129 18 1MB
Turkish Pages 140 [141] Year 2021
isLArn'ın rnisTiK
vv2v
•
SUFILE •
ÇEVİRİ: RECEP
YILmA�
REYNOLD ALLEYNE NICHOLSON
1868 yılında Keighly'de doğdu. Önce Aberdeen Üniversitesini, daha sonra Cambridge'deki Trinity Koleji bitirdi. 1901 yılında Londra'daki Üniversite Kolejinde, Fars dili hocası oldu. Bir yıl sonra Farsça hocası olarak tekrar Cambridge Üniversitesine döndü. 1926 yılında, Sir Thomas Adams Arapça Kürsüsünün başına geçti. 1933 yılında emekli olan Nicholson, 1940 yılın da Cambridge'den ayrılarak hayatının geri kalan yıllarını, Towyn'de geçirdi. 1945 yılında Chester'da öldü. Nicholson'ın İslam düşüncesi etrafındaki ilgi alanı, Arap ve İran Edebiyatı, felsefe ve özellikle tasavvuf gibi geniş sayılabilecek bir zemi ne oturmuştur. Ona göre tasavvuf, kültürler arası diyalogda birleştirici bir unsur olarak İslam'ın diğer kültürlere açılan önemli kapılarından birisidir. İşte onu özellikle tasavvuf araştırmalarına sevk eden saik budur. Nicholson'ın eserleri, genelde Arap ve Fars Edebiyatı, özelde ise, tasavvufun doğu şu ve diğer kültürlerle ilişkisi, temel klasiklerinin tercüme ve şerhi, Farsça yazan önemli suft şairlerin incelenmesi gibi pek çok tasavvufi konuya ilişkindir. Bu sahada vermiş oldu ğu eserler sebebiyle, Nicholson, tasavvuf alanında Massig non'dan sonra en önemli ve hatta en büyük müsteşrik olarak kabul edilir.
RECEP YILMAZ
1975 yılında Üsküdar'da doğdu. tık, Orta ve lise eğitimi ni burada tamamladı. AÜ Bilgi Yönetimi bölümünden onur derecesiyle mezun oldu. 2004 yılından beri TV, Sinema ve Yayın dünyası için tercümeler yapmakta, edisyonlar hazır lamaktadır. Tercümeleri: Anton Çehov'dan Kuşçu, A.Strugat ski&B.Strugatski'den Uzayda Piknik, Jack London'dan Beyaz Diş, R.A.Nicholson'dan Sufiler, John D. Cuputo'dan Hakikat
(Truth). Sadeleştirerek yayına hazırladığı eserler: Yıldız'da Neler Gö rdüm ?/ İsmail Müştak Mayakon, Siyasi Hatıralanml
Şeyhülislam Cemileddin Efendi, Hikemü'l-Ataiyye!İbn Ataul lah el-İskenderi (Trc. Saffet Yetkini
Kapı Yayınlan 795 Araştırma-inceleme 139
SUFiLER R.A.NICHOl.SON 1. Basım: Kasım 2021 ISBN: 978-625-7706-74-2 Sertifika No: 43949 Editör: Hamdi Akyol Kapak Tasarımı: Adnan Elmasoğlu Sayfa Tasarımı: Gökhan Ôzmen
© 2021; bu kitabın yayın hakları Kapı Yayınları'na aittir. Kapı Yayınlan Ticarethane Sokak No: 15 Cağaloğlu/lstanbul Tel: (212) 513 34 20-21 Faks: (212) 512 33 76 e-posta: [email protected] www.kapiyaylnlari.com
Baskı ve Cilt Melba Matbaacılı.lı Matbaa Sertifika No: 45099 Çlftehavuzlar Yolu Acar Sanayi Sitesi No: 8 Bayrampaşatlstanbul Tel: (212) 674 97 23 Faks: (212) 674 97 29
Genel IJaAıtım Alfa Buım Yayım Dııtıbm San. Tlc. ve Ud. Ştl. Ticarethane Sokak No: 15 Cağaloğlu/İstanbul Tel: (212) 511 53 03 Faks: (212) 519 33 00 Kapı Yayınları, Alfa Yayın Grubu'nun tescilll markasıdır.
R.A.NICHOLSON
islam'ın Mistik Yüzü •
SUFiLER
Çeviren: Recep Yılmaz
1
kapı
İÇİNDEKİLER
SUN UŞ
......................................................................................
1. HIRİSTİYANLIK
.............................
il. YENİ EFLATUNC ULUK
.
............................ . . .
...........................
.
............. .......
7
13 15
III. GNOSTİSİZM (İRFANİYE ) .......................................... 16 iV. B U Dİ ZM . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . ..... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 18 1. YOL (TARİK) . . .
...............................................................
. . .
...
