil, bir õmür boyu

iki

mak gerekir. 1·1n1n

varl.Igr,

� -

bin y1lllk yetkiyi nasll silkip atabilir ki§i. Ta.n-

ol1.11r1suzluk,

incilin yetkisi,

esin,

·bütün

bunla.11

bir yads1may1 denedim ben: Ah, k111 i11aktan daha kolay y1k11lak.• Nietzsche.

bu

dõnemde

Hõlderlin'e,

Shakespeare'e

ve

Byron'a

tutkund11r. Ge1·1nania için yazdlgi Byron'nun Drar11atlk Eserleri

adll denemede Byron'un kahra111anl1kla.11ru anlat1rken, ilk: kez olarak, •Üstinsan• sõz1-1nü kullamyor. Derken. b11nl ardan daha õnemli bir etki

giriyor

hayat1na. Tristan'la Wagner'ci oluyor.

Schu•tllln'a, Chopin·e tutuluyor, taparca.s1na. seviyor bu besteci­ leri. Kendini mü.zige v01·111eyi d-ü$ünüyor. Disiplini seviyor, fa.kat bi1"eyci yõnü agir basb.gr için tedirgindir; hangi yolu seçece bile111iyor. Bitjr·111e

·

·

·

tezini,

Yunan

dilijünürlerinden., soyluluk

tutkunu

Theognis üstüne yap1yor; bu ça.11!jm� Yunanhla.1·1 yepyeni bir açidan gõrmesini

l1yor. Theognis'in

ciyi•yi

•SOylu•yla.

•kõ­

tü•yü de •soysuz•la e!lan1a111da. kullan1nQS1 pek ho�11na. gidiyor genç Nietzsche'nin.

1864'de Pforta'y1 bitix·iyor. Bonn üniversite­

sine giriyor. Eski okulun s1k1 düzeninden k111 tuJ11nca. sav1·•1k bir hayat yqamaya

llyor

Cfrengiyi bu s1ralarda kaptigi san1l-

111akta}; dinden. hiç degilse Hi1·istiyanl1ktan yav� yavaq 1.1zak­ l8,,$1yor. Daha on sekiz y�1nday-ken 21u sonuca va1·1111�t1r: ·Ta.na 1n1n insa.n olmas1, insa.n1n mutlulugu sonsuzlukta ara.r11as1 gerek­ tigini degil,

cennetini yery1izünde kt1r·111as1 gerektigini gõsterir

ancak.• Burada bir süre Tan1·1bili111 dersleri aldlkta.n son1"lfl., ken­ dini büsbütün dilbilim çalli;;mala1·1na. veriyor.

Fakat en sevdiji

õgretmeni Ritschl. Bonn'dan aynl1p Leipzig'e gidince. o d·a bir­ kaç arkad�1yla birlikte, õgretmeninj izliyor (1865). Bir giin, Leipzig'deki ev sahibjnin kitapç1 d1ikkA,n1nda. otu•

1·11rken, bir kitap al1yor raftan , hiç du ymad1gi bir kitap bu: Scho•

penhauer'in Istem ve D�1ince Olarak Diinya adl1 k.itab1d1r0 sayfala1·1 ç�viriyor. ·Bilmem hangi ifrit fIS1lda1111§tI kulag1ma.: AI bu

kitab1, eve gõtür.• Odas1na dõnüyor, b�l1yor oku111a.ya..

·Ba.na

d1inya.y1, hayat1 ve kendi 1·11h11111u kork11nç bir gõrkem içre gõs­ teren bir aynayd.I gõrdügü111.• Kitab1n tek sayfas1m ok11r ok111naz. kafas1na llUnu koyuyor: Bu ada1111n yazcbg1 her �yi okuyacak.

8

••

Uç eglencesi varchr art1k: •Schopenhauer'in kitapla• 1. Schu111ann·

miizigi, bir de yaln1z y ürüy ü�le r. F1rtmah bir havada tepeler­ de dola§trken: ·Dogay1, kayg1la.1·11111zda.n ve korln1lar·11111zdan ka­ laya­ ç arak dogaya s1g1ncbg11n1z zama.n gerçekten anlar11aya cag1101z1 gõrdürn. Bana_ ne insa.ndan. insan1n todirgin ugrqma­

m

s onu

la1·1ndan! Bana ne o

eelmez •yap'lardan, 'yapma'Ie.r·danl Ne

kadar b�ka �im�ek. frrt1na, ve dolu: Ahlê.ka ili�kin olmayan õz­ gür güçler! Ne mutlu, ne güçlü onla r l Usla. bulut1an111a1r11�. ar"1-

duru istem sen ne kadar güçlüsiinl• Prusya-Avust111·ya sav�1 b8J1lay1nca. •a-nayurt õliiru kal1m sav�mdayken evde ot111·1nak a y1ptlr d.iyerek, askere yaz1Jma.k ist iy or fakat gõzlerinin bozuklugundan dolayi kabul odilmiyor. ,





,

Bu s1ralarda ateijli bir ulusseverdir; Bisma1"Ck'in savqç1 tut11n1u­ nu candan destekliyor •Fransa'ya. aç1lacak bir sa v�. AJ11tanya'­ da duygu birligini do ac-a.ktrr• diyor PI usya. yetkilileri yeni sa­ v�a hazirlan1rken, Nietzsche de aske re al1n1yor. Fakat e.tt.an dü­ �erek agir yarala.n1yo r; bir a.ra. tehlikeye gh iyor hayatI, aylat ca ,

.

y at1yor. 1869' da Wagner'le tan1 �1yor: Hayat1n1n en õnemli olayl a.nn­

da.n biri. Wagner'in, Schopenhauer'! sevr·11esine çok aevini.yor; bes­ tecinjn büyüleyici ki� õ1111·ü boyunca,

i pek etkili yor Nietzsche'yi. Bu etkiden

.

CWagner'i sev•••edigi z.a111anlar bile> kt1r·tula.ma­

m1�t1r.

Basal üniversitesinde klasik filoloji kürsüsü bo�a.hnca, yetki­ yorlar. ·Theognis ve Diogenes Laer­

Jiler Prof. Ritschl'e

tius üstüne o parlak yaz1la1·1 yaza.n Dr. Nietz.sche'yi saltk verir misiniz?• diye soruyorlar. Ritschl •O daha pek gençtir, a.1na e� ,

siz bir gençtir, yapmak isted.igi her �yi yapabilecek güçtedi•··

diye

kar�1bk veri y or Ve Basel .

üniversitesine

pro fe sõr ola,1·ak ata­

Homeros Ye Klasik Filoloji• diye adland111yor. Dersin ilk cii1r1l esinde Zerdfujt'ü andl.

ruyor. Yi1"1ni dõrt y�1ndaki bilgin, .ilk dersini



ran bir hava va.rdrr: •Hayat ya�amaya. deger, der sanat. o el ayart1c1; hayat anla1naya deger, der bilir11 Basel'da i.inlü sa.na.t tarihçisl Jakob B111·ckhardt'la tan1.!j1yor. Luce1·11e gõliine yak1n bir villada· ot11ran Wa.gner"i gõ1·111eye gidiyor. Besteci, dah a. kocas1 von Bülow'dan aynlma11u� olan Co­ si111a ile y�a.111akta,d1r. Kendisini çok iyi ka1·§1l1yorlar. Wagner'­ le dostlugu pek ilerli yor; Schopenhauer'in a.nla.tt1g1 ••.IAhi• õ1·11e­ gini buluyor; •On11n yarund ayken, Tan1·1 katmdayro1�1111 gibi ge­ liyor bana• di y or Sunu da. ,,nutmama.JJ ki, Nietzsche'yi, Villa. Tribschen'de kavrayan etki tek degildir, Cosirna d·a var. Faka.t bu ·

.•

.

'

9

kadlru platonik bir sev giyle mi seviyordu, yoksa ara.la.11nda da.­ ha yakln baglantJ..lar var m1yd.t, bu kesin o l arak biltn11i1 yor. Yal­ n1z, Nietzsche ç1lg1nhk yilla1"1nda slk s1k anm1!lt1r Cosima'yi. 187l'de Tragedya•n1n Do u yay1nlan 1yor Wagner'le Wagne1ciler pek seviniyorlar, çünkll bu kitapta Nietzsche Wagner'i gõklere ç1kar·111aktad1r. Cosi.ma, co�kun bir mektup y az1yor ken­ disine. Filozof11n ilk õnem.li kitab1dlr bU; ki�iye yalruz sanat1 de­ gil, hayatl da yeni bir aç1dan gõsterebilir. Ta.n 1·1 Apollon la Tann Diyon.i zos varchr sahnede : Birii var olan her §eyin biçi111ini belir­ leyen bireyli.k ilkesini temsil eder õtekiyse var olan �eyle1 in bir­ ligini. Bu ikisi birbirine ka.r�1dlr hep, fakat birbi1·i nden vazgeçe mezler: Diyanizos olmas a bombo� bir kahp olarak kallr Apollon; Apollon olmasa, her �eyi yokluga salar Diyonizos Sanat, hep bu iki ana ilkenfn egemenligi alt1ndadir; Apolloncu ruh aA-ir bastl rm , daha çok biçi1uci, usçu bir san at geli�ir; Diyonizos agrr bastt n11, co�1n bir sanat. Gerçi Nietzs che ba!jlangiçta Apollon'a pek a1 ·in­ iltifat etmez, Diyonizos'tur on11n Tan1·1s1; fakat olgl1nlu.k da beni 1n Ta.nr·1m Diyonizos tur arria.. Apollonc a kon�an Diyoni­ .

,

'

,

..

,

.

c

'

zos.• der.

Yun

Ja1'1n Trajik Çagmda Felsefe yi yaz1yor. Nietzsche. Sok1·at es te n õnceki Yunan filozofla.• 1na tutkundur, en okles'i sever. ·Dünya, gerçegi son r·a­ çok da Heraklitus'la F:1n Sonra.,

'

'

s1zca gereksinecektlr, buntin için de sonras1zca gereksinecektir

Heraklitus•u der. Sokrates'ten nefret eder Ca.r11a onu çok sevdigi daha dog1 11su ona. hayran ol dugu da bir gerçektlrl ; Sokrates'in, ,

usu her �eyin llstünde gõ1·1nesi, her seyl usa

as1, Yt1nanl1Iar·1n o can1m efsaneleri, t1·agedyala,1·1, m1izigi. ve liriz111i içiD õlii1n olnlu§t11r Niet2'.. olmak üzere ikiye aynldlgmi, belli ba..,11 iki ahlàk sistemi old1Jgt1nu sõylüyor: Soylulann d.e­ gerleri Cgüzellik, erk, yiireklilik, güç, ve bunla1·1 art1ran her �yJ

üstüne k111·11Jan efendi ahlàkI, bir de güçsüz ye horgõrülesi YI­ ginla1"In degerleri

üstünde k111·11Ian kõle ahlàlo. H1ristiyanl1gin

õz•inde bu kõle ahlàkl vard1r. Hlristiyanl1gin degerleri y$mn degerleridir; bun11n için H1ristiyanh,gt ortadan kald11·1nak gere­

kir hey �eyden õnce. Ahlâlon Kõ kbili m.i'nde n sonra Wag••er Olayi geliyor; blir-ada

a labildigine sald1r·1yor besteciye. Kendisini ta.n1yan pek çok kim­ se, eski dostuna bu türlü sald 11 r11as1n1 hiç iyi kar�1l a m1yor geçmeden, baz1 eski yaz1la1·1ru derleyerek, et7.sche'yi haz1rl1yor

.

Çok

Wagner'e Ka1"§1 Ni­

Cbu kitap 1895 yihnda ç1k1yor ancakl. Di­

ach alt1nd·a bir s1ra �iir yaz1yor. Putlann Alacakaranl1kt'ru yaz1yor sonra; burda Bat1'n1n Dante'den Bau­ delaire'e dek, nice ünlü ki$ile1·jne veryans1n ediyor. Güç iste111i üstüne çal1$1yo r birinci bõlümün ilk kitab1ru bitiriyor Cbu k itap yonizos

Ditrambla•·1

,

,

ç1ld1rd1kt.an sonra,

c isa'ya Ka�I·

adI alt1nda ayr1ca yaymlan­

Jlll$tlr.> Derken, kendini anlatan kitab1, Ecce Homo'yu yaz111aya bael1yor, on be� yi1·111i giinde bitiriyor

.

li�te insan)

Bu kitab1n bir

yerinde cbütün ulu canla,1"In usla.1·1yla güçleri bir araya .gelse,

Zerdü$t'ün konu§malai ind·an bir tekini dahi yaratamaz• diyor. 3 ocak 1889'da kald1g1 evin õnünde bir at1n dõvüldügünü gõ­

rüyor, koca1111� bir at1n; õyle bir ac1yor ki, b�l1yor h1çk1rarak ag­ lamaya, hayvan1n boynuna sa.1·1l1yor. Ev sahibi onu odas1na gõ­ türüyor. Ça1·nuha Gerilen diye in1zaladlg1 mektuplan yazip ital­ ya Kral1 U1IJ.berto ' ya Bülow'a

sa.

ve Vatikan'a gõnderiyor: Strinberg'le von

C Cosj1na n1 n eski koca.s1l

cDiyonizOS•

'

yazdl g1 mektuplar 1n alt1nay­

imzas1ru at1yor. Cosjroa,'ya cAriadne, 'seni sevi-

14

; Diyonizos.• diye yaz1yor. Bu ·Diyonizos• i111zal1 mektup­

y

la1"1ndan biri Burckhardt'a da g el ince , sanat ta-r'ihçisi anl1yor ki, arkad�1 ç1ld11·1n1$tir; h emen, Nietzsche'nin o s1rada kaldlg1

rin'e gidiyor

Tu­

.

Yine arkad.a$laJ'.·1ndan Overbeck, odasma girdiginde, pek se­

vini yo r Nietzsche, derke.n aglamaya. ba�l1yor Daha sonra., p i ya­ .

no ç al1yor, faka.t çok

geçmeden korkunç soyta.1·1I1klar yap1y or

.

T11rin'deki h ek i min raporuna gõre, ül'\lü bir ki�i o l dug 11nu sõy­ lüyor, boyt1na kadln istiyo1·1nu$. Ove rb eck, bir ba�ka arkadaFJ1n1n yard11111yla Basel'e gõtürüy or Nietzsche'yi, Dr. Wille'nin ba­ Jom yurd11na yat1nyor. Nietzsche, doktoru tan1m1yor ilkin, fa­ kat -sizi daha. õnce gõrdügíi1ne eminim, a.d1n1z1 hat1rlaya1rtar11gim için çok üzgünüm• diyor. tui?•

diyor,

•Dr. Wi ll e• dediklerinde, cWille

cha, evet, siz 1·11h hekimisiniz

Birkaç y.11 õnce si­

.

zinle dinsel sayn11k üst üne konufjmu�ttik.• Sonra annesi geliyor. oglunu eve gõtü1·1nek ·istiyor; fakat b11nun do

olmayacagx an­

lat1hyor kendisine. B11nun üze1·ine Nie tzsche 'yi , Jena hastanesi­ nin Psik iyatri klinigi yõnetmeni Prof. Otto Binswanger'in bak1-

m1n a sunuyorlar. Sonradan ta!}k1nhkla·1·1 dinince, Naumb1.irg'ta �nnesinin yan1nda kalmas1na izin veriliyor. Kizkardefii Elizabeth,

evlenip gittigi. Paraguay'dan dõndükten sonra Ckocas1 õlmü�tür>. Nietzsche'nin bak1m1n1 \izerine al1yor, s onuna dek bak1yor ona. 25 agustos 1900'de õlüyor. Babas1n1n ya.n1na gõmüyorlar. III

Nietzsche çok yõnlü, çeli12melerle y11klü bir dü�üniirdür; a1na bu çeli12meler, onun

kurdugu yap1da zay1fl1k belirtileri say1la­

mazlar, tersine , bu y ap 1y1 ayakta tutan, hep yenileyen güç kay­ naklar1d.Irlar. Bu yüzden, ayk1n yõ nde , ayk1n tut11111lu iki ki�i.

s;õz gel im i, bir tanntarumazla bir tann tutkunu candan b enim

­

seyebilirler onu; yine bu yüzden Nietzsche'ye yakla:jmak, onun etk i ala.nina girmek, bazi tehlikeli -sonuçlar do

abilir. Her �ey­

den õnce on11n dü�ünme te mpo s11na , ardarda çakan s i mgeler in ak1�1m1na ay·ak uydurabilmek, deri nl iginde

e tzsche

duran

CZerdü$t1

anlama ·Kadlna

bu simgelerin

i�leyebilmek 1111

gerisinde , ya da

gerekir.

gid.iy orsun?

Õmegin,

K1rbac1n1

Ni­

unutmal•

dedi degil mi, bunu uygularnaya kalkarsan1z, ka.r·1mz1n. ya da, ne bileyi111, sevgilinizin yan1na gerçekten k1rbaçla, degnekle gitm e

­

niz gerekir. Oysa Nietzsche'nin sezdi1·n1ek istedigi �u.dur: Kadln. senin gücünü duymah; ç

··

ü onun yarad1l1�1 bõyle gerektirir,

15

ar11a

bun11n için kirbaçla111an gerekmez onu. Gü 1·ültü pat1rtl eden

güçlülük, s1gdlr. tez tüketir kendjni; degerlt. dog11rgan güçlülük Peki, neden Nietzsche

ise tan sessizligine bürünerek ilerler. dogrudan do

ya ·kad1n, senin güc1inü duymah• de111iyor da,

·1arbac1ru unutmar .. diyor? Bi1 inci deyif1, soyutt11r, sõylendikten sonr·a kafada somut bir iz b1rakmaz; fakat ikincisini duya.r duy­ bu

maz kafa 1111zda bir gõrüntü ç1kar: Eli kirbaçh bir ada.1n, gõrüntü bizde bir yere tutundu mu bir kez, kõk sal 1naya. dei·inliklerimize

i�lemeye ba..cslar.

anla1r11,

bizim usla

ta

gõremedi­

gimiz, õlçemedigir••iz yerlerimize. devinme kaynakla1·11·111za

dek

iletir. Bõyledir simgeler dili. E!isiz bir aç1kl1kla kavrad1gi en soyut düfjünceler dahi, onda duygulru·a, tutkulara dõnü�ür. ya$ayan nesneler kI11kl.na. gir-erler.

Yeter ki b enzer bír duyarltkla. k·aJ'�1la�1n, akta1·1verir ona dü­ �1in111 esinin

titre$imle1·ini;

itkilerini biler,

iste111ini

uya,1·1r,

yõn

gõ1·ün­

ve1·ir. Tartl$an. usavuran bir dü�ünme degildir bu,

tülerle donanml$ dü$üncelerin hora tepmesiclir. Yeni bir yw;a­ maya, acunu evetleyen,

•bir dehal bir daha f •

diyen

bir ya$a­

maya durs11n ister ki�i; doludizgin y�as1n, varl1�run s1rurla.11na dek ya.cJas1n, ve bittigt yerde kendini a.ltederek, Üstinsan1 ger� çekle$tirsin ister, hiç degilse buna güciintin yetti

ce yard1111

etsin ister. H1ristiyanl1g1 , hayati baltalaya.n, fnsan1n boyut]a1·1m küçül­ ten bir ya�ama yolu sayar, ·II11·istiyanl1k, hayat1n en korkulaSJ saynl1g1d.Ir• der. Ya$am1n1n h1z1n1 kesen,

her

$eye,

•hay1r•:

y�amay1

luzland.Iran,

seli$ini engelleyen

M

yükselten

her

$0Ye.

cevet• . Yan11�. aldanI$, y�a.1nan1n geli$mesine Y·ard1m ediyor mu, onla.ra da •evet•; kõtü say1la,n �yler. õme kavgac1l1k,

ki$inin canl1I1g.ru

sertlik, a111ans1zJ1k,

art1nyor mu, onl ara

da.

•evet• .

·Ama• diyecek Schopenhauer. cdaha çok ya$ama, daha çok ac1 demektir, Y8$ad1g1nca çekersin .. cÍyi ya.I .. diye ka�1l1k verecek­

tir Nietzsche, •en yüce daglar, en derin denizlerden çlkm121t1r; en derin ac1lardan dogar, en derin sevinçler... Ona gõre, insamn en temei bqa,1·1s1 ahlàk degil, s anattlr; •ac1mn,

ancak sanat yorda1n1yla sevince

çev1 ilebilecegini bili­

yordu Eski Yunanl1lar» der. Kifji, ac1y1 nesnel bir kal1ba dõküp dl$ar1 ç1kararak, ac1yla kendisi aras1na bir uzakl1k koymU!1 olur; bu uzakllk, kendi ac1s1n1 seyretmesini, ona egemen olmas1m

sag­

la.r. Tragedyalar •:Jan al1nan tat d�ünfils1in .

A. 'l'uran OFI,AZ

16

LU

Õ N D E Y l � I

Z E R D Ü � T ' Ü N

1 •

Zerd ü�t otuz yt1�1nda yurd u n u ve yurd u nun gõl ü n ü b1ra­ k1p daglara c1kt1. Orda ruh u n u n ve ya ln1zl 1g1n1n tad1n1 c1kardr ve on y1 l bundan b1 kmad1. Ama en sonu gõn lü nde degl9me o l d u. ve bir sabah tan la kal kt 1 , g üne�in ka r�1s1 na geçti ve ona �õyle dedi: c Ey büyü k y1ld1z! Ayd1nlatt1 klar1n olmasayd1, ni ce olurd u $en i n mutlulugun! On yrld1 r magarc1n·11n üstüne yüksel i r duru rsun: 1�1g1 ndan ve yolcu lugu ndan b1 ka rdrn ben olmasayd1 m, ka rta l 1 m ve y1 la­ n 1 m olmasayd 1 ! Ama biz seni her sabah bekledlk, senden fazla l 1g1 n 1 ald1 k ve kutsad r k sen i bunun l cin Bak! Pek cok boi toplam 1 � bir a r1 gi bi, bilgeligi mden uson­ d 1m; onu a l mrya uzanaca k eller gerek bana. i nsa n lo r oros1nda bilgeler de lilikleriyle, yoksulla r do zen­ g in l ikleriyle bir daha sevininceye dek, vermek, dag1tmak isteri m. Deri nll klere inmeliyim i9te bun un icin: t1pk1 senin ak9amla­ r1 denizin a rd i na ini9in ve oltdünyaya 1 9 1 k ileti�in gib l ey ta�­ k 1 n yild1z! Aralarrna in mek i st ed ig i m i nsa nlar1 n dedigi gibi, b a t m a 1 1 y 1 m sencl leyi n. ·

.



,

-

17

Kutsa benl õyleyse, en büyük mutl ul uga bile k1skanmada n ba ka n ey durg u n gõz! Ta�maya d u rmu� kadehl kutsa da olt1n aks1n su ve dõrt bucogo gõtürsün pa r1 lt1s1n1 sevinclninl Bak! Bu kadeh yine bo�almak l ster ve Zerdü�t yine i nson olmak ister.1 - Bõyle ba�Jod1 Zerdü�t'ün bat1�1. ,,

2

Zerdü�t dagdan yoln1z lndi ve kimseyle ka r�1 Ja�mad 1 . Amo ormona girdiginde, kutlu kulübesinden ormanda kõk a ram1ya ç1 km1� ya�l1 blr adam bel irdi birden õnünde. Ve �õyle dedi VO$­ l1 adam Zerdü$t'e: cYaban c1 deg i l bana bu gezgin ki�i: y1 llar õnce gecmi�ti burda n. Adi Zerdü$t'tü: a ma degi�mi�. O g ü n külünü dag lara gõtürüyord u n : bugün de ate�ini va­ dilere mi gõtüreceksin? Ku nda kc1 l1g1n cezas1ndan korkmuyor musun? Evet, Zerdü�t'ü tan1d 1 m . Dupduru gõzleri ve agz1nda tik­ sintl hic yer etmemi�. Oynar g i bi degil mi yürümesi? Degi�mi� Zerdü�t. çocu k o lmu� Zerdü�t. uyanm1$ biri Zer­ d ü�t: uyuyanlar aras1nda neyliyeceksin? San kl denizde ya9ard1n ya ln1zl1g1 nda ve denlz seni ta!?1rd1. Yaz1k. k 1y1ya m r c1 kma k istiyorsun? Vaz1k. gôvdeni yine kend in m i sürükllyesin istiyorsun?> Zerd ü�t cevap verdi: c l nsanlar1 seviyorum.> cNeden» dedi erm i�. «orman 1 n 1ss1zl1g1na cekildim ben? l nsanla r1 fazia sevdiglm içJn degil mi? Tanr1y1 seviyorum �imdi : insanlar1 sevmiyoru m. l nsan faz­ ia eksik bir 9ey bence. l nsan sevg lsi y1k1 m olurd u benim lcin.1 Zerd ü$t cevap verdi: cSevgi de ne sõZ! Ben lnsanlara ar­ magan gõtürüyoru m.> cOnlara bir �ey vermeJ> dedi ermi�. «Onlardan ai daho iyi bu onlar1 n doha cok ho�lar1na g ider: ve onlarla blrllkte ta91, yeter ki senin de ho!?una gitsin! •

18

Ve onlara vermek istersen, sadakadan fozlas1n 1 verme. Onu da d i lensinler senden !> cHay1 r1 diye cevap verdi Zerdü�t. cBen sada ka vermem . Yoksul degilim o kadar.1 Ermi� Zerd ü�t'e g üld ü ve �õyle ded i: c Õyleyse hazinele­ ri ni onlora kabul ettirmlye bak! Onlar ya ln1zJardon ku�kula­ n1rlar ve bizim armaga nlarla geldigimize i nanmazlar. Ad1mla r1m1z sokaklar1nda pek 1ss1z c1nlar. Ve gece yatak­ Jar1ndayken,. güne� dogmada n cok õnce biri n i n gectig i n i i�It­ seler, kendi kend llerlne soraca klard 1 r: nereye g lder bu h 1 rs1z? Gitme insa n lara, ormanda kal ! Hayvanlara git daha iyi! ay1lor oras1 nda ay1. Neden benim gi bl olmak lstem iyorsun, ku�la r aros1 nda ku�?» cPeki ormanda ne yap1yor erm i�?» diye sord u Zerd ü�t. Ermi� cevap verd i : cTü rk üler d üzüp sõyl üyorum ve bu tü rküleri düzerken, g ül üyor, ag l1yor ve m 1 r1ldon1yorum: bôyle õvüyorum Tanr1y1 . •

Tü rk ü sõyl iyerek, agl1yarak, gülerek ve m1r1 ldanarak õvü­ yorum benim Ton r1 m olan Tan ny1. Peki sen armagan o la ra k bize ne getiriyorsun?» Zerdü 9t bu sõzleri i�itince, ermi�i esenled i ve ded i : «Ne vereyim ben sizel Cabucak g ideyim de bir �ey olm1yay1m siz­ ve oyr1 ld1lar bõylece, ya�l1 adamla Ze rdü�t. lki co­ den!» cuk gibi g ü l ü9erek. Ama Zerdü�t yaln1z kal1nca, �õyle ded i gõnlüne: c Nas1I olur! Bu ya9l1 ermi�. T a n r 1 n 1 n õ 1 d ü g ü n ü d a · h o i � 1 t m e m i � o r m a n 1 n d o.»

3

Zerd ü�t orma n1n k1y1s1ndaki en yak1n kente vard1g1nda, bircok kl mseyi pazar yerinde toplan mr�· buldu: cünkü bir lp ca mbaz1n1n oyn1yacag1 bild iri l mi�ti. Ve Zerdü�t halka �õyle bu­ yurd u : B e n s i z e O s t 1 n s a n 1 õ g r e t i y o r u m. 19

l nson oltedilmesl gereken bir �eydir. Onu o ltetmek icin ne yop­ t1n1z? Bütün va rl rkla r �lmdiye d ek kendi lerinden õte blr �ey ya­ ratm19lard1r: peki siz bu büyük yüksel i�in lnl9i olma k ve insa n 1 altedecek yerde h ayvanlara dõnmek mi istiyo rsun uz? I nsana gõre moymun ned lr? Gül ünecek blr �ey, ya da oc1 b i r utanc. l nsan da t1pk1 bõyle oloca kt1r Ü stin sana gõre: gü­ lünecek bir 9ey, ya da a c 1 bir utonc. Solucandan insano dek yol ald1n 1z ve sizde çok f$ey daha solucondtr. Maymundunuz bir zamanlar ve 9imdi bife insan, her maymundan daha maymundur. l cinlzde en bilgeniz bile uyumsuzl u ktur, bltk i ve gõrüntü melezidir. Ama bitki ya da gõrün t ü olun m u diyoru m size? Bak1 n, size Ustinso n 1 õgretiyoru m ! Ustinsan yeryüzün ü n anlam1d1r. l steminiz desln ki: Ü sti nsan yeryüzü n ü n anlam1 '

..

. ..

o l o c a k t 1 r !

Valva r1 r1 m size, karde9lerim, y e r y ü z ü n e b a g 1 1 k a 1 t n , ve inanmay1 n size dü nyaõtesl umutlordan sõz acan­ la ra ! Aa1 sa canla rd1 r onla r, bilerek bilmiyerek. Hayat1 h orgõrenlerdl r onlar, cürüyen ve 0�1lanm1� ki�i ler, - yeryüzü b1km19t1r onlardan: b1rak1n g i t s inle r! Bir za manlar Tan r1ya kar91 l�lenen g ü na h en büyü k gQ­ naht1, a ma Tanr1 õldü, onunla blrl l kte õld üler o gün ah kârlor da. Yeryüzüne kar�r g ü nah l�lemek �imdi en korkuncudur, ve b il l nme z i n õzü nü yeryüzünü n a n lam1ndan üstün tutmak! Blr za manla r COA, gõvdeyi ho rgõrü rdü : bu horgõrme de en üstün �eydl: con. gõvde c1l1z, igrenc ve a c olsun lsterdi. Bõylece gõvdeden ve yeryüzünden kurtulmayr kurard 1 Ah, bu c an r n kendisi cr lrz. igrenc ve a ct1: ve i�kence bu con 1 n tutkus uydul Ama slz de, karde�lerl m, sõyleyln ba na: gõvden iz, ca n1n1z için ne d iyor? Can1n1z, yoksu lluk ve ki rl il l k ve acr nacak ra­ h atl1k deg i l mi? Evet, klrll blr 1 rmakt1r lnsa n . Kirl l bir 1 rmag1 icine a lmas1 ve bozulmadan kalmos1 lcln deniz o l m a l 1 kl9I. Bak1n, slze Ü stinsan1 õgretiyorum : o, l�te bu den iz d i r on­ da batablllr slzl n büy ü k h o rgõrmeniz .

,

.

20

Va�1yabi leceginiz en büyü k �ey nedir? Büyük horgõrme saat1d 1 r. M utl ulug un uzun bila size lgre nc geldigi saat ve usu­ nuzun ve erdemi nizin. Dediginiz saat: «Ben im m utfulugum ned i r kll Voksul l uk ve kirlilik ve ac1naca k rahatl1 kt1 r o. Ama varl1g1 kend i si h o kl1 c1karma l 1 mutl u l ugum ! 1 Dediginiz saat: «Benim usum nedir kil Asla n1n, yiyecegine duyd ugu õzfemi d uyuyor m u b i lgiye? Yoksu lluk , ve k l rl i li k ve ac1nacak rahatl1kt1r o!> Dedig iniz saat: «Ben i m erdem im ned ir ki! Daha beni c1f­ d1rtmad 1 . Ne kadar b1kt1m iyillgi mden ve kõtülügümden! Hep yoksulluk ve klrlilik ve ac1naca k ro hatl 1 kt1 r o!» Dediginiz saat: « Beni m dogru lugu m nedir ki! Ate� ve kõ­ mür degilim, bak1yorum da. Oysa dogru lar ate� ve kõmürd ü r­ ler!» Dedig lniz saat: « Benim ac1mam nedir ·k t! Aci ma, i nsana se­ ven l n c i v ilend i g i ça rm1h degil m idir? Oysa benim ac1mam car­ m1ha germe degildir. Hic bõyle konu�tunuz mu? Hic bõyle hay k1rd1n1z m1? Ah, bõyle hayk1rd1g1 n 1z1 d uysayd1m bir! G ünah 1 n1z degil, yetingenliginiz hayk 1 r1yor gõkfere. güna­ h 1 n 1zda ki bayag 1 l 1 k hayk1r1yor g õ klere ! Sizl d i li yl e yal1yaca k �tm�ek nerde? Sizl 0�1l1yacak c1lg1n­ · l1k nerde? O stinsa n 1 õgret iyo ru m : o , bu �im�ektlr; o, bu size Bok1n, c1 lg1 n l 1 kt1r!» Zerd ü�t bõyle kon u�tukca. hal ktan biri bag 1 rd1: c l p cam­ baz1 n1 yeteri nce dinledlk; a rt1 k kendisln l gõrsek! » Ve bütün kalabal1k Zerdü�t'e g ü ldü. Ama bu sõzlerin kendisi lcin sõy­ lend i gin i sanan ip ca mbaz1. ba�lad 1 oyun una .

4

Fa kat Zerdü�t hal ka bakt1 da, �a�t1. Derken �õyle buyurdu: l n san hayva n l a ü sti nsan aras1 na gerilml� bir l ptir, u c uru m üstünde bi r lp. ,

21

Korkulu blr geei�. korkul u bir yolculuk. korkulu bir geri­ bak1�. kork u l u bir ürperi� ve d u raklav11?. l nsanda büyük olan. onun kõprü olmas1d1r, erek degil: insanda sevilebilecek olan, onun k a r � 1 y a g e e 1 � ve b a t 1 � olmas1d1 r. Ben ya�amas1 n1 bilmiyen leri severim, meger ki batmas1 n 1 bileler; çünkü bunlard1 r ka r�1ya gecenler. Ben büyük horgõrüleri severim, cünkü bunla r büyük say­ g1l1 lord1r ve ka r91 k1y1ya d uyulan õzlem oklar1 . Ben, batma k ve kurban olmak lcin õnce y1ld1zlar1 n õte­ si nde bir neden aram1ya nlar1 , yeryüzü bir gün O stinsa n olsun diye, kendileri n i yeryüzüne kurba n edenlerl severim. Ben. bllmek icin ya�ryan ve b i r g ü n ü stinsan ya�as1n d iye bilmek istiyeni severim . Bõyle lster o kend i bat1�1n1. Ben, O stinsana ev kurma k, topro k, hoyvan ve bitki h a ­ z1 rla mok icin cal19an1 ve türeteni severim; cünkü bõyle ister o kendi bat1�1n 1 . Ben, erdemini seveni severi m: cün kü ardem batma iste­ midir ve õzlem oku. Ben. kendisi icin bir damla ·b i le ruh ay1 rm1yan1, ba�ton ba­ � erdeminin ruh u olmak lstiyeni severim: ruh olara k bõyle yürür o kõprünün üstünde. Ben . erdeminden egi l i m ve yozg1 yapan1 severi m: bõylece o, erdemi ugruno ya�omak ister, ya da hic ya�amok istemez. Ben, bir sürü erdem istemiyenl severim . Blr tek erd em, iki erdemden daha erdemdir, cünkü yazg1n1n as1ld1g1 daha zorlu d üOümdür o. ne te· Ben, gõnlü har vurup harman savuran1 severi m. �ekkür bek ler, ne te�ekkür eder: çünkü ·h ep verir o ve kendlnt korumak istemez. Ben, zo r kendine uygun d ü�ünce utonon1 ve soran1 sevecünkü yok ri m: cBen d üzencl blr oyuncu muyum yoksa?» olmok ister o. Ben, i!?ine ba!?lamodan õnce olt1n sõzler soca n1 ve hep sõz verdig lnden fazia yapan1 severim: cünkü bat1 �1n1 lster o. Ben, gelecektekileri hakl1 c1 karan1 ve gecml!?tekileri kur­ ta ron1 severi m: cünkü �i mdi ki ler eliyle yok olmo k ister o. 22

Ben, Tanr1s1n1 yola getireni se veri m cünkü Tanr1s1n1 se­ ver o: Tan r1s1 n 1 n õfkesinden yok ol mas1 gerekir de. ,

Ben, yaralan mada bife gõnlü derin ola n1 ve küçücük bir �eyden yok olabileni severim: bõyle gecer o kõprüyü seve seve. Ben, gõn l ü d olup ta�an1 severi m, õyle ki kend ini un utur ve her �ey onun lcindedi r; her fiey on u n bot1�1 o l u r bõylece. Ben, õzgür ruhlu ve õzg ü r yürekli olan1 severim: bõylece kafas1, yü re g inin yaln1z ici ol ur, a ma yüregi batm1ya zorla r onu. Ben, in san lar1n üstünde as1l1 o kara bul uttan tek tek dü­ �en agir damlalar gi bl olan herkesi severim: onlar �im�eg in geli�ini haber veri rler ve haberci olarak yo k olurlar. Ba k1n, ben �im�eg i n ha bercisiyi m ve bul utta n dü�en bir bir damlay1m : oysa �im�ek, O stinsond1r.

