128 40 4MB
Turkish Pages 216 [217] Year 2015
MEMLÜKLER (1250-1517) Fatih Yahya Ayaz
Fatih Yahya Ayaz, Prof. Dr. 1971 yılında İstanbul'da doğdu. Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nden mezun oldu (1995). Aynı üniversitenin Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde, "Bahri Memlültleri Döneminde Harameyn Hizmetleri" konulu teziyle yüksek lisansını (1998); "Memlültler Döneminde Vezirlik (1250-1517)" isimli çalışmasıyla doktora sıru (2004) tamamladı. 2002 yılında Çukurova Üniversitesi !lihiyat Fakultesi lsimı Tarihi Anabilim Dalı'na araştırma görevlisi olarak tayin edildi. Ayru fakültede 2008 yılında yardıma doçent, 2009'da doçent, 2014'te profesör ünvarunı aldı. Halen ayru fakultede öğretim üyesidir.
!SAM Yayınlan 165 Temel Kültür Dizisi 35
MEMLÜJCLER (1250-1517) Fatih Yahy.a Ayaz. Bu kitap Türkiye Diyanet Vakfı Mütevelli Heyeti'nin 28.12.2004 gün ve 1163 sayılı kararıyla. basılmıştır.
© Her hakkı mahfuzdur. Birinci Basım: Haziran 2015 lSBN 978-605-4829-23-1
-
!SAM Yayınalık Sosyal Hizmetler San. ve Tic.Ltd.Şti. lcadiye Bağlarbaşı Cad. No. 40 34662 Üsküdar/İstanbul Tel: (0216) 474 08 50 Faks: (0216) 474 08 74 www.isam.com.tr bilgi�.com.tr Sertifika No. 15734 TDV Yayın Matbaaalık ve T ic.Ltd.Şti Ahnteri Bulvarı 1256. Sk. No. 11 OSTIM Yeni Mahalle/Ankara Tel. (0312) 354 91 31 Sertifika No. 15402
Ayaz, Fatih Yahya Memlültler (1250-1517) I Fatih Yahya Ayaz. - İstanbul: !SAM Yayınlan, 2015. 218 s. ; hrt. . 20 . (!SAM Yayınlan ; 165. Temel Kültiir Dizisi ; 35)
; res ; varcm -
Dizin ve kaynakça
.
JSBN 978-605-4829-23-1
İçindekiler
Önsöz
•
ıı
Kısaltmalar
Giriş
•
•
15
17
1. Kelime ve Kavram Olarak Memlük
ve Memlük Sistemi
•
19
A. Kelime ve Kavram Olarak Memlük B. Memlük Sistemi
•
•
19
20
il. Memlük Devleti'nin Kuruluşu
•
25
Birinci Bölüm
TÜRK (BAHRİ) MEMLÜKLERİ DÖNEMİ
(648-78411250-1382) 1. Kuruluş Dönemi
•
29
•
31
A. el-Melikü'l-Muiz İzzeddin Aybek et-Türkmani
(648-65sf1250-1257)
•
31
B. el-Melikü'l-Muzaffer Seyfeddin Kutuz
(657-658/1259-1260)
•
32
il. Gelişme ve Teşkilatlanma Dönemi
•
34
A. el-Melikü'z-Zahir Baybars el-Bundukdari
(658-676/1260-1277)
•
34
B. el-Melikü'l-Mansur Seyfeddin Kalavun
(678-689/1279-1290)
•
36
C. el-Melikü'l-Eşref Halil (689-69J/1290-1293)
•
37
5
III. el-Melikü'n-Nasır Muhammed b. Kalavun'un Üçüncü Saltanatına Kadar Geçiş Dönemi
•
38
A. Muhammed b. Kalavun'un Birinci Saltanatı (693-694/1293-1295)
•
38
B. el-Melikü'l-Aclil Zeynüddin Ketboğa (694-696/1294-1296)
•
38
C. el-Melikü'l-Mansılr Hüsameddin Laçin
(696-698/1296-1299)
•
39
D. Muhammed b. Kalavun'un İkinci Saltanatı (698-708/1299-1309)
•
39
E. el-Melikü'l-Muzaffer Baybars el-Çaşnigir (708-709/1309)
•
41
rv. Yükselme Dönemi: Muhammed b. Kalavun'un Üçüncü
Saltanatı (709-74ı/1309-1341)
•
41
V. İstikrarsızlık ve Duraklama Dönemi
•
43
A. el-Melikü'l-Mansılı Seyfeddin Ebıl Bekir (741-742/1341) ve el-Melikü'l-Eşref Alaeddin Küçük (742/ı341)
