173 68 9MB
Türkçe Pages [93] Year 1996
o v
o Ea
f
z
F v
P.D. OUSPENSKY
"irysANIN
BILIN
EYHN
P§IKotOIISI ıo
Cüneyt KUI{DOĞLU
ffi) Ruh
ı,t.
Madde Yayuıları
kitobın oriiinol odı Tü"ği'sYtl,, öıötv
-
or MAN,S
po ss
ı
B
LE EvotuTıo N
Bu Kitobın Her Türlü Hokkl
İİr""İİg, Birleştiren Bilgiyi Ycymo Vokfı (BlLYAY)'nın k ve Scğlık Hizmeileri A.Ş.'ne oiltir Soğlık Hiİmetleri A.Ş.'nden Alıntı Yopılomoz @
l . Boskı
/
İstonbul,
l986
2. Boskı / İslonbul, 1995 |SBN 975 - 8007 - 03 -3 O
Kopok Düzeni / Boskısı
Meİo Bosım Yoyım Sonoyi ve Ticorei Ltd, Şti, -252 61 25 |o 212| 249 10 01
'
cılık ve Soğlık Hiımetleri A,Ş, e Çıkmozı No: 4, D: 6 BUL
Fox: (0
O
Bosım
Emre Mcıtboocılık
Dizdorive Medresesi Sok No:l5 Çembeİlitoş,/ lSTANBUL Tel: (0
212)5lB2374
2l2|25207
18
içiNnr«irEn SUNUŞ
7
ciniş
DERS i«iNci DERs üçüNcu DERs nönuüNcu DERs nEşiNci DERs giRiNci
g .....
.
11
........
37
.
51
_ .. ........
64
.
79
sUNUş Ouspensky'nin ''Dörd
sonra gösterilen büyük ilgin
la ilgili bilgi ihtiyacını kİrş ama çok kıymetli ve şoklayıc
jisi"ni sunuyoruz.
Insanın tekdmülü bel "imk3nlara" göre tekAmül ed onun ruh ve beden ili.şkis imkAnıdır. İnsaırrn mümkün bunu.belirleyen psikofizyolojik şartlarr çok iyi bilmemiz gerekir. "Insanın BiIinrneyen Psikolojisi" bizi alışrlmışrn ötesine, alrşrlmrşın ulaştrraladığı gerçeklerin tarn'ortasınu g"İi rip bırakıvermektedir. Resmi ğsikolojinin insanrn tanrnmasırda ne kadar az yararlı olduğunu, ne kadar isabetsiz lAf ve kavrarnlarla dıılu bulunduğunu, insanrn tekAmülü ile hiç ilgiti olrnayan "dutrum kurÜrnıacr'' teorilerden oluştuğunu göstermektedir. TekAmrilün psikolojisini öğrerımenin ve ı-ıygulamanrn zarnanrdrr, Ouspensky'nin bizlere aktardığı UiÇ, çot esti maktadrr. Ayrıca yaşazleyebileceği bir psikonın psikolojisi'' olarak etirmektedir.
lüsüyle- ne denli kontrol
-
iıvsexrrv rirf,ııırgyr,ıv
n si
xo t o 7 i s
i
tiimü, duygusal hayatın nefsani uygulanıalarından doğan faaliyetlerin sonucudur. Kendini bilip uyanmayan, Dünya ve Ahiret'te zarardadrr, rstrraptadrr. Ergün Arrkdal
Bilyay Vakfı Ruh ve Madde Yayrnlarr
ciniş Birkaç yıl önce kitaplarımrn okuyucularından rnektuplar almaya başladım. Tüm bu mektuplar şu soruyu içeriyordu: 792a ve 1931'de Ingilizce basılan ve aslında 1910 ve 1972 yıllarrnda yazdığırn kitaplardan bu yana ne yapmaktaydırn? Bu mektuplara hiçbir zaman cevap vermedim. Brınu yapmaya kalkışmak bile kitaplar yazrnayl gerektirecekti. Fakat bana mektııp yazan|ar, 7927'den sonra yaşadığım Londra'da oturduklaİından, onlarr davet ettim ve kendileri için bir dizi dersler düzenledim. Bu derslerde sorularrna cevap vermeye/ iki kitabımı yazdıktan sonra hangi konuları incelediğimi ve çalışmamın yönünün ne olduğunu açıklamaya çalıştım. 