5 •

Zerdü�t bu sõzleri sõyledikten sonro, yine halka bakt1 ve sustu. « l �te ordalar,» dedi gõn lüne, «i�te gülüyorlar: benl on­ lam 1yorlar, ben bu kulaklara gõre ag1z deg i l i m Gõzlerlyle i�itmeyi õg renmeleri icin, kulaklar1 n 1 m1 pa tlat mal1? Dümbelek gibi, voiz gibi mi õtmel i ? Yo ksa yo ln1z keke­ meye mi · 1 n a n 1 rlar? Onlar1n gurur duydu klar1 bir �eyleri va rd 1 r. Onlan g u rurland1ra n �eye ne d iyorla r? Kültür d iyorlar, bu onlo r1 kec i coba nlar1ndan ay1r1yormu�. l �te bundand1 r, kend i leri için «horgõrme» sõzü nün kullan1l­ mas1ndan hoi;; l anmazlar. Ben de g u rurlar1na sesleneyim bari. Onlora en h orgõrülesi �eyden sõz aca cag 1m, bu, s o n i n s a n d 1 r .> Ve holka �õyle buyurd u Zerdü �t: i nsan1 n , kendine bir erek ed inme zamanr gelmi�tir. l n­ san 1 n . en yüksek u m ud unun toh u mu n u ekme zaman 1 gelmi�tir. Toprog1 bu i � lcin yeterince veri mli daha. Ama bu top.

­

23



ra k blr gün yoksulla �a co k ve g ü cden kesilecek ve hic u l u agaç yeti�miyecek onda. Yaz1k ! l nsan1n, õzlem okunu insa ndan õte sa lam1yacag1 ve yay1 n 1 n , v1 nlamay1 u n utacag1 zaman geliyor! Siza d iyorum: hora tepen bi r y1ld1z dog u rabllmek icin, ki­ �infn iclnde kargai;; a olmalr daha . Size d iyorum: daha va r siz­ de bu karga�a. Yaz1k! l nsan1n artrk y1ld1z dog ura m1yacag1 za ma n geliyor. Yazrk! En horgõrülesi adam 1 n , kend ini artr k horgõre miyen i n zaman1 geliyor. Bakrn! Size

s o n

1 n s a n 1 g õsteriyorum .

«Sevgi ned i r? Yaratma nedir? Õzlem nedir? V1ld1z nedir?» - bõyle sorar da son insan, gõz k1 rpar. Veryüzü artrk kücülmül?tür ve O stü nde, her �eyi küçülten son l nsan s1cra ma ktad 1 r. Toprak piresi gibidi r o, kõkü k u ru­ tula maz: son i nsan, en uzun õmü rlüdür. «Biz mutl u lugu bulduk» bõyle derler de son l nsan la r, gõz k1rparla r. Güc ya�anan bõlgelerden ayr1 l m1�lard 1 r: ki9iye s1cakl1k ge­ rekir de. Kom!?u daha sevllir ve ona sürtünül ür: ki�iye srcok­ l 1 k gerekir de. Sayrr d ü�mek ve ku$k ulu olmak g ü noht1r on la rca: sa k1narak yürü n ü r. Budalad1r, doha ayag1 ta �lara ya da i nsanlara ta k1l1p sendeliyen ! Aras1 ra biraz agr: tatl 1 d ü�ler k u rd u rur bu. Ve cokca agi sonunda, tatlr b i r õlüm lçi n . Dah a ca lrl?1 l 1 r, cünkü I� eg lencedi r. Ama eglencenin za ra r vermemesine ba k 1 l 1 r. Art1 k zengln ya da züg ürt olunmaz: i kisi de pek s1k1nt1l1d 1 r. Kim buyurmak ister daha? Kim sõz d inler? l kisi de pek srk1nt1l1d1r. Bir sürü ki çobans1z! Herkes ayn1 �eyi ister, herkes ayn 1 dtr: ba�ka türlü duyan, delller evine gõnüllü g ider. «Eskiden bütün dü nya dellyml�» bõyle derler de en i n celeri, gõz k 1 rparlar. Akrll1d1rlar ve olup biten her �eyi bi lirler: olaylar1 n 1 n so·



,

24

n u gel mez bõylece . Doha bozu�ulur, ama hemen bor1�1 l1r, yoksa mideleri bozulur. Gündüz icin kücük hazla r1 ve gece icin kücük hozlar1 var­ d1r: amo sogl1g1 soya rlor. «Biz mutlu l ugu bulduk1 bõyle derler de son insanlo r. g õz k1 rpo rlar. Zerdü�t' ün, « Ô ndeyi l?» de denen i l k konu9mos1 burdo sona erdi: cün kü bu s1 rada ka labol1g1n bog r19mas1 ve sevinci, sõzü­ nü kesti . c Bize ver bu son insa n 1 , ey Zerdü�t» diye bag 1r1yor­ lard1, «bu son l nsa n la rdan eyle bizi! Ü stinsa n 1 biz sa na bag1�­ lar1z sonro!» Ve bütün kolabol1k c1lg1 nca seviniyordu ve d udak­ lar1n1 �aprrdat1yordu. Ama Zerdü9t üzü ldü ve gõnlüne ded i : «Beni an lam1yorlar: ben bu kula klara gõre a g 1 z degi lim. Anla91lon pek fazia kalm1�1m dagl a rda, pek fazia dinlemi�irn dereleri ve aga cla r1 : %1i mdi keci coba nlarrna sõz sõyler gi bi kon u�uyorum onlarla. Durgun gõn lüm ve duru, sabah leyln dagla r gibl t1pkr. Oysa beni soguk sa nryorlar ve korkunc 9a kalar yapan alayc1 n 1 n biri . Ve i�te bana bak1yorla r ve g ü lüyorlar: ve g ü lerken benden nefret ediyorlar. G ü lü9lerl buz gibl.» •

6 -

Derken bütün ag1zlar1 susturon ve bütün gõzleri fo i ta�1 gibi act 1 ron bir '9ªY oldu. Cünkü bu a rado ip camboz1 oyununa ·ba � ­ lam1'$tt: küçük b i r kop1dan crkmt'$, iki kule a ras1na ve pozar ye­ rinJn ve halk1n üstüne gerill bir ip boyu nco ilerliyo rdu. To m ya r1 yoldayken, kücü k kap1 bir doho ac1ld1 ve aloca bu loca g iysiler icinde, soyto r1ya benzer biri ugrod1 d19a r1 ve õn cekin i n ord1 n ­ dan h 1zl1 h1zl1 yü rüd ü . « l leri, se ni topai sen i,» d iye 'h ayk 1 rd1 kor­ kunc sesi, '> der. pul1Vapmal1s1n,1 olt1nla par1 I po r1 I du rur onun yol unda. larla kaplt bir hoyvan. her pulun üstünde de alt1ndan bir «Yop­ mal1s1n1 pa r1 ldo r. Binlerce y1 ll1 k degerler bu pullar1 n üstü nde pa r1 lda r ve �õy­ fe der e jderlerin en zorlusu: « Nesnelerln bütün degerleri bende pa r1 ldar. Bütün degerler coktan yarat1 Jm1�t1 r ve bütün ya rat1 lmt$ de­ gerlerim ben . Gercek, c l stiyorumJ diye blr �ey olmoyoco k o r­ t1k.» Bõyle der ejder. Kurde�leri m, ru hta aslon 1n ne geregi va r? Gõnlü tok ve sayg1 l 1 yük hayvan1 neden yetmez? Ven l degerler yarotmak, · aslan 1 n dohl elinden gelmez bu: i�te amo yeni bir yaratma icln kendine õzgürlük yaratma k, buno yeter aslanrn gücü. Kendine õzgü rl ü k yaratmak ve õdeve bile kutsol bir « Ha­ y1n cekmek: bunun lcln, ka rde�lerim . aslan gerektir. doyan1kl1 ve soyg1I1 bir Ven i degerlere hak kazanma k, ruh icin en korkunc l�tir bu. Gerce k, bõyle bir ru h icin yagma­ c1l1kt1 r, y1 rt1c1 hayvan l!;iidir bu. Eskiden bu «Yopmal1s1n1 1 en kutsa l �eyi olarak severdi: �imdl sevgisinden õzgü rlük yagma layabilsl n diye, en kutsal olan­ da bile kuruntu ve gelgec istek gõrmek zorunda: i�te bu yag­ ma lcin aslan gerektir . Fakat sõyleyi n, karde�ferim, cocugun ya p1 p da asla nrn yapa mayacag1 �ey nedir? Neden y1 rt1c1 aslan daha cocu kla!?mak zorundadr r? Sucsuzluktur cocuk ve unutkonl1k, bir yeni ba9langrc. bi r oyun, kendilig inden dõnen bi r tekerlek. bir ilk devinme, bfr kut­ sa l Evet. •

32

Evet, ya ratma oyun u lcin, karde9Jerim, bir kutsa l Evet ge­ rekti r: ruh kendi isteminl ister ort1k, dünyaya yitirmi� olan kendi dünyos1n 1 kozan1r art1 k. Ruh u n ü c deg if?lmlni anlatt1 m size: ruh u n nas1I deve, deve­ n i n aslan, aslanrn da, e n son u , cocuk oldugunu. Bõyle buyurdu Zerdü9t. O sarada Aloca l nek denen kentte kol 1yordu. •

,

E rd e m

K ü r s ü l e r i

ü s t ü n e

Uyku ve erdem üstü ne pek güzel kon u9an bir bilgeyi õv­ d üler Zerdü9t'e: ·k endisl b u yüzden cok sayg 1 gõrür, el üstünde tutulurmu�, bütün gencler de kürsüsünün õnünde otururlorm19. Ona g itti Zerdü9t ve bütün genclerle birlikte, kürsüsünün õnü­ ne otu rdu. Ve 9õyle buyurdu bilge: Sayg 1 ve utanc d uymal1 uykunun kor91s1nda! l �in ba91 bu­ d u r! Ve kõtü uyuya nlor1n ve geceleri uyon1k duronlar1n yol un­ da n cekilin! H1rs1z dahi utonc d uyar uyk u n u n kor91s1ndo: hep geceleyJn sessizce ca iar. Utonmaz ama gece bek9isl, uto n modan ta91r düdüg ünü. . Õyle koloy bir sanat deg ildir uyumak= onun u g runo bütün gün uyontk durmok gerekir. G ünde on kez altetmelisin kendi ni: bu iyi bir yorgunluk ve­ rir ve can 1 n ofyonudur. On kez yine bor19mal1s1n kendinle: cünkü altetme oc1d1r ve kõtü uyur bor1�mayan. On gercek bulma l1s1n g ünde, yokso gece de a rars1n ger· ceg l ve co n1n oc kol1r. On kez g ülmelisln günde ve sevinmel lsin: yokso miden, o dert bo bas1, gece senl tedirgin eder. Bunu bilen azd1r: iyi uyumak lcin ki�ide bütün erdemlerin bulunmas1 gerekir. Yo lan yere ton1 kl1k m1 edecegim? Zina ma edeceg im? Kom�umun h izmetcisine gõz m ü dikeceg im? Bütün bunlar uykuyo iyi gelmez. •

33



Ve ki�ide bütün e rdemler olsa bile, bilin mesl gereken b i r �ey daha vard1r: erdemlerin kendilerini de tom vo kti nde uyku ­ ya yollamak. Birbi rleriyle ceki9mesinler d iye bu han1m han1mc1 k di9iler! Senin yüzünden, ey mutsuz . ki�i! Tan r1yla ve kom9uyla. bar19: b u n u ister iyi uyku. Ve kom� �un un 1?eyta n1yla dahi bar19! Yo ksa geceleri tebelle� olur sa no. Yetki li lere soyg1 ve boyun egi9, corp1 k yetkililere dah i ! Bõy - . le ister iyi uyku. Carp1 k bocoklar üstünde yürümek 'Í Stiyorso güc, benim elimden ne gel l r? Her kim koyu n u n u en ye�il otlaga gõtürürse, ben ona her zaman en iyi coban derim: bu bagda91r iyi uykuyla. Ne cok 9erefim olsun isterim, ne de cok hazinem: bunla r safra kobart1 rlor. Ama iyl bir adrn ve küc ü k bir hazinen olmaz­ sa iyi uyu nmaz. 1Bence kücük blr topl u l u k kõtü bir topluluktan yegdir: tom va kti nde gelip g itsi n ler de. Bu bogda91r lyl uykuyla. Cok ho�umo gider ruh yoksullar1 da: bunlor uykuyu ilerle­ ti rler. Mutludurlor. hele kendilerine 'h er zaman hak veri li rse. Bõyle geçer erdemli lerin g ü n ü . Gece olunca uykuyu cag rr­ ma kta n sak1n1r1 m ! Cag r1lmak istemez o, uy ku, erdemler hakan1! Ama g ü ndüzün ne yaptrg 1m1 ve ne dü9ündügümü · d ü:;; ü n ü ­ rüm. Bõyle. inek gibi sa b1rl1, g evi9 getirirken, kendime sora r1m: sen in on yengin nelerdi? Ve gõnlümü gõnendiren on bar19ma ve on gercek ve on g ü l ü� nelerdi? ·

Ben bunlar1 dü9ünür. k1rk dü9ün cen i n be9iginde sallan1 r­ ken, birden bast1 r1 r beni uy ku, o cag r1 lmayan , erdemler haka n 1 . Uyku g õzlerime vurur: onlar da a g 1 rla91rlar. Uyku agz1 ma dokunur: o da ac1k ka l1r. Dog rusu, yumuí?a k tabanlar üzere gel ir bana :h 1 rs1zlar1 n en sevg i lisi ve dü9üncelerimi ca lar: 9u kürsü g ibi o ptai, kalakal1r1 m ben de. Ama f·a zla ka lmam bõyle: o rt1 k yatar1 m.Zerdü9t bilgenin bu dedi kleri n i i9itince icin icin g ü ldü. Cün ­ kü içine bir 1 9 1 k dogm u9tu. Ve 9õyle dedi gõnlüne: 34 -

Bence soytarrn r n biri bu k1rk d ü�ü nceli bilge: ama uyumayr iyi bil iyor san 1 r1 m . Ne m utlu bu bilgeye yak1n d u ranlara ! Bõylesi uyku bula91c1d1r. kalrn b i r d uva rdan bile gecer. Kürsüsünde dahi büyü va r. Genclerin. bu erdem va i zin i n õnünde oturmalarr bo�una deg ilmi9. Onun bilgeligi 9u: iyi uyumak icin uya n 1 k d u rmak. Gercek, h a·yat 1 n an lam1 olmasayd1 ve ben ·a n lams1z1 secmek zorunda kalsayd1m, bence de en secilesi a nlams1zl 1 k olurdu bu . •

Eskiden erdem õgretici leri aran1 rken, en cok neyin a ra n d 1 g 1 n 1 iyice anl1yorum �imdi. i yi uykuyd u a ra nan ve afyon erdem­ ler, b u uyku icinl Bütün bu õvülmü 9 kürsü bi lgeleri n i n bil·g eligi dü9süz uy­ kuyd u : onlar hayat icin daha üstün bir a n lam to n1 mazla rd 1 . Bugün de bu erdem va izi gibi o la n la r var, her za man bu kada r d ü rüst de deg i ller: a m a onlarr n cag1 gecti . Daha fazia ayakta kalamazla r art1k: i9te yatm19lar bife. M utlu d ur bu uykulu k i�iler: cünkü çok gecmeden dala ca k la rd1 r. Bõyle buyurd u Zerdü�t. •

­

ü s t ü n e

ôt e d ü n ya l 1 la r

·Bi r zaman lar Zerdü�t de. bütün õtedü nyal rlar gibi, insandan õtesi n i n kuruntusuna kap1lm1�t1. O zamanlar dünya, ac1 ceken ve i�kence edi len bir Ta nr1 n 1n eseri gibi gel i rd i bana. Dü� gibi gelird i ba na dünya ve bir Tanr1 n 1 n masal1 gibi; bir ho9nutsuz Tanr1n1n gõzleri õnündeki renkli dlimanlar. lyi ve kõtü, sevinc ve a cr, ben ve sen . yarat1c 1 g õzler õnündeki renkli d u m a n lar gibi gelird i ba na. Yarat1c1 k end inden uzaga bakmak istedi, , bunun üzerine dü nyay1 ya ratt1 . Ac1s1ndan uzoga bakm.a k ve kendini yiti rmek, esritici bir sevin ctir a c1 ceken i cin . Esritici bir sevinc ve kend ini u n utu� g i bi gelirdi bana dünya blr zamanlar Bu d ü nya, sonras1zca eksi k, b i r sonras1z çeli9menin õrneg i •



.

35

bõy ekslk yorot1c1s1 i ci n esritici bir sevi nc: ve e ksik õrnek, le gõrünü rd ü bana dünya bir za manlar. Bõylece ben de, bütün õtedünya l 1 lar gi bi, insandon õtesinin kuruntusuna kap1 lm1�t1 m bir za man lar. l nsandan õtesinin m i sahl? Ah. kardel?lerim, ya ratt1g1m bu to nr1, lnsan eseri. insan c1l­ g1nl1g1yd1 , bütü n tan r1 lar gibl! l nsand1 o, h em zavall1 blr i nsan ve Ben k1r1 nt1s1 : kendl kü­ l ü mden ve ate�imden gelmi�ti bana bu haya let, gercek, õteden getmem i9ti bano ! Ne oldu, karde�lerim? Kend imi altettim. acr cekenl; kendi külümü daga gõtü rd ü m, kendime daha pa rlak bir ya l 1 m türet­ tim. Bak1n i�te! Derken haya let kact1 benden! Ac1 cekmek ve i$kence olur a rt1 k benim fci n . sayr1 l1 ktan yeni ·ka lkm1l? biri ·i cin, bõylesl hoya letlere i nanmak: ac1 cekmek olur art1 k benim icin ve alcal 1�. Bõyle derim õted ünyal1lara . Ac1 cek mek ve yetersizlikti, bütün õtedünyal a rr yaratan ; ve en cok ac1 ceke n i n YO$Oya bi feceg i k1sa bir mutl u f u k c1 lg1nf1,. !}1yd1. Yorgunluk, bi r s1cray1�ta en sona eri�mek isteyen, bir õlüm s1cray1�1ylo; art1k istemek istemeyen bir zavall1, bilgisiz yorgun­ luk: bütün tan r1 lar1 ve õted ünyalar1 ya ratan i�te budur. l nan1n ba na, karde9leri m ! Gõvdeden umut kesen gõvdenin a ld anm1� ruh u n parmakla r1yla son d uvarla ra dokendisiydi, kun urdu. l nan1n bana, karde�lerim! Yeryüzü nden umut kesen gõvdenin kendisiydi, varl 1 g 1 n karn 1 n 1 n kendisine sõz sõyleyi�i ni dinlerd i .

Ve son d uva rlar1 ba�1yla hem yaln1z ba�1yla da deg i lgecip «õbür dünyaya>> varma k lsterdi. Oysa bu «Õbür dünya,» lnsanlardan iyi gizle n mil?tir, bu gõk­ sel bir hi c olan, insan s1zla�m1$, insand1�1 d ünya ; ve va rl1g1n karn1 insanlara sõz sõylemez, megerki lnsan olara k sõyliye. Gercek, bütün varl1g1 tan1tla mak güctür, güctür onu konu!;i­ tu rma k. Deyin ba na, karde�lerim, en tuhaf �ey en iyi tan1tlan­ maz m1? Evet, bu ben ve bu bentn celi�mesi ve karga�as1, ken di 36

nesneleri n õlcüsü ve degeri ola n . va rl1g1n1 en d ü rü st anlat1 r, b u yarata n, isteyen, degerlend i ren ben . d ü 9 kurarken ve abuk saVe bu en d ü rüst va rl 1 k, ben, b u k konu9urken ve k 1 r1 k kanatlar1yla c1rp1n1 rken bile gõvdeden sõz eder ve daha gõvdeyi ister. Gitti kce h ep daha d ü rüst konuf?may1 õgrenir bu ben : ve õgrendi kçe, gõvde ve yeryüzü lcin daha cok sõz ve ayr1cal1 k b u l ur. Yeni bir guru r õg retti bana ben'im, insa nlara õg retiyorum b u n u : b0$1m1 artrk gõksel nesnel eri n kumuna gõm memeyl, yer­ yüzü ne anlam veren, versei bir ba9 olarak õzg ür ta�1 may1 onu! Yeni bir istem cgretiyoru m insan lara: insa n 1 n kõrükõrüne yü rüdügü o yolu istemeyi . ve ona fyi demeyi, sayr1 Jar ve õlen­ ler gibi s1V1$ma may1 onda n ! Gôvdeyi ve yeryüzü n ü horgõrenler, gõkseli ve kurtar1 c1 k a n da m lola r1 n 1 bulonlar sayr1lar ve õlen lerdl: ama o tatl 1 ve ka ron­ l r k ag 1y1 bile gõvdeden al 1yorla rd 1 ! Yo ksu l l u klar1 ndan kacma k lstiyorfa rd 1 ve y1ld 1zlar onlara pek uzoktr . Bu yüzden lc ceklyorlardr� «Bir ba� ka va rl 1ga ve derken bul­ mutluluga s1v1 $aca k gõksel yollar olsoyd1 ah!» dular hi lelerini ve kanl1 ickilerini! Gõvdelerinden ve bu yeryüzünden õteye gecti klerini kur­ dular, bu iyi lik bil mez k i$iler. Oy s a bu kendinden geci$1erinin ç1rp1 nmas1n1 ve sevincini kime borcluyd ular? Gõvdelerine ve bu yeryuzune. Saynlara ko r91 yumu!?a kt1 r Zerdü9t. Gerce k, onlar1 n ovun­ ma yollar1na ve iyi lik bilmezlikleri ne k1 zmaz. Tek iyile9sinler ve a ltede n ki9i olsunla r ve kend ilerlne daha üstün bir gõvde ya­ rats1nla r da! Kurunt•Jlarrna sevgiyle ba kan ve gece yar1s1, Tanr1s1 n 1 n me­ za r1 yõresine sokulan lyile�mi� blrine de k 1zmaz Zerdü�t: a mo bence o n u n gõzya�1nda bile daha sayrr l r k ve sayr1 bir gõvde vard1r. O dü� kura n lar ve Ta nr1 dell lerl a ras1nda õteden beri nice sayrrlar vard 1 r; gõren kl�ilerden ve d ü rüstl ü k denen en gene erdemden crldrrasrya nefret ederle r. Onlar hep gerlye, karanl1 k cag lara dog ru ba korlar: o za·

••

••

_



37

monla r, do�rusu. ba9kayd1 kuruntu ve inanc; usun ç1lg1nl1g1 tan­ r1cal 1 kt1, ve ku�ku günaht1. Pek iyi biliri m o tan r1 ca ki9ileri: kendilerine inan1 ls1n ve ku�ku günah olsun isterler. Pek Jyf biliri m kendilerl n i n en cok neye inand1 klar1 n 1 da. Gercek, õtedünyalara ve kurtar1c1 kan dam lalanna degi l: onlar da gõvdeye inan1rlor en cok ve gõvdelerl onla rca, m utla k varl1 kt1 r. Ama onlarca sayr1 bir nesnedir gõvde va d erilerinden seve seve s1yr1Jmak lsterler. Ô l ü m vaizleri n i d i nlerler bu yüzden, ken­ d ileri d e õtedünyalar1 va'zederler. Siz bence, karde9leri m . sag gõvdenin seslni d i n leseniz: da­ h a d ü rüst ve d u ru bir sestir o. Daha d ü rüst ve d u ru konu9ur yetki n ve d i k gõvde: ve yer­ yüzünün a n lam1ndan konu�ur.Bõyle buyurd u Zerdü�t.

G õ vd e y l

H o rg õ re n l e r

ü s t üne

Gõvdeyi horgõrenlere yõneltmek istiyoru m sõzü m ü . Ne ye­ niden õgrensi n ler, ne yenlden õgretsl nler bana, kend i gõvdelerlne ho�ca kal desin ler ya ln1z, ve bõylece sussunlar. c Gõvdeyim ben, ve can, bõyle der cocu k. Peki neden cocuklar gibi kon u9mamal1? Oyso uyonm 1 9, bilen ki9i der: «Ba�tan o�og1 gõvdeyim ben, bo9ka h içbir �ey degilim; can da o ncak gõvdedeki bir �eyin ad1d 1 r.» Gõvde büyü k bir ustur, tek onlaml1 bJr cokluk, sova� ve bar19, sürü ve coban. Senin kücük usun dahl gõvden ln bir a rac1d1r, karde9im, o b üyü k usu n u n kücük bir o rac1 ve oyunsenin «ruh> dedigin, cag 1d1r. e:Ben1 diyorsun ve bu sõzden g u ru r d uyuyorsun. Oysa dasenln l nanmok istemedlgin gõvden ve ha büyüktür ondan gõvdenin büyük usu: o «ben» demez, «ben,, eyler. Ne kl d uy u d uya r, ne ki ruh bilir, kendl ba91na ere k degll38

d i r hiç bir zaman. Oysa d uyu ve ruh seni, her �eyin eregi old u k begen mi�tir on­ lar1 no inand1 rma k isterler; õylesine kendinl lar Ara c ve oyunca kt1 r d uy u ve ruh : orka lar1 nda Ken d l vard1r doha. Bu Kendi, d uyulatrn gõzleriyle arar, ruh u n kula klar1yla d i n ler. Hep d i n ler Kendi, ve arar: kar�1 la9t1 r1r, boy u n egdirir, ye­ ner, y 1 ka r. Egemenl ik ve ben'in dahi egemenidir. Dü9ün-celerinin ve duyg ular1 n 1 n gerlsinde, karde�im, zorlu bir h a kan, b i l inmeyen blr bilge va rd1r, ona Kend i denir. O sen in gõvdende bar1 n 1 r, o sen i n gõvdend ir. Senl n gõvdende, degme bilgelig i nden daha çok us va rd1r. Ve gõvden kimbilir neden il le de bu deg me bilgeligin i gerek­ sl n i r. Kendi'n, ben'ine ve onun magrur s1cray1�lar1 na g ü ler. cDü9üncenin bu s1crayr�lar1 ndan ve ucu�lar1 ndan bana ne?» der ken di kend ine. «Amac1m lcin dola mbacl1 bir yo l. Ben yõneten ipiyim ben'in ve kavra mlar1 n 1 f1s1ld1ya n 1 m .» Kend i, ben'e der: «A� r1 d uy!» Derken ben ac1 ceker ve dave d ü�ünmesi yaJha fazia ac1 ce kmemen in yol unu d ü9ünür, n 1 z bunun icindir. Kend i, ben'e der: «Sevi nc duy!» Derken ben sevinir ve s1 k s1 k sevi n me n i n yo l u n u d ü i;; ü n ü r, ve dü�ün mes1 yal n 1z bu nun i cindi r. Bir cift sõzü m va r gõvdeyi horgõrenlere. Horgõrmele rln i dogu ra n sayg 1 l a r1d1r. Sayg1y1 ve horgõrmeyi ve degeri ve istemi ·y aratan nedi r? Ya rat1c1 Kendi, saygry1 ve horg õrmeyi yaratt1 kendine. se­ vin c i ve ac1y1 ya ratt1 kendine� Ya rat1c1 gõvde, istemine el olsun d iye, kend ine ruh u ya rattr. Delillgin izle ve horgõrmenizle dahi, ey gõvdeyi h o rgõren ler, Kendi'nize h izmet ediyorsunuz. S iza d iyorum: Kendi'nizdir õlmek ·ve hayatta n ayr1 f ma k isteyen. kendinden En cok yapmak istedigi �eyi y a pa m1yor art1 k: õte yaratmay1. En cok istedigi bud u r, bütün õzlemi budur. Oysa bunda cok gec ka lm1�t1r: bu y üzden Kend i'niz batmak istiyor, ey gõvdeyi horgõrenler. ­

.

39

Batma k istlyor Kendl'niz; ve siz b u y üzden gõvdeyi horgõ­ renler old un uz. Art1 k kendinizden õte yaratam1yorsunuz da on­ dan. B u yüzden k1z1yorsunuz h ayata ve yeryüzüne. Horgõrmeni­ zin �091 ba k1�1 nda bilincsiz bir k1skoncl 1 k vor. Ben sizin yolun uzdan gitm iyorum, ey gõvdeyi horgõrenler! Siz bence Ü stinsona kõprü deg ilsiniz! -

Sev i n c l e r

v e

Tutkular

Üstüne

Karde�im, sen in bir erdemin vorso ve bu erdem seni n ken­ di erdeminse ono h i c ki mseyle orto k degllsin. $üphesiz, ona ad vermek ve onu ok�o ma k istersin; kula­ g1n1 çekmek ve onunla egl enmek istersin . 1 $te bak! Art1k onun ad1na halkla o rta ks1n ve sen erdemin­ le, holktan ve sü rüden biri oldun! $õyle deseydin ke�ke: cdilegelmez ve ads1zd 1 r o gõnlüme ac1 ve tat veren . karn1m1n da a cl 1g1 olan .» Ko erdemi n , adlarrn sen li benll ola mayocog1 bir yükseklige dursun ve ondan sõz acmon gerekirse. kekelemekten uta n ma . $ôyle konu� ve kekele: « B u b e n i m iytmdir, budu r sevdigim, bõyle ho9uma g id iyor o, ancak bõyle istiyoru m iyiyi. Tan r1 yasos1 olara k istemiyo rum onu, lnsan buyrugu ya d a gereg i olara k istemiyorum onu: o benim lcin, yerõtesi ü l keler ve cen netler yolu n un i�areti olmayacakt1 r. Versei bir erdemdir beni m sevdigim: kurnazl1 k azd 1 r onda, hele orta k u s doha da azd1 r. Ama bu ku�. yuvas1n1 ben lm yan1mda kurdu: bu yüzden i�te ya n1mda k u l uckaya yatm1� a lt1n yuonu sever, ok9ar1m, m u rta lar1 üzre.1 Bõyle kekelemelisin l�te ve erdemin l õvmellsln. Tutkular1 n vard1 bir zamanlar ve onlaro kõtü derdin. Oysa yo ln1z e rdem lerl n va r �lmdl: bunlor senln tutkulartndon ü redi­ ler. En yü ksek ereginl bu tutkulann bag r1na sunmu�tum: der­ ken senln erdemlerln ve sevln clerl n oldu bunlor. •





40

l ster õtkeliler, ister �ehvetliler, ister bagnazlar, lster kincl­ ler soyundan ol. Son unda bütün tutku lar1n erdemlerl n old ular. bütü n �eytan­ lar1n da melekleri n . Mahzeni nde azgrn k'õ peklerin vardr b i r zaman lar: arna bun­ lar, sonunda ku�la r ve sevi mli türkücüler oldu lar. Agrlarrndan kaynatt1 n kendi iksirini sen; inegi n l, derd l sagmemesi ni n tatl1 sütü n ü iciyorsun �imdi. d1n, Ve senden art1 k kõtü l ü k dogmaz, megerki erdemlertnin ca­ t1�mos1ndon d ogon kõtü l ü k ola. Karde�i m, tal ihin ve rsa, bir tek erdemin· olur, fazia olmaz: bõyle daha kolay gecersin kõprüyü. Bircok erdeml olmak ayr1cal1kt1 r, ama ceti n bir yazg1d1 r; ve n iceler, erdemlerinin sava�1 ve sova� alon1 olma ktan b1kt1 klar1 icin cõle g itmi�ler ve l bõyle der ba�kalar1 ve bu yo lan degildlr: siz k e n d i n i z bitmiye bo k1n õyleyse! Ya ln1z ac1 cekmek olan hoyat1 biti rm iye bo k1n õyleysef Erdeminizin õgretisi de �u olsun: «Sen kendi canina k1ya ... ca ks1 n ! Sen kendinden uza kla�acaks1 n !» 48

c�ehvet günaht1r,> bõyle der õlümü õgütliyen lerden kimisi, «bir yana cekilelim ve cocuk yapm1ya l 1 m ! » « Dogurmak s1k1nt1 l1d1 r,> «daha ne diye der ba�kalar1 dog u rmal1? Dog u rduklar1n h ep mutsuz oldukton sonra !,) Bun­ lar dahi õlüm va izleridirler. «Ac1mak gerek,» bõyle der ücüncüler de, «Al 1 n neyim varsa ! Alrn ben neysem! Hayata daha oz boglan1r1 m bõyle­ ce!» Ac1malar1 tam olsoyd 1, kom9ular1 n 1 hayottan b1kt1 r1 rlord1. onlar1 n gercek iyi llgl bu olurd u l�te. Kõtü olma k. Fa kat onlar hoyattan kurtulmak isterler, zincirleri ve a r­ maganlar1yla ba�ka lor1 n1 hayato daho s1k1 bag l1yorlorm1f?, umu­ runda m1 onlar1 n ! Ya sizler, hayatlor1 cetin bir cal1�ma ve tedirg i n lik olan1or, hayatta n ·i yice b1km ·a d1 n1z m1? Ô lüm va'z1 ·i cin tom· k1vo­ m1 nda deg i l misln iz? Hepi niz ey, cetin ca l 19moy1 ve h1zl1y1 . yen iyl ve yoba nc1y1 pek katla nam 1yorsu n uz kendin ize; ca l1 9kan11 g 1 1•1z sevenler, i i ci n i titretird i: o bôyle yürürd ü büyü klük yolunda. bu, se den eskidi r, cSen» k utsonm1�t1r, ama aBen> daha kutsanmam1�t1r: b u yüzden ki�I. kom�usuna sokul u r. Size, kom�u sevgisinl mi sal 1 k vereyim? Kom�udan kac­ moy1 ve en uzaktaki leri sevmeyi sal 1 k veririm size! Kom�u sevg islnden üstündü r en uza k ve gelecekteki ki­ �ilere duyulan sevgi ; insan sevgisi nden üstündür bence, nesnefere ve hayaletlere d uyulon sevgi. $u õnün s 1 ra ko�an hayalet, korde�im, senden güzeld ir; neden etlni kem iglni ona vermezsln? Ama sen korkaks1n, kom­ �una kacars1n. Kendin ize katla namazs1n1z, kendinizi yeterince sevmezsi­ n iz: �lmdi kom�un uzu sevg iye oyartmak ve onun yanl1�1yla ken ­ dinlzi süslemek istersiniz. Ke9ke h icblr ya k1n1n1zc ve ya k1n1n1z1n kom9usuna kotlon­ moz o layd 1n1z, dostunuzu ve dostun uzun ta9k1n yüregi n i kendi kendinizden ya rat1rd 1 n 1z o zaman. Kendiniz icin lyi �eyler sõylemek ·istediniz mi, tan 1 k cag1r1 rs 1 n 1z; ve onu, sizin icin iyi �eyler d ü�ün mlye ayc rtt 1 n1z m t . siz dahi kendiniz icin iyi 9eyler dü9ünürsünüz. Yalan sõyliy en, bildig ine oyk1 r1 konu9a n degild lr yaln rz. bi l111ed igine ayk1r1 konu 9an daha cok yalan sõyle r. Ve kend i­ nizde n bõyle konu 9ursu nuz gõrü 9mel erinizde, ve kom� unuz u kendinlzle o ldot1 rs1n 1z. $ôyle der deli: c l nsanlarla d ü�üp kalkmak ki9iligi bazar. hele kl9il i k yoksa.» ·

62

Kimi. ·kom�usuna kendisi n i arod1g1 ·i cin gider, kimi de, ken­ disini yitirmek istediginden . Kend i nlzi kõtü sevmeniz, ya ln1zl1g1 size zi ndan eder. En uza kta kilerd!r, ya k1nlar1n 1za sevg inizi õdiyen, ve be�iniz bir a rava gelince alt1nC1n1n õlmesi gerekir. Ben slzin bayram lar1n 1z1 da sevmem : pek cok oyu ncu gõr­ düm orda, seyirciler dah l s1k s1k oyuncular gibi davran1 yo rla rd 1 Ben kom�uyu degil, dostu õg retiyorum slze. Ko yeryüzü­ n ü n bayram1 olsun size dost. ve O sti nsan1n õnceden d uyul­ mas1 . Ben size dostu ve dostun ta�k1n yüregini õgretiyorum. Ama ki�i. ta�k1n yüreklerce sevilmeyi istiyorsa, sünger olmay1 õg­ renmelldir. Kendlsi nde d ü nya n 1 n yetkin durd ugu, iyinin kab1 ofan dos t u õgretiyoru m size, her za man bag 1�l 1yabi lecegi yetk'n b i r dü nyas1 olan, yarat1c1 dostu. Ve d ünya nas1 I onun icln a c1l1p seri ldiyse. h a l k'1 r 1al.ka y i ne toplan 1 r onun lcln, iylnin kõtüden gel i�mesi gibi, amac1n raslant1dan geli!?mesl g l bi. Ko gelecek ve en uzak, bug ü n ü n nedeni olsun; sen dos­ tunda nedenin olara k seveceksi n ü stinsan1. en Karde�Jeri m ben size kom!?U sevgisi n i sa l1k vermam, uzag1 sevmeyl sa l 1 k veri ri m size!Bõyle buyurdu Zerdü�t. .