•
43
B. el-Melikü'n-Nasır Şehabeddin Ahmed (742-743/1342)
•
44
C. el-Melikü's-Silih İmadüddin İsmail
(743-746/1342-1345)
•
44
D. el-Melikü'l-Kamil Seyfeddin Şaban 1 (746-747/1345-1346)
•
45
E. el-Melikü'l-Muzaffer Zeynüddin Hacı 1 (747-748/1346-1347)
•
45
F. el-Melikü'n-Nasır Nasırüddin Hasan
(birinci saltanatı: 748-752/1347-1351)
•
45
G. el-Melikü's-Silih Selahaddin (752-755/1351-1354) H. el-Melikü'n-Nasır Nasırüddin Hasan (ikinci saltanatı: 755-762/1354-1361)
•
46
1. el-Melikü'l-Mansılr Selahaddin Muhammed
(762-764/1361-1363)
•
47
J. el-Melikü'l-Eşref Zeynüddin Şaban il
(764-778/1363-1376) 6
•
47
•
46
K. el-Melikü'l-Mansılr Alaeddin Ali (778-783/1376-1381)
48
•
L. el-Melikü's-Salih Zeynüddin Hacı il (birinci saltanatı: 783-784/1381-1382; ikinci saltanatı: 791-792/1389-1390)
•
48
İkinci Bölüm
ÇERKEZ (BURCİ) MEMLÜKLERİ DÖNEMİ (784-923/ı382-1517)
51
•
1. Çerkez Mernlükleri'nin Teşekkülü il. Kuruluş Dönemi
•
•
53
55
A. el-Melikü'z-Zahir Berku.k (birinci saltanatı: 784-79ı/1382-1389; ikinci saltanatı: 792-8oı/1390-1399)
•
55
8. el-Melikü'n-Nasır Ferec (801-815/1399-1412)
•
56
C. el-Melikü'l-Müeyyed Şeyh el-Mahmıldi
(815-824/1412-1421)
III. İstikrar Dönemi
•
57
•
59
A. el-Melikü'l-Eşref Barsbay (825-8 4ı/1422-1438) 8. el-Melikü'z-Zahir Çakmak (842-857/1438-1453)
59
•
60
•
C. el-Melikü'l-Eşref İnal (Aynal) (857-865/1453-1461)
D. el-Melikü'z-Zahir Hoşkadem (865-872/1461-1467) E. el-Melikü'l-Eşref Kayıtbay (872-9oı/1468-1496) IV. İstikrarsızlık Dönemi
•
•
•
60
•
61 62
64
V. Gerileme ve Yıkılış Dönemi
65
•
A. el-Melikü'l-Eşref Kansu Gavri (906-922/1501-1516) 8. el-Melikü'l-Eşref Tomanbay (922-92311516-1517)
•
•
65 70
Üçüncü Bölüm MEMLÜKLER'İN DIŞ İLİŞKİLERİ 1. Memlük-Osmanlı İlişkileri il. Memlük-İlhanlı İlişkileri
•
•
•
73
75 77
III. Memlük-Anadolu Selçuklu (468-707/1075-1308) Münasebetleri
•
77 7
rv. Memlük-Altın Orda (1241-1502) İlişkileri V. Memlük-Timurlu (1370-1507) İlişkileri
•
•
79
80
VI. Memlük Devleti'nin Komşu Müslüman Beyliklerle İlişkileri
81
•
VII. Memlükler'in Hıristiyan Devletlerle İlişkileri
•
84
Dördüncü Bölüm
MEMLÜK DEVLETİ'NDE İDARİ ve MEDENİ YAPI I. İdari Yapı A. Sultan B. Halife
•
87
89
•
89
•
90
•
C. Merkez Teşkilatı ve Divanlar
1. Askeri Görevler
•
91
91
•
2. Sivil Bürokratlann Üstlendiği Divani Görevler 3. Adli/Hukuki ve Dini Görevler 4. Divanlar
101
•
1. Suriye (Şam)
101
•
102
•
il. Askeri Yapı
103
•
A. Ordu Teşkilatı
•
B. Deniz Kuvvetleri
103 •
105
C. Savaş Nizamı ve Silahlar
III. Ekonomik Yapı A. Ziraat
•
107
109
•
109
•
B. Sanayi ve Ticaret
•
110
C. Devletin Gelirleri ve Para rv. Sosyal Yapı
•
114
115
1. Askeri Aristokrasi •
•
115
•
A. Sosyal Sınıflar 2. Halk
•
117
120
3. Azınlıklar
•
122
4. Memlük Toplumunda Kadın
8
96
98
•
D. Taşra Teşkilatı 2. Mısır
•
•
123
•
95
B. Tasavvuf
125
•
C. Dini Bayramlar, Merasim ve Kutlamalar Dini Bayramlar
2.