1934'te çalışhğım konularrn genel bir fikrini veren ve aynl zamanda benimle birlikte çalışan belirli kişilerin çalışma yönlerini içeren beş hazırlık konferansr yazdım. Her şeyibir, iki ya da üç derste açıklamak olanaksızdı:Buyizden bir ya da iki dersi dinlemenin yeterli olmadığını, fakat yalnrzca beş ya da daha iyisi on dersi dinlemenin çalışmamın yönü hakkrnda bir fikir verebileceği konusunda onlarr her zaman uyardım. Bütünüyle ele alındığında, genel düzenlemeyi tatmin edici buldum. Ben varken veya bensiz beş ders okundu, dinleyiciler soru sorabilirlerdi. Kendini gözlemleme ve kendini disipline etmeyle ilgili tavsiyeleri ve bilgileri iz-
İırsanrr.ıv
aiıi.,vılrrzı,ı
ı,s İ«o r cı7 i.s_i
lemeyi denediklerinde,
r,ıe
yaptığım konusurrda bir süre
sonra oldukça ycterli bir anlayışa sahip oldular. Doğaldır ki, her zaman beş dersin yeterli olmadığmı kabul ettim ve bunlarr izleyen konuşm,alarda, kişilerin Yeni Bilgiyle ilişkiii olarak kendi dururnlarrnı göstermeye çalrşarak, ilk veriler üzerine ayrıntılr olarak çalıştrm ve bunları genişlettim. Birçok kişi için başlıca giiçlüğün, daha önce gerçekten }ıiç duymadıkları yeni şeyleri dinleciiklerini fark etıneleri olduğunu gördüm. Btınu kendileri kesin ve açrk olarak belirtmediler, fakat gerçekte her zarnan zihinlerinde btinun aksini iddia etmeye ve ne olursa olsun duyduklarını alışık oldukiarı dile çevirmeye çalıştılar. Bunu kesinlikle göz önünde tutmadım. Bir irr_qanrn yeni şeyler duyduğunu fark etmesinin kolay bir şey olmadrğını biliyorum. Eski sözlere ve motivlere öyle alışmışızdır ki... Uzun siire önce yeni bir şeyier olalıileceğini de ümit etmek ve inanmaktan vazgectik. Yeni şeyler duyduğurnuzda, onları eski şeyler olaı:ak ele alırız veya eski şeylerle açıklanabileceğini ve vorumlanabileceğini d üşünürüz. Yeni fikirlerin mümkün ve gerekli olduğunu fark etrnenin güç bir iş olduğu doğrudur ve bütrin alışageldik cleğerlerin yeniden değerlendirilmesi, zaman gerektirir. Başlangıçta, daha önce hiç duymadığınız fikirleri, yeni fikirleri işiteceğinizi garanti ederniyorum; fakat eğer sabrr|ıysanu, bir süre sonra onlarr fark etmeye başlayacaksrnız" Ve bu durumda, onlarr kaçrrmamanızı ve eski biçimde ycırumlamaya çalrşmamanrzr diliyorum.
10
]
I
t
giniNci nEns Psikolojinin araştrrmaları hakkında konuşacağım, fapsikoloji, bu ad altında bildiğiniz her şeyden daha farkİıdır. Başlangıç olarak söy}emeliyim ki, tarihte hiçbir zalnan kat sizi uyarmalıyım ki, bahsedeceğim
rum yine böyledir. Psikoloji bazen yeni bir bilim oiarak adlandırılır. Bu çok yanlıştır. Psikolııji belki de en eski bilimdir ve ne yazıktır ki, en ten-ıel özellikleriyle unutulmuş bir bilimdir. Psikolojinin nasıl tanrmlanabileceğini anlamak için psikolojinin günümüz dışında bu ad altında hiçbir zaman
trr.