.

-

Y o r a t 1 c 1 n 1 n

ü s t ü n e

Y o l u

Ya ln rzl1ga cekllmek mi istersin ka rdel?im? Kend ine va ron yolu a ramok m 1 istersln? Bira z d u r da benl d'i nle. «Ar1yan, kolay yiter. Her türlü ya ln1zl1k suctur?it bõyle· der sürü. Ve sen sürü·d end i n uzun blr süre. Sürünün sesi daha sende c1 nl1yaca k. Ve sen desen: «Ar­ t 1 k sizi n le ortak vicdon1m yok benim». ya k1nma ve a g rr olq­ cok bu. Bak1n, ayn1 vicdan dogurdu bu ogr1y1; o v rc dan1n son pa-. r1lt1s1 da h a senin derd inde yan m a ktad1 r .

63

Derdinln yol u n u , ya n1 kendine varo n yol u yürümek m i is­ tersin? Õ yleyse hakk1n1 ve bu i�i becerecek gücünü gõster bana ! · Son yeni bi r güc ve yenl bir h a k m 1 s1n? Bir i l k devi nme misin? Bir kendi kend i ne dõner tekerlek m isln? Y1ld1zlar1 ken­ d i cevrende dõnmiye zorl1yabil i r misin? Yaz1k. yü ksekl ige tutkun luk õyle cok k i ! Gõzü doymaz ki­ �ilerin crrp1 nmolar1 õyle cok ki! Tutkun ve gõzü doymaz bir ki�i olmad1g1n1 gõster bana! Yozr k, kõrü kten fazia bir i� gõrmlyen büyük dü�ünce le r õyle cok ki: korü klerler ve daha d a bo�alt1 rla r. Õ zgü r mü d iyorsun kendine? Egemen dü�üncen i i�itmek isterim ben senin, boyunduruktan kurtuld ug u n u deg i l . Sen boyund uruktan kurtulm1ya v e t k i 1 i bir k i�i mí­ sin ki? N ice kimsel�r. U!?akl1 klar1 n 1 otorken, son degerlerini de -atm 1 � oldular. N e d e n õzg ü r? Zerdü�t'e ne bundanf Gõzlerin apac1 k sõylemell bana: n e ' y e õzgür? Kendi kõtün lle kendi iylnl kendine sag l1yabilir misin, ken­ d1 istemini blr yasa olarak kendl üstüne asabilir mlsin? Kendi kend inin yarg rc1 olabillr mlsln, ve kend i yasanrn õc al1c1s1? Korkunctur, ken d l yasan1n yarg1c1 ve õc al1c1s1yla ya ln1z kalmak. Y1 ld1z l�te bõyie f1 rlat1 l1r 1ss1z uzaya, yaln1zl1g 1 n buz­ l u soluguna. Bugün ka labal1g1n ac1s1 n1 cekersln daha, ey tek ki9i : bu­ gün yürekllllgin tom daha, ve u m utlar1n. Ama bir g ün yaln1zl 1 k yoraca k senl, bir gün egllecek g u ru­ run ve yü reklillgln y1 locak. Bir g ü n hayk1raca ks1 n : cValn1zrm ben'> Bir gün art1k gõrmiyeceksl n yü kseldlg ini, a lca kl1g 1 n1 ise pek ya k1ndon gõreceksin; kendi yüceligin bir hayalet g ibi kor- · k utacak seni. Bir g ü n hayk1racaks1n: «Her �ey d üzme!» Yoln 1z1 õldürmek �stiyen duygular va rd 1 r; ba9aromazlarsa, katil kendl leri õlürler sonra! Ama sen buna yeterli m isin, olm 1yo? Ka rde�i m , chorgõrme> sõzcüg ünü tan1d1n m1? Pekl dog1 rul ugun un, seni horgõrenlere kar� 1 dogru olman1 n agr1s1n 1 ? ·

·

64

Nice kimseleri senin icin ba9ka türl ü dü9ünmiye zorla rs1n. b u n u yon 1 na koymazla r senin. Onlara yakla9t1n, ama geci p git­ ti n : hic bag1 9lamazla r b u n u . Onla r1 n üstüne ve õtesine gecersi n : orna sen yü kseldi kce k1skan cl1g1n gõzü daha kücü k gõrü r seni. Fa kat ucandan nef­ ret edi l i r en cok .

Ben de ona cevop verdim: « Kad1 n lor üstüne a ncok erkeklerle konu9ulur.> . «Bona da kad 1 nlo rdan sõz et,» dedi, cdiyece klerini hemen un utaca k kadar ya�land 1m.» Ben de ya9l1 kad1ncag1z1 k1rmad1m, �õyle dedim ona: Kadr nda her 9ey bllmecedir, ve kad1 ndaki her �eyln bir tek cõzüm yo lu va rd 1 r, buna gebelik denir. Erkek, kad1 n 1i çin a ract1 r: amac hep cocu ktur. Peki kad1n, erkek icin nedir? i kl $0Y ister gercek erkek: tehlike ve oyu n . Bu yüzden, en teh li keli oyuncak olarak ister kad 1 n1 . Erkek sovo� icin egiti lmeli, kad 1 n sa sovo� c1y1 d i nlend ir· mek lcin: gerisi delillktir. Pek tatl1 yemi9ler, bunla r1 sevmez sava9c1. Kad 1 n1 seen tatl1 kad1n dah i ac1d1r. ver b u yüzden, ·



66

Kod1 n , erkek ten d aha iyi anlar cocu klar1, ama erkek ka­ d1ndan daha cocuktur. Gercek erkeg in icinde bir cocuk gizlidir: oynamak ister. Hayd i kod 1nlar. bulun erkekteki cocug u ! daho gelmemi� bir dünya n 1 n Ko oyuncok olsun kod 1 n erdemleriyle 1�1 ldayan, el degmemi� ve güzel bi r degerli to� g ibi tr pk1 . Ko sevgi n i zde bir y1 ld1z1 n 1�1 n1 porlas1 n! Ve desin u m ud u­ nuz: « Ü sti nsan1 d ogursam ben!» Ko ylg itl ik olsun sevginizde! Sevg inizle yürü mel isiniz si­ ze korku salon 1 n üstüne! Ko sevg ln izd e olsu n �erefiniz! Voksa ba9ka tü rlü pek on­ lamaz ka drn �ereften. Ama sizin �e reflnlz �u olsu n : hep sevil­ d iglnlzden daha cok sevmek, h i c m i hlc. l kinci olmamak. Ko e rkek, seven kodrndan korksun: sevi nce her �eyi gõz­ d en c1 kar1 r kad1 n, ve ba�ka ne varsa hepsin l degersiz soyar: Ko erkek. nefret eden kad1ndan korksun : cünkü e rkek. gõnlünün tâ derlnllg inde. kõtüd ü r ancak; oyso kod 1 n, bayag1d 1 r. Dem i r �õyle dem i� Kod t n kl mden nefret eder en cok? m 1 knot1sa: « En cok senden nefret ede rl m cünkü sen ceker­ sin. a ma kendine dogru sürükliyemezsin.» Erkegin m utlulug u : « i stiyorum > Kad1n1n mutlu lugu: a: l sti­ yor.» «Ba k1n, art1k h l cbir �eyi eksi k degil d ü nya n 1 n ! » bõyle dü�ünür to m bir sevgiyle sõzdi nleyen her kad1n Sõzd i n lemeli kadrn. ve yüreg i ne bir derinlik ·b u lmal1. Vü­ zeyd ir kad1n1n gõnlü. s1g sular üzerinde oyn a k, f1 rt1 nal1 bir za r. Erkegin gõn lü, oysa , derindir. 1rmag1 yeralt1 magara la r1 n ­ da g ü rülder: kad 1 n ondaki g ücü sezer, a ma kavr1yamaz. Derken cevap verd i bana ya !i)ll kadtn; «Nice güzel �eyler sõyledi Zerd ü�t. hele gene o l an l ar icln. Ne tuhaf! Zerdü:;tt kad1n lar1 pek tan 1 maz, ama onlar icin ded i klerin d e hakl1I Bunun bõyle olmas1, kad1nlarda olmaz d i ­ ye bir �ey yoktur d a ondan m 1 yoksa? . Sen de, te�ekkür yerlne, bori � u küçük gercegl kabul et! Ben b u n u verecek yo�tay1 m! .

.

.

.

.

-

67

ly ice sa r da agz1n1 kapo : yoksa c1yo k c1yak bagrr1r bu kücük gercek.1 «Ver kücük gerceg ini, kod 1 n ! > dedlm. Ve 9õyle buyurdu yo�l1 kad1n: cKod1 nlara m1 gidiyorsun? K1rbac1n1 unutma !» Bõyle buyurdu Zerdü9t. •

-

E n g e r e k

S o k m a s 1

Ü s t ü n e

Blr g ü n Zerd ü�t. hava s1cak oldugu icln, kol lar1 yüzünde, uyuya kalm1�t1 bir incir agac1 n 1 n altrnda. Derken bir engere k geldi ve boyn undan soktu, õyle ki Zerdü9t a�rrda n bag 1 rd 1 . Kol u n u yüzünden ceklnce, y1Jan1 gõrdü; ve y1lan tan 1d1 gõz· lerini Zerd ü�t'ü n, becerikslzce k1vr1 l 1 p kacm1ya yeltendi. «01maz> dedi Zerd ü 9t, cdaha te�ekkürümü a l mad1n ki! Ben i vak· tinde uyand1 rm1� oldun, yolum daha uzun.» «Yolun k1sa» dedi engerek üzgün üzg ü n , «benim ag1m õldürücüdür.1 Zerdü �t gü­ l ü msedi, « Ejderin, y1 l an agrsrndan õldüg ü nerde gõ rü lmü�?> ded i, «Geri ai �u a g 1 n 1 ! Sen bunu bana armagan edecek ka­ dar zengin degllsi n .» O zaman y1 lan yine sar1ld1 Ze rdü9t ü n boyn una, yaras 1n1 yalad1. Zerdü �t bir gün bunu õ� ren cilerine an lat1 nca, onlar sordu­ lor: c Peki bu õyküden a l1 nacak ahlâk dersi nedir. ey Zerdü�t?> Zerd ü�t de �õyle cevap verd l : Ah lâk y1 k1c1s1, derler bana iyi lerle dogrular: benim õyküm ahlô ka ayk1 r1 d 1 r. Ama. d ü�man1n1z olursa, kõtülügüne iyili kle kar�r l 1 k ver­ meyin: on u utand1r1r da ondan. Yaln1z, size iyil i k ett ig i n l gõs­ teri n ona. Ve utand 1rma�ansa, k1z1n! Ve size sõvüJd ügü nde, sizin õvmiye ka lk1�man1z ho�uma gitmez. Biraz da siz sõvün ! Ve size büyük blr h o ks1zl 1 k edilece k o l u rsa, siz de buna be� kücük ha ks1zl 1 k ekleyln. Kork unctur haks1zl1ga ya ln1z kat­ lano n 1 seyretmek. Bunu biliyor muyd u nuz? Bõl ü�ü l en ha ks1zl 1k, ya r1 m hak­ t1 r. Ve bu na katlanabilen, kendisi yüklenmeli haks1zl 1g1I •

'



68

Küçük bi r õc, hic õc almamaktan daha insa ncad 1 r. Ve ce­ za, sa ld1rgan ·i cin ayn1 zamanda bir hak ve �eref olmazsa. ce­ zan1z eksi k olsu n ! Kendini haks1z ç1karmak, ha k istemekten daha soyl uca bi r i�tir, hele ki�i hakl 1ysa. Yal n 1 z, ki�i bunu ya pacak kada r zen g l n olmal1. ·

.. Sizin sog uk dogru l ugu n uzu istemem; yarg1clar1 n 1z1n gõzün­ den cellât ve cellâd1n sog uk k1l1c1 baka r hep. Sõyleyin, gõren gõzl ü sevgi olan dogrulug u nerde bulmal1? Ô yleyse, yaln1z bütün cezaya degil, bütün suco da katla­ nan sevg iyi yarat1 n bana. Õ yleyse, ya rg1ctan ba�ka herkesi tem ize c1karan dog ru l u ­ g u ya rat1 n bana! $unu da l�itmek ister misinlz? Tepeden t1rnaga dogru ol­ mak istiyen lcin, ya lan bile ·i nsanseve rl i k ol u r. Fa kat nas1I tepeden t1 rnaga dogru ola bilirim ki' Nas1I her­ kesin hakk1n1 verebilirim ki! $u bana yetsin: herkese kendi h a kk1 m1 veri ri m. En son, karde�lerim, yaln1za haks1zl 1k etmekten sa k1n1n . Yaln1z nas1 I unutur! Ac1s1n 1 nas1l c1kar1rl Bir deri n kuyuya benzer yaln1z. Ta� atmak kolayd 1 r icine: ama bu ta� dibe lnecek olursa, deyin bana, kim c1karabilir? Ya l n1z1 incitmekten sa k1n1n! Ama ·i ncitecek olursan 1z, e h , a rt 1 k õldürün de! Bõyle buyurd u Zerd ü�t.

e o e u k

V e

E

.

V

1 ·i 1 1i ·k

o s t ü n e

Yaln1z sa na bir soru m var ·karde�im: derinligini anlamak ' icin, sonda gibi sal1yoru m bu soruyu gõnlüne. Gencsin ve cocuk ve evli l ik istersi n. Ama sa no sorar1m: sen cocuk istemiye y e t e r 1 1 blr ki�I misin? Sen yenen mlsin, kendine boyun egdi ren misin, d uygu la­ r1 na buyru k ve ren m lsln, erdem lerin üstüne egemen mlsin? Bõyle sorar1 m sa na. 69

Voksa isteginde dile gelen hayvan m1, gereksinme mi? Voksa ya l n1zl 1 k m 1 ? Voksa tedirginligin mi? l steri m ki zaferin ve õzgü rlüg ü n coc u k õzlesin . Zaferine ve kurtulu9una canl1 a n rtla r d i kesin. Kendl nden õte k u rmol1s1 n sen. Ama õn ce, gõgde ve .c an d i md i k.

kendin

k u ru lmol 1s1 n

Va ln1z i leri dog ru degil. yu kor1 dogru da üretmelisin ken­ dini ! Bu i �te evl ilík bahces i yard1 mc1n olsun sen i n ! Bir üstün gõgde yaratmol1srn sen. bi r i l k devinme bir kendiliginden dõner tekerlek. blr yarot1c1 yoratma l1s1n sen . ,

Evl i l i k diye ben yorat1 c1lor1ndan üstü n olanr yaratma is­ temine derim i ki ki)'inln. Bõyle bir isteml istiyenlerin bi rbi rine d uy·d ugu sayg 1ya derim evlilik. Senin evliliginin onlam1 ve gercegi bu olsun . Fa kat �u ·gea h , buna ne ad rekslzlerin evlilik dedig ine, �u fa z lala r:r n, vereylm? Att o gõn ül yoksullugu ciftteki! Ah, o gõn ü l pisl igi ciftteki ! Ah , o ac1nas1 rahat dü9künlügü cifttekif Evl i l i k derler bun lara: ve n l kôhlar1 n 1 n cennette k1y 1 ld1g1n1 sõylerler. Eh, e ksik olsun bu cenneti fazla larr n ! Evet, eksik olsun lar, - g õkser aglara tak1Jm19 9u hayvanlar! Birle!?tirmedigl kimseleri topall 1ya topall1ya kutsa m1ya gelen o Tanr1 dah i benden uza k olsu nl Gül meyin bõylesi evli l i klere ! Ana babas1na aglam1ya ne­ den bufam1yacak cocuk var m1? $ u adam degerll gõründü bana, ve yeryüzü n ün a n lamr içi n olgun: ama ka r1s1n1 gõrünce, ye ryüzü ba na bir delller eviym i� gibi geld i. Evet, bir ermi�le, blr kaz çiftle�irken, yeryüzü ç1rp1 nma­ lar icre sa rs1 ls1n isterdlm. $u ada m bir kah raman glb i gerçeg i oram1ya c1 kt1 son un­ da eline kücük. süslü bir yalan gecti: evliligim, dlyor buna. $u adam, ili9ki lerinde cekingen davran1r, güç begen irdi. Ama blrdenbire de r neg ini temelli bozdu : evliligim, diyor buna. $u adam, melek erdemleri olan bir h lzmetci a r1yord u . Ama •

,

70

,

birdenbire bir kad 1 n 1 n h izmetcisi ol uverdi, �imdi de melek ol­ mas1 kald1. Sak 1 ngan buldum bütü n ol1c1 lar1. hepsinin de kurnaz gõz­ l eri vor. Ama en kurnazlar1 bi le, kar1lar1n1 torba icinde 0 1 1 yorla r. siz huna sevgi diyo rsunuz. Ve Bir s ü rü k1sa delilikler, evl iliginiz bu bir sürü k1sa del ili klere, uzun bir budalal1 kla son ver1yor. Sizin kad 1 na sevginiz ve kad1n1n erkege sevgisi, ah, ke�ke ac1 ceken ve gizlenen tanr1lara a cima olsoyd1 bu! Amo çok kez iki hayvan birbirini bul uyor. Fa kot sizin en iyi sevginiz dohi, kendinden gecmi� bi r ben­ zetme ve ag r1l1 bir ate9tir. Sana daha y ü ksek yol lar1 oyd1nlata­ cak bir me�a ledir o. Kend i nizden õte sevecekslniz bir gün! Onun icin õnce sev­ meyi õ g r e n i n . Sevg inizin ac1 kadehi n i i:;;te bu yüzden icmek zoru nda kald 1 n 1z. En iyi sevgi nin kodeh inde dohi ac1l1k vard 1 r, Ustinsana õzlemi bõyle uya rrr sevg i, bõyle uyar1 r sende susuzlugu, ey yo ­ rat1.c1! Yo ratrc1 su suzl ugu, ok ve õzlem O stinsana: de bana, kar­ de�im, senin evlllik istemin bu mudur? Kutsal derim bõyle bir isteme, bõyle bir evlilige. Bõyle buyurdu Zerd ü:;;t. •



••

G õ n ü l l ü

Õ l ü m

O s t ü n e

Coklar1 pek gen e õlürler, 'k imi de pek erken õlür. �u õg reti yabanc1 geliyor daha: «Va ktinde õlf» Va ktinde õl: bunu õg reti r Zerd ü�t. Elbette hic bir z.a man vaktinde ya9amayan, nas1I va ktin Bunu sa l 1 k veririm gerekde õlsün? Ke�ke hic dogmasaydr! siz ki�ilere! Ama gereksiz ki�iler bile õlümlerini õnemsiyorlar daha. en bo� ceviz blle daha k1r1Jmak istiyor. Herkes õlmeyi õnemli say1yor: a ma õlüm daha bayram de71

Oil. l nsan lar, en g üzel bayra mlar1 n nas1I kutsanacag1n1 õgren ­ medi ler daha. Tamamlaya n õl ümü gõsterecegim size, ya�ayanla r icin · mahmuz ve adak olaca k õ l ü m ü . kazanm 19cas1 na, Kendi õ l ü m ü n ü õlür tamamlayan ki9i, uman lar ve ad 1yanlarla cevri l i . Bõyle õg renmeli õlmeyi; ve bõyle õlen birinin, ya91ya n la n n adaklar1 n1 kutsa mad1g1 h i c bir bayram olmama l 1 ! Bõyle õlmek en iyi sidi r; iki ncisi de: sova9ta õlmek ve bü­ yük bir ca n1 harcamak. Fa kat ayn 1 ·i gren clikte ge lir sava 9ana ve kazanana, sizin o s1r1tan õ l ü m ü n üz, o h 1 rs1z gibi sokulan, yine de efendi gibi gelen . Ben i m õlümümü õve rim size ,gõn ü l lü õlümü, bana b e n istedigim ·i cin gelen . Peki onu ne zam·a n isteyeceg im? Kimin ereg i ve m i rasc1s1 ve rsa. bu erek ve m i rasc1 ugruna va ktinde õlmek i ste r. Ve eregine ve m i rasc1s1na sayg1s1ndan , solmu9 celenkler asmaz art1 k hayat tap1nag1na. Gercek, ip bükenlere benzemek istemem ben: onlar iple­ rin l uzat1 rken hep geri geri giderler. Kimi leri, gercekleri ne ve zaferlerine gõre fazia kocarla r, di�siz bir ag1z1n her gercege hakk1 yoktur a rt1 k. Ve her kim ün kazanmak isterse, s1ras1 nda b1rakma l1 :;; e reva kti nde ayr1 lma denen o g ü c sonata cal 1 � mal1. fl, En tatl 1 geldigin zaman. kendini yed i rme·yi kesmeli: uzun süre sevi l mek isteyenler bunu bilirler. Ek9i elmalar vard 1 r, 9üphesiz, güzün son g ünün e dek bek­ lemek bunlar1 n al1 nyaz1 s1d1 r: ayn1 zamanda olgun la�rr, sa ra r1 r, buru$urla r. Kimi nde yürek kocar ilkin, kimindeyse ruh . Kimi de gencliglnde kocam19t 1 r: ama gec gen cle�en uzun süre gene kal1r. Hayat. kimi ki9i lerin yü�üne g ülmez: bunlar1n y ü reg i n i b i r ag1l1 ·kurt kemi rir. Õ yleyse bunlar õi ümleri ni daha bir ba9a r1l1 k1lmaya ba ks1nlar. Kimileri hic tatla nmaz. yazdan cü rürler. Onlar1 dallar1 nda tutan, õdlekli kleridir. •





72

Pek fazia ki�i yaf?1yor, pek fazia kal1yor dal1nda. Han i bir f1rt1na gelse d e, bütün b u cürüm ü9lügü, bu kurt yen ikligini silkse agaçtan ! Ke�ke t e z õlüm vaizleri gelse! Bunlar ben ce 'h ayat agaclarr n 1 n uyg un f1 rt1nala r1 ve silkicileri olurlar. Ama yaln1z yava� õt ümü ve cy e r s e 1» olan her !?eye katlanmay1 õg üt­ led i klerini d uyuyorum. -

Ah, versei olana katlan may1 m 1 õg ütl üyorsun uz? Bu versei olan 1 n kend isid ir size pek fazia katlanan, ey agz1 bozukla r! Gercek, õlüm va izlerinin sayd 1g1 o Vah udi erken õldü pek: erken õlmesl de nlcelerin y1 k1m1 old u. Oysa a nca k gõzya91n1 tan 1 m1�t1 o, ve iyilerin ve dog rula ­ r1 n nefretiyle birli kte, Yah ud i lerin karad ü9üngüsünü ta n1 m1�t1 o, Yah udi I sa: õlüm õzlemine tutuldu derken. Kalsayd1 çõlde, iyilerle dogru lard a n uzakta ! O za man, bel ki, õgrenirdi ya9amay1, yeryüzün ü sevmeyi, gülmeyi de! l nan1n, ka rde9lerim ! O pek erken õldü ; benim ya91ma gelseyd i, õg retisi ni ken di yalanlard 1 ! Ya lanlayacak kadar soyluy­ d u o! Ama daha olgun la�mam19t1 . Horn olur gencin sevglsi, ham olur insa na ve yeryüzüne duydugu nefret dahi. Gõnlü ve ru ­ h u n u n ka natla r1 baglr ve ag1rd1r daha. Fakat olg un adamda, gencten daha fazia cocukluk. daha oz ka rad ü9üngü vard 1 r; daha iyi anlar o hayat1 ve ôl ümü. Õ lmeye õzgür ve õlü mde õzg ür, Evet'e a rt1k va kit kalmo d1g1 nda, bir kutlu Hay 1 r diyen: bõyle anlar o hayat1 ve õl ümü. Õ lümünüz, in sa na ve yery'üzüne kar!?I i�lenmi9 bir günah olmas1n, dostlar1m: budur gõn l ü n üzün bal1ndan diled igim. Õ lümünüzde, ru h u n uz ve erdemlniz, yeri n cevresin deki a k­ �am k1z1 ll1g1 gibl par1ldamal1 daha: yo ksa õlümünüz. kõtü b i r õl üm demektir. Bõyle õlmek isterim ben, siz d ostla r1m, yeryüzü nü benim hat1 r1 m icin dah,a cok sevesiniz d iye, topra k olma k isterim yi' ne, beni dog u randa dinleneyim d iye. Gercek, bir eregi va rd1 Zerd ü�t'ün; to pun u att1 : �imdi siz olun, dostl ar1m, ereg imin mirasc1la n , size at1yorum alt1n topu. •



73

Alt1n topu att1g1n1z1 gõrmek isterim, dostla r1 m, en cok! b ag 1 9 lay1n l . B undand1r yeryüzünde bi ra z daha oya la n ma m, Bõyle buyurd u Zerd ü�t.

A r m o g a n

E r d e m

E d e n

••

U s t ü n e

1



·

Zerd ü�t. gõnülden baglond1g1, adi «Aloca l nek» olan kentten oyr1 ld1g1nda onu, kend ileri ne Zerdü�t'ün õg rencileri diyen bircok kimseler izlediler, ona e9li k ettiler. Bõylece bi r dõrtyol agz1na geldi ler: derken Zerdü9t onlara , a rt1 k yaln1z y ü rümek istedigini sõyled i, cünkü yaln1z yü rümeyi severdi. Fa kat ayr1l1rken . õg rencilerl ona b i r a sô armaga n ettiler:· a lt 1 n kabza­ s1ndan, g ü ne�in cevresine bir y1lan sa r1 l1yd 1 . Zerd ü9t asâya se­ vindi ve ona dayand1; derken $Õyle buyurd u õgrencilerine: Sõyleyin bana: nas1 I oldu da altrn en yü ksek d egere ula9t1? Az bu lunur ve yarars1zd1r ve pa r1ldar ve tatlt bir pa rla kl1g1 va rd 1 r da ondan, hep kendisini armaga n eder. Ancak en v ü ksek erdemin simgesi olarak eri�ti a lt1n en yüksek degere. Alt1n gibi por1 ldar a rmagan edenin ba k1$lar1 . Alt1n pqrla kl1g1, ayla g ü ne� aras1nda bar19 kurar. Az bulunur e n yü ksek erdem ve yarars1zd 1 r, pa r1 ldar ve tatl1 bir pa rlakl1g1 va rd1r: armagon eden erdem en yüksek er­ demdir. Gercek, anl 1yoru m sizi, õgrencllerim: siz de, benim gibi, armagan eden erdem icin c1rp1n1yorsunuz. Sizi n kediler ve kurtlarla orta k neniz olabilir ki? Ken diniz kurban ve a rmagan olmaya susam1�s1n 1z: bun­ dand1 r bütün zengin l ikleri gõnlünüz·d e toplamaya susa man1z. Doymak bilmeden c1rp1n1r gõn l ü n üz hazi neler ve mücev­ herler lcln, cünkü erdeminiz armagan etmek isteg ine doymuyor. Bütün nesnelerl kendinize ve lcinize dol maya zorluyorsu­ n uz, sevg i niz i n armaganlar1 olarak yeniden a ks1 n lar diye ce�· . menizden. Gerçek, bõyle a rmogan eden sevg i, bütün degerlerin h1r· •

74

s1z1 olmal1d1r: ama ben saglam ve kutlu derim bõylesi ben­ cillige. Bir ba�ka bencillik daha va rd1 r, züg ürt m ü züg ü rt ve ac, hep calmak isteyen. sayr1lar1 n bencilligi, sayr1 bencillik. O, her pa rlaya n 9eye h 1 rs1z1 n bak19Jar1yla ba ka r. yiyecegi ! boi olan1, aclar1n tu tkusuyla süzer; hep a rmagan edenlerin ma salanna soku lur. Bu tutkuda sayr1 l 1 k dile gel i r, ve gõrün mez yozla9ma; bir sayr1 gôgdeden sõz eder bu bencilligin h 1 rs1z tutkusu . Sõyleyin bana. ka rde9lerim, bizce kôtü ve en kõtü nedir? V o z 1 a � m a degl l mi? Ve armagan eden gõnlün olmad1g1 verde hep yozla�mada n ku9kula n 1 r1z. Vükselen bir yoldur bizl mki, türden üsttüre dogru. Fakat «Her fjey benim icin» dlyen d uyg u ürperme verir b ize. Yüksege ucar bizim d uygu muz: gõgdemizin bir simgesi olur bõylece, bir yü ksel i� simgesi. B u türl ü yükseli9lerin simgeleri, erdemlerin adlar1d1 rlar. Bõyle geçer gõvde tarihten, olu9ara k sava9a ra k. Va ruh, - nesidir gõvdenin? Sava�lar1 n 1 n ve zaferlerinin habercisi, yoJ-· da�1 ve yank1s1. Simgelerd i r, iyi ile kôtünün bütün adlar1 . Onlar ac1k sõy­ lemezler, ancak c1tlat1 rlar. Del idlr onlardan bilgi isteyen! Ruh un uzun si mgelerle kon u9mak istedlgi her saati kolla­ y1n, ka rde9lerim: ordad 1 r erdeminizln kaynag1. Yukselir o zaman gõvdeniz ve d iri l i r, sevinc iyle kend in­ den geclri r ruhu, o da bõylece, yaratan ve degerlend i ren ve seven ve her �eyin yard1mc1s1 olur. Yü reginiz 1 rmak gibi dolup ta�a rcas1na a kt1g1nda, dolaydaki ler fcln bollu k ve teh l i ke: ordad1r erdem in izin kaynag 1. ôvg ü n ü n ve yerg i ri i n üstüne y ü kseldigin izde, ve lstemin iz, seven birinin i steml gibi, bütü n nesnelere buyurma k lstedigin­ de: ordad 1 r erdeminlzin kaynagt. Ho9 f?eylerl ve yum9ak dô�eg i horgõrdügün üzde, dõ�egi n i ­ zl yum9a k yüreklilerden yeterin ce uzaga serdigin izde: ordad1r erdeminizl n kayn ag1. Gercek, yeni bi r iyi ve kõtüdür o! Gercek. yéni bir derin cag 1 lt1 , yeni b i r kaynag 1n sesi! 75

Güçd ü r bu yeni erdem; bir egemen d ü�üncedir o, ve cev­ rasinde bir uyan1k ca n: bir a lt1 n güne�. ve cevresinde bilgl y1lan1.

2

Burda biraz du rd u Zerdü9t. õgrencilerine sevg iyle ba kt1 . Ve 9õy le sürd ü rd ü kon u9mas1n1: - sesi d egi�mi9ti . , Yeryüzüne bag l1 kal1n, karde9lerim, erdeminizin g ücüy1el Armagan eden sevg iniz ve bilginlz yeryüzü n ü n an lam 1na h iz­ met etsi n ! B u n u diler, yalva r1r1 m size. Versei 9eylerden kac1rt1p da, sonras1z d uvarlara carptr r­ may1n kanatlarrn 1 ! Ah, õteden beri hep õyle cok erdem kac­ m19t1r ki! Siz de, ben i m gibi, ka cm 1� erdemi geri dõnd ü rün yeryüevet. gõvdeye ve hayata : yeryüzünde kend i anlam1n1 züne, i nsanca bir an lam versin d iye! versin d iye. Ruh da erdem g ibi yüzlerce kez ka cm19 ve yon l19lara sap­ lanm19tr r 9imdiye dek. Ah. bütün bu del ili kler. bu yan l19lar gõv­ denizde bar1n1r daha: gõvde ve istem olmu9tur orda . Ru·h da erdem gibi yüzlerce kez denemi9 ve yoru lmu9tur 9imdiye dek. Evet. denemeyd i insan . Ah , bizde pek cok bilgi­ sizl i k ve ya n1Jg1 gõvdele9mi9tir! Bin lerce y1l1n yaln1z usu degil, c1 Jg1nl1g1 da kopa r bizim icimizde. Tehl i kelidir mi rasc1 olmak. Ad1 m ad1m Ra slant1 deviyle carp191yoruz daha, bütün insonl1ga � i md iye dek anlams1zl1 k, a n lam yo klugu buyru k yürütmü�tür. Ruh u n uz ve erdeminiz yeryüzünün anlam1na h izmet etsin. kardef?leri m : ve her �eyin degeri sizce belirlensin yeniden ! Bun­ dan õtürü savo:;; c 1 olmal1s1n1z sizf Bundan õtürü ya rat1c1 olmal1s1 n1z siz! Gõvde, ·b ilerek a r1t1 r kend in i, bilgiyle deneyerek kend i n i yükselti r, gõren ki�ide bütün icgüdüler kutsa l la91rlar, yü kse­ len ki�ide ca n sevincli olur. Hekim, kendine yard 1 m et sen : bõylece sayr1 lar1na da yar-· ·

76

d1m etmi� olursun. Onun en iyi yard1 m1, kendi kend.i ni iyi edeni

kendi gõzüyle gõrebil mesi olsun. Binlerce yol var daha aya k ba s1 lmad1 k, hayat1n binlerce saOl1klar1 ve gizli adalarr. l nsan ve insan1n dünyos1 tükenma­ mi�tir, a c1ga c1 ka r1lmam1�t1r daha. Uyan1n da dinleyln ey yaln1zlar. Yeller esiyor ge lecekten gizli kanat-vuru�lar1yla, d uya rl1 k u laklara lyi haberler ac1 kla­ •.

n1yor.

Siz ey bugünün ya l n1zla r1. ey cekilen ler, siz il erde blr u l us olac·a ks1n 1z: sizden, kendini secmi� ki�i lerden blr ulus dogaca k: bu ul usta n da, O stinsan. Gercek, bir iyile�me yeri olaca k yeryüzü daha! � i mdiden bir yen i koku va r cevresinde, kurtulu� getlren, ve bir yeni umut.

3

Zerdül?t bu sõzlerl sõyledlkte, dah a son sõzünü sõyleme­ m l � biri glbl durdu, asâs1 n1 uzun bir süre ta rtt1 el inde ku�kuysesi degl�ml�tl. la . Sonunda �õyle buyurdu: }

Art1k ya ln1z g idiyorum, õg renci lerim! Siz de gidin, ya ln1z g idinl Õyle istiyoru m ben . Gercek, size sal1 k veriri m : benden ayr1 l1n da Zerd ü !?t'e kar � 1 koyunf Daha iyisl: ondan utan1nr Belki o sizi aldatmtf?tJr. B l lgi eri d ü�manlar1n1 sevebilmekle kalma mal1, dostla r1n ­ dan da nefret edebilmeli. Ki9l salt bir õgrenci olaro k ka l1rso, õg retmen ine borcu n u iyl õdememl� say1 l1r. Ve siz sa n ki neden ben im celenglml yolmayasan1z? Ben l say1yorsun uz, ya sayg1n1z bir gün cõ kerse? Sa k 1 n bir heykeli n a lt1nda kalm1yas1 n 1zr Zerdü�t'e inand1g1n1z1 m1 sõylüyorsunuz? Fa kat ne õnemi vor Zerdü�t'ün! Ba na inana n ki�ilersi n iz: fakat ne õnemi var bütün lnanan ki�i leri n ! Doha kendin izi aramam1�t1 n 1z: beni buldunuz derken. Bü­



·

77

G ücdür bu yeni erdem ; bir egemen dü�ü nced i r o, ve cev­ resi nde bir uyon1 k can: bir o lt1n g üne�. ve cevresinde bilgi y1lo n 1 .