Diğer Merasim ve Kutlamalar
V. Kültürel Yapı
•
•
•
130
133
•
A. Eğitim Öğretim
•
134
ı.
Mektep ve Medreseler
2.
Cami, Hankah, Ribat, Zaviye ve Hastaneler
•
134
B. Dini, Beşeri İlimler ve Önemli Temsilcileri C. Sanat ve Mimari
Sonuç
•
147
Sözlük
•
163
Kronoloji Kaynakça •
•
•
•
136
137
140
143
·
Notlar
Dizin
128
128
ı.
•
•
171 177
193
Resimler ve Harita
•
199
9
Önsöz
Memlükler, tarihteki en büyük müslüman-Türk devlet lerinden biri olarak kabul edilmektedir. Bu dönemde yaşamış tarihçilerin "Türk Devleti" olarak isimlen dirdikleri Memlükler'i büyük devlet yapan unsurlar; Moğollar'a ve Haçlılar'a karşı iz bırakan başarılara imza atmaları ve yaklaşık iki buçuk asır boyunca Mısır, Şam, Hicaz gibi İslam dünyasının en önemli bölgelerini hakimiyetleri altında tutmalarıdır. Askeri yapıya sahip bir devlet kuran Memlükler, bu çalışmada ayrıntılarıy la ele alınacak olan kendilerine özgü saltanat sistemi ve güçlü ordularıyla da dikkat çekerler. Hanedan usu lünün yerleşemeyişi ve Moğollar'ı dize getiren mem lük sistemine göre kurulmuş güçlü süvari birlikleri, bu devletin belirgin özellikleri olarak öne çıkar. Memlükler'in kurduğu teşkilat ve müesseseler, bu lundukları coğrafyada daha sonraki süreçte de ana hatlarıyla varlığını sürdürmüş, hatta bazı müessesele ri Osmanlı Devleti'ni de etkilemiştir. Özellikle ilmiye alanındaki kurumları Osmanlı Devleti'nin ilk dönem uleması üzerinde önemli tesirler yapmış, ilk Osmanlı müderrisleri Mısır'da eğitim görmüştür. Yine İslam dünyasının manevi lideri olarak kabul edilen halifenin Mısır'da bulunması, Memlükler'i konum olarak daha önemli bir noktaya yükseltmiş, bu sebeple Osmanlılar 11
İstanbul'un fethine kadarki süreçte Memlükler'i bir anlamda "üst otorite" olarak görmüştür. Diplomatik yazışmalarda bu durumun izlerini görmek mümkün dür. Aynca belirtmek gerekir ki, İstanbul'un fethi gibi Osmanlı ve Türk tarihi için büyük öneme sahip bir ha disenin tam tarihinin tespitinde de muasır Memlük tarihçilerinin rivayetleri etkili olmuştur. Memlük Devleti, bahsedilen özelliklerine rağmen hak ettiği ilgiyi ülkemizde bugüne kadar görmemiştir. Bunun çeşitli sebepleri bulunmakla birlikte bu devletin tarihiyle ilgili kaynaklann Arapça olması başlıca etken lerden biridir. Ülkemizde Türk tarihiyle ilgili çalışma lar yapan araştırmacılar, dil sorunu sebebiyle Memlük Devleti'ne yeterince alaka göstermemiştir. Bununla birlikte İsmail Hakkı Uzunçarşılı başta olmak üzere Şehabeddin Tekindağ, İsmail Yiğit, Kazım Yaşar Kop raman, Samira Kortantamer, Cüneyt Kanat, Süleyman Kızıltoprak, Altan Çetin ve Cengiz Tomar gibi az sayıda tarihçinin ilgi ve himmetleriyle bu devletle alakalı bir takım çalışmalar yapılmıştır. İstifade ettiğimiz bu çalış malann yazarlanna şükran borçluyuz. Son zamanlarda genç araştırmacıların alana yönelik yaptıkları lisans üstü tezleriyle bu konudaki çalışmalann hız kazandığı nı memnuniyetle müşahede