29
il. AYDINLANMA ve KENDİNDEN GEÇME (İŞRAK ve V EC D)
.........
.
.
....
ili. GNOSIS (MARİFET) . ..
iV. İLAHİ AŞK
......
.....
.
.......
........
.
....
.
. . ..
.........
......
.
VI. VAH DET HALİ.
.
............
.............
.
.................................
V. EVLİYALAR ve KERAMETLER
..
.
.
.........
.
................
............ ............
.
. 59
. . ...
...............
.
..
. . . ...
.......................... .............
................... ..............
45
.........
87
103 125
SUNUŞ
Bu isim, bu kitabın "hakikati arayan kişi veya grupların ya şadığı serüvenlerin ve sergiledikleri çabaların örneklendiril mesi" üzerine kurgulanmış bir diziye dahil edilme sebebini yeterince açıklamaktadır. İslam'ın dini felsefesi olan tasav vufun günümüze kadar ulaşmış en eski tanımı "ilahi gerçek lerin farkına varmak" şeklindedir ve Müslüman Sufiler ken dilerine "Ehl-i Hak"1 (Hakikatin peşinde olanlar) demişlerdir. Sufilerin temel öğretilerini ortaya koymak maksadıyla, genel İslam tasavvuf tarihi için son yirmi senedir topladığım ve rilerin bir kısmından yararlanacağım. İslam tasavvufu, öy lesine geniş ve çok yönlü bir konudur ki, hakkıyla ele almak için birkaç büyük cilt dolusu yazmayı gerektirir. Ben bu ki tapta yalnızca, Müslümanların VIII. asırdan bugüne kadar yaşadıkları belirli kaidelerin, usullerin ve deruni hayatla rının öne çıkan yanlarının taslağını çizebilirim. İzledikleri yol zorluklarla dolu, karanlık, hayret verici ve ulaşılması güç zirvelere gitmektedir. Fakat bu yolculara yolculuklarının so nuna kadar eşlik edemesek de dini atmosferleriyle ve manevi geçmişleriyle ilgili topladığımız her bilgi, yazmış oldukları ilginç tecrübeleri anlamamıza katkı sağlayacaktır. Bu sebeple ilk olarak, tasavvufun kökeni ve tarihi geli şimi, İsla m'la ilişkisi ve genel özellikleri hakkında bazı yo rumlarda bulunmak istiyorum. Bu konular yalnızca mukaye seli dinler tarihi üzerine çalışanlar için değildir; bu konuyla "Hak", Sufilerin genelde Allah'tan bahsederken kullandıkları terimdir.
7
ilgili bilgilerin bir kısmı ciddi olarak tasavvuf üzerine ça lışanlar için de zaruridir. Tam olarak söylenebilir ki, tasav vufi tecrübelerin tümü eninde sonunda tek bir noktada bir leşir. Fakat bu nokta Sufi'nin dinine, ırkına ve fıtratına göre geniş farklılıklar arz ettiği halde, tasavvufun aynı noktada birleşen çizgileri neredeyse sonsuz çeşitliktedir. Tasavvufun bütün büyük çeşitlerinin ortak yanları bulunmakla birlikte, her biri, içinde büyüyüp serpildiği şartlardan kaynaklanan kendilerine has nitelikleriyle dikkat çeker. Nasıl ki Hıristi yan mistisizmi Hıristiyanlığa atıf yapmadan anlaşılamaz; tasavvuf da İslam'ın kendi içindeki gelişimi ve çevresiyle olan ilişkisiyle beraber değerlendirilmelidir. Yunan dininden Avrupa edebiyatına geçen "mistik" keli mesi, İslam'ın üç temel dili olan Arapça, Farsça ve Türkçe de "Sufi" olarak ifade edilmiştir. Fakat bu iki terim birebir eş anlamlı değildir; çünkü "Sufi" kelimesi belirli bir dini manaya sahiptir ve İslam inancına mensup Sufilerle sınır lı olacak şekilde kullanılmıştır. Yunancada "kutsal sırlarla mühürlenmiş dudaklar, rü'yet halinde vecd ile kapanmış gözler" gibi çok önemli bir manaya gelen bu kelime, zaman la Arapçaya mal edilse de yaygınlık kazanmaya başlayınca (yaklaşık M.S. 800) daha alçakgönüllü bir manaya büründü. Kelimenin kökeni yakın bir zamana kadar tartışma konusuy du. Etimolojiyi hiçe sayan pek çok Sufi, bu kelimeyi "saflık" manası taşıyan Arapça bir kökten türetmiştir. Bu kök, "Sufi" kelimesine "kalbi saf', "mümtaz kişi" manası vermektedir. Bazı Avrupalı alimler bu kelimeyi, "Teozofist" kelimesindeki manasını ön plana çıkararak cro