2

Surdo b i roz d u rdu Zerd ü�t. õgrenc ilerine sevg iyle bokt1 . Ve �õyle sürd ü rd ü kon u�mos1n1: - sesi deg i9mi�ti. , Yeryüzüne bag l1 kol1n, karde�leri m, erdeminizin gücüy1e! Armogan eden sevg i niz ve bilglniz yeryüzünün onla m1 na h iz­ met etsl n ! B u n u d iler, yolvar1r1m size. Versei 9eylerden kac1 rt1p da, son ras1z d uvarlora corptrr­ may1n kanatlarrn 1 ! Ah, õteden beri hep õyle çok erdem koc­ m 1 �t1r ki! Siz de, benim gibi, kacmr� erdemi geri dõndü rün yeryüzüne. evet, gõvdeye ve hayato : yeryüzünde kendi onlam1n1 l nsanca bir anlom versin diye! versin diye. Ruh da erdem gibi yüzlerce kez kacm1� ve yanl19lara sop­ lanm1�t1r �imdiye dek. Ah. bütün bu delili kler, bu yanl19lor gõv­ denizde bor1 n 1r daha: gõvde ve istem olm u�tur orda . Ruh da ardem gibi yüzlerce kez denemi� ve yorulmu�tur � imdlye dek. Evet. denemeydl insan. Ah , bizde pek cok bilgi­ sizli k ve ya n1lg1 gõvdele�mi�tir! Binlerce y1l1n ya ln1z usu degi l , ç1lg1nl1g1 da kopar bizlm i cimlzde. Teh l i kelidir mirasc1 olmak. Ad 1m ad1m Raslont1 deviyle carp1�1yoruz daha, bütün insanl1ga �imdlye dek a n la ms1zl1 k, onlam yoklugu buyruk yürütmü�tür. Ruh u n uz ve erdeminlz yeryüzünün anlam1na h izmet etsin, karde�lerim: ve her �eyin degerl sizce belirlensin yeniden! Bun­ don õtü rü sovo�c1 olmol1s1n1z siz! Bundan õtü rü ya rat1c1 ol1 ma l1s1 n 1z siz! Gõvde, ·b i lere k ar1t1 r kendinl, bilgiyle deneyerek kendi n t yü kseltir, gõren ki�ide bütün l cgüdüler kutsalla�1rlar, yü kse­ len ki�ide can sevincli olur. Hekim, kendi ne yard1m et sen: bõylece soynlar1na da yar76

d1m etmi� olursun . Onun en iyl yard1m1, kendi kendjni iyi edeni kendi gõzüyle gõrebilmesi olsu n . Binlerce yol var daha ayak bos1lmad1k. hayatr n binlerce sagl1klar1 ve gizli adalarr . i nsa n ve insanrn dü nyas1 tükenme­ mi�ti r, aç1ga c1kor1lmam.1!?t1 r daha. Uyanrn da dinleyln ey yaln1zlar. Yeller esiyor gelecekten glzli kanat-vuru�lor1yla, duya rl 1 kulaklaro iyi haberler o c1 klo­ n 1yo r •.

.

Siz ey bug ü n ü n ya ln1zlar1 , ey cekilenler, siz ilerde bi r ulus olacaks1n1z: sizden, kendini secmi� kl�i lerde n bir u l us dogaca k: bu u lustan da, Ü stinsan. Gercek, blr iyile�me yeri olaca k yeryüzü daha! $imdiden bir yen i koku va r cevresinde, kurtulu� getiren, ve bir yeni Uffi·U t.

3

Zerdü�t bu sõzlerl sõyledi kte, daha son sõzünü sõyleme­ ml� biri gibi durdu, asâs1n1 uzun bir süre tartt 1 ell nde ku�kuysesl degl�ml�ti. la. Sonu ndo �õyle buyurdu: } Art1k · ya ln1z g idiyorum, õg rencileri m f Siz de gidin, yo ln1z g i d i n f Ôyle istiyorum ben. Gercek, size sa l 1 k veririm: benden ay r1l1n da Zerdü�t'e kar­ �1 koyu nf Daha iyisl: ondon utan r n ! Belki o sizi aldotm1�t1 r. · Bilgi eri d ü�man lar1n1 sevebilmekle kalmamal 1 , dostlarrn­ dan da nefret edebilmeli. Ki�i salt bir õgren ci olara k ka lrrsa, õgretmenine borcunu iyl õdememl� say1 l 1 r. Ve siz san k i neden ben i m celengiml yol moyasan rz? Beni sayryorsunuz, ya sayg1n1z bir g ü n cõkerse? Sakrn bir heykeJln a ltrnda kalmryas1n1zr Zerdü�t'e inand1g1n1z1 m1 sõylüyorsu nuz? Fa kat ne õnemi var Zerdü�t'ün! Bana inanan ki�i lersiniz: fa kat ne õnemi var bütün lnanan ki�ileri n ! Daha kendinizi a romam1�t1n1z: beni buldunuz derken . Bü•

·

77

tün inanan lar bõyled irler, bütü n ina nclar1 n õnemi bu yüzden

bu kadar azd 1r. Art1k benl yitirmen izi ve kend inizi bulma n 1z1 istiyorum. on cak hepiniz beni yods1d1g1 n1z zaman dõ n eceg im size. Gerce k. o zama n ba�ka bir gõzle o raya cag 1m yiti k ki9i lerl mi, kard e �lerim o zaman ba�ka bir sevg iyle sevecegim sizi . Ve dostlanm olaca ks1 n1z bir daha, ve bir tek umudun co­ cuklar1: o zaman, büy ü k õg leyi sizi n le kutlomak icin, ücüncü bir kez olacag1m a ran1zda. $ud u r büyük õgfe: insan, hayvanla O stinsan a ros1ndaki y'J­ l u n u n o rtas1ndad1 r ve a k�a m yolu n u en büyük umud u o1arr.I< kutlama ktad 1 r: Cünkü bu, yeni bir sabah yolud u r. O zaman k utsar kendini batan ki�i, ko r�1ya ve õteye de­ cen oldugu icln; ve bilgisinin güne�i tom tepesinde d u ru r. O s t i n s a «Ô 1 d ü t o n r 1 1 o r, b ü t ü n n 1 n y a � a m a s r n 1 ·i s t i y o r u z a r t 1 k. • O büyük õg lede son o rzumuz bu ola! Bõyle buyurd u Zerdü�t ­



,

-

.

78

iKiNCi BÕLÜM

«

Anca k hepi n iz beni yods1d1g1n1z za man dõnecegi m size. Gercek. o zaman ba�ka bi r gõzle a raya cag1 m yitik ki�ileri mi, karde�lerim: o za man ba�ka blr sevgiyle sevecegim s izi.

­

Z E R D Ü � T : «A r m a g a n E d e n O s t ü n e»

E r d e m

A y ·n a

T u t a n

C o c u k

Zerdü$t bunda n son ra yine daglara ve magaras1 n1n yal­ n 1 zl1g1na dõnd ü, ·i nsanlardan uzaga çekildi: · toh umunu saçm 1 9 bir ekinci gibi bekliyordu. Ama gõn l ü sab1rs1zl1 kla ve sevd i k­ leri n in õzlemiyle dol uydu: cünkü onlara verecek daha cok 9eyi va rd1. Dogrusu, �undan zoru yoktur: a c 1 k eli, sevgiden dolay1 kapama k ve a rmagan etmeye utanmak. Ay lar1, yrllar1 bõyle gecti ya ln1z1 n: ama bilgel igi a rtt1 ve dolgunluguyla ona agr1 ve rir oldu . Fakat b i r so bah, tan k1z1l l1grndan õnce uyand1 ve dõ9e­ ginde uzun uzu n d ü9ündü ve son unda gõn lüne �õyle dedi: Neden d ü�ümde s1crad1m da, uyand1m? Ayna tutan bir cocu k gelmedi mi bana? der kõtü i9: bu onun d ü rüstl ügüdür. Oysa montar glbidir küçük d ü9ünce: sokulur ve saklan1r ve hicbir yerde olmak istemez, tâ ki bütün gõgde kücük mantorlorla cürür, sarar1r solar. Ama cin tutm u� ki�lnin kulag1 na �u sõzü f1s1ldamak is­ tertm: «Cinini büyütsen iyi edersin ! Senin icin bife daha büyük­ l ü k yolu bulun url1 Ah, ka rde9leri m ! Kl�i herkesi blraz fazia tan 1 r. Ve nice k imseler bize gõre saydam la�1rlar, yine de biz onlar1 n icine h icbi r zaman g i remeyiz. l nsanlar ora s1 nda ya�ama k g üçtür, susmo k cok g üctür de onda n . Ve biz 21 dd 1 m1za g idene ha ks1zl1 k e.t meyiz en cok, bizi h i c i lg i lendirmeyene ederlz. Fa kat ac1 çeken dostun vo rsa, acrs1 na d inlenme yeri ol. •



87

sert bir yatok gibi ama, osker yatag1 gibi: onun en cok bõyle ya rars1n ·i �ine. Ve dostun b i ri sa na kõtülük ederse, �ôyle de: cBana ettionu nas1I bagini sa na bag1�l1yorum; a ma kendine ettigini, S)1�lar1m!> Bõyle buyurur her büyü k sevgl: o bag1�lamay1 da, ac1rt1ay1 da alteder. Ki�i y ü regini s1k1 tutmal1: onu bi r koyverd in mi, kafan1 da pek cabuk kac1 r1 rs1 n ! Ah, d ünyada oc1yanlar1 n delili klerinden daha büyük deli­ li kler nerde gõrü lmü�tür? Ve d ü nyada a c1yanlar1n delili kleri n ­ den daha cok a c1 dog u rmu� n e va rd 1 r? Yaz1k bütün o seven, fa kat oc1malar1n1n üstüne c1 kamo­ yan ki�ilere ! Bir g ü n bana �õyle dedi �eyta n: cTannn1n dahi kendi ce­ hennemi va rd 1 r: bu, insana sevgisidlr.1 Ve �ôyle dedigini ·i �itti m gecenlerde: «Ta nr1 õldü: i nsan a ac1mas1ndan ôld ü Tanr1.» Bôylece a c1madan sa k1n1n: o y a n d o n insan üstüne bir kara bulut gelecek daho! Gercek, ben havan1n d ili nden an­ lo r1m! Amo �u sõzü de belleyin: her büyük sevgi, bütün oc1ma­ s1n1n üstündedir= cü nkü o, sevilen i yorotmo k ister! Kendi m i su n uyoru m sevg ime, k o m � u m u d a k e nKon u�mas1 bõyledi r ·b ütün yo rot1c1Ja r1 n . d i m g i b i e Ama bütün yarat1c1lar cetindirler. Bõyle buy u rdu Zerd ü�t.

R a h i p l e r

O s t ü n e

Zerd ü�t bir gt.in õg ren cllerine ·b ir i�aret verd i ve onlara �u sôzleri sõyledi : c l �te rohipler: onlar gerei beni m d ü!?ma n1md 1 rla r, a ma yan­ lor1 nda n sessiz ve k1l1 clara el sürmeden gecin! Onlar a ros1nda dahi kah romon la r va rd 1 r, bircogu pek fazia bunun icin :b a�kol ar1na oc1 cektirmek isterle r . ac1 cekmi�ti r: 88



Kõtü dü9manlard 1 r onlar: h icblr 9ey onlar1 n a lco k gõnül­ l ülügünden daha kinli degildir. Ve onlara sald1ro n cab u k le·k eler kendinl. •

Ama benim ·kan1m onlar1nklyle a krabad1 r, ka n1m1n, onla ­ r1 n kan 1 nda bile yüceltiídig i n i bi lmek isteri m .1 Ve rah ipler gecti kten sonra. Zerd ü9t'ü bir ogr1 tuttu, ag­ r1yla daha pek ugra9mam19t1 kf. 9õyle konu9maya ba 9lad 1 : $u rah lplere yüreg im ac1yor. Ho9uma da gltmiyorlar. a ma bence bu, insanlar aras1na girdim glreli, en õnemsiz �eydi r. Fa kat ben on larla blrlikte ac1 cektim ve cekerim: tutsa k­ t1 r onlar bence, damga l1d1rla r. Kurta r1c1 ded i kleri, onlon zin­ cire vurmu9tur: Düzme degerlerin ve uydu rma sôzlerln zinclrine! Ah, biri c1 ksa da onlar1 Kurtar1c1lor1ndan kurtorsa ! Den iz onlar1 ordan orava otarken, bir a doya ç 1 kt1klar1 n 1 son m19lord 1 bir zomanlar. oysa bak1n, uyuyan bir canovard1 o! Düzme dege rler ve uydurma sõzler: bunlor õlümlüler Jci n uzun süre uyu r da bekler on la rda en kôtü ca nava rla rd 1 r, y1k1m. Ama sonunda gelir, üstüne cat1 kuranlar1 uyand 1 r1r. yer. yutar. Ah , rah lplerin kendilerlne kurd uklar1 9u cat1 lara ba k1nf K i n se d iyorlar tatl1 kokulu ma�a ra lar1na! Ah, o bozulmu9 191k,_ o küflenml9 hava ! Gõn l ü n , kendi yü­ ceslne ucamad1g1 yer! Oysa 9õyle buyurur lnanclar1: c Di z üstünde c1k1n merd i­ venlerl, ey g ünahkâr kil?ller!» Gercek, utanclar1 n 1 n ve bagl1l1 klar1n1n carp1 k gõzleri n i gõr­ mektense. utanmaz blrini gõreyim daha lyi ! Bu magara lar1 ve tõvbe merd iven lerinl klmler ya ratt1 kend ilerine? Onlar degll mi. o ken dlleri n i glzlemek lsteyenler ve duru gõgün õn ünde utananlar? Anca k d u ru gõk y1k1k domlardan. y 1 k 1 k d uva rl a rdaki otlara ve k1rm 1z1 geli ncl klere ba kt1g 1 zaman. ancak o za mon, bu Tanrrnrn bar1 na klar1ndan yana cevfrirl m ylne yüregi mi. Onlar kendi leri ne kar�1 koyana ve ac1 verene Ta nr1 dedi·

89

ler: gercek, onla r1n tap1nmas1nda kah rama n l 1 ktan cok 9eyler vard1I Ta nnlar1n1, fnsanlar1 ca rm1ha germekten ba�ka türlü \ Ve sevmeyi bilmiyorlard1! Cesetlerce ya�ama k istlyorlard 1 , koraya bürünüyorlard1 ce­ setleri n i, konu9malar1nda bile, õlüm odolar1 n1 n kõtü kokusunu duyor1 m daho. Ve onlara ya k1n ya�aya n, kurbogan1n totl1 bir karodü�ün­ g üyle tü rkü sõyledlg i kara havuzla ra ya k1 n ya 9a r. Kurtor1c1 lar1na ina nabi lmem icin. daha güzel türküler sõy­ lemelidirler: onun õgrenci leri daha bir kurtulmu� gõrünmelidir­ ler bano! C1plak gõrmek i sterim onlar1 : cünkü yaln1z güzell i k tõvbe vo'zetmelidir. Oysa kiml inond1 r1 r �u gizlen mi9 y 1k 1mf Gercek, onlar1 n kurto r1c1lar1 dahi õzg ürl ü kten ve õzg ü rlü · g ü n yedinci gõg ü nden ·i n memi9lerd i l Gercek, bilgi hal1lar1 üzre yürümemi!?lerd i hicl Ged iklerden kuru luyd u o kurta r1c1 lor1n ruh u; a mo her ge­ d ige kendi kuru ntula nn1, Ton n dedik leri t1 kacla r1 n1 yerle9tirir­ lerd i . Ac1malar1 ndo bog ulm u!?tU ruh lor1; a-c 1malar1yla kabar1 p 9i9tikce. hep büyü k bir delilik c1kard1 yüze. S ü rülerini büyük blr i stekle, bag 1ra cag1ra sürerlerdi kõp­ rülerinin ü stünden; sanki gelecege blr tek kõprü va rm1� g ibi! Gercek, bu coban lor dah i sürüdendi ler! Kücük ruhlar1 ve genii? canlar1 vard1 bu coba n lar1n: a ma korde�lerim, en geni� can lar1 n bi le ne ·kücük ü l keler old uklo­ n gõrülmü�tür �imdiye dekl Kandon i�aretler yaza rlard1 yürüdü kleri yola, ve delilikleri onlora gerceg in kanla tan1tlanobileceglni õg retirdi. Oyso kon, gercegi n en kõtü tan1g1d1r, kan, en d u ru õgre­ tíyi og1lar, onu kuru ntuya ve yüre k kinine ceviri r. neyi gõsDiyelim kl biri, õgretisi ugru na ate�ten gecti, teri r b u ! Gercek. kendi õg retisi kend i yang1n1 ndan ç1 kso yegd i rf S1k1 nt1J1 yürekle s1 k1nt1 l 1 kafa : bunla r1 n bul u�tugu yerden kopor o c1Jg1 n yel. o «Kurtar1c1.1 •



90

Dog rusu, hal ktn kurtar1c1lar dedigi o ki mselerden, o ç1l­ g1n yellerden. daha büyü k ve daha soylu ki�iler gõrülmü9tür! Ve õzgürl ü k yolunu bulman1z icln, kurtar1c1lar1 n hepsinden daha büyü k ki�ile r eliyle kurtar1 lmol1s1 n1z s i z ka rde�leri m ! Hic bir ü sti nsan gelmedl �imdiye dek. Ct plak gõrd üm iki­ sini de, en büyük lnsanla en ·küçük insan1: Doho pek benziyorlar b i rbirine Gercek. pek insan buld u m en büyügü n ü bile! Bõyle buyurd u Zerd ü�t. ,



,

.

E r d e m 1 1 1 e r

O st ü n e

Gõk gürü ltüsü ve gõksel dononma fi�ekleriyle seslenme­ li gev�ek ve uyu9uk d uyulara . Oysa güzelligin sesi usul konu9ur: en uyan1k ca nlara so­ kulur. Usul titredi ve g ü ldü bugün ka lka n 1 m ; güzelllgin ·k utsa l gü­ lü�ü ve tltreyi�ldir bu. Size g üldü, ey erdem lller, güzelllgim bugü n . Ve sesi fi ÕY ­ le geld i bana: « On la r kar�1 l1k da istiyorlar!» Kar9 1 l1k da .i stiyormu�sun uz, ey erdemliler! Siz e rdem icin õd ül, yeryüzü icin cennet ·bugü n ü n üz icin de son ras1zl1 k m1 istlyorsun uz? Peki ben õd ü l ve haznedar1n olmad1g1n1 õg retiyoru m d iye, �imdi bana k1z1yor musunuz? Ben, dogrusu erdem kendl ken­ d in i n õd ü l üd ü r dahi demem. Ah, beni üzen �u: erdem ve ceza yalan d olanla sokulmu�tur nesnelerin tâ temel ine, canlar1n1z1n bile tâ temeline ey e rde mliler! Ama benlm sõzlerim, ya ban domuzun un burn u gibi, olt­ ü st edecek canlar1 n 1z1n temelini; sa ban demiri diyeceksi niz bano. l cinizin bütün s1rlar1 1�1ga ca kanlaco k , ve kopm u�, altüst olm u� yata rken gün e�te, ya lan 1 n 1 z da gercegin izden ayr1 laca k . Cünkü �ud ur sizln gerceg iniz: siz �u sõzlerin ktrine g õre f a z 1 a t e m 1 z sln izd l r: õc, ceza, õd ül, ka r�1 l1k. ,

,

,

,

91

Erdeminizi, anan1n cocugu sevmesi gl bi seversiniz, fo kat anan1n, sevgisine kar91J 1 k istedigl nerde duyulm u9? En sevd igin izin kendisidir sizin erdeminiz. Sizde halka n 1 n susuzlugu vard1r: her ha lka yine kendine ula$mak ·i cin caba­ lar, dõner. Ve sõnen bir y1ld1z gibidir erdeminizin her eseri: 191g1 h ep yoldod1r daha, gider de gider, peki yolun u ne zamon bitirecek? l 9te bõyledi r erdeminizin 191g1 da, i$i bittikten son ro bile hep yoldad1r daha. U n utulsa. õlse bila, 191 k de meti ya�or da yol a l 1 r. Erdeminlzin sizin kendinlz oldugu, ya ba nc1 bi r !$0Y, bi r de­ ri , 'b ir õrtü olmad1g1: canlar1n 1z1n tâ temeline kõk salm19 b i r gercektl r, ey erdemliler! Õyleleri vard1r kl, onlarca erdem, k1rbac alt1 nda k1vranma k­ t1r: ve siz onlann ç1g l1 k lar1na pek fazia kulak verdiniz! Kimi leri de vard1r ki, ay1plar1 n1n. miskinle$mesine erdem d er­ ler; nefretleri ve k1skancl1klar1 �õyle bir kez gerinecek olsa . «dog ruluklar1» canlan1r da uykulu gõzlerinl ogmaya ba$1ar. Kimileri de va rd1 r kl, O$aglara dogru cekilirler: $eyta nlan ceker onlar1 . Ama n ice batarlarsa , onca ate$1i pa rla r gõzleri ve Tan r1lanna duyduklar1 õzlem. Ah. onla n n c1gl1g1 da kulag1n1za gelmi9tir, ey erdemliler: «Ne ki ben d e g ,j 1 1 m, o, l 9te o benim Ta nr1md1r, erdé­ mimdir!» Klmileri de va rd1r ki, yoku� O$OQI ta� ta�1yan a rabalar gibi agir a g i r, g1c1rd 1ya g1c1rd1ya giderler: ag1rba$l1l1k ve erdemden pek cok sõz ederler, k1sk1la r1 na erdem derler! Kimileri de vard1r ki, kurulan beylik saatler g i bidirler: ti k ta k ederler de, bu tik taka erdem den mesini isterler. Gercek, bunlar benim ho$uma giderler: bu saatlar1 nerd e bulursam, a layc1 l1g1mla kuracag1 m ; vars1n v1 rla s1 nlar onlar da! Kimileri ,bi r tuta m ha kseverliklerinden guru r duyarla r da. onun ugruna ·h er 9eye ate� püsk ü rürler: õyle ki ha ks1zl1 kla­ n nda d ü nya bog u l u r. Ah. «erdem» sõzü ne kõtü c1 ka r ag1zla r1ndan! Ve d eseler: Ô cüm al1nd1!» bu hep 9õyle gelir sa nkl: « dogruyum,» «Ben •

92

Erdemleriyle, d ü �manlar1n 1n gõzlerini oymak isterler; a n ­ cak ba�kalar1 n1 o lca ltma k i cin yüksellrler. Yine õyleleri de vard1r ki, batakl1 klar1nda otu rurlar d a saz­ lar oras1ndan �õyle seslenirler: « Erdem, bata kla kta sesslz otur­ mo kt1r. Biz kimseyi 1s1rmay1z, 1srrmak isteyenin de yolundan ceki­ liriz. her konuda oyumuz, bize 0�1lanm1� oland1r.» Vine õyleleri de vord1r ki, tav1rlar ta krnmay1 severler, er­ demin de bir ce�it tavrr takrnma old ugunu san 1 rlar. Dizleri hep tap1 n r r. ellerl erdeme yakor19t1 r, ama yürekle­ rin i n bir 9eyden haberi yoktur. Vine õyleleri de vard 1 r ki, 9õyle demeyi e rdem sayorlar: « Erdem gereklid i r,» oysa gercekte oncak polisi n gerekli olduguna i n·a narla r. l nsandaki yüksekllgi gõremeyen n i ce kimseler de, insan­ daki a l co kl1g1 pek yok1ndan gõrmeye erdem derler: kem gõz.. lerine erdem d erler bõylece. Kimileri de eg iti lmek ve yü kselmek isterler, buna da er... buna da erdem derler: kimi leri de bir yana ot1 lmok isterler, dem derler. Ve bõylece erdeme kat1 ld1g 1n1 san1 r hemen hepsi; ve h er­ kes. en az1 ndan, «iyi» ile « kõtü» üstüne uzmo n olmak ister. Ama Zerdü!?t. bütün o yala n c1lara ve delil ere �õyle sõyle­ m iye gelmedi: «S i z erdemi ne b i l i rsin iz! Siz erdemi ner­ den b i 1 e e e k s 1 n ·i z!» Siz, dostlarrm, del i lerden ve yalancrlardan õgrendig ini2 o eskim i� - sõzlerden b 1 kas1n1z d iye geldi o: « Ô dü l,» 1kar�1lr k,» «ceza ,» «haklr õc> sõzleri nden b1 kas1 ... n rz d iye. Demekten ·b 1kos1n1z d iye: «Bir eylemin iyi olmas1, bencil olmamas1nda nd1r.1 Ah, dostla r1 m, eyleminizde s 1 z 1 n Kendi'niz olsun di­ ye, anan 1 n cocug unda olmas1 gi bi t1pk1: s i z i n erdem i� keniz bu ola! Gercek, yüzlerce ·i l keyi ve erdemlnizln gõzde oyunca kla­ r1 n1 elf nlzden o ld1m; �imdi bana cocuklar gibi k1zryorsun uz. -

·

'

,

93

derken bir dalgo gel ip Deniz k1y1s1ndo oynuyorlord1, a ld1 gõtürd ü oyunca klor1n1 derinli klere : �i mdi de ogl 1yorla r. Oysa ayn1 dalgo yen i oyuncaklar getirecek onlara, õn le­ rine ren k renk yenl denlz kabuklar1 serecek! Bõyle avunacaklar; siz de t1 pk1 onlar gibi. dostlar1 m. bulaca ks1n1z avuntunuzu. ve ren k ren k yeni deniz kabuk lor1n1! Bõyle buyurd u Zerdü!;it.

A y a k t a k 1 m 1

Ü s t ü n e

Hayot bir sevinc koynog 1d1 r, ama oyaktok1m1 n 1 n do içtigi yerd e, bütü n · p1narlar ag1lon1rlor. Ben temiz olan her �eyi severim4 fa kat s1 r1to n ag 1zlor1 ve pislerin susuzl ugunu gõrmek istemem. On lo r gõzlerin l p1nara di kerler: i�te lgrenç g ü lü�leri p1nar1 n lçinden baka r bana. Ag1 Jad1lar kutsal suyu �ehvete dü�kün lükleriyle, kirl i dü�­ lerine sevinc derken, og1lad 1 la r sõzleri de. Vo� yürekleri n i ote!;ie tutsalar. ted irgin olur yal1m; ayak­ tak1m 1 n 1 n ate�e yoklo�t1g1 yerde ruh ii n kendisi kaynor da tüt­ meye ba�lar. Onlar1 n alinde tats1zla�1r. lei gecer meyvelerin: meyve aga­ c1 yerinde duramaz, tepesi kuru r onlar1 n ba k1�lar1 a lt1nda. Hayattan yüz çeviren n f.ce kimseler de, salt aya ktak1 m1n­ dan yüz çevirmi�lerd l r: onlar p1 nar1. yol1m1 ve meyveyi ayak­ tak1m1yla bõlü�mek istemiyorlard1. Ve cõle g iden ve y1rt1c1 hayvanlarla birlikte susuzluk ce ­ ken n ice klmseler a n cak, kirll devecl lerle sarn1c1n ba�1 na otu r­ mak lstemiyorlardt. Ve y 1 k1c1 olarak ve bütün bahceler üstüne dol u saganagt olarak gelen nice kimseler a nca k. oyaklar1n1 ayaktak1m1n1n agz1na sokmak ve bogaz1 n1 t1 kama k istiyorla rd1. Benf en cok bogan lokma hayatta d ü�ma n l 1 k ve õlüm ve i�kence ca rm1hlar1 gerektigini bilmek degildi: ,

94



Bir gün sordum da, sorum az ka ls1n benl boguyo rdu: Ne? Hayata ayaktak1m1 da m1 g e r e k ? Ag1 l 1 p1narlar hoyota g e rek mi, ve pis kokan k irl i d ü9ler ve hayat ekmeg in i n icindeki kurtlar?

ote�ler ve

Nefretim degil, ti ks1 ntim kemi riyor hayat1m1! Ah , ayo kta ­ k1m1 nda bile ruh bulundugun u gõrdüm de, ruhtan b1ko r old um cogu kez. Yõnetlcileri n , art1k neye yõnetme ded i klerini gõrd ü m de yüz cevirdim yõneticilerden dahi: aya kta k1m1yla erk al1�veri9i­ n e ve paza rl 1g1na yõnetme d iyorlarf Ya banc1 dil kon u9an uluslar a ras1ndo kulakla r1m t1kal1 ya ­ �ad1m: erk al1�veri�i ve pozorl 1g1 Jcin yapt1 klar1 konu9mala r ba ­ na yabanc1 kals1 n dfye .

Burn um u t1kad1m da, bütün d ü n lerle bugün ler a ra s• ndon h uysuzca gecti m: gerce k, bütün dün lerle bug ünler yaz1c1 aya k­ ta k1m1 koko rlar sas1 sas1 ! Sag 1 rla�an ve kõrle9en ve di lsizle9en bir kõtürü m g ibi, ve haz oya kbõyle ya9od 1m uzun blr s ü re; erk ve yaz1c1 ta k1m1yla birli kte ya 9amayay1 m dlye. l k1 na 1 k1na c1 kt1 ruh u m merdivenleri. sa k1na sa k1no; hoz soda kalar1yla d inlen iyordu, ve kõrün hoyat1 degnekle sürüne­ rek gecti. Bana ne o l mu9tu? Kendlmi ti kslntiden nostl kurtard1m? Gõzüm ü kim gencle9tlrd i ? P1 nar ba9lar1 nda art1 k ayakta k1 m1n 1 n oturmod1g1 o yü ksekli klere nas1I havaland1m? Bana kanatlar ve su bulma gü cleri yaratan, ti k s i nt im i n kendisi miyd i? Gerce k, sevinc kaynag1n1 yeniden bulobilmek i cin. havalanmam gere kti en yüce doruga ! Ah, bu ldum onu, korde9lerim! l �te, en yüce doru kta ka y­ n1yor sevinc p1 nor1 ben im icin! Surda, h i c bir aya ktak1m1n1n benimle blrli kte i cemeyecegi bir hayat vor! Ak1!?1n nerdeyse pek yegin g e l iyor bana ey haz p1nar1! Ve dolduray1m de rken, s1k s1 k yeniden bo�alt1yorsun kodeh i! Sana daha alcak gõnüllü ya kla9may1 õgren mem gere k be­ nim : yüreg im sana dogru pek yeg i n ak1yor daha: O stünde yaz1 m1n yand1g1 yüreg im, k1s a k1zg1n, ka rasev-

-

,

,

95

dali, a�1n mutl u yaz1m1n: yaz yüregl m nas1I õzlüyor sen in se­ rinligfni! Gecti, d u rumsoya n s1k1 nt1s1 bohor1m1nl Gectr, hozirondo gõrülen kor lâpolar1n1n h1nz1 rl1g1 I Vaz kesi ldim tepeden t1rnoga, ve yaz õ� lesil sog uk p1na rlar1 ve mutl u ses .. En yüce doru kta bir yaz, slzligi ola n : a h , dostlar1m , gel in de sessizli k daha bir mutlan­ s1 n! Cü n k ü b 1 z 1 m dorugumuz, bizim yurd umuz bu: b ü ­ tün kirlilere ve onlar1 n susuzl u klar1na gõre pek yü kse k ve sa rp ya�ryoruz burdo biz. Haz p1 nar1ma dlkin d u ru gõzlerlnizi, dostlar1 m! Nos1I bu­ lan rr o bundan! K e n d 1 du ru luguyla kar�rl1k verir o, sizl n g ü lü�lerin ize. ' Gelecek agac1na kuranz y uvam1z1; karta llar gaga lar1 ndo bíz yaln1zlarla yiyecek getirecekler! Gercek, kirlllerln bizimle bõlü�ebilecegl yiyeceklerden de­ g il! Ate� yuttuk . san 1 rlar onlar, 0�1zlar1n1 ya ka rlar! Gerce k, kirlilere yurt haz1rlom1yoruz burda blz! On lar1n gõvdelerine ve ruhlonna buz moga ras1 gibi gelir bizim mut­ lulugum uz! kar.. Ve güclü yellerce ya 9ayol1m on lar1n üstünde blz, to llara kom�u. kara kom9u, güne�e kom�u: bõyle ya9ar güclü yeller. Ve bir yel gibi esecegim arolar1 nda blr gün, ruh u mlo ru h­ lor1 n 1 n solugu n u keseceg im: bõyle ister benim gelecegim. Gercek, güclü bir yeldir Zerd ü�t bütün düzl ük ler icin, ve �u õg üd ü veri r bütün dü1?manlar1 no, bütün tükü renlere ve ku� sonlara: «Vele k a r � 1 tükürmekten sa k1 nas1 n 1z! Bõyle buyurd u Zerd ü�t. •

.

Z e h 1 r l l

ô r ü m c e k l e r

ü s t ü n e

Ba k, bu zehfrll õrümcegin mago ras1d1r. ô rümcegin ken ­ .disini gõrmek ·i ster misin? l �te os1l1 agi: dokun da titresin. l �te kendi istegiyle gellyor: ho!? geldln, õrümcek! O cge96



n i n ve simgen kara ka ra d u ruyor srrt1nda, ben sen i n gõnlün­ dekin i de bilirim. Õ c var senin gõnl ünde: 1s1rd1g1n yer ko ra kabuk bagla r, zehiri n gõnle ba� dõnmesi verir õc üyle! Bõyle seslen iyorum size benzetme d i l iyle, ey gõnle ba� dõn mesi verenler, ey e � i t 1 i k vaizleri! Siz zeh irli õ rüm­ ceklersiniz bence, gizli gizli kin besleyenlersiniz! Ama ben sizin sa kland1g 1 n 1z yerleri yak1nda 191ga c1 kara­ cag 1 m : bunun icin d oruklar gülü:;>ümle gülüyorum yüzün üze kar�1. maBunun ic·i n koparryorum ogz1n1z1, õtken iz sizi ya lan goro n 1zdan d19ar1 ugrats1n diye, õcü n üz adogruluk» sõzün üzün a rkasr ndan ilerf s1cras1n d iye. benCünkü, i n s a n 1 n õ e d e n k u r t a r 1 1 m a s 1, ce en yüksek umuda kõprü bud u r, uzun fr rtrnalardan son raki gõk ku9ag1 budur i9te . Ama zeh i rli õrümcekler, bal?ka t ü rl ü olsun isterler. «Dün­ yan1n, õcümüzün f1 rt1nalar1yfa dolmas1, dogrulugun ta kendlbõyle kon u�urlar birbirleriyle. si olsun» «Bize benzemeyenlere kar�1 õc ve alcaklama kullanacayü rekleri. g 1 z> bõyle sõzle9ir õrümcek «Ve 'e9ltl ik istemi' erdemin adi bu olaca k bundan bõyle, ve gücü olan her �eye ka r91 hayk1racag 1z!>> c1lg1nl1g1 «e�itlik» Ey e9itlik vaizleri, yetersizl igin zorba ugruna bõyle haykr rryor sizde: en gizli zo rba õzlemlerin iz, sõzleri nin k r l 1g1na bõyle giriyor it;; t e! erdem l ncinmi� büyüklenme ve saklanm1� krskançl1 k, bel ki de babalar1 n1z1n büyü klenmesi ve k1skancl1g1: bunlar b i r ya l1m ve k i n c1lg1nl1g1 gibi kopa r sizden. Babanrn gizledigi �ey, ogulda ac1ga c1 ka r; baban1n ac1k­ lanm1� srrr1 n1 buldum ogulda srk s1k. Esinli ki�i lere benzer onlar: fokat o n la n esinleyen yürek degil, kindir. Ve lnceldikleri , sog ukla�t1klar1 zaman, ruh dek1skanclrkt1r. g i ldir onlarr incelten ve sog uklaf?trran. K1skancl1klar1 , dü�ünürler yol una da yõ\1eltir onlar1; k1s­ ka n cl1 klar1 n 1 n bel i rtisi de l?Udur: hep fazia ileri giderler; õyle ki yorgunluklar1, en sonu, ka rda uy umok zorunda kalrr. •

·

·

97

Kin c1nlar bütü n yak1nmalar1 nda. bütün õvg ülerin de kõ­ tü n iyet va rd 1 r; ve yarg1cl1k onlarca mutlul u ktur Ama �unu sal1k veririm size. dostlar1m: ceza land1rma egi­ limi güclü olanlar1 n h ic birine g üven meyi n! Bunlar soyu sopu bozuk ki�i lerd i r cel lât ve av kõpegi ba ­ kar suratlar1 ndan. Dogrulu klar1ndan cok sõz edenlere güvenmeyin! Gercek. gõnü llerin de eksik olan bo i degildir yaln 1z. Ken di lerine « iyiler ve dog ru lar» ded ikleri zaman. u n utmay1n, Ferisi olma lara icin hi cbir eksi kleri yoktur. g ü cden ba�ka! Dostlar1m, ba9kala r1yla ka r19t1 r1 lmak. ba9kalar1 yerine kon ­ mak istemetn. Benim hayat õgretimi va'zedenler ve r: onlar ayn1 zaman­ do e� itlik vaizid i rler. zeh lrli õrümcektirler. Hayata s1 rtlar1 n 1 ceviri p magaralar1nda otursalar da. ·b u zeh i rli õrümcekler, hayat1 õverler. a ma za ra r vermek ic i n yo pa rlar bunu. $imdi gücü ola nlara zqra r vermek iste rle r: daha õlüm va'z1 en cok onlor1 yadrrgamaz da onda n . Ôyle olmasayd1, zeh i rli õrümcekler ba�ka türlü õg reti rler­ di: kend ileri eskiden, dünyaya en cok ka racala nla rd 1 , oyk 1 r1 inancl1lar1 yakan lard1. Bu ei?itl ik va izleriyle kar1�t1 r1 lmak, onlar1 n ye ri ne ko nmak istemem ben. Cünkü dog ruluk �õyle der b a n o : «f nson ­ lar e�it degildirler.» Ei?it olmamal1d1rlar da! 809ka türlü kon u9ursam. ü sti n ­ sona sevgim nerde ka l1r be n im? Bin lerce kõprü ve yol üst ün de ko�u9mal1d1rlar gelecege, ve hep daha cok sova� ve e9itsizli k olmal1d1r i nsan la r a ras1n­ da: bana bõyle dedirtir ulu sevgim! Gõrüntü ler ve hayaletler ya ratma l 1 d 1 rlar dü9manl1klar1 nda; bu gõrün t üler ve hayaletlerle birbirlerine kar91 en yüksek sova­ �ª giri�melidirler daha! lyi ile kõtü, zengin ile yoksu l, yü ksek ile a lca k, ve bütün degerlerin a dlar1. silahlar olsu n , c1 n c1n õten simgeler ol­ sun bunlar hayat kendini a ltetsin, yine, yine altetsi n d iye h ep! .