etmekteyiz. Bunlar saye sinde söz konusu alanın daha çok ilgi çekeceği ümidini taşımaktayız. Bu çalışmanın temel hedefi de, Memlük Devleti'nin ülkemizdeki tanınırlığını arttırmak ve alan üzerine çalışma yapan araştırmacılan teşvik etmektir. Çalışma, memlük sisteminin mahiyeti ve Memlük Devleti'nin kuruluşundan bahsedilen bir giriş kısmıy la dört bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde Türk (Bahri) Memlükleri, ikinci bölümde de Çerkez (Burci) Memlükleri dönemlerinin siyasi olaylan ele alınmıştır. 12
Üçüncü bölümde Memlük Devleti'nin dış ilişkileri ince lenmiştir. Dördüncü ve son bölümde ise Memlükler'in idari, medeni, sosyal ve kültürel hayatlanyla alakalı bilgiler sunulmuştur. Memlük Devleti'ni bütün yönleriyle ve eksiksiz bir şekilde ele aldığı iddiasında olmayan bu çalışma, iyi niyetli çabalanmıza rağmen eksi.klikler ve hatalar içe riyor olabilir. Bu eksiklik ve hataların giderilebilmesi için başta tarihçi meslektaşlanmız olmak üzere her sahadan araştırmacı ve okuyucunun katkı ve eleştiri lerini büyük bir memnuniyetle karşılayacağımızı ifade etmek isteriz. Araştırmamız sırasında birçok kişi ve kuruluştan önemli yardım ve destek gördüğümüzü de aynca be lirtmeliyiz. Bu kişilerin başında, yüksek lisans ve dok tora aşamalannda sadece danışmanlığımı yapmakla yetinmeyerek akademik kariyerim boyunca ilmi ve manevi desteğini esirgemeyen hocam Prof. Dr. İsma il Yiğit gelmektedir. Kendisine şükranlanmı sunmayı öncelikli bir görev addetmekteyim. Yine İslam tari hi sahasında yetişmemiz için emek veren Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Tarihi Anabilim Dalı'nın emekli öğretim üyeleri, hocalanm Prof. Dr. Mustafa Fayda, Prof. Dr. Ziya Kazıcı, Prof. Dr. Cahit Baltacı ve Prof. Dr. Hulusi Yavuz'a da teşekkürlerimi ifade etmek isterim. Çalışmamın her aşamasında gö rüşleri ile katkıda bulunan ve özellikle son tashihlerin yapılmasında emek sarfeden mesai arkadaşlanm Prof. Dr. Asım Yapıcı ve Doç. Dr. Hayri Kaplan ile Araştırma Görevlisi Aygül Düzenli'ye şükranlanmı belirtmeliyim. Önemli yardımlannı gördüğüm Türkiye Diyanet Vakfı İslam Araştınnalan Merkezi (İSAM) Kütüphanesi'nin kurucularına, katkıda bulunanlarına ve mevcut 13
yöneticilerine, yine usanmadan ve şikayet etmeden bana kitap temin etmek için gayret gösteren başta Ab durrahman Hacıismailoğlu olmak üzere bütün kütüp hane personeline de teşekkürlerimi belirtmek isterim. Son olarak, kitabın basımını üstlenen İSAM'a hem bu açıdan hem de ülkemizdeki ilmi araştırmalara yönelik kıymetli katkılanndan dolayı şükran borçlu olduğumu ifade etmeliyim. Gayret bizden, başarı Allah'tandır.
Fatih Yahya AYAZ Adana, Temmuz 2014
14
Kısaltmalar
a.e. Aynı eser a.rnlf. Aynı müellif Alın. Almanca Ar. Arapça AÜ Ankara Üniversitesi b. bk.
Bin, ibn ( oğlu) Bakınız
BSOAS Bulletin of the School of Oriental and Afri.can Studies DİA Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi ed.