Psikoloji binlerce yıl boyunca, felsefe adı altında var oldu. Hindistan'da temelde psikoloji olan yoganın tüm biçimleri felsefenin alt sisteminden biri olarak tanrmlanrr. Aslrnda psikolojik olan sufi öğretileri de kısmen dinsel, 11
iıvsarung
aiıiıvı,rryrıv
ps
i«o t o 7 i si
krsmen metafiziksel olarak tanrnrr. Avrupa'da 19. yüz,vılın son yrllan gibi erken zamanlarda bile, psikoloji üzerine birçok esere felsefe olarak başvuruldu. Mantrk, bilgi, ahlAk, estetik kuramlarr gibi neredeyse felsefenin tüm alt bölümlerinin insan zihninin veya duyumlarrnrn çalışmasıyla ilgili olmasr gerçeğine karşrlrk, psikoloji, felsefeden aşağı ve insan doğasının daha düşük veya önemsiz taraflarıyla ilişkili sayıldı. Felsefe adı altında varoluşuna paralel olarak, bir veya bir başka dinle bağlantrlr olarak, psikoloji daha da uzun bir süre var oldu. Bu, din ve psikolojinin bir ve aynı şey olduğu veya din ve psikoloji arasmdaki ilişki gerçeğinin tanındığı anlamına gelmez. Fakat şüphe yoktur ki, neredeyse bilinen her din, elbette modern sahte dinleri kastetmiyorum/ çoğu kez belirli bir uygulamayla bağıntılı bir ı,eva bir başka türde psikolojik bir öğreti geliştirmiştir. Bu nedenle din araştrrmacılan, çoğu kez kendisine psikoloji araştırmalarını da dahil etmiştir. Farklr ülkelerin ve dönemlerin bilinen dinsel literatürlerinde psikoloji üzerine birçok mükemmel eser vardır. Örneğin, özellikle keşişlerin eğitimi için zamanımızda Doğu kilisesinde kullanılan, Philokalia genel adı altında, farklı y azar|arın kitaplarınrn bir koleksiyonu erken Hristiyanlıkta vardr. Psikoloji; felsefe ve dinle ilişkili olduğu stire boyunca sanat biçiminde de varlrğrnı sürdürdü. Sijr, tivatro,.heykel, dans; psikolojik bilgiyi iletmek için birer araçtılar. Orneğin, gotik katedraller temel anlamıyla psikoloji iızerine eserlerdiI. Eski zamanlarda, felsefe, din ve sanat, şimdi bulduğumuz bağımsız biçimlerini almadan önce, psikoloji eski Mısrr ve Yunan'da olduğu gibi gizemler biÇnıinde var ol-
muştu. Daha sonralarr, gizemlerin ortadan kaybolma72
BiRiNCiDERS srndan sonra/ psikoloji bazen dönemin diniyle bağlantılı olar,ak, bazen de bağırnsız o|arak, astroloji, simya, maji ve daha.modern masonluk, okültizm ve teozofi gibi sembolik öğretiler biçiminde varlığınr sürdürdü. Açık bir biçimde yaşayan ve giz|i veya kılık değiştirmiş bütün psikolojik sistemlerin ve doktrinlerin iki ana kategoriye bölünebileceğini burada belirtnrek gereklidir. Birincisi; insanr bulduklari gibi veya olduğunu di,işündükleri veya tasavvur ettikleri gibi inceleyen sistemler. Modern bilimsel psikoloji veya bu ad altında tanrnan, bu kategoriye aittir. Ikincisi; insanı, rıe olduğu veya nasıl göründüğü görüş açısrndan değil de, insanrn ne olabileceği, yani müınkün evrimi görüş açrsrndan inceleyen sistemler. Bır son sistemler gerçekten orijinal olanlardır veya ne de ıılsa en eski sistemlerdir ve sadece bunlar psikolojinin unutulnıuş kökenini ve anlamrnı açıklayabilirler. Insanrn mümkün olan evrimi görüş açrsrndan insanr incelernenin önemini anladığımızda, bu soruya verilebilecek ilk cevabr da anlayacağrz. Psikoloji nedir? Fsikoloji; insanrn mümkün evriminin ilkelerini, yasalarlnı ve gerçeklerini araştrrmadrr. Burada, bu derslerde, sadece bu görüş açısından konuşacağım. Ilk sorumuz; insanrn evrimi ne anlarna gelivor? Ikinci sorumuz; bunun için gerekli özel koşullar var mıdir? Xrrsanın kökeni ve bunu izleyen evrimi hakkında bilinen modeln görüşlerie iigili olarak hemen söylemeliyim ki, bunlar kabul edilemez. Insanrn kökeni h,,kkında hiçbir şey bilınediğimizi ve insanrn zihinsel ve fiziksel evriminin hiçbir kanıtrna sahip olmadığımrzr anlamalryrz. Aksine tarihsel insanr ele alacak olursak, ki bu, on beş 13.