,

,

,



98

Sütun

sütun,

basa m a k ba sam a k

yü ksege

kurm a k

i ste r

kend i n i, hayat kend i n i : geni9 uza kl 1 k l a ra bakmak i ster, tâ mut­ b u n d a n

l u g ü ze l l iklere dogru ,

d 1 r

yü ksegi gerek­

sinmesi! Ve y ü kseg i gereksi nd·i g i nden. basa m a k l a r i ster, basa m a k ­ larla c1 k a n l a r a ras1 nda cel i �me i ster! Ag m a k ister hayat, a S a r­ ken altetmek i ste r ken d i n i . Hele ' ra s 1 n 1 n

bak1n , dostla r1 m !

oldugu

verde,

B u rdo, $U zeh i rl i õrümce k maga­

eski

bir tap1nag 1 n

y1 k 1 nt1 l a r1

yü kse l i r,

- ayd 1 n gõzlerle ba k 1 n ona! Gercek, b u rda d ü � ü n celeri n i b i r za man l a r bõyle ta9 ta� yü kselten , bü tün hayat1 n s 1 rr1 n 1 en b i lge ki$i ler ka da r bil iyord u ! G üzelli kte b i l e ug ra�ma ve e�itsizl i k, erk ve üstü n l ü k ug­ runa sova� oldug u n u : b u n u õg retiyor o bize burda, en a c 1 k benzetmeceyle. B u g ü re�te k u b beyl e kemer n a s 1 I ta n r1 ca d i ren iyo r b i rb i ri­ n e: 1 9 1 k ve gõlg eyre · nast l ka r91 koyuyorlar ·birb i rine, bu to n r1 ca ka r$ 1 koya n l a r. Bõyle, sag lam ve g ü ze l , d ü �m a n l a r ol a l 1 m biz de, . d ostl a ­ r1 m ! Ta n r1 ca ka r91 koya l 1 m birb i ri m ize ! Ah ! l9te 1s1rd 1 ben i , eski d ü9ma n 1 m , zeh i rl i õrümcek! Ta n ­ r1ca sag lam ve g üzel, pa rmag 1 m d a n 1 s 1 rd 1 ! «Ceza ve dogru l u k olmal1»



bõyle d ü 9 ü n ü r o: Gercek, ey ü n l ü bilgeler, ey h a l k u�a klar1 ! Siz halk1n ruh u ve erdemiyle geli�tinlz, ·h a l k da sizinlef $erefinize sõyl üyoru m bunu! Ama siz bence, erdemferin izle bi le halktan s1 n1z daha, optai ba k1�l1 halktan. r u h u n ne oldug u n u bllmiyen halktan! Ruh. hayat1 n bagr1na saplanan h ayattr r: kendi i9kencesiyle art1 r1 r kendi bilgisini, bunu biliyor muyd u nuz? · Ruhun mutlu l u g u do �udur: kurbon l 1 k bir koyun g i bi yaglan ma k ve gõzyo9lar1ylo k utsanmak, bunu biliyor m uyd un uz? Ve kõrlerin kõrlügü, el yordom1ylo o ra n molor1, bakt1 kla r1 bunu b i l iyor muygüne9in gücüne ton1 kl1 k etmelidir daha, d unuz? Ve daglorla õg renecek gõren klf?i k u r m o y 1 ! Ruh bunu bil iyor m uyicln dog lan devirmek õnemsiz bir 9eydir, dunuz? Siz ruhun a ncak k1v1lc1 mla r1n1 bilirsiniz: fo kot onun õrs oldug u n u ve cekicin l n yavuzl ugunu gõrmezsi niz! Gercek, slz bilmezsin iz ruhu n g u ruru n u ! Hele bi r konu�­ mak istese, h l c katla namozs1n 1 z ru h u n a lcak gõn üllülügü ne! Ve ruh un uzu daho bi r kez olsun ata mod1n1z bir kor cuku· •



1 01

run a : s1ca kl1g1n1z b u n a yetmez! B u yüzden bil mezsin i z sog uk­ l ug u n u n tad 1 n 1 d a . her i9te, ruhla pek sen li

Ama

ben l iymi� g i b i davra n 1 rs1.­

n1z; b i lge l i kten , b i r d ü 9künler y u rd u ve kõtü oza n l a r ·i cin b i r sayr1 lar evi yapt1g 1 n 1 z o l d u s1 k s1k. Siz

ka rtal

deg i ls i n iz:

m utlulugu ya�a mad 1 n 1 z h ic.

bu

yüzden

ruh un

Ve ku9 olmaya n 1 n

. ü rkün tü sündek i u c u ru m la r üz­

re y uva kurmamas1 gerekir. Siz bana 1 l 1 k gel iyo rsun uz: oysa sog u k a ka r her derin b i l ­ g i . Buz gibid i r ru h u n en l ç p1na rlar1 :

k1zg 1 n ellere ve eylem

ki9i leri n e seri n l i ktir. Sayg 1 l 1 d u ruyors u n uz ka r91 mda, ·kaskat1 ve d i md i k , ey ü n l ü bilgeler!

sizi h i c b i r güclü yel , ya da istem itm iyor.

Siz h i c 9i�ki n , gerg l n ve yel i n h 1 rc 1 n l 1g1ndan titreyen b i r yel ken in den izde süzüld üg ü n ü gõrmedi niz mi? R u h u n h 1 rc 1 n l1g 1ndan titreye n yel ken gibi sü zü l ü r den izde bi lgelig i m ,

benim ya ba n bilgeli g i m !

Pe ki siz, ey h a l k u9a klar1, ey ü n l ü bilgeler, n

a s 1 1

s iz ben im le

y ü rüye b i l i rsinlz!

Bõyle buyu rd u Zerd ü l?t.

G e c e

T ü r k ü s ü

Gecedi r: bütün f1 9k1ra n p 1 n a rlar daha g ü r ko n u9 u rl a r 9im­ d i . ,B en i m gõn l ü m de f1 �k1ra n b i r p1nard 1 r. Geced i r: sevenleri n bütü n t ü rküleri 9imdi uya n 1 rl a r a nca k. Ben i m gõn l üm d e seven biri n i n t ü rküsüd ü r. i cim de, d i n memi�. d i n d i ril mez bir 9ey var, dile gel mey i õz­ ler. Bir sevgi tutkusu ver ·l cimde, kendisi de sevgi d i l iyle ko­ nu�ur. l91grm be n: . o h , g ece olsayd 1 m ' Ama ll?lkla ku9at1 lmok be­ n i m yo ln 1zl1g 1 m d 1 r. Ah, ka ra n l 1 k olsayd 1 m , gece o lsayd 1 m ! Nas1I emerd i m 1�1g 1 n memeleri nden! Sizi de ·kutsa rd 1 m ey y 1 l d 1 zc1 klar, ey ate� bõce kleri y u ka rdakil 1� 1g1n 1z1n a rmag a n la r1yla k1va n 1 rd 1 m . 1 02

Ama ben kendi 1�1g 1 m i c re ya9ar1 m, benden kopo n y a l 1 m ­ lan yine ken d i m iceri m . Ben a l1 c 1 m utl u l u g u ned i r bi lmem; ca lman1n b i l e almo ktan d a h a kutl u ol mas1 gerektig i n i kurd u m d ü 9ümde s1 k s 1 k . Elimin d u rm a k b i l meden bag19lamos1 ben i m yoks u l l ug um-· d u r, bekleyen gõzler ve p 1 r1 I p1 r1 I õzlem geceleri gõrmek beni i m rendi ri r. Ah, oc1s1 bütün bag1 �loyo n l a r1 n ! Ah , g ü ne9 i m i n ka ra rma s 1 !

Ah, isteme tutk usu ! Ah, ceti n a cl 1 k to k l u kta k i ! Onla r

benden

a l 1 rlor:

amo

co n lo r1 na

d o k u n a b i l i yor

m u­

yum? Ve rmekle o l rn a k a rasrnda b i r ucurum vord 1 r; ve en k ü -· ç ü k u c u ru m u b i l e sonu nda kõprü lemek gerekir. G üzel l i g i mden

bir a c l 1 k

doga r:

oyd 1 n l a tt1 klar1 m1

i steri m , ormagan etti kleri m i co lmok isteri m :

i n citmek

õylesine a c 1 k-

m191 m kõt ü l üge. Ba9ka bir el uza n 1 n ca e l i m i geri cekmek: s1cray191 nda bi .. le d u ru ms1yan cag loyan g i b i d u rumsoma k:

õy lesine a c 1 k..

m 1 � 1 m kõt ü l üge! Bu t ü rl ü b i r õc a l may1 k u ra r bol l u g u m : bu t ü rl ü b i r h1n­ z1 rl 1 k kaynar ya ln 1zl1g1mdon. Bag 1 9lama kton duyd u g u m m utluluk, bag19Iarken õld ü , er­ d e m i m , bol l ug u ndan õtü rü kendi kend isinden b1 kt1 ! K i m ki ·b ag19lar, utanc1 n 1 y·i tirmekle ka r91 ka r91yad 1r, kim k i hep dag1 t1r, e l i de, y ü regi d e ·kat1 la91 r b u dag 1tma yüzün .. den. Art1 k ya lva ranla r1 n utonc1ndan gõzlerim dolm uyor, e l i m , do•

l u e l leri n titremesine kar91 cok ilg isiz.

Gõzya�lo r1 m nereye g itti, y ü reg i m i n cicekleri nereye? yaln1zlrg1

bütün

bag 1 !? laya n l a r1 n ! Ah ,

sessizligi

b üt ü n

Ah,

par1 fda­

ya n l a r1 n ! lsstz bo9 f u kta nice g ü ne9ler dõner: kara n l 1 k olanlora,

1�1klar1yla

seslenirler

a m a bana susa rla r.

Ah, 191g 1n parr l daya n a d ü9man l 1 g 1 d 1 r bu: ac 1 mo k b i lmeden izler yol u n u . Pa r1ldayana kar9 1 tâ yü re kten h o ks1z, g ü ne9lere kar91 soguk:

bõyle y o l a t1 r ·h er g ü ne9. G ü ne9ler f1 rt1na g i bi ucarl a r yõrüngelerin de: b u o n t a r1 n yol 1 03

a l mas1 d1 r. Amans1z istemleri n i i z l e rler

onlar: b u o n l a n n sog u k­

l u g u d u r. Ey, s izsi n iz yaln1 z, siz ko ra n l 1 klar, geceli ler. 1s1 çeke n siz­ siniz par1 ldaya n l a rda n ! Ey. 1!11Qln memelerinden s ütle canl1 J 1 k emen slzsinlz yaln1zl Ah, cevremde buz var, elim b u z dan

yan1yor! Ah, icimde

susuzl u k va r, sizi n susuz l ugun uza ca n at1yor! Geced ir: yaz1 k, 1 � 1 k olmak zorunday1 m ! Ve gece l i l ere

su­

sam a k ! Ve ya ln1zl1go! Geced ir: õzlemim

ort1k ·i cimde b i r p1nar g i b i kayn1yor,

ko n u�ma d 1 r õzled igim. Geced i r: bütü n f1� k 1 ra n p1 narlar daha g ü r d i . Ben i m

kon u�urlar �im­

gõnl ü m de f1�k1 ran blr p1 nard 1 r.

Geced ir:

seven leri n .bütün

türk ül eri

uyan trl a r

�imd i .

Be­

n i m gõnlüm· d e seven biri n i n türküsü d ü r. Türküsü buyd u Zerd ü�t' ün.

O y u n

T u r k ü s ü

Zerdü!?t bir a k9am õg rencileriyle o rmandan geciyord u ; p1-

nar a rarken, bo k1n hele, aOacla r ve ça l1la rlo cevrili, sessiz, ye­ �11 bir çimen lige vard 1 , burda k1zlo r hep b i rl ikte haloy cekiyor­ lard 1 . K 1 zl a r Ze rd ü �t ü to n 1 r ton1 moz, halayr b1rakt1 fa r, fokot Zerd ü�t onlo ro dostca davra n 1 �la rla y akl o �t 1 ve � u sõzl eri sõy­ '

led i :

Holoy1 b1rokma_y 1 n, ey gõkce ·k1zl a r! Yan1n 1za gelen kem gõzlü , oyun boza n 1 n biri d eg i l , k1z d ü �man1 degll. $eyta na kor�1 Ta nr1 n 1 n sõzcü s üy ü m ben : ama 9eytan , a g 1 r­ l 1 g 1 n ruh ud u r. Ben, ey yeg n i oyakl1 lor, nas1I d ü�man oluru m to nr1sol oyunlara? Yo da, g üzel topu klu k1z oyo klorrna? Evet, ben o rm a n rm, ka ra n l 1 k agaçlar gecesiyi m : a ma ko­ ra n l1 g 1 mdan korkma ya n , servilerim alt1nda g ü l setleri d e b u ­ l u r.

Tonr1c1g1 d o b u l u r, k 1z la r1 n o pe k sevdigi: p1no r bo� 1 n d a sessizce yoto r o, g õzleri kopo l 1 . 1 04



Gercek, g ü peg ündüz uyuya kalm1�, miskin! Cok mu kele­ bek kova lad1 yoksa? ·B en ó Tanr1c1g1 birazc1k ozarlarsam, bana k1zmayas1n 1z. ey g üzel ha layc1lar! Belki bag1raca k, ag layacakt 1 r, ama agla rken bile gül ünctür o! Ve ya � l 1 gõzlerle bir halay dileyec ektir slzden , ben d e onun halay1 na bir türkü sõyleyeceg im: Ag1 rl1g1n ruh u üstüne, «Veryüzü Hakan11 denen, en yüce ve e n güclü �eytan 1 n üstüne bir halay ve alay türküsü.» K ü p i d 1 e ·k rzlar birl i kte haloy cekerken Zerd üi;;t 'ün sõyledigi türküd ür: '

Gõzlerinin icine bakt1m gecenlerde, ey hayat! Dipsizlige gõm ülüyord u m sanki. Ama sen beni a lt1n bir oltayla cektin c1kard 1 n, o lay eder­ cesine güldün, sa na dipsiz dediglmde. cBütün bal1 klar õyle derler» dedi n ; «dibin i gõremedi kleri fiey d ipsizd lr onlarca.1 Oysa ben degi�kenlm yol n 1z, h 1 rc1n ve her bo k1mdan ka­ d1n hem de erdemlisl degil! Siz erkekler bana 'deri n', ya da 'tutkun', õ l üms üz' 'an­ la�a lmaz' deseniz de. Ama siz erkekler bizi hep kendi erdemlerinizle donat1 rs 1 ah, sizi erdemliler sizi ! n 1z, Bõyle güld ü o inan1lmaz; fa kat kendisíni kõtüledigi za ­ man, ·i nanmam ona ve g ülmesine. Ve ben yoban bilgelig lmle konu�urken, hayat bana õf k ey le dedi: «Sen ·lstiyorsun, orzuluyorsun, seviyorsun; a n cak bu yüz­ den õ v ü y o r s u n hoyat1!> Az ka ls1n ters bir ceva p verecek, gercegí sõyleyecekti m õfkeliye; ve ki�ini n kendi bilgellgine, crgerceg i sõylemesinden» daha te rs cevap olamaz. Cünkü d u rum bõyledir ü cümüz a ros1nda. Yaln1z hayat1 seviyorum derinden derine, gercek, en cok da o n do n nef ret ederken! Fa kat bilgel igime d ü�kün cog u kez 0�1 r1 d ü�k ü n olma m , bana hoyot1 õylesine hat1rlatmas1nda nd1r! ,

'

,

.

1 05

.

Gõzleri onun gõzleri, gülü�ü onu n g ü l ü�ü. alt1n oltas1 bi­ le oyn 1 : bu den l i benze9iyorlarsa sue bende mi? Ve bir gün bana h ayat sorunca: «B u bilgelik d e kim?» - dedim k i õfkeyle: cHa, evetl Bilgeli k! Ona susuzl uk cekersin de, doymak bilmezsin; perdeler aros1ndan baka r, aglar a ras1ndan t utars1n. Güzel midir? Ne bileyi m ! Ama en ya�l1 saza n lar b i le onun­ la yemlen iyo rlar daha . Deg i9kendi r, d i k kafal1d1 r o; duda g 1 n 1 1s1 ra ra k sac1 n1 ge­ riye tarad 1g1n1 kac kez gõrmü 9ümdür. Belki kõtüdü r, yapmac1 kt1 r, her bak1 mdan kad1nd1r; a mo kendisi n i kõtüledigi zaman , J9te o zaman ba9tan c1kar1 r en cok.» Ben kendisine bunlar1 sõyleyince, h r nzrr h 1 nz1r güldü ha­ yat. gõzlerini yumdu: « Kimi on lat1yorsun?» ded l. uBeni m i yoksa ?» yüzüme kar91 sõylenir mi b u ! Had i Hakl1 bile olsan. �imdi bi lgeligini de anlatsana!» Ah, act1n ylne gõzlerini, ey sevg ill hayat! Vlne dipsizlige gõmülüyorum san ki ! Türküsü buydu Zerd ü 9t'ün. Ama holay bitip de k1zlar oy­ r1l 1nca, gõn lü üzüld ü . ccGüne9 coktan batm1�» ded i sonu nda, «cimenler 1slak, or­ mondan serinlik geliyor.> Cevremde bilinmez bir 9ey var. dü9ünceli bak1yor. Ne! Sen daha ya91yor musu n , Zerd ü9t? N icin? N iye? Neden ? Nereye? Nerde? Nas1 I ? Daha ya�a­ mok delllik degil mi? Ah , dostlar1 m; a k�amd 1 r lcimde bõyle soru�turan. Ozün­ tümü boQ1l?lay1 n! A k�am old u : a kl?am1n o lmas1n1 bana bag 1f? loy1n!» Türküsü buydu Zerdü9t' ün.

M e z a r

T ü r k ü s ü

Orost mezorla r adas1d1r, susan ada; gencllg i m i n mezorla 1 06

d a ordadtr. Hep ye�il kalan bir hayat celengi iletmek isterim oraya. n

Bunu gõn l ü me koyup a�trm den izi. Siz ey genclig imin gõrü n ü mleri, gõrüntü leri! Siz ey bü­ tün sevgi ba kr�lar1, siz · ta nr1 sal ba k1�lar! Ne cab uk yiti rdim sizi! B ug ü n sizi õlü leri m gi bi an 1yorum. S izden, ey sevgili õlülerim, bana bir burcu koku gel iyor, gõn ü l açan, gõz ya�a rtan. Gerce k, bu koku, yaln1z gemicinin gõn l ü n ü ac1yor, a llak bullak edlyor. En zen gln, en imreni lesi ki�iyi m daha ben , ben, en yal nrz olan! Çünkü siz b e n i m d i n i z. ben sizinim daha. Deyi n bana: bõy le k1rm1z1 elmalar benden ba�ka kime dü�­ mü�tü r ogacta n? Sevginizln m i rasc1s1 ve miras1y1m daha ben ; sizi ond1kca ren k ren k, yaban1l erQemlerle ciceklen mekteyi m , ey en sev­ gililer! Ah , birbiri m ize ya ktn olma k icin ya rat1 lm1�t1k, ey g üzel, gõrülmemi� hari kalar; ü rkek ku�lar gibi gelmed iniz bana ve hay1 r� g üvenene g üvenenler gibl geld i nlz! õzlemime, Evet, bag l 1 l 1 k icin yarat1lm1�t1n1z benci leyin , in.ce sonras1z­ l1 klor icin: �imdi gelgeç dlye mi adland 1 ray1m sizi, ey to n r1sol , ba k1�lar. ânlar: ba�ka bir ad õg ren medim daha ben. Gercek, pek erken õld ü n üz bana gõre, kacaklar. Ama siz kacmod1 n1z benden, ben de sizden kacmad1m: gelgeclig imiz­ de sucsuzuz bi rbi rim ize kar$1 . B e n ·i õld ürmek icin, sizi bogdular, ey $O k1ya n ku�lar1 u m utlanm1n! Evet, size att1, en sevgililer. oklar1 n 1 kõtül ü k, yüregl mden vu rma k icin! Vu rdu d a ! C ü n k ü benim gõn l ü me en ya k1n sizd i niz hep, b e n i m dedi klerim; bana b e n i m d iyen ler: b u yüzden gene ve pek erken õlmek zorunda kald1n1z! En can a l1c1 yerime sald1lar oku: size, siz k J deriniz tüy gi­ biydi, daho d og rusu. bir ba k1�ta sõnen g ü lümseme g i biyd i ! Amo bir çlft sõzü m var dü�ma n lar1 ma: bana etti kleriniz yan 1 nda adam õld ürmek ned i r ki? Adam õld ürmekten daha bete r kõt ü l ü k etti n iz bana; yeri1 07

ne konmaz 9eylerim i ald 1 n 1 z benden: bunu derim size ey dü9manlar1m! Ô ldürmediniz mi gencligimin gõrü ntülerini, en sevgili h a­ ri kalar1 n 1 ! Oyun a rkada�lanm1 ald1n1z benden, kutlu can la n ! On­ lar1 n an1s1na koyuyorum b u celengi, b u ilenci. Size b u ilenc. d ü �manlar1m! Son ras1zl1g1 m 1 k1saltmad 1n1z m1, bir sesi n sog u k gecede sõ nmesi gibi! Ancak tanr1sal gõzlerin p1r1lt1s1 gibi gelird l o bana, bir â n l1 k bak1� gibi! eayle demi�ti mutlu bir saot1nda tertemizligim: «Tanr1sal olaca kt1 r ben im icin bütün varl1 klar.» Derken kirli h ortlaklarla ü�ü�tünüz ba�1 ma; ah, nereye uc­ tu 9imdi o can 1 m soat! cBütün günler benim icin kutsal o lacokt1r» bõyle demi�ti gencligimin bilgelig i : evet, sevi ncli bir bilgellgin dili! Ama son ra siz d ü�manla r1m, ca ld1 n 1z benim geceleri mi. on­ lan uyku bilmez ag r1y·a satt1n1z: ah. n�reye u ctu �imdi o sevinc­ li bilgelikl Eskiden mutlu bellrtiler õzlerdim ku9lardan: derken bir bay­ ku� azman 1 c1kard1n1z yoluma , igrenc mi igrenc. Ah. nereye uc­ t u en ince õzlemim o zaman?. Bütün tiksi nti leri yads1maya and icmi�tim: derken c1bana dõndürdünüz ya k1nlar1 m1. en ya k1 nlar1 m1. Ah. nereye uctu en soylu and1m o zaman? Kõr g i bi yürürdüm k utl u yollard a eskiden: derken plslik at· t1n1z kõrün yol u na: �imdi kõr, eski kald1r1m1 ndan ti ksin iyor. Ve en güç l�imi ba�ard 1 g 1 m ve yen ilgilerimin bayra m 1 n 1 kut­ lad1�1mda� beni sevenleri bag1rtt1 n 1z, en çok o srra ca nlar1n1 ya­ ka rm1�1 m glbi. Gercek. sizin i�iniz buydu hep: en totl 1 bal1 m 1 zehir ettinlz bana, en ·i yi a r1lar1 m 1 n cabas1 n1. l yill kseverligime en ars1z di lenclleri gõnderdiniz hep; ac1mam 1 n cevresine o n ulmaz yüzsüzlerl y1�d1n1z. Erdemimin inan­ c1n1 bõyle ya ralad 1n1z l�te. Ve en kutsal1m1 sungu olara k koydugu mda. 1sofulugun uz>> hemen daha semlz armaganlar yerle�ti rdi yan1no: bõylece en kutsa l1m, sizin yag1n 1z1n d uman 1nda bog u ldu. Ve õyle blr hora tepmek istlyordum ki, benzerl gecmi�imde 1 08

bulunmos1 n: hora tepmek istiyordum bütün gõklerden õte. Der­ ken en gõzde calg1c1m1 kand1rd1n1z. O do korkunc, 0�1r blr hovoya ba�lad1: ah, yasl1 bir kavo l g ibi õtüyordu kula kla r1 mda! Õ ld ü ren ca lg1c1, kõtülük a rac1, en sucsuz a rac! En güzel oyuna durmu'9tu m: derken õldürdün co9kumu sesleri n le! En yüce �eyleri n sl mgesini oyunla anlatabi liri m ancak: - en yüce simgem dile gelmeden ka ld1 üyelerimde! Dile gelmeden, gercekle�meden kald1 en yüce umudum! Ve soldu bütün gõrüntü leri, avuntular1 gencligiminl Buna nas1 I dayandtm? Nasrl otlatt1 m . nas1I kurtuldum bu yora lardon? Bu meza rlardan nos1I yekindi ruhu m yen iden? Evet, ya ra a l maz, gõmü lmez bir '9ªY va r icimde, kayalar1 parcalayaco k bir �ey: bu b e n i m i s t e m i m'dir. ·sessiz ilerler o ve degi9meden , y1 flar boyu. Vo lunu benim ayakfar1 m la yü rüyecektl r koca istemim; ta� yüreklidir yap1s1 ve ya ralanmaz. Vara afmaz yerim ancak topugumdur. Sags1n daha, old u­ . g u n gibis in, ey en sab1rl1 olo n ! Bütü n mezarla rdan ugromadtn m1 hep! Ne ki gencfigimde kurtarrlmad1, senda yo9o r daha; umut dolu, hayat ve gencl ik gibf otu rursun burda, meza rlar1n sa r1 y1k1nt1lar1 üstünde. Evet, sen doha ben im lcln bütün mezarlar1 y1kans1n: sefôm sano. istemlm ben i m ! Ve ancak meza rlann oldugu yerde olur di rilmeler. Türküsü buydu Zerd ü9t'ün.

K e n d i n i

Altetme

O s t ü n e

Sizl iten. k1z1�t1ra n �eye e:gercek istemi» mi diyorsunuz, ey en bilge kl�iler? Bütün va rl1 klar1n dü!?ünü lebillrligine yõnelen bir istem : bõy­ le derim sizi n isteminiz icin l B ütün varl1g1 dü�ün ülebilir k r 1 m a k istiyorsunuz: haklt 1 09

bir güven sizlikle, acaba varl 1 k gercekte dü1?ünülebi lir midir diye ku�kulan 1yorsu n uz da ondan. Fakat onu n size uymast, egilmesi gerek! B u n u i ster istemi­ niz. Düzle�mesi ve ruh a bagl1 olmas1 gerek, ona ayna ve yans1 olmas1 gerek. Güc istemi olarak, sizin bütün iste m i n iz budur, ey en bilge ki�i ler: iyi ile kõtü nün ve degerlendirmelerin sõzünü etti g i niz za­ man dahl. S iz daha õnünde diz cõkebi leceginiz blr dünya yaratma k istlyorsun uz: budur son u m udunuz ve esrikliginiz. El bette. bilisizler, holk, üstü nde kay1k yüzen bir 1rma k gibidir: ve kay1 kta degerlend irmeler otu ru r, ag1rba�l1 ve õrtünm ü9. Siz olu� 1rmag 1 n 1 n üstüne koymu�su nuz isteminizi. ve de­ gerlendirmelerinizi; holk1n iyl ve kõtü diye i nand1g1 �eyler, eski bir g ü c istem i ni ac1 klar bano . Bu türl ü konukla r1 kay1ga yerle�tiren, onlara gõrkem ve gururl u adiar veren sizdin iz, ey en bilge ki�ller, siz, bi r de sizin buyru k yü rüten isteminiz! lrma k almr� ileri dQgru gõtü rüyor kay1g1n1z1: gõtürmesi n de ne ya psrn. K1r1 lon dalgo kôpüre kõpü re. õfkeyle kar�1 koyu­ yormu� tekneye, ne c1 kar! lrmak degildir, iyi i le kõtün üzün son u deg i ldir sizin tehli keo n iz, ey en b ilge ki9iler: o istemin kendisidir, güc istemidir, bitmez tükenmez, dog u rgon hoyat istemi. l yi ve kõtüyle i l g il i sõzlerimi an loyobi lmeniz icin, hayat ve bütü n can l 1 la n n neligi i le ilgili sõzlerim i sõyllyeyi m size. Co nl 1y1 lzledim ben ; onun neligini õg ren mek i cin en gen i �. en dar yollarda yürüdüm. Gõzleri ba na sõz sõyliyebl lsin diye, ogz1 kapalryken, bin yüzl ü bir aynayla yo kalad 1 m ba k1�1 n 1 . Ve gõzleri bana sõz sõy­ ledi. Amo nerde can l1 gõrdüysem, ordo sõzd in lerl i kten konu ­ �uldugunu i9ittim. Her ya�1yon sõzdinliyendir. l ktnci no kto da �udur: kendi sõzünü d i n lemiyen, buyru k alt1no g i rer. Ca nl1lar bõyledirler. l �ittig i m ücün.c ü f;ey . de: buyurma n1n, sõzdinlemeden daha •



110

g ü ç oldugudur. Buyu ran, bütün sõzdinliyenlerin yükünü ta�1d 1gJ ve bu yükün a ltrnda kolayca ezilebilecegi icin degil yaln1z: Her b uyurma bir deneme, bir gõze alma gibi gõründü ba ­ na: can l 1 buyurdugu zaman, kendini teh likeye atar. Evet, kendine buyurdugu za man dah i, buyurmas1n1 õde­ mek zorundad1 r. Kendi yasas1 n 1 n yarg1c1 ve õc alon1 ve kur­ bon 1 olmak zorundad1 r o. Nas1I ol uyor bu! diye sordum kendi kendime . Co nl 1y1 sõz­ d i nlemiye ve buyu rm1ya ve buyururken dahi sõzdinlemiye kan­ d1ran nedir? $imdi sõzüme kulak verin, ey en bilge ki�iler! Hayat1n tâ bagr1na, bagr1 m 1 n tâ deri n l i klerine deg in soku lmu!? muyum. iyi ce bir yoklay1n ba ka l 1 m. •

Nerde canl1 gõrdüysem, o rda güc istemi gõrdüm; u�ag 1 n i stem inde dah l, efendi olmo istemini gõrdüm. •

Güclüye h izmet etmiye kendi istemi kand1r1 r g ü çsüzü , bu istem, daha gücsüzlere efendilik etmek ister de ondan: vaz­ gecmek istemiyeceg i tek hazd 1 r bu. Ve kücük, nas1 I en kücügün üstünde keyff s ü reb i l mek, g ü c y ü rütebilmek icin büyüge boyun egerse, en büyük de õyle, boyun eger de, güç ugruna hayat1n 1 teh li keye atar. En büyügün boyun egmesi, korkulu olan1. teh l i keyi gõze almaktrr, õlüm icin za r atmakt1 r. Ve nerde õzveri, h izmet ve sevgi ba k19for1 varsa, orda efen­ di olmo istemi de vard1r. Gücsüz, dola mbacl1 yolardan sok ulu r kaleye, güçl ü n ü n tâ bag r1 na, o rdan g ü c ca lar. Ve hayat kendisi. �u s1 rr1 a cta bana: «Bak» dedi, uben h e p k e n d i n i a 1 t e t m e s i g e r e k e n'im. .

Dogru, siz ona dogu rma istemi, ya da, bir amaca, daha yü ksek, daha uzak, daha ce�itli bir $0Ye yõne lmi9 bir itki der ­ siniz: ama bunlar1n tiepsi birdlr, bi r tek s1 rd1r. Bunu yadsrmaktansa, yok oluru m daha iyl; gercek, nerde yok olmo ve yo pra k dõkümü varsa. bo k1 n, orda �ayat k1yar kendine, güc ugruna! Ugra9ma ve olu9 ve amac ve amaciar çatr$mas1 olmam 111

a h , benim istemimin ne oldug u n u sezen, bu isgerektigini, temin hangi egri yolla rda yürü mesi gerektig inl de sezer! Ne yarat1 rsam yaratay1m, yaratt1g1m1 ne den l i seversem seveyim, cok geçmeden kar�1 koymam gerekir ona ve sevgime: bõyle ister beni m istemlm. ·

Sen dahi, ey gõren ki9i, beni m istemimin bir yolusun, bir aya k izisin ancak: evet. benim g ü c lstemlm senln gercek iste­ m i n i n ayaklor1ylo dahi yü rü r! Gercegi «var olmo lstemi1 ile vurma k istlyen, vuramam19t 1 r elbette: õyle bir istem yoktu r da onda n ! Vor olm1yon istiyemez de ondan; var olano gelince, h a ne vorl1g1 icin c1rp1ns1n!

-

da­

Anca k hayot olan verde, istem de olur: hayat istemi degil -0ma. bak ne dlyorum , g ü c isteml! •

Ca nl1, bircok �eyleri hayatton üstün tuto r; ama b u üstün tutman 1 n kendisinde d ile gelen , g üc istem idir! Hayat bunu õgretmi�ti bana bir za man lar: ben de yürek­ lerinizin bilmecesin i bununla cõzüyoru m . Gercek, size diyorum: gecici olm1yon iyi ve kõtü yoktur! Onlar . kendi istegiyle, hep yen l ba�ton a ltetmelidirler kendi1eri n i. Siz degerlerinizle, iyi ve kõtü üstüne õgreti lerinlzle g ü c gõsterirseniz, ey deger bicenler; bu sizin gizll sevginizdir, gõ­ n ü l lerinizin par1ldomas1, titremesl ve ta�mas1d1r. Ama daho zorlu blr güc ve yenl bir altetme dogor deger­ lerin izden : onunla k1n l1r yumurta ve yumurta kabugu. gercek, õnc e Ve iyi i le kõtüde yarat1c1 olmak istiyen, y1k1c1 olmak, degerlerl parca lamak zorundad1r. En büyük kõtü, en büyük iyiye vergid i r bõylece: fa kat o yarot1c1 iyidir. Kõtü de olsa, bunu k o n u � a 1 1 m , ey en bi lge ki�i ler. Susmak daha kõtüdür; sa klanan bütü n gercekler ag1l1 olurlar. Bizim gerceklerimlzle parca lan abilen her �ey, vars1n par­ .çalansrn! Daha kurulaca k nice evler var! Bõyle buyurdu Zerdü�t. -

;

1 12

U l u

K i � i l e r

O s t ü n e

Durg undur denizimi n dibi: �akac1 canavarlar sa klad1g1 ki­ min akl1na gelir! Sars1lmoz benlm derinligim: ama yüzen bil meceler ve gü­ l üfjlerle pa r1 ldar.