Editör
EI2 The Encyclopaedia of Islam (New Edition) Fr.
Fransızca
FÜSBD Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi DGBİT Doğuştan Günümüze Büyük İslam Tarihi HJAS Harward Joumal ofAsiatic Studies IJMES Intemational Joumal of Middle East Studies iA İslam Ansiklopedisi
ing.
İngilizce
JAOS Joumal of the American Oriental Society JESHO Joumal of the Economic and Social History of the Orient JSAJ Jerusalem Studies in Arabic and Islam ıs
krş. ktp. MÜ nşr. ö. RE!
s. SBE sy. TD trc. ts. TTK tür. yer. vb. vd. v.dğr. yk.
Karşılaştınnız Kütüphanesi Marmara Üniversitesi Neşreden ( tahkik eden) Ölümü Revue des Etudes Islamiques Sayfa Sosyal Bilimler Enstitüsü Sayı İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi
Tarih Dergisi Tercüme eden Tarihsiz Türk Tarih Kurumu Türlü yerler Ve benzeri Ve devamı Ve diğerleri Yaklaşık
GİRİŞ
1. Kelime ve Kavram Olarak Memlük ve Memlük Sistemi
A. Kelime ve Kavram Olarak Memlük Memlükler'in kölelikten gelme askerler olarak kendile rine özgü bir devlet kurmalarının arka planında uzun ca bir tarihi süreç bulunmaktadır. Dolayısıyla Memlük Devleti tarihini ele almadan önce, bu köle-askerlerin bir devlet kuracak ölçüde siyasi ve askeri nüfuz kazan malarını sağlayan tarihi süreçteki memlük sistemini bütün yönleriyle incelemek, memlük tabirini kelime ve kavram olarak tahlil etmek gerekir.
Memlük (çoğulu: memalik) kelimesi "bir şeye sahip olmak" manasındaki Arapça "meleke" fiilinden türe tilmiş ism-i mef'uldür. Sözlük anlamı "sahibinin mül kiyet ve tasarrufundaki şeyler" olan memlük kelimesi, özellikle "bir kimsenin mülkiyetindeki kadın veya er kek esir" karşılığı olarak kullanılmıştır. Hür bir anne babadan dünyaya gelen esirler için kullanılan memlük kelimesi, esir bir anne babadan dünyaya gelmiş diğer köleleri ifade eden abdü kinn ve rakik gibi tabirlerden ayrılmaktadır. 1 Memlük tabiri, İslam tarihinde zaman la daha özel bir mana kazanarak "herhangi bir şekilde 19
esaret, satın alınma veya toplanma yoluyla elde edi len beyaz köle"yi ifade eden bir anlamda kullanılma ya başlanmış,2 daha sonra da "halife, hükümdar veya emirlerin köle olarak alıp özel bir eğitimle yetiştire rek kendi muhafız birliklerini oluşturdukları, özel bir hukuki ve toplumsal statüye sahip olan ücretli askerler" için kullanılan bir kavram haline gelmiştir. Memlüklerin sahip oldukları kendilerine has hukuki ve toplumsal statü, onları diğer kölelerden belirgin bir şekilde ayırmaktadır. Zira bu kişiler köle olarak satın alınmalarına rağmen askeri eğitimlerini tamamladıktan sonra özgürlüklerini kazanmaktaydı lar. Toplumsal statü bakımından diğer kölelerle muka yese bile edilmeyecek şekilde üst seviyede kabul edilen Memlükler, hor ve hakir görülmemiş, ağır ve kötü işler de çalıştırılmamıştır. Hukuki statü açısından da farklı olan Memlükler, kendi iradeleriyle ve tercihlerine göre evlenebilmekte, çocuklan (evladü'n-ntis) hür kabul edil mekteydi. Aynca kendi adlanna mal mülk edinme hak kına da sahiptiler.3
B. Meınlük Sistemi Memlük sistemi, hükümet hesabına satın alınan özel likle beyaz kölelerin çeşitli kışla ve mekteplerde askeri gayelerle yetiştirilmeleri ve bunları satın alan halife, sultan veya emirin amaçlarını gerçekleştirmek üzere ordularda birlikler halinde istihdam edilmeleri olarak ifade edilebilir. İslam dünyasında III. (IX.) yüzyılın ilk yansından başlayarak XIII. (XIX.) yüzyılın başlanna ka dar çeşitli gelişmeler gösteren bu sistem, temel amaç lan değişmeden varlığını devam ettirmiştir. Özellikle Mısır'da önemli yeri olan memlük sistemi, Memlükler zamanında zirve noktasına ulaşmıştır. Bu sistemin 20