n
s r.r
n-
a
jrA
_ıfF)
rı- pslKo
Lo fi s I
rı] önceki insanJrktır, varlığı şimdiki insanlık tarafin,jan tekrarlanamayacak veya taklit edilemeyecek eski tarfüsel vapılar ve anrtlarrn kanıtlarr üzerine kurulabilecek ileri tipte bir insanın açık izlerini bulabiliriz. Kemikleri bazen buzul veya buzul öncesi tabakalarda bulunan, görünümüyle insana benzeyen ve buıra rağmen insanlardan çok farklı olan tarih öncesi insarı veya yaratıklarla ilgili olarak, bu kemiklerin uzun süreler önce türü tükenmiş insandan cıldukça farklı bir varJığa ait olduğu gönişünü kabul edebiliriz. İnsanrn daha önceki evrirrıini inkAr ettiğimizde, kalıtrm ve ayrklarınra yasalarrna göre kendiliğinden rneydarıa gelen ve insanrn şrıurlu çabaları ve keı-ıdi evriminin anlayışrna sahip olrnadan oluşan insanrn gelecekteki mekarrik evrirninin herhangi bir olasıhğrnı da inkAr etmemiz gereh,ırı
kfu.
Temel fikrinriz, tanıdrğımrz insanın tanramlanmış bir varlık olrnadığı fikri oiacaktrr: Doğa, onrı sadece betli bir
noktaya kadar geiiştirir ve sonra va kendi çabalan ve araçlarıyla daha da gelişrnesi için veya doğduğu gibi yaşaınası veya yoz|aşmasr ve gelişme yeteneğini kal,betmesi icin onu teı,k eder. Bu drırurnda insarun evrimi, genellikle gelişmenriş kalaıı ve kendi kenaiine gelişenneyecek belirli niteliklerin ve özelliklerin gelişimi anlamrna gelecektir. Tecriibe ve gözlern, insanrn kendi adrna belirli türde çabalanıyla, benzeri çalışınaya daha önce başiamış, halihazrda belirli derecede bir gelişirn elde etmiş veya en azrndan' vönternlerin belirli bllgisine sahip olanlarrn yeterli yardrrnıyla kıu gelişmenin sadece belirli bazı koşullarda mümkün olabileceğini göstermektedir. Çaba olmadan evrirnin mümkün olmadığ\ aynı zamanda yardım olmaclan da mümkün olınadığı fikriyle 74
Bini^/ciDERs işe başlanr a|ıyız.
Evrirn yolunda insanırr farklı bir varlık olmasr gerektiği ne antrama gelnıektedir? geliyor? özellikler insanda gelişebilir
ve
b
Niçin biitiin insanlar geiişip farklı variıklar olamazlar? Bu soru]ara cevap ,errneye çaiışacağım ," ,o.r".rsuyla başlayacağım. Niçin bütün irrsanlar gelişip farkiı varlı.klar olamazlar?
Ana fikjr, farklı bir variık oialıi].mek için, insarıın bunu uzlın süre çok istemesi gerektiğidir. Dış koşuilaria tatn,ıinsizliğe dayanan geçici veya İ-elirsiz bir arzu Insarırn evrimi, neyi elde edebiler:eği ve bunun vermesi gerektiği anlayışına dayarur. 15
r,ı.s,üı,Lv
n
i
riu
utwv
ı,s i ro
ı
o 7 is
i
Eğer bunu istemiyorsa veya yeterince güçlü biçimde istemiyorsa ve gerekli çabaları gösterıniyorsa, hiçbir zaman gelişemeyecektir. Biı yüzden bunda bir adaletsizlik yoktur. Insan istenrediği bir şeye niçin sahip olsun? Eğer insan şimdiki duruından mernnunken farklı bir varlık olmaya zorlansaydr, bu adaletsizlik olurdu. Şimdi kendimize farklı bir variığın ne anlama geldiğini sormalıyız. Bu soruyla ilişkisi olan bulabileceğinriz tüm materyalıi göz önüne alacak olursak, insan_rr, farklı bir varlrk oiuİken şimdİ sahip olmadığı birçok yeni nitelikler ve güçler edindiği iddiasrnr buluruz. Bu, insanrn psikolojik ,ıreya içsel gelişimini kabul eden değişik türde sisternlerde bulunduğurnuz yay gLn bir iddiadır, Fakat bu yeterli değild.i.r. Bu yeni güçlerin en aynntrlı tanrmlarr bile, bunlarrn nasrl ortaya çıktıklanru r-e nereden geldiklerini herhangi bir biçimde anlamamrza vardımcr olmayacaktır. Genelde bilinen kuramlarda, insanrn e rrirninin mümttiklerimde bile kayıp k ı,
ü
b
sinııli ,ahip olmaclığı cjnce, aslında elde etmeden veya güçleri yeni yetenekleri r-e tarudığrnı, kulasahip olmadrğı fakat kendirıe atfettiği nabileceğini ve denetieyebileceğini sandığı şetenekleri ve güçleri edinmesi gerektiği gerçeğinde vatma]