B i r u l u ki9i gõrd ü m bugün, bir ag1rba�l 1 ki�i. bi r ruh tõv­ bel isi: ey, gõnlüm, onun ci rkinligine nas1I da g ü ldü! Gõgsü kabarm1�. solugunu tutan biri gibi: õyle d u ruyordu u l u ki�i. sessiz. Kendi ov1 n 1 n yagmos1 olan cirkin gerceklerle dononm1�t1, kat kat y1rt1 k giysiler içlndeydi; hem ni'ce d i ken lerle de donanm 1 �t1, ama g ü l ü yo ktu . Da ha ôgrenmemi 9 g ülmeyi ve g üzel ligi. Bilgi orma n1 ndan con1 s1kk1n d õ nmü � bu ovei. Ya ba n 1 I h ayvanlarla yopt1g1 saVO$tan dõnmü� eve: ama daha a i)t rba9l1 l 1g 1 ndan yaba n 1 I bi r h ayvan ba k1yor, yenilmemif? bir · yoban1J hayvan l Kaplan gibi d u ruyor ·h ep, nerdeyse f1rl1yocok: ama ben bu gerg i n ca nlar1 sevmem; bu geri cekilmi� kf 9ileri n hic biri n i tut­ maz begen i m . Peki siz bana, dostlar, begen i ve begenme t art1� 1 l ma z m1 diyorsun uz? Fakat bütün hayot begeni ve begen me üstüne blr tort1 �mad 1 r! Begeni: bu hem og1rl 1 k, hem terazi, hem de tarta nd1r; ag1r­ l1 k ve terozi ve ta rta n icin tart1$madan yo9ama k istiyen bütün ca nl 1 la rr n vay hallne! Ul ulugundan bir br ksa bu u l u ' ki�i. o zaman ba�lar g üzelonco k o za man begenirim onu, kendisini tatl1 bulurum. liõl. Anca k ken disinden dõnerse, atlar gõlgesi nin üzeri nden, evet! k e n d 1 g ü n e�lne. Fazia otu rd u gõlgede; ruh tõvbelisin i n yanaklar1 sara rd1 sold u; bekleyi�leri s1ras1nda az ka ls1 n ocl1ktan õlecekti. Daha gõzlerinde horgõrme va r, agzrnda tiksinme g izli. Ger­ ei �imdi d i n leniyo r, ama daha gün1�1g1nda dinlenmedi. Boga gibi olma l 1 o: yeryüzünde horgõrme degil; yery üz ü kokma l1 mutlulugu. ·

113

Soban dem irinin õ nünde horuldaya bõgüre yürüyen bir a k bog a gibi gõrmek isteri m onu: bõgü rmesi de versei olan her �yi õvmelidir! Yüzü ka ran l 1 kt1 r daha; üstünde e l i n i n gõlgesi oynuyor. Gõr­ m e d uyusu da gõlgeler icind e daha. Eylemi, üzerinde bir gõlge gibi d u ruyor doha: el. ey liyeni karort1yor. O daha a ltetmemi� eylem i n i . Gerei ben ondaki boga ensesini seviyorum, ama melek gõzleri ni de gõrmek istiyorum 9imdi. Kah ramanca istemini de un utmasa gerek daha: yü kselmi� biri olmalt o, ulu degil yo lntz: onu, istem s i z olant,. hava ·b ile kald1rmal1! O, canavarlar1 yola getird i , bil meceler cõzd ü. Ama cana­ varlar1 n 1 , bilmeceleri ni kurtormas1 da gerek: gõksel cocuklara cevirmesi gerek onlara. Bilgisi daha õgrenmemi9 gülümsemeyl, k1skanma may1 ; ta�­ ktn t utkusu daha d in memi9 g üzel lik i cre. Gercek, õzlemi doygunluk icre degif, güzelllk icre susmala , güzellige batma l 1 ! i ncelik, u l u can la r1 n elac1kl1g1na vergidir. Kol u, ba91n1 n üzerinde: õyle d i n lenmeli kahromon; õyle altetmeli dinlenmesini dohi. Amo kah raman i ci n en g ü c �eydi r g ü z e 1 1 i k. Hicbir ote9l i istem eri�emez g üzellige. Biraz daha cok, bi raz daha az: burda õnemli olan bud ur. burda en õneml i olan budur. Gev�etilmi9 kasla r ve ko�umsuz :istemle d u rma k: hepiniz icin en g üc olan bud ur, ey ulu ki�i ler! Güc. gõnlünden kopar do gõrü n ü re inerse. ben bu in i�e g üzell i k deri m . En cok senden g üzel l i k istiyoru m, ey güclü ki�i: se nin iyi­ ligin, kendi n l son kez yenmen olsu n . Seni her kõtülüge yeterli g õrüyorum: iyi ligi bunun ici n is­ tiyorum senden . Gercek, penceleri tutmad1g1 i çi n kendi lerine iyi d iyen o g ü csüzlere g ü ld üg ü m oldu s 1 k s1k! S ütunun erdemi icin cabal1yacaks1n sen : g itti kce g üzel1 14

fa kat lei daha blr sertle9i r ve doyan1kl 1 o l u r, le9ir, incelir o. yükseldikce. Evet, ey ulu ki�l, bir g ü n sen d e güzel le�ecek, ayna tuta ­ ca ks1n kendi g üzelligine. Gõnlün tanrrsal isteklerle titriyecek o zaman; büyü klen� mende bile top1n ma olacak' Cünkü gõnlün s1rr1 �ud u r: a ncak kah ra ma n kendisini yü­ züstü b1ra kt1g1 zomon, d ü�ünde yakla�1r ona üstkohrama n .­ Bõyle buyurd u Zerdü�t.

K ü l t ü r

Ü l k e s i

O s t ü n e

Pek fazia u cm u!?um gelecege: ü rkü old1 beni. Cevreme ba kt1m ki, ne gõreyim! tek cagda91 m zoman degil mi! Gerisin geri uctum derken, y u rda dog ru, ve gittikce h1zla narak. Size geldlm bõylece: ey bug ü n ü n ki9ileri , kült ü r ülke­ sine geldim. l l k kez olorok, sizi gõrecek gõzlerle, saglam isteklerle gel­ d im: gercek, y ü regimde õzlemle geldim. Fokat ba na ne oldu? Cok korktu m ya, gü lmek zorunday­ d 1 m ! Bõy les i ne a loca bulaca bir 9ey gõrmem i9tlm õmrümde! G ü lüyor, g ü l üyordum, oyag1m titriyor, yüreg i m de ondan geri kalm1yordu. cBütün boya canaklar1 n 1 n yurdu buras1 olsa gerek» d iyordum. õylece Yüzleri nizde, üyelerin izde elli boya lekesi vard 1 , otu ruyor, beni �a�1rtryordunuz, ey bugünün ki�ileri! Cevrenizde de elli ayna va rd1, ren k oyununuza yal takl 1 k ediyor, yans1t1yord u on u. Gercek. kendi suratlar1 n1zdan daha iyi maske taka mazd1 n 1z, ey b u g ü n ü n ki�ileri ! Sizi kim t a n 1 y a b i 1 i r d i kir Her bir yerinize gecmi9in l�aretleri yaz1lm19, bu i �aretleri n bõylece bütün yoru müzeri n e de yeni i�aretler boya n m 1 9, culardan ·i yice g l zlem i 9s i niz kend i n izi ! Sizde ciger yok ki, c igeri n izi okusun ki�i! Re nklerfe, ya­ p1�t1r1 lm1� yafta larla pi9mi9siniz s a nki ·

.

1 15

O rtü lerin lzden bütün caglarla u l uslar ren k ren k ba kayor­ lar, dovran1 9lor1n 1zda bütün tõrelerle inanclar renk ren k d i le geliyorlar. Kl�I sizin õrtün üzü ve sarg1 n 1z1 ve ren kleri nizi ve oavra­ n t!?lo r1n1z1 elinizden a lsa, ka rga lar1 ijrkütece k kadar g ü c ka ­ l a r yine de. Gercek, ben kendim, sfzi bir zamanlar c1 plak ve boyas1z gõrünce ürkm ü� bir kargay1m: iskelet bana gõzleri n i süze süze bakm1�t1 da, ben de ka cm19t1 m. Õ lüler ülkesi nde, gecmi9in õlü canlar1 aras1nda 1rgatl1k ederim daha iyi ! Ô lüm ü lkesinde bar1 nanlar bile daha etl i but­ lu, daho dolgundurlar sizden! Evet. icime ac1l1k veren f1U ki, ne ç1 pla kken katlanabili­ yoru m sJze. ne . de g lyinmi�ken , ey bugünün ki9ileri! Gelecegin bütün teklnsizl ikleri ve yol u n u 9a91 rm19 ku9lar1 ü rperten her '$0Y, sizin yeryüzü n ü ay1 n sevmesi gibi sevmekti r, ç1kar1r kendini yeryüzünün güzelllglne a nca k gõzlerle dokunmakt1r. Ve bence �ud u r bütün nesnel erin 1 e k e s i z alg 1 lan­ mas1: nesnelerden bir �ey istememek, onlann õnüne bin gõzlü bir ayna g lbi uzonabilmek.» Ey d uygu l u, i k i yüzlü ki�iler, ey �ehvet d ü9künleri! Sizin isteginizde sucsuzlu k e ksik: bu yüzden ka ra ca lars1 n1z ·h er istege! Gercek, siz. yaratan lar, dog u rgan lar ve o lu�tan sevinc d u · yan lar g lbl sevmezsiniz yeryüzünü! •



_

118

Sucs uzluk nerdedir? Oogurma istem inin oldug u yerde. Ve bence en d u ru istem, kend inden õte yaratma k istiyende bu l u ­ .n ur. Güzellik nerdedir? Bütü n istemi mle istemem gereken ver­ de: gõrü ntü, sa lt gõrüntü olarak kalmas1n diye sevmek ve yok ·o lmok lsted ig im verde. Sevmek ve yok olma k: bunlar tâ ba�tan beri uyarlar birbi­ rine. Sevme istem i: bu, õl meyi de istemekti r. Bõyle derim size, ·Õ dlekler! Oysa sizin o igdi� gõzsüzmen iz, «·d al1nc» a d 1 n 1 a lmak isti ­ yor !?imdi! Õ dlek gõzlerin kendisine dokunmas1na ses c1karm1yan �eye de «güzel» denecek! Ah, soylu ad lar1 kirleten ler sizi! l 9te üstün üzdeki ilen c. ey temiz kil?iler, ey ar1 duru alg1l1yanlar: hi çbir zaman doguram1yaca ks1n 1z, ufu kta geni� ve gebe d u rsan1z da! Gercek, ogz1 n 1 z1 soylu sõzlerle dold u ru rsunuz: yan i yüre­ ginizin ta�t1g1na m1 inanal1m, yalanc1Jar? Ama b e n ·i m sõzlerim kü cü k, horgõrülesi, çorp1 k sõz­ lerd i r: yemek mosan 1zdan dül?enleri seve seve top lar1m ben. Ama ben onlarla daha gerceg i sõyliyebilirim iki yüzlülere! g1d1kl1Evet, k1 lc1 klar1m, kabuklar1m ve d i kenli yapraklar1 m , yaco k buru n lar1 n 1 i ki yüzlüleri n ! Sizin ve sofran 1z1n cevresinde ·h ep kõtü bir ·hava va rd1r: �ehvetl i d ü�ü nceleriniz, yalanlar1n 1zla s1rlar1n1z bu havan1n icin­ .ded ir cünkü ! kendin ize, bir de barKendinize ·i nanm1ya kolk1l?1n ya l n 1z, saklar1 n1za ! Kendine i non m1yan hep yalan sõyler. Siz blr tanr1n1n m·a skesi n i takm 19s1n1z, ey ((ar1 d u ru ki9iler» : bir tanr1 maskesinin o rt1na cõreklenmi� igrenc y 1 lan1 n1z. Gercek, siz a ldat1rs1n 1z, ey «dalg1n ki�iler!» Bir zamanlar Zerdü9t bile sizi n ta n r1sa l deri lerinize a ldanm19, on lar1 n icini dol­ duran y 1 lan kanga l la r1 n 1 sezememi9ti . Bir zamanlar, oyu nlar1n 1zda bi r tan r1 gõnlünü oynar gõrdü­ g ü m ü sa n1rd1m, ey duru a lg1l1yan lo r! Sizin sanatla r1 n1zdon üs­ tün sanat yok san 1 rd 1 m. Y1 lan pisligini ve kõtü kokuyu, uza kl1k gizlerdi benden : or1al1kta bir k·e rten kele kurnazl1g1 9ehvetli 9ehvetli sürünürdü. •

1 19

Ama ben s ize y a k 1 a � t 1 m : derken geldi gündüz basona erd i ay1 n sevi�mesi! �imdi d e size geliyor, na. Ba k1n i�te! Tutulmu� ve solgu n d u ruyor orda, l1g1n 1 n õnünde!

ta n k1z1f-

o n u n yeryüzü O gel iyo r cünkü, o, par1 f par1I ya nan, ne sevgisi geliyor! S u cs u z ru kt ur ya rat1 c1 õzlemdir her gü ne9si sevgi! ,

Ba k1n i9te, nas1l sab1rs1z geliyor denizin üzeri nden! Sevg i­ sin in sus u zl u g u nu ve s1cak so lugunu d uym uyor musun uz? Denizi emmek istiyor o, d e n izin derinliklerini kend i yü ksek­ lig ine cekmek istiyor: denizin a rzusu binlerce gõgüsle ka ba r1yo r i�te. Güne9in susuzlug uyla õpülmek, emilmek i s t i y o r ; ha­ va olmak i s t i y o r , y ü kseklik ve 191 k yolu ve 1�1g1n kendisi olmak 1i s t i y o r ! Gercek, g ü ne 9 gibi ben de severim hayat1 ve bütün derin· de ni zleri A l g 1 da 9 u d u r b e n e e : benim yüksekligime! Bõyle buyu rdu Ze rdü�t .

-

derin olan her �ey

agacakt1 r,

-

.

B i l g i n l e r

Ü s t ü n e

Ben u y k u dayken , koyunun bi ri ba!?1 mdaki sarma91k celen kem i rmi9 de demi�: dedim õfkeyle, «O kadar hafi fseme bunu! Yoksa senl oturdugun verde b1rok1r1m ha, topa i; seni y u k a r 1 o r a ben ta �1d1m!1 ·

1 50

«Bak• diye sürd ü rd ü m konu�mam1, «�u ôna bak! Gecitten. à ndan, sonras1z bir yol uzan 1yor g e r i y e d o g r u : blr sonras1zl1k va r arkam1zda. Her y ü r ü y e b i 1 e n, bu yol u daha õnce yürümü� olmal1 degil midir? Her o . r a b i 1 e n , daha õnce olmu:? bitmi� ve gecm i� olma l 1 deg i l midlr? Peki her �ey daha õnce de va r idiyse: bu âna ne dersin. õnceden va r olmu9 olmal1 degil mid·i r? cüce? Bu gecit dahi. Ve her �ey birbirine õyle bir bag lt ki. bu ân. bütün ge­ lecek �eyleri kendine cekmekte. d o 1 a y 1 s 1 y 1 a , kenõyle degil mi? d i n i de cekmekte. Cünkü her y ü r ü y e b i 1 e n, bu uzun yo lu bir daha y ü ·r ü m e 1 i d i r i 1 e r i d o g r u ! Peki ay191g1nda sürünen 9u yava9 õrümcek, peki ay191g1n1n kend isi, peki geçitte f1s1 lda9a n , son ras1z 9eyler f1s1lda­ hepimiz daha õnce de vor olmu9 olmal1 de­ �an senrh ben , g l l miyiz? - ve dõnmeli ve õn ümüzdeki õbür yolda , o uzu n . korkunc yolda yürümelf, son ros1zca dõnmeli degll miyiz?1 Bõyle kon u�tum, gitti kce yavai;; konu9tum: cünkü kendl dü�üncelerimden ve ord dü9ünce lerimden korkuyord um. Der­ ken, bir kõpek u 1 u m a s 1 i9ittim ya k1nda. Dah a õn ce de bõyle bir kõpe k ul umas1 i9itmi� miydim? Dü9üncelerfm geriye dog ru ko9uyordu. Evet! Cocu·kken, en uza k cocuklugumda : bõyle bir ·kõpek u lumasr i9itmi�tim o zamanfar. Kõpe­ g i de gõrmü�tüm: tüyleri d iken dlken, ba�1 h avoda, kõpeklerin bife hoyaletlere i nand101 o sessiz mi sessíz geceyo r1s1nda, tit­ riyord u : - yüreg im ac1m 1�t1. Dol u nay, õlüm gibi sessiz, tom o s1ra gecmi�ti evin üzerinden; tom o srro durmu�tu, bir deglrml ate�. ba�kas1n1n ma l1 üstündeymi� glbi, d üz dam1 n üzerindeydi daho: bundan y1 lg1yo kap1lm1�t1 kõpek: cünkü kõpe kler hrrs1zlara ve hayaletlere lna n 1 rlar. Ylne bõyle bir kõpek u l umas1 i�iti nce, yüreg im ac1d1 bir daha. Nereye gitm i�ti cüce? Ya gecit? Va õrümcek? Ya o bütün 1 51

f1s1 lda�ma la r? Dü� mü gõrmü�tüm? Uyanm1� m1yd1m? Ya ban kaya l 1 klar a ras1nda birdenbire tek ba�1 ma, ya pya l n 1z kalm1�.­ t1m en 1ss1z ay191g 1nda . 1 !? t e b i r o d a m y a t 1 y o r d u y e r d e ! Ve i�tef Kõpe k, s1cr1y or. tüyle rini kaba rt1yor, inliyo r, i�te gõr­ d ü geldig imi , derke n u l ud u yi ne, derke n b a g 1 r d 1 yi­ ne: ben hic kõpegln bõyle ya rd 1 m iste rcesine bag 1 rd 1 g 1 n 1 ,. i�itmi� miyd i m? Gercek, b u gõrdügüm gibisin'i gõrmemi9tim hic. K1vranon. bogulan, ti triyen. yüzü allak bullak, agz1 ndan bir agir kara y1 lon sa rkan, gene bir coba nd1 gõrdügüm. Bir tek yüzde bunca bula nt1 . bunca solgun korku gõrdü­ güm olmu� muyd u? Herhalde uyuyord u . Derken bogaz1na akt1 y1lan, oras1 n1 soktu. 9imdi de ç1km1yordu. Elimle y1 lana as1ld 1 m , as1 ld1m. bo�u na! Y1fan1 bogaz1 n dan ç1 kara mad1m. Derken bir bag 1rmad1r koptu icimden : u l s1rf ls1r! Kopar ·b a�1 n 1 ! ls1rf» bõyle bag1r1yordu icimdeki; korkum, nefretim, tiksintim, ac1mam, bütü n iyim, bütün kõtüm. bi r tek ses olmu i;; , bag 1r1yord u lci mden . Ey cevremdeki gõzüpek ki�iler! Ey aray1c1lar ve a ra�t1r1c1lar ve kurnaz yelkenlerle bilinmedik denizlere ac1 lanla rf Ey bi l ­ mece tutkunlar1f Cõzün n1z ki�inin Cünkü g ôrd ügüm d 1 r ?

bana gõrdügüm bilmeceyi, yoru mlay1n bano en ya l gõrüntüsün ü l simge olara k o, gõrüntüyd ü , õnceden gõrmeyd i: n e y d i ? Ve bir g ün gelmesi gereken k i m •





Bogaz1na bõyle y1lan a kan coba n k i m d i r ? bõyle en agir, en kara istem a kan �da m kimd ir? Ama coban, bag1 rt1m1n ôgüdüne uydu d1 heml Tô uzoga tü kürdü y1lan 1n ba�1 n 1 : Art1k coban deg i l , art1k i nsan deg il, sa r1 l1 biriydi g ü 1 e n ! Yeryüzünde ki mse g ibi! Ey karde�leri m, i�ittigim, insan g ü l ü�ü 1 52

Bogoz1 na

da. 1s1rd 1 ; zorlu 1s1rve oyoga f1 rlod1. deg i!?mi� biri, &!?1 kla g ü lmemi�ti o n u n olm1yan bir g ü l ü�tü,

�imd iyse b i r susuzl u k kem iriyor beni, dinmek bi lmiyen blr õzlem. Ben i , o g ü l ü9e d uyd ugum õzlem kemi riyor : a h , daha nas1r dayan1 yorum ya9am 1ya! Ve nas1 I dayo n 1 r1 m 9imd i õlmiye ! Bõyle buyurd u Zerd ü9t.

i s t e n m i y e n

Mutluluk

O s t ü n e

Zerdü9t, yüregi nde bu türlü bil meceler ve ac1 l1klarlo a�1yor­ du denizi . Fakot M utl u Ada lardan ve dostla r1 ndan dõrt güntük yine bir uza kl1 kla ayr1 ld1g 1 ndo, art1k bütün ac1lar1n1 altetmi9ti : yengiyle ve sag lam basan aya klarla d u ruyord u yazgrs1n1n üs­ tü nde. Derken , sevi nen vi cda n1na fi>Õyle ded i Zerdü9t : Yaln1z1m yine ve ya ln1z olmak istiyorum, d u ru gõkle ya ln1z ve acr k denizle: ik indi old u yine cevremde. Dostlar1m1 bi r ikindi va kti bulmu9tum i l k kez; yine bir ikindi va kti bulm u�tum onlorr ikincisi nde de: bütün 191 klor1 n daha bir sessizle9tigi saatta . Cünkü yerle gõk a ras1nda yol alan her m utlu l u k art1k 1�1kl1 b i r cano s1g 1 nmok ister: o r t 1 k m u t 1 u 1 u k 1 a doha bir sessizle9ml9tir bütün 191klar. Ey hayatrm 1 n ikindisl! Bir zama nlor m utlulugun dahi vad i­ ye i n mi�ti s1g1nmak icin: o ac1k, konu ksever ca n lar1 bulmu9tu derken. Ey haya t1m1n i kind isi ! Nelerden gecmed i m bir te k $eyim ol sun d iye: bu canl1 korusu d ü�ünceleri m i n ve bu tan aga rt1s1 en yü ksek u mudumun ! Yolda�lar a r1yordu, k e n d 1 umudunun cocuklar1n1 a r1yord u yo rat1c1 bir za manlor: gel gõr ki, õnce kendisi ya ratma­ d 1 kça, onlar1 bula m 1 ya cag 1 an l a � 1 ld1 Eserimin ortas1 nday1 m bôy lece, cocu klar1ma gidiyor, onlar­ dan dõnüyorum: Zerdü9t, cocu klart ug runa geli!?ti rmelid i r ken­ dini. Ki�i bütü n y ü regiyle a nca k cocugunu, bir d e eserin i sever, ve nerde ki9i kend ine büyük bi r sevgi d uya rsa, orda gebe l i k be­ lirtisi va rd 1 r; . bõyle oldug u n u gõrm ü9üm ben . '

-

.

1 53

na sen in le ! En deri n a c i ma d u rmu 9um burd a ben : mans1z geld in!

sen za-

Cekil git, ey mutlu saat! Orava s1g1nso n , cocuklarrm1n ya­ ntnal Hadi cabuk! Onlar1 b e n i m m utl ulugumla ·kutsa ak ­ !?ªm o l madan ! l 9te, ya kla91yor bile ak9a m : güne9 bat1yor. Cekil. m utlulu­ g u m beni m ! Bõyle buyurd u Zerd ü�t. Bütün gece m utsuzl ugunu bekled í , a ma ·b o9una bekledi. Gece duruydu, sessizd i ; mutl uluksa git­ ti kce ya kla91yord u ona. Fa kat sabaha dog ru Zerd ü9t, gõnl üne güldü de. a layl1 a layl1 ded i : « M utl u l u k a rd 1 mdan ko9uyor. Ben kad 1nla r1 n ard1 ridan ko�muyorum da ondan. Oysa m utl u luk, ka ­ d 1 nd 1 r.»

G ü n e �- D o g m o d o n Ey ·üstümdeki gõk, ey tertemiz, derin gõk! Ey 191k ucuru ­ mu! Sana bakt1 kca tanrrsa l isteklerle titre rim. Senin yüksekligine sa lmak kend imi, bud ur b e n ·i m derinligim! Senin tertem izl ig lnde gizlemek kendimi. bud u r . b e n t m sucsuzlugu m ! Güzel ligl bürür ta nr1y1 : y1 ld1zlar1 n 1 õyle sa klars1n sen de. .. Konu9mazs1 n: õyle bi ldirirsin bana bilgeligini. Dilsiz agd1 n kükriyen den izin üstüne bugün benim icin; sevg in ve gõsteri9sizligin, kü kriyen gõnlüme bi r 9ey a c1 klor. Ne g üzel geldin üstüme, g üzellig ine bürünmü9; d i l siz konu�tun benimle, bilgeliginde apac1 k: . Ah, gõnl ündeki bütün gõsteri9sizligl nasrl sezm· iyebil i rd i m ! Sen g üne�ten õnce geldin ü stüme, en yaln1za. Seni n le tâ ba9tan beri gõn ülde�iz; ac1ya, korkuncluga ve yere ortag1z sen i n le: g üne�e ·b ile ortagtz. Birbirimizle kon u9moy1z. pek cok bil i riz de ondan -: Ses­ siz d u ruruz birbirimize, bilgimizi blrbirim ize g ü lümseriz. Ate9imin 1�1g1 deg i l misi n sen ? Kavray1� 1 m 1 n e9i gõnü l san­ de d eg i l mi? '

·

1 56

Birli kte õgrendik her �eyl, blrllkte õgrendik ken d i m izden õte ogmaya kendimize, bu l utlan mada n g ü lü msemey4 : bul utlonmadan g ü l ümsemeyi tô a�ag 1fara p1r1 I p1r1 I gõzlerle nice bin kulac uzaklardan, zor ve omac ve sue, yagmu r g i bi akorken a lt1m1zda. Yaln1z gezerd i m ; o yan l 1� yollo rda gõn lüm neye ac1k1rd 1 geceleyin? Daglara t1 rman1rd1m; kimdi, sen degi lsen, a rod1g1m dogba�Jarrnda? B ütün gezmelerim, dag lara t1rman1�1m: gereksinmeydi ya lucmok isterd·i büntz, c1 kmaza glren kl�inin c1kar yoluydu: tün 1istemim yoln 1z, ucmak sa nai Gecen bul utlar degin, sen i bozan �eyler degin h 1 n c bag­ lad1g1m ne vard1? Kend i h1 nc1ma bife h 1 nc baglad 1g 1 m olurdu, sen i bozd ugu i cl n ! Ti ksini rim gecen bulutla rdon, o sinsl ya ban ked ilerinden:· onlar bizden, ikimizi n olonr a l 1 rlar, o kocaman, o son Âm i n demeyi. suz Evet ve Bu aroc1 lardan, karmoc1 lardan ti ksin friz biz, o gecen bulutla rdan : o yo r1 m yamalak ki�ilerden, ne yüre kten kutsomay1 õgrenmi�. ne yürekten ilenmeyi. Kapal1 bir gõk altr nda kapal1 bir f1ç1da oturu rum, gõksüz bir u cu ru mda otururu m daha iyi, gecen bulutlarla bozuldugu­ n u gõrmektense, ey p1r1 I p1 r1 f gõk! Onlar1 centikli tellerle, �im�ekten alt1n tef lerle tutturma­ y1 õzledigim oldu s1 k s1k, o kazan kar1 nlar1 üstünde davul ca­ tay1m diye gümbür gümbür: - k1zg 1 n bir d avulcu, seni n Evet ve Aminini cald1la r diey üstümdeki gõk, ey tertemiz, p1r1 I p1r1 I gõk! ye ·b enden ! ben im Evet ve  minlml cald1lar d iye ey 1�1 k ucurumu! senden . Gürültüler ve gõk gürlemelerl ve f1 rt1na sagana klar1, bun­ da n, bu sak1ngan, ku�kulu kedi d i n lenmesinden yegdir gõzüm­ de; kf�iler aras1nda da usul basanlara, ya r1 m yamalak ki!?ilere h 1 nc bag lar1m en cok, ku�kulanan, d u rum s1yan, gecen b u l ut­ lara . cHer klm ·k uts1yamazsa, i len meyi õ g r e n e e e k t f r ! » ....

1 57

- bu d uru õgreti bana d u ru gõkten d ü�tü; bu y1ld1z, ka ro n l 1 k geceler bile d u rur g õg ü mde. Ama kuts1yan1m ben , Evet diy eni m . sen ben i ku9 att1 kca. ey terte miz, p1r1I p1r1 I gõk ! Ey 1 9 1 k ucu ru m u ! bütün ucurumlara ·J letlri m kutsa l Evet dememi. d iyen : cok ugra9t1m b u Kuts1ya n olmu�um ben, Evet yüzden, hep ugra9trm, bir g ü n el lerimi kurta roy 1 m diye k ut­ samak içln. ·

Ama kutsamam �udur ben i m : her 9eyin üstünde gõgü gi­ bi d u rma k. deg i rml da m1, gõgel ca n1 ve sonras1z güvenligi g i ­ bi: kutsan1 r bõyle kuts1ya n ! C ü n k ü her 9ey sonras1zl1k p1 nar1nda adland1 r1 l 1 r. iyl ile kõ­ tünün õtesinde; iyl ile kõtü n ü n kendi lerl, a ra gõlgelerdir ve ya� üzü ntü ler ve gecen bulutlard1r ancak. Gercek. kutsamad 1 r bu. sõvme degil, n ice ki ben derim: rRaslant1 gõg ü du ru r her 9eyin üstünde, su csuzluk gõg ü, teh ­ l i ke gõgü, umursa mazl1 k g õg ü .» yeryüzü nün en eski soyl ulugu; geri verd i m

onu her �eye, her 9eyi ben amac tutsakl1g1 ndan kurtard 1 m . Bu õzg ürlügü, bu gõk sevi ncini, gõgel bir can g i bi kov ­ d u m her 9eyin üstüne, nice ki ben dedi m: «Nesnelere buyruk yürüten, nesnelerle isteyen son ras1z bi r l stem yoktu r.» O l stem in yerine koyd um bu um ursa mazl1g1, bu defiligi. . .. nice ki ben d edim: « Her �eyde olmayaca k tek 9ey va rd1r . .... usauya rl1 k!» B i r p o r e a us, besbelli, y1 ld1zdan y 1 ld1za serpilmi� bir bilge l i k toh umu, bu maya ka r19m19 her 9eye: deli l i k ugrc-· na. her �eye bi lgelik kar1�m1�! Dogrusu, bir pa rca bilgeli k olabilir; ama 9u kutlu g üve;-i ­ ligi buldum her 9eyde: rasla nt1 n 1 n aya kla r1yla hora tepmeyi yecj tutuyorlar. Ey üstümdeki gõk! Ey tertemiz, y ü ce gõk! Sen i n tertemizli ag1n1n olõrüm ceg i n i n , us gind ir ben ce, son ras1 z bir us mamasr:- bence tonr1 sa l raslant1lar1 n hora teptigi yer olman, ber� ce tan r1 lo r masas1 olman, ta nr1sa l za rlarla oyuncular icln! 1 58

K1zard1n mt ne? Sõylenmeyecek bir �ey mi sõyledim? i n ­ cittim mi seni kutsayam derken ? Yoksa ba9ba�a olma m1z1n utanc1 m 1 sen i bõy le krzarta n! Gideyjm mi d iyorsun, susaya m m1, g ü n d ü z geli­ yor d iye? Derindir dün ya : daha derin, gü ndüzün dü �ündü�ürrd e n . Her �ey sõze dôkülmez g ü nd üzün õnünde! Ama gü ndüz geliyor: ayr1lal1m! Ey üstü mdeki gõk, ey uta ngac! Ey bal k1yan! Sen ey gü­ n e� dogmadan õnceki mutl u l ug u m ben im! Gü ndüz gel iyor: ay­ r1la l1m! Bõyle buyurdu Zerd ü�t.

K ü ç ü l t e n

E r d e m

O s t ü n e

1

Zerdü$t yine kara ya ayak ·b ast1g 1nda, dog ru kendi dagrna ve magaras1na g itmed i ; nice yollar yürüdü, n i ce sorular sor­ d u , �unu bunu õgrendl; son unda kend isl lcin, 9a ka yollu, $ÕY­ le d edi: c Nice k1vr1mlardan son ra yine kendl kaynag1na a kan 1 rmaga bak!:e Kendisi yokken. i n s a n 1 o r a ne olmU$tU, anla ma k istiyord u : büyümü$1er miydi, kücülm ü$1er miyd i . B i r g ü n bir s1ra yeni evler gõrdü de, �a�1rd 1 ve dedi: Bu evler de ne ola? Besbelli, bir ulu can kendi õrnegi ola ­ ra k kurmam1$ bunlor1 ! Sersem coc ugun biri bunlo r1 kendi oyuncak kutusundo n c1korm1� olmas1n? Ba�ka bir cocuk bunlar1 yine kutusuna koyso ! Hele �u ot ú rma oda lar1, �u yata k odo lar1 , e r k e k 1 e r buralara g i rip c1kabilirler mi? Bunlar san ki ipekl i kuk­ lalar lcin yap1 lm19lar. yo d a gizli gizli otlan1p ba9ka lor1 na d a koklatanlor ·i cin. Ve Zerdü9t d u rdu ve dü9ünd ü . Son u nda üzgün üzgün de­ di: c H e r 9 e y kücülmü9! Alca k kap1 lar gõrüyo rum her verde: b e n i m gibiler 1 59

do h o bu kap 1 l a rd a n geçe b i l i rler, a ma e g i l m e k zo runda k a l 1 r ­ Ja 1·J Ah, y u rd u ma n e za111a n do neceg i m y i n e, k ü e ü k 1 e r

zoru11da k a l m a y a cog 1 m , zoru 11 d a

k a l m ayaca g 1 m

yere !

o

Ve

a rt1 k eg i l m e k

õ n ü n d e

Z e r dü � t

içini

eg i l m e k çekti

ve

uza k l a ra ba kt 1 .Fa kat ·a y n 1 g ü n . k ü c ü lten e rdem ü s t ü n e kon u 9ma s 1 n 1 y a ptr .

2 B u h a l k 1 n i ci n d e d o l a � 1 y o r, goz ü m ü dõrt a c 1 yo ru m : e rd e m ­ leri n e i rr1 re n m e m e m i bag 1 9 l a m 1 yo rla r. Ben i

1 s1 r1 y o rla r,

o n l a ra :

i n sa n l a ra

kücük

ve k ü c ü k insan lar1 n

gere k i r. ded i g i m i c i n , o l d u k l a r1 n 1

kücü k

a n l a m a k b a n a g ü c g e l d igi

e rd e m l e r

g e r e

k 1 i

icin!

Ben b u rd a . yaba n c 1 b i r çõplü kte tav u k l a r 1 n b i l e g a g a la d 1 g 1 bi r h o roz g i b i y i m d a h a : a m a b u yüzden tav u kl a ra l< 1zd1g1m yok.

B üt ü n k ü çü k s1 k 1 n t 1 l ara o l d ug u g i bi . onla ra da i n c e l i k gõs­ teriyoru m ;

k ü ç ü k le re di ken gõste rm e k , bana

k i rp i l ere yara�a n

b i r b i l ge l i k m i 9 g i b i g e l i yo r. A k $a m l a r1

a te�i n

ba � 1 n a

oturd u k l a r1 n d a ,

hep

kon u­

beni

� u r l a r. a m a h i c b i ri be n i d ü $ ü n mez!