daha değişik bir tarzda (devşirme) Osmanhlar (13001922) tarafından da uygulandığı bilinmektedir. İslam tarihinde sistemli bir şekilde askeri amaçlı memlük satın alıp bunları ordularda istihdam etme usulü Abbasiler'le (132-656/750-1258) başlamıştır.4 Ülke yönetimindeki İranlı nüfuzunu dengelemek is teyen Abbasi halifeleri, özellikle de Me'miin (198218/813-833), devletin sınırları dışından Türkler'i getirterek bunlardan askeri birlikler kurmuştur. Me'miin'un Semerkant ve civarından 3000 köle-asker satın aldırdığı, kardeşi Mu'tasım-Billah'ın da (218227/833-842) halife olduktan sonra bu faaliyeti sür dürdüğü rivayet edilmektedir. Mu'tasım-Billah'ın ken di döneminde sayıları çok artan Türk Memlüklerin Bağdat'ta çeşitli sıkıntılara sebep olması üzerine onları yerleştirmek için Samerra şehrini kurdurduğu nakle dilmektedir. Halifenin, Türk kumandarılarca idare edi len bu Memlüklere iktalar tahsis ettiği, başkalarıyla hısımlık kurmalarını yasakladığı ve onları evlendir mek için Türk cariyeler satın aldığı, hatta bu cariyelere maaş bağlattığı nakledilmektedir.5 Türk Memlüklerin Abbasi halifeleri tarafından tercih edilme sebepleri ise; askeri kabiliyetleri, kuvvet ve cesaretleri ile reislerine olan itaat ve bağhlıklandır. Abbasi Devleti'nde zamarıla ordu kumandanlığı gibi önemli konumlara yükselen Türk Memlükler savaşlar da büyük yararhlıklar göstermişler, valiler de onların bu özelliklerinden istifade etmek amacıyla kendi bir likleri için çok sayıda memlük satın almıştır. Böylece Memlükler ülkenin her tarafına yayılmaya başlamış tır. Bu durum Abbasiler'in aleyhine olmuş, valilik vb. önemli mevkileri elde eden Türkler, Mısır gibi mer kezden uzak bölgelerde bağımsız devletler kurmuştur. 21
Buralarda kurduklan devletlerin askeri teşkilatlanması konusunda Abbasi örneğini takip eden Türk asıllı va liler, çok sayıda memlük satın almak suretiyle bu sis temin gelişmesine katkı sağlamıştır. Söz konusu siste min en bariz örnekleri Mısır'da ortaya çıkmış, Halife Me'mıln'un Memlüklerinden Türk asıllı Ahmed b. To lun (254-270/868-884) burada Türk Memlüklerinin desteğiyle Tolunoğlu Devleti'ni (254-292/868-905) kurmaya muvaffak olmuştur. Onun Türk Memlük lerinin sayısının 24.000'i aştığı rivayet edilmektedir.6 Tolunoğulları'nın yıkılmasından sonra Mısır'da bir başka Türk asıllı vali Muhammed b. Tuğc (323334/935-946) tarafından kurulmuş olan İhşidi Dev leti de (323-358/935-969) askeri yapı bakımından Türk memlük satın alma sistemine dayanmaktadır. Bu devlet de Memlükler sayesinde varlığını sürdür müştür. İhşidiler'i ortadan kaldırarak Mısır'a hakim olan Fatımiler de (297-567/909-1171), düşmanlarıyla mücadele edebilmek için askeri açıdan güçlü olma ih tiyacı hissettiklerinden, memlük sistemini uygulamak zorunda kalmıştır. Önceleri Berberi ve Zenciler'den oluşan ordularına Müstansır-Billah (427-487/10361094) zamanından itibaren sadece Türkler'den oluşan memlük birliklerini de ilave etmişlerdir. Ancak Türk Memlüklerin hem kendi aralanndaki çekişmeleri hem de ordunun diğer unsurları olan Berberi ve Zenciler'le giriştikleri iktidar mücadeleleri devletin çökmesine se bep olmuştur. 7 Bu durumdan istifade ederek Mısır'a hakim olan Selahaddin-i Eyyılbi de (567-589/1171-1193) kurucu su olduğu Eyyılbi Devleti'nin (567-866/1171-1462) or dusunu ağırlıklı olarak Türk Memlüklerden oluşturmuş ve bu sistemin Mısır'da iyice yerleşmesini sağlamıştır. 22
Haleflerinin birbirleriyle olan mücadelelerinde ve dış düşmanlarına karşı gerçekleştirdikleri savaşlarda yegane dayanak olarak Memlükleri görmeleri ve bu sebeple çok sayıda memlük satın alarak onları iyi bir eğitimden geçirmeleri memlük sistemini daha da geliş tirmiş, bu da Memlüklerin siyasi nüfuzlarını arttırarak kendi devletlerini kurmalarına zemin hazırlamıştır.8 Memlük sistemi en mükemmel şekline bizzat bu köle-askerlerin kurdukları Memlük Devleti'nde ulaş mıştır. Bu dönemdeki sisteme göre, ağırlıklı olarak Orta Asya ve Kafkasya'dan getirilen ve genellikle Türk kökenli müslüman olmayan (ağırlığı putperest) Mem lükler, halkın geri kalanına nispetle ayrıcalıklı bir grup olan "hoca" lakaplı köle tacirleri tarafından belirli mer kezlerden alınarak Mısır ve Suriye'ye ulaştınlıyorlardı. Buralardaki köle pazarlarında kabiliyet, güç, uzun boy vb. özelliklere sahip olan ve genellikle küçük yaşta ki Memlükler yüksek bedellerle satın alınıp Memlük Devleti'nde sultanların sarayı olan Kal'atülcebel'deki kışlalarda (tabaka, çoğulu: tıbiık), dini ve askeri eğitim den geçiriliyorlardı. Eğitime alınan Memlüklere köken lerine bakılmaksızın Türk ismi veriliyordu. Zira Türkçe isim almak ve Türkçe konuşmak Memlükler arasında kaynaştırıcı ve birleştirici bir rol oynuyordu. Çerkez Memlükleri döneminde (784-923/1382-1517) dahi bu uygulama devam ettirilmiştir. Dini eğitim olarak temel İslami bilgiler, askeri eğitim olarak ise teorik ve pratik askerlik bilgileri verilerek talimler yaptırılıyor du. Askeri eğitimde en çok üzerinde durulan, fü:ni.siyye adı verilen atlı savaşma sanatı idi. Meydô.n (çoğulu:
meyô.din) olarak anılan hipodromlarda yapılan bu eği timlerde çevgan, kabak vb. oyunların yanı sıra mızrak, kılıç, gürz kullanma, okçuluk, güreş, avcılık, at yarışı 23
ve "sevku'l-mahmil" idmanları gibi faaliyetler icra edi liyordu. Satın alınan Memlüklerin eğitim süreçleri, gelecek leri açısından çok önemliydi. Aldıkları dini ve askeri eğitimin yanında, ailelerinden koparılmış oldukların dan bu boşluğu kısmen de olsa doldurabilecek, dola yısıyla duygusal yönden tatmin edilip terbiye edilme lerini sağlayacak bir programa ihtiyaç vardı. İşte bu ihtiyacı karşılayan da hem efendileriyle hem de kendi aralarında oluşan güçlü bağ ve bu bağın yazılı olmayan ancak mutlaka uyulan kuralları idi. Memlükler arasın daki ilişkiler, kendilerini satın alıp yetiştiren ve baba gibi kabul edilen efendilerini ifade eden üsttiziyye ve aynı üstadın Memlükleri olmaları bakımından kar deşlik olarak nitelendirdikleri hoşdtişiyye kavramları çerçevesinde şekilleniyordu. Hoşdaş kelimesi hazan kendilerini satın alan tacirlere verilen "hoca" unvanına nispetle hocdaş/hocadaş olarak ifade edilirken hazan da aynı efendinin hizmetindeki arkadaş anlamında kullanılmaktaydı. Hoşdaşlar kendi aralarında ağabey anlamına gelen ağa (çoğulu: ağavtit) ve küçük kardeş anlamına gelen ini (çoğulu: iniyytit) şeklinde hiyerar şilc bir sınıflama da yapıyorlardı. Son derece kuvvetli bir bağ olan hoşdaşlık, sultanların tahta çıkarılma sından indirilmesine kadar birçok hadisede önemli rol oynuyordu. Mesela aynı dönemde eğitim gören bir hoşdaş grubu kendi içinden çıkan güçlü bir emiri taht mücadelesinde sonuna kadar destekliyor, önemli görevlere tayin hususunda birbirlerine öncelik tanıyor, yüksek mevkilere gelenler kardeşleri kabul ettikleri hoşdaşlarını unutmuyorlardı. 