Õ g re n d ig i m yeni sessizl i k 9 u d u r: b e n i m l e i l g i l i g ü rü ltüleri , '

d ü $ ü nceleri m i n üstüne õ rtü geri yor. Bag r1 91yorl a r:

«Bu

k·a ra n l 1 k bulut b i zden

n e ister? A m a n

u ya n 1 k d u ra l 1 m da , ta u n get i rmesin ü st ü m üze ! » Gece n l erde b i r ka d 1 n , bana gelmek isteyen cocug u n u he· men geri cekti : > Egemenlik tutkusu: a ma tem izlere ve yol n 1zlara ve kendi -kendine yeter yüksekliklere de bo�tan ç1kar1 rcasrna ogan, yeryüzü gõklerine ba�tan c1 kar1rcas1na k1rmrz1 mutl u l u klar ci­ zen bir sevgi g i bi par1I po r1 I yonan. Egemenlik tutkusu: amo yü ksek olon, ' güc ugru ndo egil­ meyi õzlerse, kim buna t u t k u der ki ! Gercek. soyr1 l 1 k ya do dü�künlü k soyr laca k hl cbir $0Y yoktur bu türlü õzlemde, bu türl ü egi li�te! kendine yeter ka lYa ln1z yüceler hep yaln1z ve kendi mas1nlar diye: daglar vadilere, yücelerin yelleri de ova lara i n ­ mesin diye: ve erdem od1n1 Ah. bu türl ü bir õzleme uyg un vaftiz kim bu laca k ! «Armagan Eden Erdem» adland1r1 lamaya n 1 bir za manla r bõyle adland1rm1�t1 Ze rdü9t. dogr usu. i l k kez o l uyorO s1 ra �õyle bi r9ey de olmu $, Zerdü�t'ün sõzleri b e n e 1 1 1 J g i kutsa m1�t1, g ü cd u bu ! lü bir ca nda n kaynayan sa g ve saglam benciJligi: - õyle güclü blr candan ki, yüce, g üzel, ba9a ran. d i n len ­ diren gõvde, cevresinde her �eyin oyna kesildlgi gõvde ono vergidir: - k1vra k, inand 1 r1c1 gõvd e, õyle hora tepen biri ki. sim­ sevin en cand 1r. Bõyle si gõv­ kend lne gesi ve õzü kend i sevin mesi , «erd em» a d 1 n 1 kend i n e dele rle can la r1 n kend i verir kendlne. Bõylesi kendi -kendine sevin me, sa nki kutsa l korularla 1 81

korur kendini lyi ve kõtü üstüne sõzleriyle; h o rgõrü lesl her 9eyl, m utluluguna verdigi adiaria kovar yan1nda n . Kova r ya n 1 ndan õd lek blldigi her �eyi; der ki: cKõtü. õd lek!» Boyuna üzü len, ic ceken, ya k1nan, en kücük y a n 1 . c1 karlar1 bile dev�iren ki mse ler hor gõrünürler ona . O. her yasl1 bl lgeligi de horgõrü r: Gercek, ka ra nl1kta ciceklenen bilgellk de vard 1 r, gece gõlgesi bilgeligi, hep �õyle ic ceken bilgelik: «Her f?ey bo�!» Ü rkek g üvensizlik ve ·ba k1�larla eller yerine o ndlar isteyen herkes. dü�ü k say1 l 1 r onca: pek ku�kulu bilgel i k de õyle, bunla r õd lek ca ntar1n i�idir de ondan . Kolay begeni len , kõpek gibi hemen s1rtüstü yatan a lcak gõn üllü ki9iler, daha da dü�ük say1J 1 r onca; a l ca k gõn üllü ve kõpekce ve sofu ve kolay begenilen bilgel i k d e va rd1r. Ken dini hiç savunmayan, ag1l1 tü krügü ve kõtü bak1�lan yuta n , fazia sab1rl1, her �eye katlanan, her �eyle doyan ki�i­ lerse, büsbütü n igrenc. ti ksinc gelirler ona: kõleler õyle o l u rlar da ondan . l ster tan r1 la r1n ve tan r1 tekmelerinin õn ünde, lster insan­ lann ve ahma k insa n oyla r1 n 1 n õnünde kõlece davra n 1 ls1n: kõ­ leligin h e r türlüsüne tükürür bu kutlu bencillik! Kõtü: bõyle der o h er süklüm püklüm ve atcakcas1na ·kõzor alt1nda k 1 rp19a n gõzlere, s1kk1n yüreklere ve le ofano, kal1n, õdlek dudaklarla õpen yalanc1 alça k gõnüll ül üge. Düzme bl lgelik: bõyle der o, kõle ve ya�l1 ve yorgun ki· �ile ri n sõzde bilgeligine; hele bütü n o kõtü, kurnaz papaz z1r­ vafar1na! Oysa d üzmece bilgeler, bütün pa pazlar, dünya yorgunlar1 ah, bunlar1n h i leci ligi ne ve kad1 n ruh lu, kõle ruhlu olanlar, h 1 nz1 rca oyu n l a r oyna m1�t1 r bencillige! i9te · b u e rdem say1 lm1�. Bencllligl kõtüye kullanmak, b u n a erdem denmi9tir! cBenci l lik» bütün o d ünya yor­ i9aretli õrümcekter, h a kl1 ola ra k, b u n u g u n u õdleklerle h a c tstiyorlard1 i9t·e ! Amo bütün ·b un1a r lci n geliyor gün düz, deg i9me, dog ru l u k k1l1c1, b ü y ü k õ � 1 e : o zaman neler c 1 kaca k ac1ga! B e n i sag ve kutsa l , bencilligl de kutl u bildiren, evet, ,

1 82

o doh i, bild i g i n i fa lei g i bi b i l d i ri r: y a k 1 n d a



b ü

y ü k

«B a k

1

g e

,

i y o r

,

õ g 1 e !»

Bõyle b u y u rdu Zerd ü �t.

A g 1 r l 1 g 1 n

R u h u

••

U s t ü n e

1

Ben i m d i l i m h o l k 1 r1 d i lid i r: kon u�mam1 pek kaba, pek cand a n bul u r c1tk1r1 l d 1 m zü ppel er. Bütün

ko lerr1

m ü re k ke p

bal 1 k la r1yla

t i l k i l eri ne d a h a d a yaba n c1 gel i r sõzleri m .

E l i m , deli e l i d i r: b ü t ü n masolar1 n ve d uvarl a r1n ve deli süs­ leme leri ne, d e l i ko ra l a m a la r1 n a yeri o l a n her �eyin va y hâline!

Aya g 1 m , at ayag1d 1 r: dag to9 demez teperi m , o te ria sen i n

bu to rla b e n i m t1 r1s g i deri m , dõrtnala ka l kt!m m1 d a �eyta n 1 n

ken di siyim. M idem m i ,

ka rta l k u rsa g 1 o l m a s 1 n ? En cok kuzu et i ni

sever de. Evet, ku� kursag1 olso gerek.

Sucsuz 9eylerle beslenir, azia yeti n í r, h a z1r ve sab1rs1z ucben bõyleyim a rt 1 k : bunda ku �ca bir

m oya, ucup g itmeye, yõn olmoz o l u r m u h l c!

Hele a g 1 rl 1 g 1 n ru h u na d ü9 m o n

o l m am,

ku�l ug u n

ta

ken­

evet, ca n d ü�ma n 1 olmam , ba� dü�man. dogu�ta n

d i sid ir:

d ü�ma n . Ah, dü9ma n l 1 g 1 m nerelere ucmod 1, n ere lere sa pma d1

k i 9 i md i ye d e k !

y a k a e a

T ü rk ü ya ka b i l i ri m b u n a

b i r evd e

tek

ba � 1 m a

olsam

da ,

türk ü rn ü

g 1

m

ke n d i

d a :

1ss1z

kula klar1ma

sõylesem de. Baska tü rk ücüler de va rd r r, elbet: a n c a k- ev dolars a. g 1 rt· •

la kla r1 y u m u $a r, el l e ri ko n u 9 u r, g õ z l er i d i l l e n i r, y ü rekleri uya·

n 1 r:

ben b u n l a ra benzemem .

2

i n s anla ra g ü n ü n b i r i n d e u c m a y 1 õg retece k ki9i, bütü n s 1 •

1 S3

n 1 r t a � la r1 n 1 yerlerinden oynataca kt1r; bütün s1n1r ta9lar1 ha­ vaya ucaca k t t r onun ·kar1?1s1nda; yeryüzü n ü yeniden vaftiz edecektir o, «yegni» diyecekti r. Deveku�u. en yelli atta n dahi yelli ko9a r, ama ba91n.i do agir topraga adamak1 l l 1 sokar: u camoyan insan da bõyled i r i �te Veryüzü ve hayat ag i r gel ir ona : bõyle i s t e r ag1 r­ l1g 1 n ru h u ! Oysa yeg ni le�mek ve ku� olmak i steyen ke n d i n i bõyle õg retiri m ben . sevmelid i r: Sayr1l a r1 n ve sarar1 p sol mu9 Iar1 n sevgisiyle degil, 9üphe­ siz: cünkü bunlar1n õz-sevisi dahl kokar sas1 sas1 ! bõyle õg retirim ben sag ve sag Ki�i kendini sevmeyi, lam bir sevg iyle sevmeyi õgren melidir: kendine katlanabilsin. sagda solda sürtmesi n diye . Bõyle sagda solda sürtme, 1 kom9u sevgisi» der kendine: bu sõz ler, $imd iye d ek uyd uru lmu� en k uyruklu ya lanlar ve hele herkese yük olonlar a ras1nda . i ki yüz l ü l ü klerd i r, Gercek, kendini sevmeyl õ g r e n m e k bug ü n l ü k ya r1 n l 1 k bir buyru k de� i ld i r. Tersi ne, bütün sanatla r1 n en i n ce­ si, en k u rnaz1, en yü kseg i, en sab1 rl1s1d 1 r. Cünkü senin olan senden adama k1II1 sa k l 1d 1 r ve bü t ü n gõbõyle m üler icinde en son kaz1Ia n , ki9i n i n kendi gõmüsüdür, gerekti rir ·a g1 rl1g 1n ruh u . Daha be9i kteyken agi r sõzler, a g i r degerler s u n a rl a r bi· bõyle derler bu çeyize. Onun ugru na ze : « iyi» i le « kõtü» bag 1l?lan 1 r val?a mam1z. Cocu klar1 n yo kla�molar1na bunun icin katla n 1 l 1 r, kendilerin i sevmeyi va ktinde yasa k etmek icin. bõyle gerekti ri r ag1rl1g1n ru h u . bize veri leni, icten bag l 1 l 1 k la daya n r k l 1 Bize gelince, omuzlar üstünde ya lc1n daglardan 0�1 r1 r1z! Terleyecek olursa k, bize derler: « Evet, hayat ag r r bir y üktür!» Oyso insa n 1 n kendisidir agir yü k ola n ! Omuzlar1 nda bir sü rü yo ban.c1 �ey tat?1 r da ondan. Deve gibi cõker de, boi boi y ü k y ü·klet i r s1rt1 n a Hele güclü. sayg 1 l 1 , yük-ta9 1yan inson: nice y a b a n e 1 ag i r sõzler y ü kler s1rt1na , derken · hayat ona cõl gibi gel i r! .

,



,

.

1 84

Gerçe k! K e n d i m i z i n olan nice �eylere katla n mak d a h i güç gelir! Ve i nsan1n icinde nice �eyler va rd 1 r ki, ístiridigrenc ve kaygan ve kavranmas1 gü c;yeye benzer, bu yüzden soylu süsl erle donan m1� soylu bir kabuk. ara ­ c1l1k eder onlara. Ama · bu sanatr da õg renmelidir ki�I : bir k a ­ b u k ve sevimll bir gõrü n ü� ve kurnaz bir kõrl ük e d i n m e y i ! Sonra, n ice ka buklar yetersiz ve zava l l 1 ve pek kab u k o l ­ d uklar1 ndan, nice �eyler aldat1c1d1r insa nda. Pek cok iyilik ve g ü ç, h i c mi h ic sezil mez; en seckin yemekler, tadaca k ki�i bulamozlar! Kad 1nla�, en seckinleri, bunu bilirler: bi raz �i�man, bl raz . a h , bütün blr af1 nyoz1s1 bag l 1d1 r bu kodarc 1 k 9eye: zay1f, l nsan1 aç1ga c1 karma k g ü ctür, hele kend i kendini ac1ga c1 karmak daha da güctür; can üstüne s1 k s1k yalan sõyler ru h . Bõyle gerektiri r ag1rl1g1n ruh u . Oysa �õyle diyen, kend ini aç1ga c1 karm 1�t1 r: «Bu b e n i m iyim, b e n i m kõtümd ü r» kõstebegi ve cücey i susturmu!? olur �õyle d iyen : « Herkes iyi, herkese kõtü.>> Dogrusu, her �eye iyl d iyen leri, bu dü nyayr en iyi �ey sa doymu�lar derim onlara. yan l a r1 da sevmem. Tüm Her �eyden tad a lmay1 bilen tüm doym u�luk: en yüksek begeni degildir bul «Ben» ve «Evet» ve u Hay1 r» demeyi õgrenmil;i inatçr, titiz dillerle mide leri sayar1m be n. Oysa h er �eyi cigneyip sindirmek, dom uzlug un ta kenbir e�eklerin, bir de e9ek gibidisidir bu! Hep «V I A» demek, lerin õgrendigi l?eydlr bu! bõyle ister b e n i m begeKoyu sar1 ile ate� k1z1 l1, . n i m , bütün ren klere kan ka r1�t1rtr. Oysa evin i beyaza ba · danalatan, beyaz badanal1 bir can 1 bildirir ba na. Mumya lara gõnü l veri r kimi, kimi de haya letlere: i kisi de a h , ikisi de begenime oy k1her türlü ete, kana dü �mand1 r, r1d1 r. Ben ka n1 severim de onda n . Herkesin tükürdügü, kustugu yerde de ot u rmak, bar1nmak h 1 rs1zlar, ya la n ­ istemem ben : bu b e n t m begenimdir, c r la r arasrnda ya�a r1 m doha Jyi. Ki msen in a gz1 nda alt1n yoktu r. Ama büt ü n tü krü k yalayan lar daha da igrenc gelirler -

·



1 85

bano; gõrd üg ü m en igrenc i nsan1 da «asalak» d iye adland 1 r ­ d1m: sevmek istem i yor, a ma sevgiden geciniyord u . Ben o ki!?i lere dahi m utsuz d eri m. sececek tek y0Jlar1 va rd 1 r: ya kõtü bir h ayva n , yo da kõtü bir hayvan-eg iticisi olma k . Ben ev k u rmam o n la r1 n o ros1nda. Ben o ki�ilere dah i mu tsuz derim, hep b e k 1 e m e k zorundod1rla r. b Ltnlar begenime ayk1r1 d 1 rl a r: bütün verg ici ler v e cerc i l e r ve kro l la r ve õb ü r topra k d ü k k â n bekcileri. ve Gercek, bekJemeyi ben de õg rendim. hem iyi õgrend í m , ama k e n d i m i beklemey i . Ve her 9eyden õnce, d i ne l ­ meyi ve yü rü meyi ve ko9may1 ve s1cra may1 ve t 1 rmanmay1 ve h o ra tepmeyi õg rend i m ben . Ama ben i m õg reti m �udur: g ü n ü n biri n d o u c m o k isteyen . ónce d inel meyi ve yü rümeyi ve k o � m a y 1 ve t 1 rma nmoyr ve ho­ ucmayo, ucma k la ba �l aya maz k i � i ! ra tepmeyi õg ren melidir: Nice pe11 cerelere t1 rmo11 rnay1 õõre n d l rn J p merdiven lerle, ri ice y ü k sek dlreklere t 1 rm n n rJ 1 nt cev l k bo c a k l a rlo : bi l g i ' n i n yü ksek d i re k leri í.i stü ne (lf U rmo k bnno t1 tc de k l.i c ü k b i r mut­ l u l u k g i bí güriíomodf; y(J·l< sok c1 1 rekler uf�tunde k i.� c ü k yal 1n1 lor g ibi titremek: k (jçuk t) i r r � r k '1 orol , o r n o vc:>IL1nu y l t l r m l � gemiciler ve kozaya ..

-

,,..

·

·

u�ro m1" k lf.lllor t ��ln t1 t 1y u k bl r avun t u t 'f t} rl t.t vc>llor( i ile ckõtü> den sõz a c1yordu. Uyku lar1n1 ka c1rd1m, 9õyle õg rettigimde: iyi ile kõtünü n ne megerki oldugunu d a h a k i m s e b i 1 m i y o r : ya rat1c1 olal Odur ·i nsan 1n eregini yaratan ve yeryü.züne anlam1n1, , y o gelecegini veren: bir 9eyi n iyi ya da kõtü olmas1 onun r a t m a s 1 d 1 r . Ve onlara eski k ü rsüle rini ve o eski büyü klenmenin otu r­ dugu her yerl a ltüst ettirdim; onla r1 büyü k erdem ustalar1na. kurto r1.c1lar1no g ü ldürdüm. erm i�lerine, oza n lar1na ve d ünya Asrk suratlr bilge leri ne ve hayat agoc1n1n üstüne ko ro bir korku luk gi bi tünemi� herkese güldürdüm on la r1 . Onlar1 n o büy ü k meza r yoluna otu rd u m. le!?lerin, ok� ·

.

1 87



bobala r1 n yan1na, ve bütü n geç mi�l erin e : ve geç mi�J erin in cü rüyen, k o ku�an gõrkemine güldüm. Gercek, tõvbe vaizleri g i bi, d e li le r g l bi ate� püskürd üm, ilenç yagd1rd1m büyüklü klerine ve kücükl ükleri ne. Ah , en iyi­ leri õyle küçü k ki! Ah, en kõtülerl õyle kücük ki! - bu yüzden g üldüm i �te. Ben im o bil g e õzlem im i�te bõyle hayk1rd 1 , bõyle g ü l d ü içimden , daglarda dogan, yaban bl lgel l k gercek! kanat c1 rpan, büyü k bi lgelig i m ben i m . ,

Srk s1 k ben i a l r r gõtürürd ü yukorlora, tâ uza klara , kah -

koh a lar ortasrnda; derken uctum bir ok glbl ti t ri y e re k g ü ne� esrigi sevi ncler a ras1ndo n : ,

h i c bir d ü�te gõrülmem i9 uzo k geleceklere. sa natc1 l a ­ r1 n d ü�ledigi güneylerden daha s1ca k güneylere. hora tepen tanr1 lar1 n b ütün giysi lerinden utand1g1 yerlere: ben bõyle simgelerle k o nu�oy1 m , ozanlor gibi a ksayo ­ y1m, kekel iyeyi m: dogrusu. oza n olmak zorunda kald1g 1m icin utan1yo ru m! Her olu�un bana ta n r1lar ha lay1 , tan r1 lar haylazl1g1 gibi gõründügü, d ü nya n1n ba�1 bo�. sa v r u k kendine dog ru kact1 g1 yerlere: .

nice tan r1lar1 n so nras1zca kac1�mas1 ve yeniden birbi­ rini a ra mas1 olara k, nice ta n r1 la r1 n m utlu celi9mesi , yen i de n sõyle9mesi ve yeniden birbirine ya klo9mas1 olo ra k: Bütün zam an1n bana ânla rrn a,ayc1 l1g1 gibi gõ rü n d ü g ü ye rlere, zorunl ulugun õzg ü rl ü k oldugu, õz g ü rl üg ün d i kenleriyle m ut l u l u k icre o ynad r g 1 yerlere: Eski �eytan1m1 yeniden buldugum yerlere. ve ba� d ü�­ ma n 1 m 1 , ag 1 rl1g1n ru h u nu ve a g 1 r l 1 k ru h u n u n ya ra tt 1 g 1 bütün �eyleri : zoru, yasay1, zoru nlulugu ve sonucu ve amac1 ve iste ­ mi ve iyiyi ve kõtüyü: Õ yle ya, ü z e r i n d e h or a te pi lecek, h o ra tep i l i p g e e i 1 e e e k bir !?ev . olmas1 gerekmez mi? Cevikler. en cevikler u g runa, kõstebeklerle a g i r cücelerin olmas1 gerekmez mi? 1 88

3

Yine ordad1r ki, ,'{ O stinsan» sõzünü buld u m yolda, ve in­ so n 1 n alted i lmesi gereken bfr �ey oldug unu. inso n 1 n erek deg i l , kõprü old ugu nu: yeni ta nlara gõ­ türen yol la rd1r diye õglelerine ve ak�amlor1na sevindigini: Zerdü�t'ün büyük õgleyle ilgili sõzlerini ve i nsan 1 n üs­ tüne o k�om1n son k 1 rm1z1 1�1klar1 gibl ost1 g 1 m her �eyi. Gercek , yen i g·e celerle birlikte yeni y1ld1zlar da gõsterdim onlora; ve gül meyi ren kli b i r cod 1 r glbi gerdim bulutlor ve gü ndüz ve gece üstüne. Onlo ra b e n i m bütün ya ratmalor1 m 1 , õzlemlerimi õg­ rettim: insando k 1 r1nt1 olan, bilmece ve korkunc roslant1 olan ne versa , hepsini birle9tirip bir bütün kurmay1; kurtora n cõzen ve raslont1 - oza n ola rak, bil mece o lara k, gelecegi yaratmay1 õgrettim onlara ve bütün g e e m i 9 i ya ratara k kurtarmay1. i nsa n 1 n gecmi9ini kurtarmoy1 ve her sürüsünü. o her ka hra­ monan alanteri nden kendilerine �õlen cekenleri !

19

Cevreme cemberler, kutsal s 1 n 1 rlar ciziyoru m, gitti kçe yük­ selen daglara ben imle bi rlikte ç1kan lar1n say1s1 · g ittikçe o zal1yor: gittikce kutsal la9an dagla rdan bir s1radag kuruyoru m.

-

Benimle nereye c1 ka rsan 1 z c1 k1n, ko rde9le ri m ama sok 1 n bir d e o s a 1 a k ç1 kmas1n slzinle birl l kte! ,

Asa lak: gizli ogr1Jar1n 1z, gizli ya ralar1n1zla sevinmek iste­ yen bir kurt. so kulgan, yap19kan bir kurttur bu. Sanot1 da � u d u r : yü kselen can lar1 n nerde yoruld u k­ lar1n1 a n la r; ac1n, um utsuzlug u n i cre, ince uto n c1n icre ku ra r y u vas 1 n 1 .

Güclüleri n zay1f olduklar1 yerlere, soylu lar1 n 091r1 yumu9a k old uklar1 yerlere, onlara kurar igrenc yuva s 1n1 : a salak, büyükleri n kücü k ya ral1 yerl eri nde bar1 n 1 r Bütün varl 1 k tü rleri ici nde en yüksek olan la en a lcak o lon nedir? Asa lok, türleri n en a lcag1d1r; oysa en yüksek tür­ den olan en co k asalak besleyendir. Bir can ki en uzun merdiven ondad1r ve en derin yerlere inebi l i r: en cok asalak onda olmaz olur m u ? - kendi i clnde ko9abilen ve yoldan sapabilen ve en uzak­ lara dek ac1 labilen, en geni� can ; kendini sevincten rasla nt1 y a sa lan en gerekl i ca n: va r olan ca n, olu9a dalan ca n: kendlnde neler olan, yine de istemek, õzlemek i s t e y e n can:- kendi nden kacan, kendini en geni� cember üzre, yaka­ Jayan can; de l il i gin en tatl1 dille seslendlõi bllge can:- en cok kendinl seven . bütün nesnelerin ak1 nt1s1yla ka r.

1 99

�· ah,

ak1nt1s1n1, yü kseli�iyle ini�ini kendinde ta�1yan can : e n u 1 u e a n d a en kõtü asalaklar olmaz o l u r mu?

20

Ey karde9lerim, yo ksa ben kat1 yürekl i m iyfm? Ama ben deri m: d ü�enl, itmeli de! Bugünün her �eyi, d ü9üyor, cürüyor: kim tutoca k! Ben · se, itmek fstiyorum ! Sa rp derinli klere ta9 yuvo rlayan o h azz1 bilir m isiniz? Bugünün ki9i lerine bak1n, nas1I yuvarlan1yorlar ben i m derin· liklerime. Daha iyi oyuncular1n õntürküsüyüm ben, karde�leri m ! õr­ neginf Siz d e beni õrnek a l 1 n ! Ucmay1 õgretemediginiz ki9iye, õgretin ba ri !

e o b u k

d ü � m e y i

21

Ben ylOit ki9i lerl severi m : amo iyi k1l1c kullanma k yetmez. k i m e kar91 kullanacag 1 n 1 da bilme l i ! Cog u kez, sesini cakarmadan gecip gitmek daha büyü k yis)itll kti r: kend ini daha degerli bír d ü9mana sa klam19 o1ursun b õ y l e c e ! Nefret edi lecek düf1manlar1n1z olmal1 sizi n, horgõrülecek dü�manlar1n1z degil: d ü�manlar1n1zla õvünmelisinlz. Bir zaman· lar bõyle � retmi9tim size. Da ha degerli d ü9mana sa klayaco ks1 n1z kendin izi. ka rde$­ lerim: nice d ü$man 1 n yan1ndan gecip g itmelisi niz ,b unun i cin, hele halk ve halklar üstü ne gürültü pat1rd1yo kafa n1z1 �i�iren ayo ktak1m1n1n yan1ndan! Onla nn c yana olmo ve .. kor�1 olma» lor1 ndan sa k1n1n g õz lerinizi! Cok dogru l u k, cok ha ks1zl1·k vard1r: seyreden õfkelenir. burda i kisi de Ha seylrci ka lm1$s1n, ha k1l1c calm1�s1n. . .

­

200

bir kap1ya c1kar: iyisi mi o rmanlara cekilin, k1l1c1n 1 z da va rs1 n uyusun! K e n d i yolun uzu yürüyün l Ha lkla halkla r da kendi evet, a rt1k tek umudun pa r1 lda mad 1g 1, yolla r1 n 1 yürüsünlerf karanl1k yollar1 ! tücca r alt1 n 1 n Va rs1n tü cca rlar egemen olsunlar orda, dan ba�ka h i c ·bir �eyin pa r1ldamad1g1 yerde. K1rallar çag1 art1k geçm l�tir: bugün kendine halk d iyen, k1rallara lôyrk de­ g i ldir. Bak1n bu ha lklar art1 k nas1 l tücca rla r gibi davra n 1 yorla r: her süprü ntüden kücük kücü k cr karlar dev�iriyorla r! Birbirlerine tuza k ku ru yorlar, birbi rlerinden a rakl1yorlar, «iyi kom�uluk» diyorla r bunun ad1na . Ey blr holkrn ken di kendi­ ne: «Ben õbür halklar üstüne e g e m e n olma k lsteri m ! » dedigi kutlu, uzak cagla r! Cünkü, karde�leri m: en iyiler buyru k yürütmelidi rler, en iyiler buyru k yü rütmek i s t e r 1 e r ! Nerde ba9ka türl ü en Jyi y o k demektl r. õgreti liyorsa, orda ,

22

Bu nlar bele� ekmek bu lsa lard1, ah ! n e diye y1rt1n1rla rd1 ! Onlar1 n gecimleri, gercek eglenceleridir; bu yüzden zorlu k cekmelldirler! Y1rt1c1 hayvand1r onlar: «cal1�ma lar1nda» bile, yagmoc1 l r k vard 1 r; «kozanma lar1ndo1 bila, doland 1r1 c1l1k va rdrr! Bu yüz­ den zo rl u k çekmelidlrler! Daha lyi y1rt1c1 hayvan olma l1d 1 rlar bõylece, daho ince, daha kurnaz. d o h a 1 n s a n e o : cün kü lnsan en jyi y1rt1c1 hayvand1r. Bütün hayva n la r1n erdemlerini coktan yagma etmi�tir in­ san: bütün hoyvanlor icinde en cok zo rluk cekeni n in san ol­ ma s1 bundand 1 r. Ya ln1z ku�lar daha insan1n üstündedi rler. l nsan bir d e ucmay1 õgrenirse, ahl ne y ü k s e k 1 i k 1 e r e havalana­ ca k y 1 rt1c1l1g1! "

201

23 $õyle olsun isterim erkekle kad1n: biri savo�a elveri �li õteki anal1ga; a ma ikisi de kafa ve bacaklarla hora tepmiye elveri�li. Ve blr kez olsun hora tepmedigimiz g ün ü yltmi� sayma­ l1y1z biz. Ve yan 1 s1 ra kah kaha getirmiyen her gercegi uydur­ mo saymol1y1z biz! 24

Evl i l i ,k bag 1n 1z: bunun kõtü blr b a g olmamas1 na bo­ k1nf Cok cabuk bag land1ysa n1z, evllligin bozul mas1 gelir ar.. koda n : zina . Ve evll ligin ·bu türlü bozulmas1, evl i l i kte ig rili kten evlilik .. te yalondan yegdi r! Kad1n1n biri �õyle demi�ti bana: «Dogru. zina ile nikâh1 bozd um. a ma õnce nikâh beni bozd u !» En kinci ki�fler o ld u klar1 n 1 gõrdüm uyu�m1yan ciftleri n: a r­ t 1 k yal n 1 z yo�omalar1n1 bütün dünyaya õdetmek istiyorlar. Onun i cln dürüst ki�ller �õyle des·i nler isterim birbiri ne: «Birbirimizl seviyoruz: sevg imizi korum 1ya b a k a 1 1 m ! Yoksa sõz vermemiz ya nl1� bir i� mi olur?» «Büyü k evlilige uygun o l up olmad1g1m 1z1 anrama, k icin, bize belll bir süre, kücük bi r evli l i k bag1 l?lay1n! Hep cift olmak .. büyük bir �eydl r de.» B u n u sal1k veri ri m bütün dürüst ki�ilere; ba�ka türlü sa l1k verseydim. ba�ka türl ü konu!?sayd 1 m. O stinsana ve gelecegin bütün ki�i lerine d uyd ugum sevg i nerde kal1 rd 1 ! Kendin izi yalnrz ileri dog ru degil, y u k a r 1 dog ru da üretmek i�inde. evlilik bah cesi yard1 mc1n1z olsun. ka rde�le­ ri m ! •

.

25

Eski kaynaklar üstü ne bilgelik kazonan, son unda gelecegin p1narlor1 n 1 or1yacak, yeni kayna kla r ar1yacakt1r. 202

Korde�leri m, cok gecmeden y e n i u 1 u s yeni p1narlar yeni deri n l i klere cag l ryoca·kt1 r.

1

a r

cr kaco·k,

Deprem n ice p1norlar1 t1 kor da, cok susuzluga yol ocar: amo g izli g üçleri, s1rlar1 da 1�1ga c1 ka rr r. Deprem nice p1narlar1 ac1ga vuru r. Eski u luslar1 n depreminden yeni p1na rlo r f1�k1rrr. •

Ve kim bag1 r1 rso : «Bak1n, nice s usuzlara bir p1nor i9te, n ice õzlemli lere bir yürek, nice a roclara bir istem>> : bir u 1 u s derilir o n u n cevresine, yani : n ice deneyiciler. o r d a d e Kim buyruk verebl lir, kim sõzdinlemelidir, n e n ·i r b u ! Ah, ne uzun a ramalar ve bu lmalar ve ba:;; a ra ­ mamolar ve õg renmeler ve yeniden denemelerle hem! i nsan topl u m u : denemed i r, bôyle õg retirim ben , uzun bir aromod1r: amo buyru k verecek ki9iyi arar o! - deneme, karde�Jerim ! der. Kücük adam. hele ozan, nas1I can atar hayat1 sõzlerle suclam1ya ! Onu d inleyi n, a ma bütün :b u suclamala rdakl hazz1 da gõzden kaç1 rmay1n! ·B u gibl hayat su clay1c1lar1n1, bir bak1�1yla a lteder hayot. «Benl sevlyor m usun?1 der ars1z, raz1 c1 k bekle, sana ay1 racak vakti m yok �imdllik.> l nsan kendine ·kar�1 en a mo ns1z o lan ·h ayvand 1 r; ve kendi­ lerine «günah kâ r» ve «hac ta�1yan1 ve «tõvbel l> diyenlerl n yo­ k1nmalor1ndaki ve suçlamalar1 ndaki �ehvetl gõzden kaç1rmay1n l Peki ben kend fm, bununla l nsa n suclay1c1s1 m1 olmak istiyoru m? Ah, hayvan lar1m benlm, oncak �unu õgrendlm �imd iye dek: insandakl en kõtü, ondakl en iyi icin gereklidir, . yüksek ya- ondakl en kõtü onun en ·i yi g ü e ü d ü r ,

209

RlbCI �n

Sert

1n

tat;rtln ve :;iJl''ifl'l1 ric,,iftO

i\iL

V

e

da"° kõtü ol­

ma Jld:J ri -

olduquna biJ WkeRee direi}ine bagkl n ma k tar&rnei �imdiy�-.dek ·kJmeen i o ba g 1 rmad 1g1 �� .@ enifJlr i �kl�b i r g ücle b a g 1 rd 1 m : « r1 · i n sa nd a k i en k.õtü õ�Je . kü cü k. ki ! Ah ondaki en iy_i õyle JnsaR1n kõw

.

.

.



. �

.

..

..

.

küçü k � �

i

i�te., , b . u . ,,,bogdu I n sa n a kar�1 duyt.ila n .büY.ük ,.,ti ksi nti� Q e n í , _ -� u gird� pogq��-ª ; = _ye_f9lc1 n 1 n bild i rd ígi: « He p s i bif, h i c bir f}ey onem11 aeg_11, . n11g 1, oo-ga r.�» Uzun bir a 1a·ca karanl 1 k topa ll 1yordu on ·üm s1 ra, e s n i ye re k · konú$(lrt,'"' 61Grn ·vorgunruga rttt a, 'õ1 'üttt-' �srtF1' raSJ'tc a · ·yeni'der-tge11 r ' 'ô, -sert tn t>1 1 ded iler, « b u n u n i e 1 n m i saçla r1 n ak ve lepis ka gõrü n se de, kend i n hep sa ra r1r, karar1 rs1 n? Ba k, ziftin icre « Neler sõylüyorsu n uz, hayvanlarrm?» dedl oturuyorsun !1 Ze rdül?t gülerek, «zi ftin sõzünü etmekle agzr m 1 bozmu!? old um. Ben im ba91ma gelen ler, her olgunla :;; a n meyvenin ba91na ge­ lir. Kan 1m1 koyula9t1ran, ·· gõn l ü m ü durgun l a9t 1 ran damarlarr m­ « Ô yle olacak, ey Zerdü:;; t » diye cevap daki b a 1 d 1 r . -

.