9 Eğitimlerini tamamlayan Memlükler yetişkinlik çağına gelince azat ediliyor ve aldıkları ittika denilen 24
diplomalarıyla hem bu durumlarım belgeliyor hem de askeri sınıfa girmiş oluyorlardı. Ardından, kabili yetli Memlükler emirlik s ınıfına geçiyor, sonrasında ise en üst askeri rütbe olan yüzler emirliğine (imretü
mie/takdimetü elf) kadar ulaşabiliyorlardı, hatta şart lar uygun olursa tahta dahi çıkabiliyorlardı. Memlük Devleti'nde söz konusu rütbelere çıkabilmenin ön celikli şartı memlük sisteminin içinde yer almaktı; yani memlük olmak bir ayrıcalık kabul ediliyordu. Bu şekilde memlük sisteminin oluşturduğu bir askeri aristokrasi vücuda getirilmişti. Ancak bu aristokrasi babadan oğula geçen bir paye değildi. Sultanlarınki ler de dahil olmak üzere bu sistem içinde yetişenlerin çocukları memlük kabul edilmiyor ve "evladü'n-nas" adıyla Memlüklerden daha aşağı ve -istisnalar dışında kırklar emirliği (imretü tabzlhane) rütbesini aşamayan bir askeri sınıf meydana getiriyorlardı. Bu sebeple sis temin devam etmesi için sürekli olarak yeni memlük alımına gidiliyordu. Memlük Devleti'nin yıkılmasın dan sonra da işlerliğini sürdüren bu sistem, Mısır Va lisi Kavalalı Mehmed Ali Paşa'nın (1220-1265/18051849) 1811 senesinde Memlük beylerini ortadan kal dırmasıyla sona ermiştir. 10
II. Meınlük Devleti'nin Kuruluşu
Memlük Devleti, sultanların kökeni veya askeri eğitim lerini aldıktan yere göre Türk ve Çerkez ya da Bahri ve Burci Memlükleri11 şeklinde iki döneme ayrılmaktadır. Ancak her ne kadar Memlük Devleti ile ilgili, sultanla rın kökenine işaret edilen böyle bir sınıflandırma söz konusu olsa da dönemin tarihçileri bu devleti genellikle " Türk Devleti" (ed-Devletü't-Türkiyye veya Devletü'lEtrak/Devletü't-Türk) olarak isimlendirmiştir. Bunun 25
sebebi, büyük çoğunluğu Orta Asya'dan getirilen bu köle askerlerin Türk olarak kabul edilmeleridir. Selahaddin-i EyyG.bi ve haleflerinin çok sayıda Türk memlük satın alarak bunları ordularında istih dam etmeleri, EyyG.bi ordusunda Türk kökenli emir ve askerlerden oluşan birliklerin artmasına sebep ol muştur. Bu birlikler zamanla büyük nüfuz elde ederek ülkenin kaderinde söz sahibi olmaya başlamıştır. Bu memlük emirleri ve birliklerinin en önemlisi olan ve Mernlük Devleti'ni kuran çekirdek kadronun yetiştiği grup, Bahri Memlükleri'dir (el-Memalikü'l-Bahriyye). EyyG.bi hükümdarlarından el-Melikü's-Salih Necmed din EyyG.b (637-647/1240-1249) tarafından kuru lan Bahri Memlükleri, gerek bu sultanın kardeşiyle yaptığı iktidar mücadelesinde gerekse iktidardaki hakimiyetini sağlamlaştırmasında önemli rol oynayan ve çoğunluğunu Kıpçak ve Harizmliler'in oluşturduğu Türk mernlük grubudur. Necmeddin EyyG.b tarafından Nil kıyısında bulunan Ravza adasındaki kaleye yerleş tirilen bu grup, Araplar'ın deniz
(bahr) olarak adlandır
dıl