,

,

,

,

,

225

verdi ler hayvanlar1, yan 1 na sokuld ular; cpeki sen bugün yüce bir daga crkmak lstemez misi n? Hava ac1 k, bugün d ü nya her crEvet, hayva nlar1m» d iye zamankinden daha cok gõrülür.» cevap verd i Zerdü �t, «güzel ve to m gõnlü me gõre blr õgüt verdiniz: bugün yüce bir daga c1 kacag 1m! Fa kat orda bana boi haz1 rlamaya ba krn, sar1, o k, iyl, buz gibi seri n, alt1n petek ba li. $unu ·b ilin ki, yukarlarda bo i sungusu sunacog 1m.> Ama Zerd ü�t doruga cr kt1grnda, kendine e�l ik eden hayvanlan geri yol lad 1 ; a rt1 k ya lnrz kald1g r n 1 gõrd ü : derken tô yürekten güldü, cevresine bakt1 , �õyle buyurdu: Sungu lardan ve bo i sungula rrndan sõz acmam, salt kur­ nazl1 kt1 , evet, yarorl1 bir d el i l i kti l Ya ln1z1n magaros1 , ya ln1z1n evcil hoyvanlor1 õn ünde kon u9tugumdan daha õzgür kon u9u­ rum bu dagba91nda. Ne sunmas1! Ben bana verilenl har vurup hormon savuru­ ru m, bin elle har vurup horman savururum ben: nas1I olur da buna. sunma derlm? Ben boi lsterken, as1 k suratl1 ay1lor1n, yabons1. som u rtkan , ugursuz ku9lo r1 n dahi agz1n1 sulond1ran yemler ve tatl1 �uruplar ve sak1zlar iste mi9ti m ancak, . - tom avc1 lar1n, bal1 kc1 lar1n isted igi yemler! Cü nkü d ü n ­ ya, hayvanla rla d o l u ·ka ranl1k blr orma nsa da, bütün ya ban bõyle dü�ünavcrla r1 n eglence yeriyse d e, bano doha cok. meyl yeg tutor1 m dipsiz, zengin bir deniz gibi gõrünür. renk renk bal 1 kla r, yengeclerle dolu bir den iz, õy) e ki tan r1lar bila ·i mrenlrler de bo l1 kc1 olurlar, ag otarlor burdo: i rlli ufakl1, e�siz �eylerden yana õylesine zengindir d ü nyo ! i�te ben o n a dogHele l nsan d ü nyas1, insan denizi: ru at1yorum a lt1n oltam1, diyorum: ac1I, ey insan ucurumu! Ac1 I da ba l1 klar1 n 1 , p1 r1 I p1r1I yengeçleri ni bana at! Bugün en yabons1 l nsa n bal1g1n1 en iyl yemimle cekeceg im kendime! Gündogusu, õgle ve günbat1s1 oras1nda her yere mutlulu­ gumun kend lsini otacag1m ben; ba kal1m, bir nice insan bo l1g1, mutluluguma sar1 l1p as1 lmay1 õg renece k m i ! sivri. gizli cengel leri mi 1 s1 ra rak b e n i m yü ksek­ ligime agma k zorun da kal1 nc1ya dek, ucuru m d i binin en renkll 226

ya rat1 klar1 , i nsa n ba l1 kç1la r1 n 1 n en h 1 nz1r1n1 ag ma k zorunda ko ­ l 1 nc1ya dek. Tepeden t1 rnaga bõyleylmd i r oldum olas1: cekerim, yuka r1 cekerim, kendime cekerim, ka l d 1 r1 r1 m ; ceken , egiten, yeti �ti­ ren , ·bir zaman la r kend i ken dine �õyle õgüt veren bi ri , hem bo� yere deg i l ha: « N eysen o o l ! » l n sa n lar i�te bõy le e 1 k a b i 1 i r r e r ben im yan 1 ma ; �imdi lik, inme va kt imin geld igini bildirecek bel irti ler bekl iyo­ rum da; batma m gerek, ama �imd i l l k batm 1yoru m insa n la r1 n a ras1na . O n u n icin, k u rnaz ve k ü cü mser, bekl iyoru m bu dagba � 1 n ­ da, ne sa b1rl1 ne sab1 rs1z; daha çok. a rt 1 k « katlanmad1g1» icin sabr1 da unutan b i ri . Cünkü yazg 1 m bana zoman b 1 ra k 1yor: beni unutmu9 ol­ mas1n? Yoksa l ri bir ta�1n a rkas1 nda gõlgeye oturm u�. sinek mi avl1yor? Dog rusu. bani ko�turu p zorlad 1g1 yok; �a klabanl 1 k ve h 1 n ­ z1 rl1k etmek ·i cin ba na zaman b1rak1yor d i ye, severim sonrasrz yazg 1m1: bugün bal1k tutmo k üzre bu yüce dagba91na c1 kabi l ­ mem ondo nd1r. �imdiye dek yüce dagbo�lor1 nda bol1 k tuto n olmu� mudur? Burda isted igim ve yapt1g1m �ey dellllk olsa da. a�agda bek l i ­ ye bekliye ag 1rba�l1 olma kta n , ye�erip sa ra rmaktan iy�d i r beklfye bekl iye õfke-horuld 1yan biri , dag l a rdan ul uya n kutsa l blr f1 rt1 na, vad i lere: cDin leyin, yoksa Ta nr1 ·k 1rba c1yla k 1 rbaclar1 m sizil1 diye bag1 ra n sab1rs1z biri ol mokta n . Bõylesi õfkeli k i �i lere h 1 n c bag lad1g 1mdan degil! Tom g ü ­ lünece k ·k l�ilerd i r onlar! Ya bugün kon u�urum. ya da osla ·ko­ nu� mam diye t u tt ura n bu büy ü k, g ü rültü l ü davu llar pek so ­ ·

b 1 rs1z olsalor gerekt ne Bugüne seslen iyoruz biz. ne Oysa ben ve yazg 1 m, de Asla'ya: konu9mak icin sabr1m1z ve zo mo n 1 m 1 z ve fazia zaman 1 m 1z var. Cünkü bir g ü n gelecektir o, ve gecip gidem i ­ yece kttr. B i r g ü n gelecek ve gecip g idemiyecek olon ned i r? B üyük Haza r1 m1z, ya ni, büyük, uza k insan sulta n l 1 g 1 m1z, bin y 1 l l 1 k Zerd üt?t Sultanl1 g 1

227

Bu «uzo k l t k » nice uzo k o la b i l i r ? B a n a n e ! Bu y ü z d e n dah a oz l< esi n d eg i l k i ,

ben h e r i k i ayag 1 m l a s1 m s 1 k 1 d u ruyo -

rum b u temelin ü stünde. s o n ro s 1 z bir te r11el üsttinde, s e rt , cok e s k i kaya l a r üstün­

c! e ;

b 1}tün

t'1 e rde11 ? ve

ve

f 1 rt 1 n a -siperi n e

ye l l e rin

N e reye? d i ye

s o rd u g u

bu

N e rde ?

geld i g i .

gel i r g i b i en

yü�e.

e n sert,

en esk i dag s 1 rt 1 n da .

g ü l b Lt rd a , e y be n i m p a r la k

Gül,

sag l o m

,

p1 r 1 I p 1 r1 I a la y - ka h ka h o n 1 y ü ce c!a g l a rdan

h 1 nz1rl1g1mJ

O

s a l a �o g i a ra ! P 1 r1 lt1-

l a r1 n l o en g ü z e l i n s a n bo l 1 kla r1 n 1 ye m l e b a n a !

b e n i

b ü t ü n denizlerd e

Ve

nesnelerde benden o l a n n e v a rsa , o

n

ba n a

u

g et i r :

bek l iyorum i�t e

ben,

b ütü n

n e vo rs a

ola n

rTI

bütün

,

be n i m i c i n tut,

o n u

en h 1 n z1 r1 , b u n u

ba l 1 kc1 la r1 n

.

be n i m !

A �a g 1 a � a g 1 , mut l u l u g u m u n ye m i ! E n t a t l 1 ç i g i n i d a m l at, ey y ü re g i m i n ba l i ! Citam, büt ü n D19or1!

d1�ar1!

oltom

,

k a ro de1·t 1 e r i n k a r n 1 n a saplan Ac 1 k l c ra , gõzü m , o c r k l a ra! A h , k a c c! en i z va r cevre md e. ne

b u ta n sõ k e n i n sa n gelec e k l e ri b õy l e ! Va üst ü mde, ren g i sP.ss i zl i k ! Ne b u l u ts u z sessizl i k !

Y a r d 1 m Ertesi

gün

ne g ü l

Ç 1 g l 1 g 1

Zerdü�t yi ne m a g a ro s 1 n 1 n õ n ü n deki

t a �1 n

üs­

tL1 11 d e otu ru rken . hayvo n l a r1 d a , y e n i yi yecek . ye n l bo i ge t i r m ek icin

d 1 � a rlo rda

d olo �1yorla rd 1 :

cün k ü

Zerd ü �t.

h a rmo n

d c rr1 las1na dek tü ketm i !i) , h a r v u ru p

eski

ba l i

sav u r m u !? t u .

son Fa ­

kat Zerd ü �t bõyle oturm u �. e l i nd e d eg n eg i , gõlgesini yere ci­ zer,

cl l.'1 � ü n ü rk e n ,

d ügü n 1 nda

.

gerce k!

b i rden l rk ild i

b i r gõlge

,

m a n lo r

kend i

ve g õ Jge s i degi ldi d ü� ü n ­

ge ri ce kil d i : cün k ü k e n d i gõlgesi n i n ya­

dah a

k a l kti g 1 n da , ne g õ rs ü n

kendisi

gõrm Ü \lt Ü . ,

Ve

ça b u c a k

b a k 1 n 1 p oya ga

o fa lei ya n 1 bo 9 1 n d a degil m i ; bl r za­

so fra s 1 n da

yedirip

i c i rd i g i ,

büyük

b i l d i re r. , > d iye õg rete n fa l c1 n 1 n ta ken d i s i y d i b u . Fa kat yüzü o

günden

beri deg i � m i $ t i ; Zerd ü 9t, gõz leri11 i n i c i n e b a k 1 n ca, 228

yüregi bir daha hop etti; bu yüzün üzeri nden õyle ugu rsuz bildiriler, õy le k ü l rengi 9im�ekler gecmi9ti ki. -

Zerdü9t' ün içinde olup bitenleri gõren ta ic1, izlen imi sil­ mek istermi� gibi, el iyle y üzünü sildi; Zerdü9t dohi ayn1 �ey i yapt1. i kisi de bõyle sesslzce toporlan 1 p güclendikce. b i rbirini tan 1 ma k isted lklerinin bel i rtisi ola rak, el s1k19t1 la r. «Ho9 geld in» ded i Zerdü9t, diye sordu Zerdü9t g üle­ 1Dag 1 n 1 n cevresindeki da lgalor» diye ceva p verdi fa t .. rek, c1, cyü kseli r de yü kselirler, büyük s1k1nt1 ve dert da lgalar1: ya­ krnda sen in k·a y1g1n1 d a h i ka l d 1 racak, al1p gõtürecekler een i .» - Zerdü9t bunun üze ri ne sustu da, 9a9t 1 . «Doha bi r �ey i9ittlg i n yok mu?» d iye sürd ü rdü falei konu9mas1 n 1 , «deri nlik­ lerden f19k1ra rok k ükremiyor mu?» Zerdü9t yine sust u , ku­ lak verdi: uzun dedikce uzun bi r c1gl1 k i�itti derken, ucurum­ lar1n birbiri n e sald1g1, birblrine a kto rd1g1, hic biri a l 1 koy­ ma k istemlyord u bu c1gl1g1: õyle ug ursuz yan k1yordu k i . « Ey �om ag1zl1 » ded i Zerd ü�t sonu nda, «yard1m c1gl1g1 bu, bir odam 1 n c1gl1g1; belkl de ka ra bir denizden geliyor. Peki ama insan d erdinden bana ne! Bana ayr1 lon en son g ünaha ne derler bilir m isin?»

- « A c i m a ! de havaya ka ld 1 rd1 ayartm1ya geldlm!»

>

ded i falcr to �k1n b i r yürekle, i ki elini « Ey Zerd ü�t. ben seni son g ünah1na

Bu sõzler daha yeni sõylenml�ti ki, bl r daha ya nk1d1 c1Q.­ daha ya k1n. cc l �itiyor l 1 k, õncekinden daha uzun, daha ac1 l 1 , musun? l 9ltiyor musun, Zerd ü9t?» d iye ba g1rd1 falei, «bu c1gl1k sana, bu c1g l 1 k sen i cag 1 r1yor: gel, gel, gel; va kitdir, tom va ktid i r!» Zerdü9t bunun üzeri ne sustu, kofas1 ·ka r1�m1!?. sa rs1lm19t1 ; 229

son u nda, icten Ice durums1yan biri gibl sordu: cPekl benl ça­ g 1 ra n kim?» «Kim oldugunu bilirsin» d edi falei sert sert, dlye soruyordu ·kendi ·kendine, «S1cak. diri bir �ey beni can lond1r1yor; b u yok1 nlarda olsa g erek. 253

Daha az ya ln1z1m �imd i ; cevremde bilinmez yolda�lar ve kard e� l er geziyor; s1cak so luklar1 n 1 con 1 mda d uyuyorum.» Fokot saga sola bak1narak yaln1zl1g1n1 avutan l a n o rad 1 g1n bir tepede l nekler topl uca d u ruyorl ard1; yü­ da , ne gõrsün . regi n i 1s1ta n . onlar1n yak1nl 1 g1yd1 kokusuydu. Ama inekle r, sõz sôy liyen blri n i d i nler g ibiyd i l er; bu yüzden , yanlar1na yak­ la�a n ki�iye ald1rmad1lar. Fa kat Zerd ü9t lyice ya kla9t1g1nda, i nekleri n ortas1 nda bir insan sesinin ko n u�tugu n u a rt1 k a ç1 kça d uyuyordu; bel li ki hepsi de ba�1n1 kon u9anda n yana cev i r m i9t i . D erk e n il e ri f1 rlad1 Zerdü�t yelyeperek, i ne kleri bir ya na sürd ü ; orda birinin ba�1na bir f?ey, i nek ac1 mas1n1n kolay ko­ lay iyile�ti rem iyeceg i bi r 9ey gel mi� olm a s1ndan korkuyordu. yerde bir Fa kat bunda aldanm 1�t1; ne olsa begen l rs ini z adam otu ruyor, k end i s i nden ko r kmamola r1 icin hayvan l ara ne d iller dôküyordu; uysal bir adomd1, bir dag voiziyd i iyillk d i l e gel mi�. b u odom1n gôzle r i nden va zediyo rdu «Burda n e a r1 yorsun?» d i ye bag1 rd 1 Ze rd ü9t 9a�k1n l 1 k i cinde. cNe mi or1yo rum ? » diye cevap verd i ôteki . > dedi, ikarde9im sagdaki k1ralla ben, 9ara p almay1 a k1 I etmi�­ tom bir e9ek yükü. Ek mekten ba9ka bir tik: 9arab1 m1z yeter, eksigimiz yok.» «Ekmek mi» d iye cevap verdi Zerd ü$t g ü lerek, «yal n1zlar1 n do as1I ekmegi olmaz i�te. Ama yo ln1z ekmekle YO$Onmoz ki, ca n1m ;kuzu etiyle de yo�an1r; i ki kuzum vo r: b u kuzula r hemen kesl lip adaçay1 ekilerek baha­ ratlo pi�irilsin: õylesi ho9uma gider ben im. Titizleri n, boga ­ z1na dü$künlerin dahl begenecegi kõklerimlz. meyvelerimiz de k1r1lacak cevlzlerimiz, cõzü lecek bi lmecelerimiz eks i k degil, de. .



Cok gecmeden g üzel bir yemek yiyeceg iz bõylece. Fo kot bizimle yemek istlyenler. i9e yord 1 m etmelldirler. ·k 1 rallor dah i . C ü n k ü Zerd ü�t ün yan1 ndo k1rol dohi a�c1 l 1 k edebilir.» '

õnerme hepsi nln gõnlüne uygun d ü 9tü; ya l n1z gõnüllü dilenci ete, �araba, baharota k1zd1. «$u obu r Zerdü�t·e de ba k1n hele!» dedi �a ko yoll u cin­ so n bõyle y e me k ler pi9irmek icin mi magaralara. dagla ra ce­ k il i r? Bu

.

Bir zamanlar bize õg rettigi �ey·i �imdi anl1yorum dogrusu: «Ne mutlu kücük yoksu l l uga! » Dilenci leri neden ortadan kald1 rmdk ·istedigini de onl1yorum. ,

Bõyle buyurdu Zerd ü!1t. �

300

.

E s r ,1 k

T ü r k ü 1

B u sarada ·b irer b l rer a ca k havaya, serin, d ü9ünceli ge­ dünyas1 nr ve i ri, ceye c1 kt1lar; fa kat Zerdü�t. kend l gece degirmi ay1 ve magarasana yakan gümü� çag loya nlar1 gõster111e k içln, en çirkin insan rn eli nden tutuyordu. Son unda sessizce, yanyona d izildiler; h epsi de ya�l1, koca m19 ki9ilerdi, a m a ra­ hot ve yigit yürekliydi ler, ve bu yeryüzünde bõylesine iyi ol­ duklarrna l ci n icln �091yorlard1; fa kat gecenin gizliligi, gittikçe yü rekleri ne yakla91yord u . Vine kendl kendine d ü�ün üyord u Zerd ü9t: « Ôyle ho9uma g idiyorlar ·ki 9imdi. 9u yü ksek insan­ -ama b u n u y ü ksek sesle sõylemiyord u , onla r1 n mutlulu­ larf» g una ve sessizligine sayg1 duyuyordu da ondan.Fokat bu :;; a 91 las1, uzun g ün ü n en 9091las1 9eyi oldu der­ ken: en ci rkin ·inson blr daho ve son kez olara k, gurulday1p horuldanm1ya ba9lad1 ; o rand1g1 sõzleri bu ldugunda, bak1 n h e­ le! bir soru f1 rlad1 agz1 ndan, b ütün d i n l lyen lerin l cine dokunan dolgu n ve temiz, g üzel, derin, a r1 d uru b i r so ru. . « Dostlar1m, ·h epinize sõyl üyorum» dedl en cirkln i nsan, «siz ne d ersiniz? Bug ün ü n hat1 r1 icin, bütün h ayat1 m1 ya�am1!? old u� guma ilk kez seviniyorum . Ve bu kador tan1 kl1k etmemi yeter bu lmuyoru m . Veryüzün­ de ya�am ryo deger: bir tek g ü n , Zerdül?t'le kutlanan bir bay­ ram. bana yeryüzünü sevmeyi õg retti. 'Hayat b u muyd u?' demek isterim õl üme. 'Peki! Bir daha! Dostla r1m, ne dersin iz? Siz de ben im g i bi demek istemez misiniz õlüme: ' Hayat b u m uydu ? Zerd ü�t'ü n o�k1na, peki ! B l r daha ! '» Bõyle dedl en cirkin in san; geceyansrna az ka lm1�t1. Peki sonra ne oldu, dersiniz? Yü ksek i nsanla r bu soruyu d uyar duy­ maz, degi�tiklerini ve Iyi fe�ti klerini ve bunu kime borclu old u k­ lor1 n1 birdenbire farkettiler: derken Zerdü�t'e ko�tular; her biri kendine gõre te�ekkür ediyor, sayg 1 gõsteriyo r. ok�uyor, elini õpüyor, kiml g ü lüyor, kimi de agl 1yord u . Ya�l1 falc1ysa sevincten oyn uyordu; gerei. baz1lar1 n 1 n o n latt1g1na gõre. o s1roda karn1 301

�a rapla doluyd u. ama tatl1 hayatla daha do dol uyd u �üphesiz, bütün b1 kk1nl1g1 ndan el cekmi9ti. O s1roda e9egin oynad1g1n1 a n ­ latanlar da va r: en ci rkl n i n san ona daha õnce bol?una �ora p vermemi�ti ya . l ster õyle olsun, ister olmas1 n ; e$ek o ok�am gercekten oynamo m 1 � olsa bile, e�egin oynamas1ndan daha büyü k, daha 9a91las1 , olaganüstü �eyler olmu9tu. Sõzün k1sa ­ s1, Zerdü$t' ü n o õzdeyi�inde buyurdugu g ib i : «Ne c1kar!» Bu. en cirkin in sanla i lglli $eyler olurken. Zerdü9t esrik biri gibi d u ruyord u : ba k19lar1 donukla$m19t1 : d i li sürçüyor. bo­ coklar1 sendeliyordu. Zerd ü �t'ün gõnlü nden o s1rada kim bil i r neler geciyordu? Fakat besbell i ki, ruh u kendisinden õnce ce­ k i l ip tô uzaklara kacm 1 f?t1 : sa nki, ·k itapta yaz1 ld1g1 g i bi, «iki de­ niz a ras1nda ki yüce dag s1rtlar1nda geziniyordu. - geçmi�le gelecek a ras1nda bir a g i r bulut gibi.> Fakat yava� yava :;; yü ksek insa n la r1 n ko llar1 o ras1nda biraz kendine geldi, sayg1 ve õzen gõsterenler kalabal1g1n1 eliyle itti, yine d e konu9ma d 1 . Ama birden bire ba�1n1 cevird i , bir 9ey ii;; i tmi� gi­ biyd i : derken parmag 1n1 agz1 na gõtürdü. ded i: «Gel t » Ve orta l 1 k hemen sessizlige ve gizli l ige büründü; fa kat a g i r 0�1r bir con sesi geliyordu deri n lerden. Yü ksek insanlar gibi, Zerdü�t de bu sesi dlnl lyord u; derken parmag1n1 i kinci bir kez gõtürd ü agz1 na, ylne dedi: « G e J ! G e f ! G e e e y a Sesi degi�mi�ti . Fa kat daha yerinden r 1 s 1 o 1 � y o r f» k1m1 Jdam1yord u . Son ro orta l 1 k daha b i r sessizle�ti, daha bir gizlilige büründü; her �ey din liyord u , e�ek bile, Zerdü�t'ün cSOyl u Zerdü�t' ün magara s1 ve iri. hayvanfar1 ka rtafla y 1 lan b ile, seri n ay ve gecenin kendisi bile. Fa kat Zerdü�t elini üçüncü bir kez g õtürdü a !1z1no, dedi: G e l t G e l ! G e l ! H o y d i g e z e l i m a r­ t 1 k ! S a o t g e l d i ; g e c e y e a c 1 lal1m: •

.

'

2

Ey y üksek insanlar, geceyar1s1 oluyor: o eski can1n kula­ a1ma f1 s1ldad1g1 g ibi, sizin kulag1n1za bir �ey f1s1ldamak ;sti ­ yorum. - i nsanda n daha fazia gõrmü� geci rmi!? o geceya ns1 ca302

n 1 n 1 n bana sõyledigl gibi gizl i, o kadar korkunc. o kada r ca n­ dan: - o, sizln babalar1n 1z1n agr1l1 yürek ot19lar1n1 da saym1�t1 r, - ah! a h ! nas11 ic cekiyor! nas1I g ü lüyor dü �ünde! eski, derin, derin g ece! Sus! Sus! Gündüz ses verm iyen n ice �eyler a rt1 k d uyu­ labi l i r; i�te, serin h avada, yürekleri nizdeki bütün karga�a n 1 n bile d i ndigi �u s 1 rado, kon u�uyor l�te, duyuluyor i�te, u puya n 1 k geceli conlo­ ra soku luyor l�te: ah ! a h ! nas1 I ic cekiyor geceya r1s1! nas1I g ü ­ lüyor d ü�ün de! - d uymuyor musun nas1 I glzll, korkunc. candan sesleni­ yor sa na. o eski, derin, derin geceyar1s1? k u l a k v e r ! E y l n s o n o g l u ,

,

,

3 Vay ba�1ma gelen ! Za ma n nereye g ittl? Derin kuyulara batmad1 m m 1 ben ? Dü nya uyuyor y ü reAh ! Ah! Kõpek ul uyor, ay p1r1l p1r1 I . Ge ce ya r1 s 1 gimln �imdi neler dü9ündügün ü size sõylemektense õlürüm. õlürüm daha iyl. Ben õldüm bile. ·Bitti. ô rümcek, ne õrüyorsun cevremde bõyle? Kan m1 istiyorsun? Ah ! Ah! Cig dü�üyor, saat g e l iyor - ben i ü9üten, dondura n saat, ve soran ve soran ve so­ ran: «Buna daya nacak yürek kimde va r? - d ünya n 1 n efendisl k i m olaca k? Kim diyecek: B õ v 1 e okacaks1n1z siz, ey kücük 1 rmakla r!» - saat ya kla�1yor: Ey insan. ey yü ksek insan, kulak ver� d e r i n bu ·sõzler ince ·k ulaklar icln, senln kula klar1n lcin, g e c e y a r 1 s 1 n e d e r ? .

-



4

Al1p gõtürüyor benl, gõn l ü m hora tepiyor. Günlük i�! Gün· lük i9! Dünyantn efendisi ·k im o lacak? 303

Ay serln, yel d l n mli? Ah l Ah ! V eteri nce havoland1n 1z m1? Hora tepiyorsun uz: ama b a ca k , kanat d egildir k i . Ey yaman hora . tepenler. bitti b ütü n sevinc: �arap tortu­ lond1. bütün kodeh ler k1r1 l a cak gibi, mezarl a r m 1 r 1 ldan 1yorl a r Siz yeter i n ce havalanmad1n 1z: meza rla r m 1 r1ldan 1yorlar i�te: Kurto r1 n õlülerll Gece neden uzun bôyle? Ay esritmiyor m u .

.

bizi?»

Ey yüksek ·i nsanlor, kurtorrn mezarlar1, ceset l eri uya nd1r1n ! A h kurt neden ·kemi rlyor daha? Va klo � 1 yor yakla�1yor saat, - gür l üy o r l � te ca n yürek ·i nlryor daha, y ü re k za ng1rd1yor daha, ogac kurdu kem i ri yo r daha, yürek kurd u . Ah ! Ah l D e r i n d l r d ü n y a ! ,

,



.

-

5

TatJ1· cen kl Tatl1 cen k! Senin sesine bay1 l 1yorum, esri k, nicedir tâ nerelerden gellr bana sesin , tâ ugursuz sesine!

uzo klordan. sevgi havuzlar1 ndanl Ey eski can , ey t a t lr cenk l Her ogr1 y ü regin l pa rca lad1 se ­ nin. baba agr1s1. babalar ogr1s1, ota lar agr1s1; dilln ol g un l a �t 1 , - o lt1n g üz ve i k i nd i gibi, ben lm ya ln1z yüregim gibl ol dersin a rt 1 k : d ü nya da olgu n la �t1, üzüm bozar1yor, g u n l o�t1 - õlmek istiyor a rt1 k, õlmek, mutlulug undan. Ey yüksek lnsanlar. kokusunu o lmryor musunuz? B i r koku kayn1yor gizll glzl·i, blr sonras1zl1k burcusu, son ras1zl 1 k kokusu, bir gü lce kokusu eski mutl ulugun, �o ra p - mutlu, boz a lt1 n - geceyor1s1 õlümündeki esri k mutl ulugun. o � a k 1 ya n : derindir d ü nya, d a h a d e r l n , g ü n d ü z ü n d ü .. � ü n d ü g ü n d e n ! •



-

·

6

B1ra k beni! 8 1 ra k benil Ben fazia tem l z im sentn icln . Do­ kunma b a n a ! Dünya m daha �i m d l yetkin l e� me d l mi? 304

Benim d eri m

fazfa temlz senin ellerin için . B 1 ra k ben i, dur­ gun. optai, budola gündüz! Geceyar1s1 daha parla k degil mi? En te m i z ler olaca k d ü nya n 1 n efendileri , en az bll inen, en can lar1, bütün gün düzlerden daha parlak, güçlü, geceyar1s1 da h a deri n canlar. Ey gü ndüz, ben miyim a ra d1g 1 n ? ArandrOrn mutlulug u m mu­ d u r? Ben zeng in yaln1z m1y1m, gõmü kuyusu, alt1n odas1 m1y1 m sence? Ey d ü ny a b e n miyim is ted igin ? Ben sen c e dü nyal1 m 1y1m? B en sence ruhsal m1y 1 m ? Ben se n ce ta nrrsa l m1y1m? Ama ey g ü nd üz, ey d ü nya, siz de pek ag 1 rs 1 n1 z , - daha usta elleriniz ofsa , daha deri n m utl u f u kla ra uza n ­ sa n r z daha derin mutsuzluklara, herhangi bir ta nrrya uz a n sa n r z; bana uzan masan rz: ben im mutsuzlugum, benlm m utl ulugum derindir, ey gorip gündüz, ama ben tan r1 de gili m daha, tanr1 cehennemi d eg i 1 i m : a e 1 s 1 d e r i n d i r a s 1 1 . •

,

,

-

,

-

·

'

7

daha derlndlr, ey garip dünya! Tan r1n1n ac1s1no uzan, bana degif! Ben neyi m ki! B i r e sri k tatl1 cenk, kimseni n a n lamad1g1, a m a s1g 1 rla ra seslenmesl g e s es l i kurbaga ey r e k e n bir geceya r1 s1 cen g i bir c a n y ü ksek insanla rl Va, siz anlamozs1 n1z be n i! Gecti! Gecti ! Ey ge n c l ik! Ey õgle! Ey ikin d i ! Geldl 1$t8 akulur kõpek, o yel: �am ve gece ve geceya rrs1 , kõpek degil mi yel? l nler, havlar, ulur. Ah! Ah l nas1I Ic cekiyor! nas1 I gül üyor. nas1I h1r1 lday1p soluyor geceyans1 ! Nas1I oy1 k konu�uyor � l m di bu esri k ozanca! esri kllgini faz. loca ka c 1 rm19 o lmasr n ? fazfa uyon 1 k ol m as 1 n? gevi� mi getiri­ yor ne? se· - a c 1 s 1 n 1 cigniyo r dü� ü nd e o eski derin· gecey ar1s1, v i ncini cig n iy or daha cok . Cünkü sevinc. o c r d erin olsa da: y ü r e k o g r 1 s 1 n d a n d a d e r i n. s e v J n e To n r1 n 1 n a c1s1

,



,

,

,

,

305

,

8

Ey asma ! Neden õversl n ben i? Ben sen i kesmedim mi� : ben i m o esrik ac1ma z l1g 1 m1 õvBen ac1mam, a ka r ka n 1 n men ne deme k t i r? bõycYetkin le�en her 9ey, her olgun �ey, - õlmek ister!» le dersin sen . Kutlu ola bag bozu mcusunun b1çag1 , kutJ u ! Fa­ kat ham olan her '9ªY YO$a mak ister; yaz1 k! Ac1 der: «Y1 k1 l ! Defol, ey ac1 !» Ama a c1 ceken her �ey ya­ �amak ister, olgun la'9s1 n ve canlans1 n ve õzlesin d iye, doha uzag1, daha yüksegi, daha pa rlag1 õzlesin diye . «Ben mirasc1 isteri m » . bõyfe de r a c1 ceken her �ey, «ben cocuk isterl m, k e n d i m ·i istemem.»Oysa sevin c mi ra � c 1 istemez, cocu k ·i stemez, sevi nc ken d i n i ister, son ras�zl 1 k i ster, yenidengeli� ister. her 9eyí sonra­ s1zca ayn 1 iste r Ac1 der: «Pa rçclan. kona, ey yürek! Gez, ey bacak! Ey ka­ not, uc! i l eri! Yu kar1 ! Ag r1 ! H ayd i baka l1m! Koca yürek: A e • d e r : « Y 1 k 1 I ! » .

.

9

Ey yü ksek insonlor, siz n e dersi niz? Ben falei m1y1m? Yo k­ sa dü�cü mü? Esrik mi? Dü'9 yoru mcusu mu? Gec eya r1 s 1 ca­ n1 m 1 ? Yoksa cig damlas1 m1? Son ras1zl 1 k bugusu. son ras1zl1k kokusu mu? Duymuyor musunuz? Kokusu n u a lm1yor m usunuz? Daha 9imdi yetkin le�ti benim d ü n yam geceya r1s1 õg led i r de, - agr1 sevinctir de, i lenme kutsamad1r da, ge ce gü ne�tir cekilin. yoksa gõ rürs ü n ü z ha: bi lge delid l r de. de, Bir tek sevi nce Evet dediginiz olur mu? Ey dostla r1 m õy­ leyse Evet demi� old u n uz bütü n ocrlara da. Her �ey birbirine bag l1d1r. · kenetf idir, vurgundur, - bir daha gefmeyi bir kez istediginiz old u mu; h ic dedih e r niz m i: cHo�uma g idiyorsun , mutluluk! Dur, ôn!1 �eyin geri gelmesini istemi$ oldunuz õyleyse! •

,

.

306



- her 9ey yeni ba�tan, her �ey son ros1zca. her 9ey bi rbi­ ri ne bag l1, kenetl i , vurgun, a h , õyleyse s e v d i n 1 z d ü nya ­ y1 , - ey son ros1zlor, siz onu son ras1zca ve bütün zoman i cin sevdi niz: a .c 1ya dah i dersiniz siz: V 1 k 1 1 . ! a ma gel yine! C ü n k ü s o n r o s ·1 z l 1 k t 1 r i s t e d i g i t ü m s e ­ v i n c l e r i n ! .

10

H·e r · sevinç, her �eyin sonras1zl1g1n1 ister; . boi ister. to rt u ister, esri k geceya r1 s 1 i i ter, meza r ister, mezar gõzya9la r1 n r n avuntus u n u ister, yold1zl1 o k9am k1z1ll1g1 iste r ne istemez ki sevinc! o. bütün oc1 lordan daho susuz, daho candon, daho oç, doho korkunc. doha glzlid i r : o. k e n d i n i ister, k e n d 1 n i sokor, halkan rn istemidir onda ca­ ba l1yo n,, - o sevgi ister, nefret fster, 0�1r1 zengindir. bag1�lor, ata r, alt n diye yalva r1 r, a lcna te9e k k ü r eder, nefret edi l miye bay1l 1 r, - õyle zengindir ki sevinc, susuzl uk ceker ac1ya, cehenneme, nefrete, u ta nca sa katl ora , d ü n y o y o bu d ü n yaya, ah, bil i rsiniz, bili r ! Ey yüksek insanlor, slzi õzler o, bu se v i n c bu yola gel oc1n1z1 õzler, ey ba�or1s1zlar! Ba 9 a r1s 1 z mez, k u tlu sevinç, lor1 õzle r her son rostz sevinc. Oü n k ü her sevi nc kend i n i ister, on u n ícin ac1y1 da is te r! Ey mutlul u k, ey ag r1 ! Ah, pa rc alan ey yürek! Ey yükse k in­ sa n lor. �unu bi lesiniz: sevi nc sonras1zl 1 k ister, - sevi nc her 9eyin son ras1zl1g1n1 ister. d e r i n s o n r a s 1 z l 1 k t 1 r i s t e d f g i , derin! -



,

,

_

,

-

,

-

11

Türkü mü art1 k õg rendiniz mi? Ne demek ·isted igimi a n 307

lad1n1z m1? Pe ki ! Haydi baka l 1 m ! Ey yüksek i nsan la r, türkü­ me siz de katr�n art1k! $imdi siz sõyleyi n o tü rküyQ, adi «Bir Daha» , anlam1 «Bütün Son ras1zl 1ga !>> olan türküyü, kat1l1n, ey y üksek insanlar, Zerdü�t' ü n korosuna! i n

n o g l u D e r i n g e c «U y k u m u a «E n d e r i n s o

! K u l a k e y a r 1 s 1 1 d 1 m y a d ü � t e n

v e r ! n e d e r ? -, u y a n d 1 m,

d e r i m k i b e n :-

«D e r ·i n d i r d ü n y a , cD a h a d e r i n , g ü n d ü z ü n d ü � ü n d ü g ü n d e·n. , «A e 1 s 1 d e r i n d i r a s 1 1 y ü r e k a g r 1 s 1 n d a n da derí n : «S e v ·i n e «A e 1 d e r : V 1 k 1 1 ! «0 y s a s o n r a s 1 z 1 1 k t 1 r i s t e d i g i t ü m s e v i n c l e r i n

,



,

·

B e l i r t i Bu g ecenin sabah 1nda Zerd ü9t yatag 1 ndan f1 rlo> diye seslendi yu korla ra dog­ ru, «ho�uma gidiyo r bu, tom bana gõre. Hayvanlar1m uya nm1�la r, ben uyan m1�1m da onda n . Ka rta lam uyanm19, ben im gibi sayg 1 gõsteriyor g ü ne9e. Ka r ta l penceleriyle kavr1yor yeni 191g1. Siz ben l m gerçek hoyvan ­ lar1 ms1 n 1z; sizi seviyorum. Ama gerce k ;l nsanlar1m yo k daha!» -

-





­

Bõyle buyurd u Zerd ü9t; fa kot o s1rada . sa n kl kaynal?a n . ama c1rp1 nan say1 s1z ku9larla sa r1ld1g1n1 d uydu birdenbire, bunca kanattan c1kon ses ve bo91 na ü�ül?meler õyl e si ne bü ­ yü ktü ki, gõzleri n i yumdu . Gercek, san ki bir bu lut cõkm ü�tü ü stüne, b i r yenl d ü�mon üstü ne bo�anan bir okla r b u l utu sa n­ ki. Baktn a ma, bir yen i dost üstüne yagan bir sevgi bulutuyd u bu. «Bona ne oluyor?J d fye geclrdi Zerdü9t �O!? k t n gõn l ü n d e n , maga ros1n1n c1k19 yerine yak1n duran l ri t a 9 1 n üst ü n e yava �ca oturdu. Ellerinl saga sola, ·a lt1 na üstü ne dog ru sal l 1 ya ra k o i n ce ku9lar1 kovm 1ya cal1�1 rken, i9te , daha g a ri p bir '9eY oldu : o s 1 rada eli, fa rk1nda olmadan, s1cak, s 1 k bi r yeleyi kavrad 1 ; ayn 1 zamanda bir kü kreme duyd u õnü nde, bir uz u n , y u m u , �a k oslan kü kre mesi .

Ve birden uyand1 bellegi, dünle bug ün aras1 nda olup biten her 9eyi bir ba k19ta kavradr. « 1 $te to9» dedi, sakal1n1 s1vaz la· d1,